Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Takip talebinin reddi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 25-12-2013, 14:34   #1
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan Takip talebinin reddi

İlama bağlı icra takip talebini İcra Müdürünün reddedemeyeceğine ilişkin bir yargıtay kararı vardı. ancak arşivimde bulamadım. Elinde bu yönde içtihat olan varsa paylaşırsa memnun olurum
Old 25-12-2013, 23:50   #2
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Mutlu Bu olabilir mi? Gerçi değil galiba ..

12.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/13192
Karar: 2013/22310

Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi N. Y. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından Gaziantep 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/370 esas, 2012/721 karar sayılı 08.11.2012 tarihli ilamına dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun icra dairesine itirazı ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır.

İcra iflas Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, alacaklı tarafından para borcuna veya teminat verilmesine dair ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup, icra memurunun aksi yöndeki işlemleri kamu düzenine aykırılık oluşturacağından, süresiz şikayete tabi olacağı gibi hakim tarafından da re'sen gözetilmelidir.

Alacaklının takip talebine eklediği belgenin para borcuna veya teminat verilmesine dair ilam olması halinde icra memurunun borçluya örnek 4-5 nolu icra emri tebliğ etmesi yasal zorunluluktur. Alacaklının talebi üzerine ya da kendiliğinden ilamsız icra takiplerine ilişkin ödeme emri göndermesi açıkça yasanın emredici hükmüne aykırı olacaktır.

Pek tabidir ki elinde ilam olan bir alacaklının ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapması da hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacaktır. Nitekim ilamlı icra takibinde borçlunun itirazı takibi durdurmayacağı gibi itfa ve imhal itirazlarının ispatı ancak "yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle" (İİK. m. 33) mümkün olacaktır. Halbuki ilamsız icra takibinde itiraz üzerine takip duracak ve alacaklının itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurarak olumlu karar alması gerekecektir. Yine ilamlı icra takibini alacaklı istediği icra dairesinde yapabilecekken(İİK. m.34), ilamsız icra takibinde genel yetki kurallarına göre (İİK. m.50) takip yapması gerekecektir.

O zaman elinde ilam olan bir alacaklı bu kadar avantajlar var iken neden ilamsız icrayı tercih eder? Burada ilk akla gelen ilamlı icra takiplerinde uygulanan İİK. nun 36.maddesini bir diğer anlatımla borçlunun icranın geri bırakılması kararı alarak takibi durdurmasını bertaraf etmek olabilir. Bir diğer neden de ilamın bozulması halinde takibin durmasının ve sonrasında alacağın olmadığı ya da daha az olduğunun ilamla belirlenmesi halinde icranın iadesinin yolunu kapatmak olarak düşünülebilir. (İİK. m 40)

İcra ve İflas Kanunu'nda hüküm bulunmayan hallerde bu kanuna aykırı düşmediği ölçüde genel nitelikte olan Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun hükümlerinin icra takipleri hakkında da uygulanması gerekir. 6100 sayılı HMK'nun 29/1.maddesine göre ise taraflar, dürüstlük kuralına uygun davranmak zorundadırlar. Buna göre elinde ilam olan bir alacaklının ilamlı icra takibi yapmak yerine ilamsız icra takibi yapmasının anılan maddede düzenlenen dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı muhakkaktır.

Kaldı ki mahkemeye başvurup alacağını ilama bağlayan bir kişinin ilamlı takip yapmak yerine ilamsız takibi tercih etmek suretiyle borçlunun yapabileceği itiraz üzerine yeniden itirazın kaldırılması ya da iptali amacıyla mahkemeye başvurması ve bu şekilde Devletin yargı organlarının gereksiz şekilde meşgul edilmesi anlamına da geleceğinden kabulü mümkün değildir.

Şu hale göre alacaklının para borcuna veya teminat verilmesine dair ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapması en başta İİK.nun 32.maddesi amir hükmüne aykırılık teşkil edeceği gibi, dürüstlük kuralı ile de bağdaşmayacağından hukuk düzeni tarafından korunamaz. Bu doğrultuda, Dairemizin yeni oluşan içtihatları ile ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapılamayacağı sonucuna varılmıştır.

O halde ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapılmayacağından, mahkemece istemin reddine verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

Sonuç: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.


YEREL MAHKEME İLAMI


T. C.
GAZİANTEP
1. İCRA HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO: 2012/792
KARAR NO: 2013/91

DAVA: İcra Takibine İtirazın Kaldırılması
DAVA TARİHİ: 03/12/2012
KARAR TARİHİ: 21/02/2013
KAR. YAZ. TARİH: 06/03/2013

Alacaklı vekili Gaziantep 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/370 Esas, 2012/721 Karar sayılı ilamına dayanarak alacağı hakkında ilamsız icra takibi yapmış, borçlu vekili takibe itiraz etmiş ve takip durmuştur.

Alacaklı davacı vekili borçlu davalı vekilinin itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın kaldırılmasını ve borçlu davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı borçlu vekili duruşmada davacı alacaklı tarafın kötü niyetli hareket ettiğini, ilamsız icra yapmaları nedeniyle tehiri icra kararı talep edemediklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Takip dosyası incelendiğinde alacaklı vekilinin Gaziantep 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/370 Esas, 2012/721 Karar sayılı ilamına dayanarak ilama uygun şekilde alacak talebinde bulunduğu, alacaklı vekilinin takip yolunu seçmekte özgür olduğu, ilamlı icra takibi yapmak zorunda olmadığı, alacaklı vekilinin dayandığı belgenin İİK'nın 68. Maddesinde yazılı belgelerden olduğu anlaşıldığından borçlunun itirazının kaldırılmasına ve asıl takip tutarının 20'si oranında tazminata mahkum edilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda gösterildiği üzere;

Davanın kabulüne, borçlunun takibe yönelik itirazının kaldırılmasına, asıl takip tutarının 20'si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

Bakiye 3,15 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,

Davacı tarafından yapılan ilk masraf 34,30 TL, 3 adet tebligat gideri 28,00 TL olmak üzere toplam 62,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,

Avukatlık ücret tarifesine göre belirlenen 440,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı vekiline verilmek üzere davacıya verilmesine,

Taraf vekillerinin huzurlarında, tefhimden itibaren 10 gün içerisinde İlgili Yargıtay Hukuk Dairesi'ne temyizi kabil olmak üzere karar verildi. 06/03/2013
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hakimin reddi talebinin reddi veya kabulü halinde bu kararın temyizi ultrantalya Meslektaşların Soruları 17 24-03-2021 16:26
Aynı dava içinde İki haklı ihtar nedeni ile tahliye talebinin reddi temerrüt nedeni ile tahliye talebinin kabulü halinde vekalet ücreti Av.Nehir Meslektaşların Soruları 2 23-02-2015 09:45
Takip Talebinin Reddi zizou21 Meslektaşların Soruları 4 18-12-2012 11:08
ödemeden men talimatı - kambiyo yoluyla takip talebinin icra müdürünce reddi Aybüke Kağan Meslektaşların Soruları 20 07-08-2008 15:42
Yetki itirazının reddi kararından sonra dava davalı vekili tarafından takip edildiğinden karar düzeltme talebinin reddi dark Hukuk Soruları Arşivi 6 01-12-2006 00:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10474396 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.