İcra takibine karşı itirazın yetkili kişi tarafından yapılmaması ve site yöneticiliğinin tüzel kişiliği

Değerli meslektaşlarım öncelikle herkese merhabalar;
Müvekkilimiz kömür firması ile karşı taraf olan site yönetimi arasında kömür satımına ilişkin bir sözleşme imzalanmış olup bu sözleşme apartman yöneticisi tarafından yönetimi temsilen imzalanmıştır. Kömür alınmasına ilişkin apartman yönetimi kararı da elimizde mevcuttur.

Bu sözleşmeye dayanarak yaptığımız icra takibine apartman yöneticisi tarafından itiraz edilmiş ancak bu itirazda yönetici olan şahıs borcun site yönetiminin değil kendi borcu olduğunu söylemiştir ve bu itiraz üzerine icra müdürlüğü tarafından icra takibi durdurulmuştur.

Müdürlüğün takibi durdurması üzerine icra mahkemesinde takibin durdurulması kararına ilişkin şikayet yoluna başvurduk. Buradaki gerekçemiz; sözleşmeden ve diğer delillerden takip konusu borcun site yönetimine ait olduğunun açık olduğu ve başkasına ait olan bir borca yönetici tarafından borcun kendisine ait olduğu ileri sürülerek itiraz edildiği, dolayısıyla yetkili kişi tarafından yapılmamış olan bu itirazın kabul edilmesi yönündeki müdürlük işleminin kanuna aykırı kabul edilerek iptal edilmesi ve dosyada geçerli bir itiraz bulunmadığından takibin kesinleştirilmesi talebiyle başvurduk.
İcra mahkemesi verdiği kararda kısa bir gerekçeyle; site yönetiminin tüzel kişiliğinin olmadığı, bu nedenle site yöneticisi borçlunun yapmış olduğu itirazın geçerli olduğu, bir an için alacaklının haklı olduğu düşünülse, site aleyhine yapılan takibin kesinleştiği sonucu çıkacağı ancak tüzel kişiliği olmayan site yönetimi hakkında takibin devam ettirilmesinin mümkün olmadığı bu nedenle takibi durdurmaya yönelik memur işleminde yasaya aykırılık olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini söylemiştir.
Kıymetli meslektaşlar, sizce icra mahkemesinin bu kararı hakkında temyiz yoluna başvurmak bir fayda sağlar mı? Yargıtayın apartman yönetimlerinin pasif dava ve takip husumetlerinin bulunduğuna dair içtihatları mevcut ancak bizim iddiamız site yönetiminin borcuna yöneticinin itiraz ettiği ancak yönetici sıfatıyla değil borcun kendisine ait olduğunu site yönetiminin olmadığını söylediği ve dolayısıyla takibe itiraza yetkili olmayan bir kişi tarafından itirazın yapılması sebebiyle itirazın kaldırılarak takibin kesinleştirilmesi yönünde.
Yani bu kararı temyiz yerine, bir an önce itirazın iptali davası açarak burada mı hakkımızı aramalıyız yoksa yargıtaya yapacağımız şikayetten sonuç çıkıp takibin kesinleşmesi ihtimali var mıdır?
Bu mecradaki ilk mesajım olması sebebiyle varsa anlatım ve imla hataları nedeniyle affınıza sığınıyorum. Hepinize iyi çalışmalar diliyorum.

Merhaba meslektaşım.
Bence bu şikayet davası ile uğraşmayın itirazın iptali davası açın.. İtirazın İptali davasında da karşınıza husumet meselesi çıkacak değil mi?

Merhabalar değerli meslektaşım;
Evet yüksek ihtimalle karşımıza bu durum çıkacak ve itirazın iptali davasında bir durum daha var. Müvekkil şirket bu borç için 6 adet bono almış ve bu bonolarda düzenleyen olarak site yöneticisinin şahsının ismi yazıyor yani apartman yönetiminin ismi yok.
Bizim elimizde şirket ile site yönetimi arasında yapılmış bir satım sözleşmesi de var takip konusu borca ilişkin. Acaba bu sözleşmeyi İİK md.68/I'deki belgelerden saydırarak itirazın kesin kaldırılması yolundan sonuç almamız mümkün müdür, itirazın iptali yoluna başvurmadan önce bu yolu denemeli miyiz sizce ?
İyi çalışmalar, saygılar.

Sn. Av. Cevat Hanağası,
Gittiğiniz yol doğrudur. Öncelikle şunu ifade edeyim ki, kat mülkiyeti hukukunda YÖNETİM diye bir şey yoktur. Ya, yönetici vardır; ya da yönetim kurulu. Yönetici veya yönetim kurulu kat maliklerini temsil eder. Yönetici, imzalarını, yönetimi temsilen değil; kat maliklerini temsilen atar. Apartmanda yönetim kurulu var da, bunlardan bir tanesine temsil yetkisi verilmişse, temsil yetkisi verilen yönetici dahi kat maliklerini temsilen imza atar. Yapılmış olan kömür alım sözleşmesinden, kömürün apartman adına alındığı sonucu çıkarılabiliyorsa,yapmış olduğunuz icra takibi doğrudur. İcra mahkemesinin kararı yanlıştır. Süreniz dolmadıysa, kararı temyiz edin. Mutlaka bozulacaktır. Böylelikle takibe devam imkanı bulacaksınız. İtirazın iptali davası için acele etmeyin.
Temyizin sonucunu bekleyin.

Tekrar ediyorum, kömür alım sözleşmesinden kömürün apartman adına alındığı belli ise hiç bir sıkıntı yaşamazsınız.

İcra müdürü doğru karar vermiş, borçlu -sebep belirten veya belirtmeyen- süresi içerisinde ilamsız ödeme emrine itiraz etmiş -apartman yönetimin borcu yoktur demiş-

İcra müdürünün takibi durdurmasından daha doğal ne olabilir?

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/15793

K. 2006/18689

T. 9.10.2006

• KAT MÜLKİYETİNE TABİ TAŞINMAZ İÇİN ATANAN YÖNETİM KURULU ( Düzenlediği Bonolardan Kat Maliklerinin Sorumlu Olmasının Şartları - Bono Düzenleme Yetkisi Verilip Verilmediğinin Araştırılması Gereği )

• YÖNETİCİNİN KAT MALİKLERİ ADINA BORÇLANMASININ KOŞULLARI ( Bono Düzenleme Yetkisi Verilip Verilmediğinin Araştırılması Gereği - Yetki Verilmemişse Bonodan Şahsen Sorumlu Olması )

• BONODAN KAT MALİKLERİNİN SORUMLU OLMASININ ŞARTLARI ( Yöneticiye Bono Düzenleme Yetkisi Verilip Verilmediğinin Araştırılması Zorunluluğu )

• VEKİL SIFATI ( Kat Mülkiyetine Tabi Taşınmaz İçin Görevlendirilen Yönetici )

• İMZASI İKRAR EDİLMİŞ BELGE NİTELİĞİNİN BULUNMAMASI ( İçeriğine İtiraz Edilen Fatura )

• FATURA İÇERİĞİNE İTİRAZLA ALACAĞIN KABUL EDİLMEMESİ ( İmzası İkrar Edilmiş Belge Niteliğinin Bulunmaması )

ÖZET : Kat Mülkiyeti Kanununun 34. maddesine göre ana gayrimenkulün yönetimi için atanan yönetici ve yönetim kurulu, vekil statüsündedir. Somut olayda takibe konu bonolar nedeniyle bonoyu imzalayan yönetime bono düzenleme yetkisi verilip verilmediği mahkemece araştırılmamıştır. Yapılacak araştırma sonucunda yetki verilmediği anlaşıldığı takdirde TTK.nun bonolar hakkında uygulanması gereken 590. maddesi gereğince şahsen sorumlu olacaklardır.


Saygılar sunarım....

Değerli meslektaşlarım, yanıtlarınız için çok teşekkür ederim sanırım sonuç olarak itirazın kaldırılması yoluna başvuracağım çünkü elimde kömür satım sözleşmesi var ve iik md 68 deki belge niteliğinde.
Av Selim Balku şöyle bir örnek vermek gerekirse A kişisinin borcu için B kişisi gelip borç A nın değil benimdir derse geçerli bir itiraz vardır diyebilirmiyiz yoksa itiraz yetkili kişi tarafından yapılmamıştır mı demeliyiz ? Burada da aynı durum söz konusu yönetime ait olan bir borç için şahıs kendi adına (yönetici sıfatıyla değil) borcu kabul ederek itiraz ediyor
Saygılar..