Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Zincirleme kaza değer kaybı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-03-2017, 19:34   #1
mk_akbas

 
Varsayılan Zincirleme kaza değer kaybı

İyi günler meslektaşlarım.
Müvekkil öndeki aracın birden durması nedeniile ona vurmuştur.o esnada müvekkilin aracına da arkadan başka bir araç vurmuştur.bir başka araç da yandan yine müvekkile vurmuştur.
En öndeki araç:A
Müvekkilin aracı:B
Arkadan vuran araç:C
Yandan vuran : D
Kazadan sonra 4 aracın da bulunduğu 3 tane ayrı ayrı tutanak düzenlenmiş.
Ancak Sigorta Bilgi Merkezinden kusur durumuna baktığımızda ; A 0 ,B 100 ,C 100, D100 kusur verilmiş.
Şimdi burada müvekkil adına değer kaybını C ve D nin trafik sigortasından talep eder miyiz?
Bizim tramer de kusurlu olmamız bu talebimizi engeller mi?
Bir de sistemdeki kusur oaylaşımında her aracın Dörder tane kusur oranı olmasını nasıl değerlendirebiliriz?Yani 3 tutanak ayrı ayrı mı değerlendirilmiştir burada?
Elinde örnek yargı veya tahkim kararı olan varsa paylaşabilir mi?
Old 31-03-2017, 07:39   #2
erdincdulger

 
Varsayılan

Müvekkiliniz %100 kusurlu olduğundan değer kaybı talep etti edemezsiniz sayın meslektaşım. Öncelikle kusur oranına itiraz edin
Old 31-03-2017, 08:06   #3
mk_akbas

 
Varsayılan

Peki zincirleme kazalarda her kazanın ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmez mi?
Old 31-03-2017, 10:58   #4
Av.Armağan ÖZMEN

 
Varsayılan

Merhaba değerli meslektaşım,

Her bir hasar kendi içinde değerlendirilmelidir.

Yani, müvekkiliniz A aracına karşı %100 sorumlu, dolayısıyla B aracı kendi aracının ön tarafındaki hasardan kendi sorumlu.

B aracının arka tarafındaki hasardan ise C aracı sorumlu.

Bu böyle zincirleme gider, adı üstünde zincirleme kaza


Saygılarımla.
Old 03-04-2017, 16:36   #5
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/13829
Karar: 2016/2001
Karar Tarihi: 22.02.2016


TAZMİNAT DAVASI - KAZA NEDENİYLE ARAÇTA OLUŞAN DEĞER KAYBININ İSTENDİĞİ - HÜKME ESAS ALDIĞI BİLİRKİŞİ RAPORUNDA ARAÇ DEĞER KAYBI HESAPLAMASININ DOĞRU YAPILMADIĞI - EK RAPOR ALINMASI GEREKTİĞİ - HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Dava, trafik kazası sonucu oluşan araç değer kaybının tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafça, iş bu davada araç hasarı talep edilmemiş, ancak kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybı istenmiştir. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda araç değer kaybı hesaplaması doğru yapılmamıştır. Rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınması; ya da araç değer kaybı konusunda hesap yapmaya ehil, hasar konularında uzman bilirkişiden tüm dosya kapsamına göre; davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aksi biçimde hüküm kurulması hükmün bozma sebebidir.

(6098 S. K. m. 49)

Dava ve Karar: Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davalı ........ hakkındaki davanın husumetten reddine, davalı......hakkındaki davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, davacıya ait aracın karıştığı zincirleme trafik kazasında ön ve arka kısımlarından hasar gördüğünü, davalıların zorunlu trafik sigortacısı oldukları iki aracın zincirleme kazada kusurlu olduğunu, davacı aracında kaza nedeniyle değer kaybı oluştuğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL. Değer kaybının kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan sigortaladıkları araç sürücülerinin kusurları oranında tahsilini talep etmiş; 12.02.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.910,00 TL'nin ........'den kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı ......... vekili, zincirleme kazaya karışan araçlardan .........plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olduklarını, poliçe limitiyle sınırlı olarak ve sigortalının kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, davacı aracındaki hasar bedelini davacının kaskocusu ........'ye ödediklerini ve sorumluluklarının sona erdiğini, değer kaybın teminat kapsamında olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı ......... vekili, zincirleme kazaya karışan .......plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olduklarını, poliçe limitiyle sınırlı olarak ve sigortalı kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, değer kaybının dolaylı zarar olması nedeniyle teminat kapsamında olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davalı ...........yönünden dava ve ıslah dilekçesi gereği davanın kabulü ile 2.910 TL'nin dava tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte bu davalıdan tahsiline; davacının kusur oranında tahsil isteminde bulunması ve davalı S.. Japan Sigorta A.Ş'nin sigortaladığı araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle bu davalı yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, oluşa uygun olarak düzenlenen kusur bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan araç değer kaybının tahsili istemine ilişkindir.

Davacı tarafça, iş bu davada araç hasarı talep edilmemiş, ancak kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybı istenmiştir. Mahkemece benimsenen 19.08.2014 tarihli ve 04.02.29015 tarihli farklı iki bilirkişi raporu doğrultusunda 2.910,00 TL. değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporlarında araç değer kaybı hesaplaması doğru yapılmamıştır. Eksik inceleme ve hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilemez.

Bu durumda mahkemece, rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınması; ya da araç değer kaybı konusunda hesap yapmaya ehil, İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü fen heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek hasar konularında uzman bilirkişi(makina mühendisi) veya bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre; davacı aracının modeli, markası,kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

3-Davacı tarafça, zincirleme kazaya karışan ve kazada davacı aracının hasar görmesine yol açan iki ayrı aracın, zorunlu trafik sigortacısı olan davalılar aleyhine dava ikame edilmiştir. Yargılama sırasında, davalılardan S.. Japan ...... tarafından sigortalanan araç sürücüsünün kazada kusurunun bulunmadığı alınan bilirkişi raporları ile saptanmış, bu hususa ilişkin bilirkişi raporları mahkeme tarafından hükme esas alınmış, anılan kusur tespiti nedeniyle de davalı ............yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir.

Husumet, bir davada davacı tarafın hak talebini kime yöneltebileceği sorununu ifade eder. Dava konusu trafik kazasına karışan araçlardan........ plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olan davalı .........'ye davacının husumet yöneltmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davalı ......'nin sigortaladığı araç sürücüsünün kazada kusuru bulunmadığının saptanmış olması da, bu davalıya husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu göstermez. Bu durumda yargılama aşamasında ortaya çıkan ve davalı ......'nin zarardan sorumluluğunu ortadan kaldıran kusursuzluk hali nedeniyle, davanın bu davalı yönünden esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde davanın husumetten reddine karar verilmesi ve ücreti vekaletin buna göre belirlenmesi yerine fazla avukatlık ücreti takdiri doğru görülmemiştir.

Davacı taraf, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL. araç değer kaybının, davalıların sigortaladıkları araç sürücülerinin kusuru oranında davalılardan tahsili talebinde bulunmuştur. Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporları ile davalı .........tarafından sigortalanan araç sürücüsünün kusursuz olduğu, davacı aracındaki değer kaybının 2.910,00 TL. olduğu saptanmış; davacı taraf da bu durumu gözeterek 12.02.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile 2.910,00 TL. araç değer kaybının davalı .......'den tahsilini talep etmiştir. Bu durumda davalı ...........yönünden dava değeri 1.000,00 TL. ile sınırlı olup hakkında red kararı verilen bu davalı yönünden anılan dava değeri gözetilerek vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile fazla vekalet ücretine hükmolunması bozma nedeni olarak kabul edilmiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.02.2016 gününde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 03-04-2017, 16:37   #6
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2014/9050
Karar: 2014/8065
Karar Tarihi: 22.05.2014


TAZMİNAT DAVASI - DAVALILAR YÖNÜNDEN DAVANIN RED SEBEBİ ORTAK OLDUĞUNDAN KENDİNİ VEKİLLE TEMSİL ETTİREN DAVALILAR LEHİNE TEK BİR VEKALET ÜCRETİNE HÜKMEDİLMESİ GEREĞİ - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET: Somut olayda, davalılar yönünden davanın red sebebi ortak (aynı) olduğundan kendini vekille temsil ettiren davalılar lehine, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin maddesi de dikkate alınarak davanın reddedilen miktarını geçmeyecek ve maktu (.. TL) ücretin altında kalmayacak şekilde tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi kendilerini vekille temsil ettiren davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetli görülmemiştir. Hükmün bozulması gerekmiştir.

(2918 S. K. m. 88) (818 S. K. m. 50)

Dava: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, davalı tarafın işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı oldukları araçların sebebiyet verdiği kazada müvekkiline ait ticari aracın hasarlandığını, araçta kaza sebebiyle değer kaybının da oluştuğunu, ayrıca tamir süresince kazanç kaybı zararının meydana geldiğini belirterek şimdilik 2.000,00 TL değer kaybı zararının tüm davalılardan, 2.000,00 TL kazanç kaybının sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

Davalı Ray Sigorta A.Ş. vekili, davalılardan M. İ. T.'a ait aracın trafik sigortasının müvekkili tarafından düzenlendiğini, davacı tarafından İstanbul 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/381 E. sayılı dosyasında araçtaki hasarın tazmini için müvekkili ve davalı Anadolu Sigorta A.Ş. Aleyhinde dava açıldığını, kusur ve hasar miktarının belirlendiğini, ilama göre bakiye hasarın davacıya ödendiğini, araçta değer kaybı olmadığını, talebin fahiş olduğunu, kazada sigortalının tamamen kusurlu bulunmadığını, davacı aracının sürücüsüne de kusur izafe edildiğini, temerrüde düşmediklerini, avans faizi istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta A.Ş. vekili, davalılardan K. K. ile Göktürk Gıda Tur. San. Tic. Ltd. Şti'ne ait araçların müvekkili nezdinde trafik sigortalı olduğunu, davacı aracında meydana gelen hasar bedelinin sigortalıların kusuru oranında davacıya ödendiğini, sorumluluklarının kalmadığını, değer kaybı talebinin fahiş olduğunu, temerrüde düşmediklerini, avans faizi istenilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalılar M. İ. ve Y. T. vekilleri davanın reddini savunmuştur.

Davalı B. T. yol kaygan olduğundan duramadığını, zincirleme kaza olduğunu savunmuştur.

Davalı Göktürk Gıda Tur.San.Tic.Ltd.Şti. yetkilisi, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 637,50 TL değer kaybının davalılar Y. T.,M. İ. T. ve Ray Sigorta A.Ş.'den, sigorta şirketinden 17.10.2009 temerrüt tarihinden, diğer davalılardan olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile müteselsilen tahsiline, 637,50 TL değer kaybının davalılar H. Y., K. K. ve Anadolu Sigorta A.Ş.'den, sigortacıdan 17.10.2009 diğer davalılardan 4.10.2009 kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile müteselsilen tahsiline, 731,25 TL kazanç kaybının kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılar Y. T. ile M. İ. T.'dan müteselsilen tahsiline, 731,25 TL kazanç kaybının davalılar H. Y. ve K. K.'tan kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile müteselsilen tahsiline, 62,50 TL değer kaybı, 65 TL kazanç kaybı toplamı 127.50 TL'nın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılar H. Y. ve Göktürk Gıda Ltd.Şti'den müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı zararının tüm davalılardan, kazanç kaybı zararının sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davacının zararı tek bir olaydan (zincirleme kazadan) kaynaklanmıştır. 2918 sayılı KTK'nun 88. ve BK'nun 50. maddesi uyarınca haksız fiile karışanların her biri zarardan müteselsilen sorumludurlar. Bu itibarla, tazminatın davalıların kusur oranları dikkate alınarak takdir edilmemesi, kusur oranlarının, kendi kusuruna isabet eden tazminattan fazlasını ödeyen, davalıların birbirlerine karşı ileride açacakları davalar olması halinde iç ilişkide geçerli olduğunun kabulü gerekir.

Somut olayda, dava konusu kaza sebebiyle davacının aracının ön, sağ yan ve arka kısımlarında meydana gelen hasarlar sebebiyle, davalı tarafın kusur oranlarına isabet eden değer kaybı toplamı (62.50 TL+1275 TL) 1.337,50 TL'dır. Yine davacı aracında oluşan tüm hasarın giderilmesi için 17 güne ihtiyacı olup bu sürede toplam 2.210 TL kazanç kaybı meydana gelmiştir. Davalı tarafın kusur oranına isabet eden kısım 1.527,50 TL'sıdır.

Bu durumda mahkemece, toplam 1.337,50 TL değer kaybının tüm davalılardan, 1.527,50 TL kazanç kaybının sigorta şirketleri dışındaki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi, değer kaybı ve kazanç kaybının davalı tarafa izafe edilen ayrı ayrı kusur oranlarına göre davalılardan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Kabule göre de; davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta A.Ş., davalı Göktürk Gıda Ltd.Şti'ne ait, davalı B. T. yönetimindeki aracın da ZMSS şirketi olduğundan, bu davalılara ait aracın, davacı aracının ön kısmında oluşturduğu hasar sebebiyle tespit edilen ve kusur oranına isabet eden 62,50 TL değer kaybından, adı geçen davalı sigorta şirketinin de sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi bu konuda olumlu ya da olumsuz hiç karar verilmemesi de doğru değildir.

3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT'nin 3/2.maddesi hükmüne göre "müteselsil sorumlulukta dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur."

Somut olayda, davalılar yönünden davanın red sebebi ortak (aynı) olduğundan kendini vekille temsil ettiren davalılar lehine, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 12.maddesi de dikkate alınarak davanın reddedilen miktarını geçmeyecek ve maktu (750 TL) ücretin altında kalmayacak şekilde tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi kendilerini vekille temsil ettiren davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetli görülmemiştir.

4-Davacı aracı ticari taksi olduğundan, davacının talebi gibi avans faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde yasal faize karar verilmesi de isabetli değildir.

Sonuç: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2, 3, ve 4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı M. I. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı M. I. geri verilmesine 22.05.2014 gününde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 03-04-2017, 16:38   #7
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı zararının tüm davalılardan, kazanç kaybı zararının sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davacının zararı tek bir olaydan (zincirleme kazadan) kaynaklanmıştır. 2918 sayılı KTK'nun 88. ve BK'nun 50. maddesi uyarınca haksız fiile karışanların her biri zarardan müteselsilen sorumludurlar. Bu itibarla, tazminatın davalıların kusur oranları dikkate alınarak takdir edilmemesi, kusur oranlarının, kendi kusuruna isabet eden tazminattan fazlasını ödeyen, davalıların birbirlerine karşı ileride açacakları davalar olması halinde iç ilişkide geçerli olduğunun kabulü gerekir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Değer kaybı ve kazanç kaybı mk_akbas Meslektaşların Soruları 2 22-01-2017 19:04
ÖTV - Değer Kaybı avfatih Meslektaşların Soruları 0 01-05-2009 20:44
Zincirleme Kaza Av.Selim HARTAVİ Meslektaşların Soruları 4 18-06-2007 10:37
maddi hasarlı kaza- değer kaybı Nuriye Değer Meslektaşların Soruları 2 19-02-2007 03:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,13104200 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.