Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

adam öldürmeye teşebbüste savunma

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 25-03-2008, 13:05   #31
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sanığın kıskançlık krizinin etkisi ile cinayeti işlediğini doğru olarak söylemekte olması,olay öncesinde de benzer kıskançlık krizleri yaşamışsa ve bu husustaki savunmasının aksine bir delil yoksa,bu psikolojik etkinin cezai ehliyetini olaysal ve eylemsel olarak ortadan kaldırabilecek bir etki olup olmadığının adli tıp kurumu veya başkaca bir resmi sağlık kuruluşundan tesbitini istemek ve savunmada bu doneleri kullanmak;bu savunmasının tamamen gerçek dışı,sırf cezadan kurtulmaya yönelik olması halinde ise,mağdura ve kamuya,adalete,vicdana yönelik bir haksızlığa mahal vermemek için savunmanın doğruluğunu,elden geldiğince meslek ahlakı ve sorumluluğu kapsamında değerlendirip,anlamaya çalışmak ve gerçek olmadığına dair kanaatimiz varsa,öyle bir savunmaya iştirak etmemek önerisi bir önyargı mıdır ? Yoksa,söylenenler arasındaki tüm haklı ve doğru yönleri gözardı ederek çarpıtmak asıl önyargı mıdır ?
Old 25-03-2008, 13:46   #32
Av.Nesrin

 
Varsayılan

Alıntı:
Avukat,asla hukuka aykırı,yalan olduğunu bildiği bir savunmaya alet olamaz,olmamalıdır. Oluyorsa da,hukukçu değilidir. Ben,müvekkilimin değil,gerçeklerin ve adaletin sırlarıyla bağlı hissederim kendimi. Cüppemi giyip,ceza almaktan kurtulmak için yalan söyleyecek bir sanığa avukatlık yapamam,o cüppe,adalet,vicdan bizden hesap sorar yoksa. Bizler,toplumdaki yanlış kanının aksine,para karşılığı yalan söyleyen cüppeliler değil,teklif edilen hiçbir para karşılığı yalan söylemeyi ve yalan savunmaya,yalan hak arayışına alet olmayı kabul etmeyen şerefli birer meslek mensubu olduğumuzu aldığımız her işte gözetmesi gereken ve bu ilkeyi dünyanın hiçbir maddi değerine değişmeyecek kişiler olduğumuzda mesleğimiz anlam ve değer kazanacaktır...Bir hukukçu için para biriktirmekten daha önemli değerler ve kavramlar vardır... Onur biriktirmek,adalete doğrulukla hizmet etmek bizim kutsalımızdır. Ben gelen her işte,iş sahibine yalnızca gerçekleri baz alarak hukuki yardım yapabileceğimi,gerçekleri gizleme veya saptırmaya meylettiği anda bu gerekçeyi yazarak vekaletten çekileceğimi anlaşırken anlatırım... Bunu kabul etmeyen hiçbir müvekki olmadı bugüne kadar. Bu hassasiyeti hepimiz paylaştığımızda mesleğin itibarı ve ulaştığı sonuçlar çok daha değer kazanacak,daha da yücelecektir.

Eğer başarabildiysem yukarıda size ait bir alıntı var.Ben sorunun ve gerginliğin kaynaklandığı noktayı biliyorum galiba.Arkadaşımın konuyu açtıktan sonra şifreyi unutup tekrardan cevap verememesi sanki söylenen herşeyi kabul ettiği gibi bir izlenim uyandırmış. Sadece sitede tanışıyoruz ancak söylemlerinizden ( ki belki de çok fazla suçlu ile konuşup çok fazla dosya gördüğünüzden aklımıza gelmeyen hususların sizin aklınıza gelmesi ve bunları ifade ederken sanki biraz ateşli hareket etmenizden kaynaklı bir suçlama havası var tüm yazdıklarınızda) ben yazıyı okuduğumda neler oluyor ben suçlumuyum sorusunu sormaya başladım ve eminim ki bu konuyu kaç kişi okuduysa aynı sonucu çıkardı.

Yukarıda yazdıklarınız elbette hepimiz için geçerli ve olmak zorunda da ancak ben okuduğumda sanki sadece siz bu şekilde hareket ediyorsunuz gibi anlıyorum.Lütfen yanlış anlamayın.

Ve yine koyu harflerle işaretlediğim cümle ki yazının tüm havasından hissettiğim aynı sonucu verip beni gerçekten çok yaraladı.Bu arada belirtmek gerekir ki para kazanmak hepimizin gayelerinden biri, çünkü bizler aynı zamanda birer esnafız, ancak arkadaşımın bu dosyayı almaktaki birincil amacı para kazanmak değil zor bir davanın üstesinden gelip bulunduğu yerde isim yapmaktır. Zannedersem bu da çok makul bir istek.

Tecrübesizliğini direk belirtip yardım isteyen bir arkadaşımıza hitap bence daha farklı olmalıydı.Örneğin;

Meslekte yeni olduğunuz belli ceza davaları çok grifittir.Müvekkiliniz yalan söyleyebilir. En başta sizi sonra mahkemeyi kandırmaya çalışabilir.Belli ki yenisiniz bu huuslara çok dikkat edin altından kalkamayacağınızı düşünüyorsanız bu davayı almayın müvekkilinize hep özel sorular sorun kişiliğini anlamaya çalışın sizi kullanmasına izin vermeyin, eğer normalin üstünde bir para almayı düşünüyor ve sırf bu nedenle davayı üstleniyorsanız parayı başka yerde yine kazanabilirsiniz Anlattığım hukuki bilgi ve yardımların haricinde bu sözlerimi de tecrübeli bir hukukçunun sözleri olarak değerlendirin başarılar dilerim

gibi bir uslüp yeterli ve gerekliydi, Ancak benim anladığım kadarıyla sıkıntı sözlerinizin yanlışlığı değil elbette sizin hitap biçiminizden kaynaklanıyor. Yine de verdiğiniz tüm hukuki bilgiler için teşekkürü bir borç bilirim.Sözlerimi de lütfen eleştiri olarak değerlendirin.Çünkü yazıya vakıf olduğum son bir kaç gün içinde ben gerçekten şahsım ve arkadaşım adına gayet gergindim. Hoşçakalın.
Old 25-03-2008, 14:20   #33
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Nesrin Hanım ;

Yazılanların toplamı,sakin sakin düşünüldüğünde,savunmaya yarar bilgiler ve içtihatların eklendiği de nazara alındığında,amacın size veya dava sahibi arkadaşa yönelik bir suçlama amacı taşımadığı,genel düşünceler olduğu rahatlıkla anlaşılabilir.Zaten burada yapılmak istenen tek bir soruya ve olaya yanıt vermek değil,bir soru vesilesiyle genel hukuki çizgiyi,konuya ait genel bakış açısını,derli toplu bir şekilde ve benzer tüm konulara faydalı olabilecek bir kaynak olmak üzere aktarma gayreti.
Sizin veya diğer arkadaşın hedef alınması gibi bir amaç olamaz,mümkün mü ? Aslolan iyiniyettir. Mesajda alternatifli tüm durumlar,hukuki objektivite kapsamında işlendi. Hatta konuyu çok genişleterek,adam öldürmeye teşebbüsle ilgili yeni ve eski uygulamaları karşılaştırmak üzere birarada yazdım. Yazmaktaki amaç mesleki dayanışma ve bilgi paylaşımıdır : Oturup dakikalarca,saatlerce neden yazalım ki ? Suçlamak,iğnelemek,hakaret etmek gibi hastalıklı duygularımız mı var ? Aslında algılar da daha pozitif olsa,bu çıkarım yerine gecikmiş bir teşekkür yeterdi. Ama tabii sonuç önemli : Sizin algınızda bir kırılma olmuş :
Samimi olduğuna inanıyorum. Yersiz ve gereksiz bir alınma,ama madem alınmışsınız,tüm kalbimle özür dilerim. Hayatta yapmak isteyeceğim ve yapabileceğim en son şey bir insanın kalbini kırmak. Çok çirkin bir davranış,sakınırım,sakınalım. Ama haklı olduğunuz bir yön var : Açıklamalar ve yazılar o kadar objektif ve didaktik ki,ardındaki iyiniyetli yardımlaşma duygusunu anlamak zor olabiliyor; ama ben hiçkimseyi yanlış anlamıyorum... Çünkü hiçkimsenin özellikle beni kırmak için çabalayacağına inanmıyorum. Mesela Muhittin Köylüoğlu"nun bana yaptığı bir kamu ajanlığı ithafı -- bu meslektaşımızın mesajlarından anlaşılan kalitesi ve iyiniyeti,samimiyeti-- karşısında beni sadece düşündürdü ve biraz güldürdü,ona bir espri de hazırladım :

" İçimdeki haini bir mesajdan keşfeden;içimdeki insanı ise 1 yıldır anlayamayan Muhittin Bey"e de
daha isabetli anlamalar" dileyecektim. Vesile olduğunuz için teşekkür ederim. Bu konuda da işbölümü yapalım : Anlayan ben olayım,anlaşılan siz... Ne yapalım.
Old 25-03-2008, 14:35   #34
Av.Nesrin

 
Varsayılan

Evet gönül ister ki her gerginlik böyle bir gülümsemeyle noktalansın, verdiğiniz bilgiler için teşekkür etmiştim demek biraz ayıp olacak ama etmiştim yine de teşekkür ederim, ayrıca gülümsettiğiniz için.Yüz yüze olmayan bir konuşmada böyle anlaşılmalar kaçınılmaz oluyor, ancak iyiniyet esastır söyleminizi ben de canı gönülden yinelemek isterim.Verdiğniz bilgiler ve titizliğiniz için tekrar teşekkürler.Bilin ki sizi kişisel olarak kırmayı ben de kesinlikle istemedim eğer kırdıysam tüm samimiyetimle özür dilerim..İyi çalışmalar.
Old 26-03-2008, 11:20   #35
Av.muhittinköylüoğlu

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım
öncelikle geçmiş olsun
1- Arkadaşınızın bir kötüniyeti hukuku somut duruma uydurma çabası ve hele ki gerçeği kendisi bildiği halde hukukun arkasından dolaşıp mahkemeyi yanıltmaya çalışma teşebbüsü olduğunu ya da olması gerektiğini iddia eden ya da savunan olduğunu sanmıyorum.gergin olmanıza da gerek yok.Mesleğimiz her halukarda sakin olmayı gerektirir.sakin olamazsak kendimizi kaptırır asılın yerine geçme tehlikesine varabiliriz.
2-kişisel tavsiyem dosya üzerinden değil genel kavramlar açısından olacaktır.Dosyayı görmeden tutanakları incelemeden ve vicahilik olmadan ahkam kesmek yanlış olur.Kast unsurunu gözönüne alın
3-Soruşturma başlamadan suçunu itiraf edip kendi kendisini ihbar etmesini değerlendirin
4-Galiba cezai ehliyet ile ilgili sorunlar mevcut değerlendirebilirsiniz
5-Duruşmalarda nelere daha çok dikkat etmek gerekeceği ve Müşteki ile
tanıklarının karrşı yönde beyanları karşısında ne yapmak gerekeceği olayın özelliği ve beceri geliştirme tecrübe ile ilgili.Yurtdışında staj dönemlerinde beceri geliştirme çok ciddi bir eğitim şekli ile uygulanıyor.istanbulda bir grup arkadaşla geçmişte kendi aramızda ceza ile ilgili olarak böyle çalışmalar yapmış idik.
3- Haksız tahrik hükümlerinin anlattıklarınız çerçevesinde uygulanabilir olduğunu sanmıyorum
4-Sorduğunuz için ve şahsi fikrim olarak tartışmaya girmek için söylemiyorum.ve tartışmaya girmeyeceğim.Benim bildiğim ve teoride ittifakla (kunter,erem,toroslu,öztürk,centel,soyarslan,cihan ,yenisey,sokollu,yurtcan,bayraktar,ve şu an aklıma gelmeyen hemen hepsi) avukatlara sanığın doğüru söyleyip söylemediğini araştırma yükümlülüğü ve hakkı vermez.o nedenle sanığın doğrusu avukatın doğrusudur.

anladığım kadarı ile sorunlara ve tanımlara felsefi yönü ile de bakıyorsunuz.Ki bu bence çok önemli ve güzel.öğrenmenin sonu olmadığını bilen biri olmanız çok hoş.Size kısa bir anımı aktarmak isterim.rahmetli dönmezer hayatımda gördüğüm en çok okuyan insandı bir muhabbetimiz sırasında 80 küsur yaında olmasına rağmen hala öğrendiğini ve öğrenmek için hala okumak gerektiğini öğrenip okudukça 80 sonrasında bile değiştiğini söyleyerek.Örnek olarak idam cezasının en büyük savunucusu iken artık kesinlikle muhalif olduğunu ve muhalif olması gereğinin 80 yaşından sonra öğrendikleri tecrübesi ve yorumları ile izah ediyordu.
ancak sizin gibi hevesli düşünen ve çalışkan birinin cmk YAPMAMASI EN AZINDAN ZEVK VE KATKI İÇİN OLSUN BENCE HEM BU MÜESSESE VE İNSANLAR HEM DE SİZİN İÇİN KAYIP.bence düşünün .iyi çalışimalar


Ancak hukuk sistemleri artık 'adil yargılanma hakkıyla 'ilgileniyor.Çok uzun ve yorucu süreçlerin ardından ve suçlunun da özellikle de onun savunmaya ihtiyacı vardır.Yaptığımız her işi yapmış olmak değil layıkıyla yapmış olmak avukat olarak bizleri ve hukuku iyi bir yerlere getirir. Tecrübesiz olmamız öğrenmeye çalışmamızın da en yegane vurucu noktasıdır ki ,bence biliyorum demeye başladığımız anda tehlike de başlamıştır. Her insan farklıdır, her dosya farklıdır. Yardımlarınız ve katkılarınız için teşekkürler. Kullanıcı adım ve şifremi başkasına kullandırdığım için eğer üyeliğim iptal olmazsa görüşmek üzere.
Old 26-03-2008, 11:53   #36
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Biliyorum demeye başlamanın tehlikesi ile bilmeye çalışan ve öğrenen,öğrenmeye çalışan,bilgisini paylaşan bir insandan rahatsız olmanın tehlikesi yan yana gider.
Bilgi + Sevgi = "Felsefe" dir. Eğer bilgiyi biz biliyorsak felsefe,başkası biliyor ve bilmeye çabalıyorsa : Tehlike.

Muhittin Bey in mesajından,kullanıcı adını ve şifresini başkasının kullandığını öğrenmek : Acaba kamu ajanlığını bana yakıştıran o korsan kullanıcı mıydı diye düşündürüp biraz sevindirdi. Umarım öyledir... Yoksa üzücü bir hakaret teşebbüsü olarak kabul edebiliriz. Hakarete hiç ihtiyacımız olmasa da...
Old 26-03-2008, 12:01   #37
Av.Nesrin

 
Varsayılan

Muhittin Bey ve sizin vasıtanızla bu konuya vakit ayırıp bilgisini ve tecrübesini paylaşan tüm meslektaşlarıma ;

Öncelikle yarattığımız karışıklıktan dolayı tekrar özürlerimi sunar,tüm katkılarınız için canı gönülden teşekkür ederim.

Konuya cevap verirken sanal bir ortam olmasına rağmen gösterdiğim sorumsuzluk yüzünden yalnızca kendime, biraz da arkadaşıma kızmıştım.Yazdıklarımı tekrar okuduğumda sizlere yansıttığım bir gerginlik göremedim ancak bu vesileyle kalplerinizi kırmışsam çok üzgünüm,nasıl telafi ederim bilmiyorum.Ekran başında mesleki dayanışma için vakit ve emeğini sarfeden meslektaşlarıma teşekkürlerimden başka yöneltebileceğim (yanlış algılamalar harici) hiçbir beklenti ve talebim olamaz.Ben siteyle karşılaştığımda burasının 10 tane Hukuk fakültesine ve diplomaya bedel değerde bir yer olduğunu farkettim.

Belirttiğiniz gibi staj dönemi veya bir başka avukatın yanında çalışma ile 4 yıllık dönemde öğrenemediğim bilgi ve tecrübelere bu sitede birkaç ay içinde sahip oldum.O nedenle bu sitenin varlığı, yönetici ve üyeleri benim için bir hazine.Burada paylaşılan ve belki de asıl ihtiyacımız olan özellikle yeni avukatlar için bilgiden ziyade duruş davranış şekilleri, usul ve tecrübe.Evet zaten okuldan mezun olup, stajı bitirdiğimizden beri ve hatta mesleğe fiilen başladığımızdan beri en önemli ve yegane ihtiyacımız bence meslek içi eğitim.Karşımıza gelenin ne olduğunu kısa sürede anlayabilmek, açacağımız davanın tüm celselerini tıpkı bir satranç oyunu gibi kestirebilmek,hamlelere hazır olmak, müvekkilden para isteyebilmek ve müvekkille ? diyaloğ.

Bana öyle geliyor ki sizler gibi tecrübeli hukukçuların ağzından çıkan her bilgi yeni avukatların özellikle benim için bulunmaz değerde.Hukuki bilgi haricinde bu yönlerde verilen her bilgi yapılan her uyarıya ihtiyacımız var. Bu konuda tavsiyeleriniz çok değerli.Avukatlık bir bütün kanun bilmek yetmiyor, iyi dilekçe yazmak yetmiyor, müvekkillerle iyi bir ilişki kurmak yetmiyor hepsi birden aynı anda ve dozu iyi ayarlanmış olmalı.

Biraz uzattım galiba ama kendi adıma tavsiyeleriniz ve uyarılarınızın bundan sonra da devam etmesini dilerim.Tüm olumlu yaklaşımlarınız ve iltifatlarınız için teşekkür ederim. Sulhi Hocayı ben de çok severim, ondan ders alırken hiçbir dersini kaçırmazdım.Söylediğiniz şey çok doğru.Öğrencilerin sordukları tüm soruları dikkatlice dinleyip düşündükten sonra cevap verirdi.Ben ceza hukukçusu olmak istemiştim.Ama avukatlığa başladıktan sonraki süreçte olumsuz deneyimler(başkalarına ait), duyum ve bilgilerimle özellikle bu ülkede çok tehlikeli bir alan olduğunu düşündüm.Ama hala da düşünüyorum ceza hukukunu aklımdan çıkaramadım.Sözleriniz bana cesaret verdi yeniden.

Size ve tüm meslektaşlarıma paylaşımları için sonsuz teşekkürler.Umarım istemeyerek(ve hala görmeyerek) te olsa kimseyi kırmadım.İyi çalışmalar diliyorum.
Old 26-03-2008, 12:18   #38
Av.Nesrin

 
Varsayılan

Alıntı:
Biliyorum demeye başlamanın tehlikesi ile bilmeye çalışan ve öğrenen,öğrenmeye çalışan,bilgisini paylaşan bir insandan rahatsız olmanın tehlikesi yan yana gider.
Bilgi + Sevgi = "Felsefe" dir. Eğer bilgiyi biz biliyorsak felsefe,başkası biliyor ve bilmeye çabalıyorsa : Tehlike.

Muhittin Bey in mesajından,kullanıcı adını ve şifresini başkasının kullandığını öğrenmek : Acaba kamu ajanlığını bana yakıştıran o korsan kullanıcı mıydı diye düşündürüp biraz sevindirdi. Umarım öyledir... Yoksa üzücü bir hakaret teşebbüsü olarak kabul edebiliriz. Hakarete hiç ihtiyacımız olmasa da...

Hatun hanım iyi günler;

Zannedersem yine bir yanlış anlaşılma oldu.Muhittin Beyin mesajının son kısmı benim dün gönderdiğim mesajdan alıntıdır.Aşağıya yine alıntıladım. Kendisinin bu konuyla bir ilgisi yoktur. Konuyu dün site yöneticilerine de bildirdim. Kullanıcı adımı ve şifremi başkasına kullandırdığım için üyeliğimin iptal edilmesine gerek varsa sonucuna katlanmaya hazırım diye, ancak gerek olmadığı yönünde bilgi aldım. Korsan kullanıcı için gerçekten ve tekrardan özürlerimi sunuyorum.Ancak kimliği hakkında yargılamanın sonuna dek susma hakkımı kullanıyorum.İzninizle bu konuyla ilgili olarak artık hiçbir kötü niyet hissetmeyelim, çünkü tamamen yanlış algılamalar ve en başta benim sorumsuzluğum yüzünden bu noktaya gelmiş bulunuyoruz.İlginiz ve bilgileriniz özellikle yargıtay kararları için tekrardan teşekkürler ve iyi çalışmalar.

Alıntı:

Ancak hukuk sistemleri artık 'adil yargılanma hakkıyla 'ilgileniyor.Çok uzun ve yorucu süreçlerin ardından ve suçlunun da özellikle de onun savunmaya ihtiyacı vardır.Yaptığımız her işi yapmış olmak değil layıkıyla yapmış olmak avukat olarak bizleri ve hukuku iyi bir yerlere getirir. Tecrübesiz olmamız öğrenmeye çalışmamızın da en yegane vurucu noktasıdır ki ,bence biliyorum demeye başladığımız anda tehlike de başlamıştır. Her insan farklıdır, her dosya farklıdır. Yardımlarınız ve katkılarınız için teşekkürler. Kullanıcı adım ve şifremi başkasına kullandırdığım için eğer üyeliğim iptal olmazsa görüşmek üzere.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Niye "Adam Gibi Adam" Ya Da "Kadın Gibi Kadın" Bulamıyoruz? Av.Habibe YILMAZ KAYAR Site Lokali 76 04-09-2011 13:30
Kasten Öldürmeye Teşebbüs ve Haksız Tahrik Kemal Yıldırım Ceza Hukuku Çalışma Grubu 16 04-08-2011 22:14
Kasten adam öldürmeye teşebbüs Av.Fatih KAYA Meslektaşların Soruları 7 03-07-2007 11:11
'Adam öldürmeye teşebbüsten mi yargılanmalıydı?? Seyda Ceza Hukuku Çalışma Grubu 2 16-02-2007 19:32
Adam Öldürmeye Teşebbüs AVUKAT MERYEM Meslektaşların Soruları 7 12-01-2007 16:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05578899 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.