|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
04-03-2009, 15:08 | #1 |
|
çekişmeli hususlar belli olmadan kesin süre
sayın meslektaşlarım,
bugün katıldığım bir duruşmada, henüz karşı yanca cevap dilekçesi dosyaya sunulmadan, dolayısıyla biz dava dilekçemizdeki hangi hususların çekişmeli olduğunu (ispatlanması gerektiğini) göremeden tarafımıza delillerin sunulması için kesin süre verilmiştir. bu durumda, cevap dilekçesinde herhangi bir hususta çekişmeli bulunduğumuz ortaya çıkarsa (muhtemelen çıkacaktır) yeniden mi delil bildireceğiz? kesin süre böyle bir durumda verilmemelidir diye düşünmekteyim ancak duruşma anında buna müdahale edemedim. görüşlerinizi bekliyorum. |
04-03-2009, 16:07 | #2 |
|
karşı veya yeni oluşan durumlar karşısında delil sunma hakkınızı saklı tutarak delil listenizi verebilirsiniz. Kolay gelsin.
|
04-03-2009, 16:33 | #3 |
|
Henüz cevap dilekçesini almadığınızı ve ilk celsede de verilmediğini belirtip, yapılacak açıklamaların savunmayı değiştirme ve genişletme yasağına gireceğini bu nedenle cevap dilekçesini kabul etmediğinizi, sunulacak sonraki delillere karşı cevap verme ve delil sunma hakkınızı saklı tuttuğunuzu beyan eden bir delil ve beyan dilekçesi yazabilirsiniz.
Kesin sürenin henüz ilk celsede verilmesi olağan akışa aykırı aslında ama mahkemeler kısa sürede dosya toparlansın, sonuçlansın diye bu yönteme başvuruyorlar, yoksa süre verilmeli, ikinci celsede hala işlemi yapmamış olursanız kesin süre verilmeli diye düşünüyorum. |
04-03-2009, 17:13 | #4 |
|
her iki meslektaşıma da teşekkür ederim.
açıkçası bütün delil listesi sunumlarımda mutlaka ek delil belirtme hakkımı saklı tutuyorum, ancak daha dosyada ben çekişmeli hususlar hakkında bilgi sahibi bile değilken kesin süreyle karşılaşmak hoş değil. teorik olarak düşünürsek benim sunacağım deliller aynı zamanda dava stratejimin de ipuçlarıdır. dolayısıyla bunların ilk cevap dilekçesiyle dahi çürütülme olanağı ortaya çıkar. neyse ki dosya o kadar strateji vs gerektiren bir dosya değil. ancak av. asena meslektaşımın cevap dilekçesinin (şimdiden?) reddi önerisini açıkçası tam olarak anlayamadım. cevap dilekçesi sunulduğunda zaten düplik ile onu reddetmiyor muyuz? gözden kaçırdığım bir başka usul ipucu mu vardır? tekrar teşekkürler. |
04-03-2009, 18:22 | #5 |
|
Dava, dava dilekçesinin verilmesi (havale, harç yatırma gibi prosedürleri atlıyorum) ile açılır, davalının 10 gün içinde cevap vermesi gerekir. Ancak uygulamada ilk celseye kadar süre tanınıyor. Sonra davalı cevap dilekçesini karşı yana verir ve cevap dilekçesine cevap vermek için (düplik) zaman başlar. Sonra davalı da davacının sunacağı dilekçeye cevap verir..Uzayıp gitmez tabi, hakim mutlaka bir yerde dur diyecektir
Davalının vermesi gereken zamanda sunmadığı cevap dilekçesini, beyanda bulunarak -ki buna düplik diyebiliriz- kabul etmediğimizi, fazlaya ilişkin haklar ile mukabil delil bildirme hakkımızı saklı tutarak hemen bildirirsek, lehimize durum yaratırmışız gibi hissediyorum. Süresinde cevap vermeyen davalının, sizin beyan ettiğiniz hususlar dışında iddialarda bulunmasının savunmayı değiştirme ve genişletme yasağına takılacağını bildirmemizin önemli olduğunu düşünüyorum. Hele ki beyanımızı bir-iki gün içinde sunarsak, hakim dosyayı daha unutmamışken (yoğun işlerden dolayı sonraki tarihlerde hatırlamıyor olabilir) bu hususa dikkat çekerseniz hakim de dikkati kayda değer görebiliyor. Zaten ben bunu düplikte yapacağım diyorsanız da ortada düplik sayılabilecek bir dilekçenin olmadığını söylesem? Yani zaten cevap verilmemiş size, düplik anlamsız olacak. Ancak beyanda bulunabilirsiniz, delil bildirebilirsiniz. Sizinki cevaba cevap olmayacak, dava dilekçesi yanında delilleri bildirme ve beyanda bulunma (beyanda bulunursanız) olacak. Yanlış mı oldu? Cevap dilekçesi ile reddediyoruz ama size verilmiş bir cevap dilekçesi var mı? Ankara'da bir duruşmamda, davalı yan vekili vardı ama cevap dilekçesi sunmadılar, ben de fark etmemiştim, taraflara delil için süre de verildi. Ertesi gün beyan ve delil dilekçemle hakim karşısına çıkıp pozisyonu anlattım. O da süreler konusunda dikkatli davrandığını beyan etti. Celsede tekrar ettim tabi ama sonuç ne derseniz nakille buraya(Çorlu'ya) gelince dosyanın akıbeti hakkında bilgi sahibi olamadım. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
kesin süre | Neslihan | Meslektaşların Soruları | 30 | 27-12-2012 08:26 |
delil listesi - kesin süre - kesin sürenin tarafın yokluğunda verilmesi ve tebliği | serdarserdar | Meslektaşların Soruları | 4 | 04-03-2010 14:07 |
kesin süre | Şimal Yıldızı | Meslektaşların Soruları | 6 | 04-02-2009 21:41 |
Kesin Süre | gurhankoc | Meslektaşların Soruları | 7 | 06-11-2008 16:46 |
Kesin Süre Hükmü | attorneytalay | Meslektaşların Soruları | 3 | 19-07-2006 22:01 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |