Define bulan kimseye devletçe ödenmesi gereken bedelin çok düşük olması

Değerli Meslektaşlarım;

2009 haziran ayında kendisine ait tarım arazisinde çalıştığı sırada M.Ö. 3000 dönemine ait çok sayıda (küçük, orta ve büyük boylarda 62 parça) oldukça değerli tarihi eser bulan vatandaş, yasal yükümlülüğünü yerine getirerek bulunduğu yerleşim yerine en yakın müze müdürlüğüne söz konusu eserleri teslim etmiştir.

Müze müdürlüğünün envanterine kaydı yapılan ve paha biçilemeyeceği ifade edilen eserlerden 11 tanesine sadece 340,00 TL. -yanlış duymadınız- üç yüz kırk Türk Lirası değer takdir edilmiş, vatandaşın itirazı üzerine bu defa bilirkişi heyeti tarafından yapılan değer takdirinde 475,00 TL. belirlenmiştir. (Bilirkişi incelemesi için ödenmesi gereken 370,00 TL.nın vatandaşın cebinden çıktığını ifade etmeye sanırım gerek yok)

KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı, kendi mülkü içinde eser bulanlara, eserin değerini ödeyerek satın almaktadır.

1. Sizce, paha biçilemeyecek değere sahip eserleri kaçakçılara teslim edip rant sağlama yoluna gitmek yerine devlete teslim eden bahse konu vatandaş mağdur edilmiş midir?

2. Cevabınız evet ise izlenecek yol hakkında paylaşımlarınızı bekliyor, saygılarımı sunuyorum..

Alıntı: Yazan Av.Engin Değerli Meslektaşlarım; 2009 haziran ayında kendisine ait tarım arazisinde çalıştığı sırada M.Ö. 3000 dönemine ait çok sayıda (küçük, orta ve büyük boylarda 62 parça) oldukça değerli tarihi eser bulan vatandaş, yasal yükümlülüğünü yerine getirerek bulunduğu yerleşim yerine en yakın müze müdürlüğüne söz konusu eserleri teslim etmiştir. Müze müdürlüğünün envanterine kaydı yapılan ve paha biçilemeyeceği ifade edilen eserlerden 11 tanesine sadece 340,00 TL. -yanlış duymadınız- üç yüz kırk Türk Lirası değer takdir edilmiş, vatandaşın itirazı üzerine bu defa bilirkişi heyeti tarafından yapılan değer takdirinde 475,00 TL. belirlenmiştir. (Bilirkişi incelemesi için ödenmesi gereken 370,00 TL.nın vatandaşın cebinden çıktığını ifade etmeye sanırım gerek yok) KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı, kendi mülkü içinde eser bulanlara, eserin değerini ödeyerek satın almaktadır. 1. Sizce, paha biçilemeyecek değere sahip eserleri kaçakçılara teslim edip rant sağlama yoluna gitmek yerine devlete teslim eden bahse konu vatandaş mağdur edilmiş midir? 2. Cevabınız evet ise izlenecek yol hakkında paylaşımlarınızı bekliyor, saygılarımı sunuyorum..

Sayın Meslektaşım,

Bilirkişi tespitini mahkeme kanalıyla yaptırdığınıza göre, demek ki bulunan tarihi şeyler, paha biçilmez şeyler değilmiş.

Paha biçilmez olduğunu söyleyen kişi Bilirkişiye göre daha mı uzman? O kısmı anlayamadım.

Sayın Av.Mehmet Saim Dikici;


Açıkçası bilirkişi incelemesinin, müze müdürlüğüne yapılan itiraza binaen nasıl gerçekleştiği konusunda bilgim yok. Vatandaş, kendisini net olarak ifade edememekle birlikte, sadece teslim tesellüm belgesi getirdi ve kanaatimce buluntuların değeri yüksek.

Ancak takdir edersiniz ki bilirkişi raporlarında zaman zaman fahiş hatalar da yapılabilmekte. Eserlerin paha biçilemez olduğuysa, müze müdürlüğünde görevli personelce şifahen söylenmiş olan sözler ve tabii ki hukuk nezdinde bir geçerliliği bulunmuyor.

Şunu da ifade etmeliyim ki, ilk mesajımda belirttiğim gibi, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na göre, bulunan eserlerin değeri ne ise o miktarda ödeme yapılması gerekmekte. Hal böyle iken, binlerce yıl öncesine ait izler taşıyan parçaların basit metal parçası muamelesi gördüğünü düşünüyorum.

Engin Bey;
Benim bulunduğum yörede de tarihi eser bol miktarda bulunmakta ve zaman zaman söz konusu eser benzer zirai çalışmalarda ortaya çıkmaktadır. Mesleki deneyimim olmamakla birlikte bu konuda sahip olduğum genel bilgi itibariyle şunları söyleyebilirim;
1) Bir tarihi eserin eski olması tek başına değerli olmasına yetmemektedir. Bunun yanında nadir bulunan bir parça olması da gerekmektedir (örneğin kimi sikkelerden bol miktarda çıkması o sikkelerin değerini azaltmaktadır).
2) Müvekkiliniz bir daha tarihi eser bulursa ve riski göze alırsa bu eserleri bulunduğu yer müzesine değil ülkenin daha uzak köşesinde bir müzeye teslim etmesini tavsiye edin. Bulunduğu yer müzesinde o dönem ve o kültüre ait çok sayıda eser bulunduğundan oradaki değeri düşük çıkmakta ancak uzak bir müzede o dönem ve o kültürden belki de hiç eser bulunmadığından değeri daha yüksek çıkmaktadır (Bu farklılık bana mantıksız gelse de uygulamada maalesef böyle). Riski azaltmak için tarihi eser taşıma ruhsatı bulunan bir arkeologdan yardım alabilirsiniz (Tarihi eserleri izinsiz başka yere taşımak da suç. Ruhsatı olanlar taşıyabiliyor).
3)Kimi tarihi eserler ise özde çok değerli olmalarına rağmen topraktan çıkartılırken veya bilinçsiz insanlarca temizlenirken zarara uğramakta ve bu durumda gerçekten bir metal kadar değerleri kalmaktadır. Eğer müvekkilinizin bulduğu eserler de bu şekilde zarara uğramışsa veya temizlemek için kimyasal madde (çamaşır suyu da olabilir. Bu olaya bizzat şahit oldum)kullanılmışsa maalesef artık pek bir değeri kalmamıştır.

Sayın Levent Cirit;

Verdiğiniz bilgiler gerçekten ilginç, özelikle farklı müzeye teslime ilişkin söyledikleriniz. Bu durum bana da mantıklı gelmedi ancak uygulamanın bu yönde olması, bırakın yurt dışına kaçırılan binlerce değerli eseri sahiplenmeyi, mevcut olanlarla dahi neden yeterince ilgilenilemediğinin de zihniyet açısından bir göstergesi sanki.

Esasen işin içinde başka işler de var gibi geliyor bana ve zannederim ifade etmeye çekiniyor bana.. Henüz vekil-müvekkil ilişkisi içine girmedik ancak anlatımları ve sunduğu teslim-tesellüm belgesini nazarı itibare aldığımda müze bilmediğim şeylerin olduğunu da düşünmüyor değilim. Zira, vatandaş 62 parça eser çıkarıp teslim etmiş olduğunu söylemekle birlikte teslime ilişkin tanzim edilen belgede 11 parça görünüyor. Geri kalan parçaların müzenin deposunda olduğunu söylüyor ancak neden teslim-tesellüm belgesinde görünmediğini ifade edemiyor. Saygı ve teşekkürlerimle..

Engin Bey,
Bence müvekkiliniz değersiz olanları müzeye teslim etmiş, değerli olanları ise ya müzedekilerle ortaklaşa ya da başka surette farklı yerlere satma planında. Müze resmi olarak aldığı tüm eserlere, deposuna koysa dahi, teslim tesellüm belgesi düzenler.
Farklı müzeye teslim olayını da direkt bir aile dostumuz anlatmıştı. Kendisi izinli kazılar yapmakta ve bulduğu eserleri devlete vermektedir. Ancak kazı yapıldığı yerde hep düşük değerler biçildiğini ve bu nedenle farklı bölgelere götürdüğünü bizzat kendi ağzından duydum . Bana da ilginç gelmişti. Sanırım o değeri biçerken tarihi eserin reel değerini değil de o müze için değerini baz alıyorlar ve eğer müzede aynı eserden 5-10 tane daha varsa değeri düşük çıkıyor.

Alıntı: Yazan Levent Cirit Engin Bey, Bence müvekkiliniz değersiz olanları müzeye teslim etmiş, değerli olanları ise ya müzedekilerle ortaklaşa ya da başka surette farklı yerlere satma planında. Müze resmi olarak aldığı tüm eserlere, deposuna koysa dahi, teslim tesellüm belgesi düzenler.

Belirttiğiniz gibi bir durumun olabileceğini düşünmeye başladım Saygılarımla..

engin bey bu konunun son hali hakkında biraz bilgi aktarabilirmisiniz

Ahmet Bey;

Çelişkili tutum ve davranışları ve söz konusu tarihi eserleri bulduklarını belirttikleri ilde vekil tayin ettikleri meslektaşımızla olan görüşmem neticesinde öğrendiğim birtakım olumsuzluklar nedeniyle avukatlıklarını üstlenemeyeceğimi bildirdim.