Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Trafik kazası - karayolu- karayolu sayılan yerler

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-10-2010, 18:30   #1
Avukat75

 
Varsayılan Trafik kazası - karayolu- karayolu sayılan yerler

Merhabalar...Bir yerleşim yerindeki (sitede) bir sokak üzerinde, trafiğe kapalıdır levhası konulmuş olarak, A şirketi tarafından kanalizasyon borusu döşeme işi yapılmaktadır. A şirketinin çalışanı B şahsı, kepçe (iş makinesi) tarafından kazılan toprağın yüklemesini almak üzere geri geri yanaşan kamyon ile kepçe arasında sıkışarak ölüyor. Kaza sırasında kepçe yere sabitlenmiş durumdadır (tekerleklerinin tamamı havada, hareket edemeyecek şekilde) Kamyon ve kepçenin mülkiyeti, sürücüler ve A şirketi dışında başka şahıslar üzerindedir.

1- Trafiğe kapalıdır levhası konularak kanalizasyon borusu döşeme işinin yapıldığı bu alan karayolu sayılır mı? (Dolayısıyla kaza trafik kazası mıdır?)

2- Kepçenin tekerleklerinin tamamen havada olması, yani kepçenin hareket edemeyecek durumda olması, kazada kepçe operatörünün sorumluluğunun bulunmadığı sonucunu doğurur mu?

3-Olay aynı zamanda iş kazası niteliğinde olduğundan, ölen adına hem A şirketine hem de kamyon ve kepçe sürücü ve işletinlerine karşı aynı mahkemede (iş mahkemesi veya asliye hukuk mahkemesi) tek bir dava açılabilir mi?
Old 27-10-2010, 10:09   #2
Levent Cirit

 
Varsayılan

3'ten başlarsak tazminatın taraflardan kusurları oranında tahsili istemiyle tek bir dava açması mümkündür.

2)Kepçenin tekerleklerinin havada olması ilk başta kepçe operatörünün kusursuz olduğu izlenimini verse de bunun yanında üstüne düşen önlemleri de almamış ise ona da kusur atfedilmesi mümkün olabilir. Bunu somut olaya göre irdelemek gerekir. (Aynı konumda işçi kepçenin altına girse ve kepçe üzerine düşse idi "kusursuz" diyebilir miydik?)
1) Karayolu olarak belirlenmiş bir yerde kişilerin kendi tasarrufu ile koydukları bir tabela sebebiyle trafiğin geçici süre kapatılması anılan yeri karayolu olmaktan çıkarmayacaktır diye düşünüyorum.
Old 27-10-2010, 11:23   #3
Avukat75

 
Varsayılan

Sayın Levent Cirit, öncelikle yanıtınız için teşekür ederim.

3. soru açısından, taraflardan, kusurları oranında tazminat talebiyle tek bir dava açmak mümkün olabilirse de; A şirketinin sorumluluğu iş kazasına dayanacağından, iş kazası açısından iş mahkemesi görevli olacaktır. Kamyon ve kepçe sürücüleri ve işletenlerinin sorumluluğu ise (olay trafik kazası kabul edilirse) 2918 sayılı KTK.na dayanacak ve asliye hukuk mahkemesi görevli olacaktır. Tüm davalılara karşı iş mahkemesi veya asliye hukuk mahkemesinde tek bir dava açılırsa, davalılar, konumları ve sorumluluklarının dayanağına göre görevsizlik itirazında bulunamazlar mı?

Kepçe operatörünün sorumluluğuyla ilgili 2. sorum daha çok -haklı olarak belirttiğiniz gibi- somut olayın özelliğine göre belirlenecektir. Ben de böyle düşünüyorum.

1. sorum açısından ise, sözkonusu alanda bir inşaat faaliyetinin yürütülüyor olması ve kazanın bu inşaat işinde çalışan kamyon ve iş makinesinden kaynaklanıyor olması, sözkonusu çalışma alanının karayolu sayılmamasını gerektirir mi? Emin olamadım. KTK md.2/a daki 'Karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar...' kapsamına girer ise, bu sorumun da bir anlamı kalmıyor gibi Çünkü bu durumda da KTK uygulanacaktır.
Old 27-10-2010, 11:39   #4
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

KTK'nın 3'ncü maddesinde karayolu, trafik için kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlar olarak tanımlanmıştır. Ancak, anılan Yasa'nın 2'nci maddesinde de bu kanunun karayolunda uygulanacağı hükme bağlandıktan sonra, aksine hüküm bulunmadığı hallerde, karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, patik yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerlerin, erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da bu kanun hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda kazanın meydana geldiği yer işyeri sahası olup, işyeri sahasının niteliği itibariyle araç trafiği olan, sürekli yükleme ve boşaltma yapılan bir yer olup karayolu sayılan yerlerden olduğunun kabulü gerekir. KOLAY GELSİN
Old 27-10-2010, 11:49   #5
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

Yargıtay kararını inceleyin. İş Mahkemesinde tüm müteselsil sorumlulara karşı davca açabilirsiniz. Görevsizlik ya da ayırma kararı verilmez. KOLAY GELSİN
T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi

Esas: 2008/11455
Karar: 2009/2912
Karar Tarihi: 02.03.2009

TAZMİNAT DAVASI - İŞ KAZASI MALULİYETİNDEN DOĞAN MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ - DAVANIN AYNI SEBEPTEN DOĞMASI NEDENİYLE DAVALILAR ARASINDA İHTİYARİ DAVA ARKADAŞLIĞI BULUNMASI - İŞ MAHKEMESİNİN GÖREV ALANI

ÖZET: Davalı M.E.’a ait araç ile diğer davalılar E.O. ve A.O.'nun işveren sıfatı ile servis yaptıkları aracın karıştığı trafik kazası tek ve aynı olaydır. Davanın aynı sebepten doğması nedeniyle davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı söz konusudur. Davanın aynı sebepten doğması ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyecek nitelikte bulunması nedeni ile aralarında bağlantının bulunduğu, davalılardan biri ile davacı arasında hizmet ilişkisi bulunduğundan zarara neden olan olayın trafik iş kazası olması sonucu açılan tazminat davasının yasa gereğince iş mahkemesinde görülmesi gerektiği, davalılardan bir kısmı hakkında arada hizmet ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle ayırma kararı verilemeyeceği, öte yandan mahkemenin yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için birlikte açılmış davaların ayrılmasına karar verilebileceğinin belirtilmesi karşısında bir arada görülmesinde yarar bulunduğu açık olan davada ayırma kararı verilmesinin doğru olmadığı, bu durumun yasaya aykırı olduğu ortadadır.

(1086 S. K. m. 43, 46, 77)

Dava: Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, görevsizliğe karar vermiştir.

Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi M. Altan Çeliker tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

Karar: Dava, iş kazası sonucu uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece davalılardan Mustafa E. ile davacı arasında hizmet akdine dayanan iş ilişkisinin bulunmadığı dolayısıyla genel mahkemelerde görülmesi gerektiği gerekçesi ile davalı Mustafa E. yönünden mahkemenin görevsizliği ile dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

Davacının, davalılardan Erol O.'ya ait lokanta işyerinde çalıştığı, davalının eşi ve diğer davalı Ayşe O. adına kayıtlı ve işyeri çalışanlarının toplu olarak işyerine getirilip götürülme işlerinde kullanılan araç ile davalı Erol O.'nın sevk ve idaresinde işyerine toplu olarak getirilirken, dava dışı İbrahim P. tarafından kullanılan ve davalı Mustafa E.'ye ait araç ile çarpışmaları sonucu kazanın meydana geldiği ve kaza sonucu davacının yaralandığı, Kurum müfettişliğince olayın iş kazası olarak değerlendirildiği, kaza tutanağına göre sürücü İbrahim Peker'in %100 kusurlu olduğu, Asliye Ceza Mahkemesi içindeki mevcut Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi raporunda ise davalı sürücü Erol O.'nun 2/8, diğer sürücü İbrahim P.'nin ise 6/8 oranında kusurlu olduklarının bildirildiği görülmüştür.

Davalı Mustafa E.’a ait araç ile diğer davalılar Erol O. ve Ayşe O.'nun işveren sıfatı ile servis yaptıkları aracın karıştığı trafik kazası tek ve aynı olaydır. Davanın aynı sebepten doğması nedeniyle HUMK’nun 43. maddesinde öngörüldüğü üzere davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı söz konusudur. Davanın aynı sebepten doğması ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyecek nitelikte bulunması nedeni ile aralarında bağlantının bulunduğu, davalılardan biri ile davacı arasında hizmet ilişkisi bulunduğundan zarara neden olan olayın trafik iş kazası olması sonucu açılan tazminat davasının Yasa gereğince İş Mahkemesinde görülmesi gerektiği, davalılardan bir kısmı hakkında arada hizmet ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle ayırma (tefrik) kararı verilemeyeceği, öte yandan HUMK’nun 46. maddesinde; mahkemenin yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için birlikte açılmış davaların ayrılmasına karar verilebileceğinin belirtilmesi karşısında bir arada görülmesinde yarar bulunduğu açık olan davada ayırma kararı verilmesinin doğru olmadığı, bu durumun HUMK’nun 77. maddesinde öngörülen ilkelere de aykırı olduğu ortadadır.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 02.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 27-10-2010, 16:35   #6
Levent Cirit

 
Varsayılan

Şenel bey benden önce davranıp görev açısından da sorunuzu cevaplamış Ben de Şenel bey ile aynı kanaatteyim. Dava arkadaşlığı mevcut olduğundan görevsizlik veya ayırma kararı verilmeyecektir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
karayolu taşıma kanunu m.26/a,kabahatler kanunu m.17/6 ve usulsüz tebligat ANKA1 Meslektaşların Soruları 4 26-12-2010 14:29
Karayolu Taşıma Kanununa göre kesilmiş cezanın iptali mümkün mü ??? R.Acar Meslektaşların Soruları 3 13-10-2010 10:15
4925 sayılı KARAYOLU TAŞIMA KANUNU lawyer beyaz Meslektaşların Soruları 0 08-12-2009 16:39
Karayolu sayılmayan bir yerde kaza Av.mdogan Meslektaşların Soruları 9 24-03-2008 14:32
Zorunlu Mali Trafik Sigortasi - Trafik Kazası - Temlik sözleşmesi AV.SANEM Meslektaşların Soruları 5 21-02-2007 17:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06610489 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.