devremülk satışına aracılık sözleşmesi

Değerli Meslektaşlar;
Müvekkilin devremülkü vardır ve satmak niyetindedir. Gazete gördüğü ilan ile ilgili firmayı arar ve firma yetkilisi üstün ikna yeteneğini kullanarak müvekkile bir sözleşme faxlar ve müvekkil bu sözleşmeyi imzalayarak ilgili firmaya posta ve fax ile yollar. Sözleşmede müvekkile ait devremülkün satışına aracılık hizmeti söz konusudur. müvekkilden Satışa aracılık için 750 tl talep edilir ve bu bedel müvekkilin kredi kartından sözleşme ile çekilir. Ancak müvekkil 2 gün çerisinde sözleşmeden cayma hakkını kullandığını ve kartından çekilen paranın iadesini noterden gönderdiği ihtarname ile bildirir. Sözleşmede 7 gün içinde cayma hakkı tanınmıştır. Zaten bu hak yasal olarak var.
Ancak hizmet koşullarımız başlıklı bir alanda: "Alınan bedel ürünün tanıtımı içindir. Satış halinde ayrıca % 10 komisyon alınır ve vazgeçme durumunda para iadesi yapılmaz" şeklinde bir hüküm bulunmaktadır.

müvekkil bedelin iadesi için Tüketici hakem heyetine başvuru yapmıştır. Ancak hakem heyeti müvekkilin tüketici olmadığına karar vererek şikayeti red etmiştir.
Akabinde tarafımızca icra takibi yapıldı ve itiraz sonucu itirazın iptali davası açıldı.
Netleştirmediğim husus şu sözleşmede açıkca para iadesi yapılmaz denmesi, yasanın tanıdığı bu hakkın alanını daraltır mı? Davamıza benzer mahiyette dosyası olan meslektaşların görüş ve önerilerini bekliyorum.
Saygılarımla

Sayın Av. Meryemk,
Tüketici Hakem Heyetinin kararının gerekçesi nedir? Açıklamalırınız doğrultusunda müvekkilinizin yaşadığı sorunun Tüketici hukukunu ilgilendirdiğini düşünüyorum.Tüketici Hakem Heyeti kararına itiraz ettiniz mi?Aracı ile yapılan sözleşme tip sözleşme sanıyorum.Bu durumda para iadesinin yapılmayacağına dair hüküm tek taraflı olarak sözleşmeye derc edilen bir hüküm.Dolayısıyla TKHK.'ya göre haksız şart kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim.

Değerli meslektaşım,
Hakem heyeti kararında yer alangerekçeyi aynen yazıyorum. " şikayette bulunanın 4822 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı kanunda tanımlanmış olan tüketici sıfatında olmadığı ve şikayet konusu konusu alının kanun kapsamına girmediği ve hakem heyetimizin görevsizliği göz önünde bulunularak talebin reddine "
müvekkil 15 günlük süreyi geçirdiğinden mahkemye başvurmayıp, doğrudan icra takibi başlattık.
Hakim ilk celsefe sözleşmede aksine açık hüküm var dedi. Biz de kanunda açık tüketici aleyhine darltılamaz dedik. Ancak bu husustaki iddiamızı destekleyecek bilgi ve kararlara ihtiyacımız var.
İlginize çok teşekkürler.
İyi çalışmalar