Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

memurun sicil notu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-05-2008, 22:53   #1
orhan üçyıldız

 
Varsayılan memurun sicil notu

Değerli meslektaşlarım,
Araştırmalarımda yeterli bilgiye ulaşamadığım bir olay neticesinde bilgilerinize ihtiyaç duymaktayım, bana yardımcı olursanız sevinirim.
Olay şu;Amir,memurun sicil notunu, son 3 yılda aşama aşama 12 puan düşürüyor,Amir ile memur arasında şüphesiz bir geçimsizlik sözkonusu ancak bu durum, siyasi bir mesele olduğu için ne burda ne mahkemede değinemiyeceğim.
Amirin keyfiyetini nasıl engelleyebilirim.Ayrıca, bunun için nasıl bir dava açılacağı konusunda tereddütlerim var.Bu konuya ilişkin tatmin edici yargıtay kararı da bulamadım.
Kısaca istediklerim; sicil notunun amirince düşürülmesinin hukuki dayanağı nedir?Amir bu hakkını kullanırken düşük notunu oluşturacak kanaatini belirtmelimidir,bu hakkın kullanılmasında uyulması gereken kurallar nedir,itiraz yolu,zamanaşımı ve yetkili merciler,prosedür nedir.Ve buna ilişkin yargıtay kararınız mevcutsa benimle paylaşabilirmisiniz.Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.
Old 08-05-2008, 08:34   #2
halit pamuk

 
Varsayılan

Sicil, personelin başarı derecesini ölçen hukuki bir belgedir. Scil, sicil amirinin hissi düşüncelerinden arınmış olarak kişisel sempati antipatiden uzak olarak doldurulmalıdır. İşte bu sicilin objektifliği ilkesi denmektedir ki bir çok danıştay içtihatında yer almaktadır.

Bilindiği üzere 100 üzerinde 60 ve üzeri alanlar olumlu, 60 ın altı alanlar ise olumsuz sicil almış sayılır.

Bilgi edinme kanunu ile artık, memurlar, sicillerini öğrenebilmekteler. Bu nedenle sadece olumsuz sicil alanlar değil, olumlu sicil alanlarada sicil notunu objektif ilkelere aykırı olarak doldurulduğu düşünülüyorsa, öğrendikleri tarihten itibaren 60 gün içinde sicilin iptalini idare mahkemesinden isteyebilirler.

Yerel mahkemenin olumlu sicillerin kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı gerekçesiyle verdiği red kararları Danıştayca bozulmuştur.

Olumlu sicillerin, düşük olduğu, objektif olmadığı gerekçesiyle açılacak, davalarda idare neden düşük not verildiğini somut bilgi ve belgelerle kanıtlamak zorundadır.


Örnek danıştay kararları:
T.C.

DANIŞTAY

2. DAİRE

E. 2004/5585

K. 2006/3339

T. 17.11.2006

• SİCİL RAPORU ( Orta Düzeyinde Değerlendirilmesi/Neden Olabilecek Bir Husus İleri Sürülmediği Davacının Soruşturma Geçirmediği ve Herhangi Bir Disiplin Cezası Almadığı - Somut Belgelere Dayanılması Gerektiği )

• MEMURUN SİCİLİNİN ORTA DÜZEYİNDE DEĞERLENDİRİLMESİ ( Somut Belgelere Dayanılması Bilgi ve Belgeyle İspatlanması Gerektiği )

• İDARENİN SİCİL RAPORUNU ORTA DÜZEYİNDE DEĞERLENDİRMESİ ( Neden Olabilecek Bir Husus İleri Sürülmediği Davacının Soruşturma Geçirmediği ve Herhangi Bir Disiplin Cezası Almadığı - Objektif Esaslara Uygun Olmadığı )

657/m. 113, 115, 119

Devlet Memurları Sicil Yönetmeliği/m. 17, 19, 20
ÖZET : Olumsuz düzenlenen sicile karşı açılan davalarda uygulanan çözüm yönteminin, düşük not takdir edilmek suretiyle olumlu olarak düzenlenen sicillere karşı açılan davalarda da uygulanması gerekir. Uyuşmazlığın çözümünün, uyuşmazlığa konu idari işlemin sebebinin ortaya konulmasının olduğu ve bu sebebin davalı idarece ileri sürülmesinin yanında bilgi ve belgeyle ispatlanması gerekliliği de dikkate alındığında; davalı idarece, davacının sicil raporunun orta düzeyinde değerlendirilmesine neden olabilecek herhangi bir husus ileri sürülmediği gibi, davacının soruşturma geçirmediği ve herhangi bir disiplin cezası almadığı görüldüğünden söz konusu sicilin yukarıda sözü edilen mevzuat hükümlerine ve objektif esaslara uygun olarak düzenlenmediği sonucuna ulaşılmıştır.
İstemin Özeti : Bursa 2. İdare Mahkemesi'nin 23.02.2004 günlü, E:2003/1316, K:2004/149 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyizi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Başar Antürk Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Celalettin Yüksel Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, ... Lisesi Rehber Öğretmeni olarak görev yapan davacının, orta derecede düzenlenen 2002 yılı sicil raporunun iptali istemiyle açılmıştır.
Bursa 2. İdare Mahkemesi'nin 23.2.2004 günlü E:2003/1316, K:2004/149 sayılı kararıyla; "dosyanın incelenmesinden, davacının olumsuz düzenlendiğinden bahisle iptali istenilen 2002 yılı sicil raporunun orta derecede ( 74 ) düzenlendiği, adı geçenin ... İlköğretim Okulu Rehber Öğretmeni olarak görev yaptığı dönemde düzenlenen 1998 yılı sicilinin pekiyi ( 90 ) , 1999 yıllı sicilinin ise iyi ( 85 ) olduğu, 2000 yılı sicil raporu orta düzeyde ( 62 ) düzenlenen davacı hakkında 2. sicil amirince "kılık kıyafet yönetmeliğine orta düzeyde uyar, zeka ve kavrayış iyi, beşeri munasebetleri, güvenirlilik ve sır saklama orta" şeklinde düşünce belirtildiği, ... Lisesi Rehber Öğretmeni olarak görev yaptığı döneme ilişkin bir önceki 2001 yılı sicili orta ( 75 ) olarak düzenlenen davacının dava konusu 2002 yılı sicilinin de ( 74 ) not ortalaması ile orta olarak düzenlendiği ve sicil amirlerince "kötü alışkanlığına rastlanmadığı ve olumsuz bir davranışının görülmediği" yönünde değerlendirmede bulunulduğu, adı geçenin ... Merkez İlköğretim Okulu Rehber Öğretmeni olduğu 1998 yılında çok iyi derecede düzenlenen sicil raporundan sonra, başarısında sürekli ve belirgin bir düşüş olduğu ve bu durumun sicil raporlarına yansıdığı, on üç yıla ilişkin sicili orta düzeyde olan davacı tarafından, dava konusu sicil raporunun orta derecede düzenlenmesinin objektif olmadığı öne sürülmekte ise de, söz konusu sicil raporunun sicil amirlerince garez veya özel amaçla gerçeğe aykırı doldurulduğunu kanıtlayacak hukuken kabul edilebilir somut herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, dava konusu 2002 yılı sicil raporunun objektif olarak, hukuka ve ilgili mevzuata uygun düzenlendiği sonucuna varıldığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, 2002 yılı sicil notunun orta derecede düzenlenmesinin subjektif nedenlere dayalı olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 111. maddesinde, Devlet memurlarının ehliyetlerinin tespitinde, kademe ilerlemelerinde, derece yükselmelerinde, emekliye çıkarma veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesinde özlük ve sicil dosyalarının başlıca dayanak olduğu; 113. maddesinde, sicil amirlerinin belli zamanlarda düzenleyecekleri sicil raporlarında, memurların liyakat derecesini not esasına göre kıymetlendirerek tespit edecekleri; 115. maddesinde, sicil amirlerinin maiyetlerindeki memurların sicil raporları ile birlikte, bunların genel durum ve davranışları bakımından da olumlu ve olumsuz nitelikleri, kusur ve eksiklikleri hakkında mütalaalarını bildirecekleri; 119. maddesinde de, sicil raporlarındaki sicil notu ortalaması 100 üzerinden 60 ve daha yukarı olanların olumlu sicil almış sayılacağı, sicil raporlarındaki sicil notu ortalaması 60'ın altında olanların olumsuz sicil almış sayılacağı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 121. maddesi hükmü uyarınca çıkarılan Devlet Memurları Sicil Yönetmeliği'nde de benzer düzenlemelere yer verilmiştir. Anılan Yönetmeliğin 17. maddesinde; sicil amirlerinin sicil raporunu doldurdukları her memuru; a ) Dış görünüşü ( kılık, kıyafet ) , b ) Zeka derecesi ve kavrayış kabiliyeti, c ) Azim ve sebatkarlık, dürüstlük, sır saklamada güvenirlilik ve beşeri münasebetlerdeki başarısı, d ) Alkol, kumar, vb. alışkanlıkları memuriyetle bağdaşmayacak ölçüde sürdürme, dedikodu yapma, kıskançlık, kin tutma gibi kötü huy ve davranışları, Bakımından genel bir değerlendirmeye tabi tutacakları, sicil döneminde edinilen bilgi ve müşahadelerden yararlanılarak yapılacak değerlendirme sonuçlarına göre memurların olumlu ve olumsuz yönleri, kusur ve noksanları hakkındaki düşüncelerin sicil raporunun şahsiyet değerlendirilmesine ait bölümüne ayrı ayrı açık ve gereğine göre kısa veya teferruatlı olarak yazılacağı, sicil amirlerinin memurların genel durum ve davranışları hakkındaki düşüncelerinin, not takdirlerinde dikkate alınacağı; 19. maddesinde, sicil amirlerinin sicil raporlarını itinalı, doğru ve tarafsız bir şekilde düzenlerken, Devlete sadakat ve bağlılığı, memuriyet sıfatının gerektirdiği şeref ve itibar ile hizmetlerin süratli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini, güvenilir ve yetenekli memurların yükselmelerini, diğerlerinin ise kamu hizmetlerinden uzaklaştırılmaları gerektiğini esas alacakları; 20. maddesinde de, her derecedeki sicil amirlerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve bu Yönetmelik hükümlerine uygun olarak memurlar hakkında sicil raporlarında yaptıkları değerlendirmelerin birbirinden bağımsız ve 16 ncı madde hükümlerine göre etkili ve geçerli olduğu hükme bağlanmıştır.
Değerlendirme bir sistem olarak, personele ilişkin uygulamaların dayanağını oluşturmakta olup, personelin değerlendirilmesi ise; personelin yükseltilmesi, gelecekte göstereceği gelişme potansiyeli, eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesi, başarı durumunun ortaya çıkması, ödüllendirilmesi, ücretinin artırılması, görev yerinin değiştirilmesi, görevine son verilmesi, emekliye ayrılması gibi amaçlara hizmet etmektedir.
Yukarıda belirtildiği şekilde yetkili sicil amirlerince düzenlenen sicil raporlarının doğurduğu hukuki sonuçların ağırlığı dikkate alındığında; her yıl için yeniden düzenlenmek suretiyle ilgili memurun o yıl içindeki mesleki bilgisini, deneyimini, tutum ve davranışlarını ortaya koyan ve tüm bu hususların değerlendirilmesinden sonra oluşan hukuki bir belge niteliği taşıyan sicil raporlarında, "Sicillerin Objektifliği" ilkesi çerçevesinde yetkili sicil amirlerinin kanaatinin oluşmasına etki eden hususların somut bilgi ve belgeye dayandırılması gerektiği tartışmasızdır.
Dava dosyasının incelenmesinden, uyuşmazlık konusu 2002 yılı sicil raporunun 1. ve 2. sicil amirlerince "kötü alışkanlığına rastlanılmamıştır ve olumsuz bir davranışı görülmemiştir" şeklinde görüş belirtilerek sicil raporunun tüm hanelerinin aynı not üzerinden değerlendirilerek orta düzeyde ( 74 ) olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, olumsuz düzenlenen sicile karşı açılan davalarda uygulanan çözüm yönteminin, düşük not takdir edilmek suretiyle olumlu olarak düzenlenen sicillere karşı açılan davalarda da uygulanması gerektiği tartışmasız olup uyuşmazlığın çözümünün, uyuşmazlığa konu idari işlemin sebebinin ortaya konulmasının olduğu ve bu sebebin davalı idarece ileri sürülmesinin yanında bilgi ve belgeyle ispatlanması gerekliliği de dikkate alındığında; davalı idarece, davacının 2002 yılı sicil raporunun 74 not ortalamasıyla orta düzeyinde değerlendirilmesine neden olabilecek herhangi bir husus ileri sürülmediği gibi, davacının soruşturma geçirmediği ve herhangi bir disiplin cezası almadığı görüldüğünden söz konusu sicilin yukarıda sözü edilen mevzuat hükümlerine ve objektif esaslara uygun olarak düzenlenmediği sonucuna ulaşılmış ve davanın reddi yolunda verilen Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Bursa 2. İdare Mahkemesi'nin 23.02.2004 günlü, E:2003/1316, K:2004/149 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 17.11.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
danx

T.C.

DANIŞTAY

2. DAİRE

E. 2006/111

K. 2006/1515

T. 2.5.2006

• KESİN VE YÜRÜTÜLEBİLİR İŞLEM ( Davacının Orta Düzeyde Düzenlenen Sicil Raporlarının İptali Talebiyle Açtığı Davanın İncelenip Değerlendirilerek Bir Karar Verilmesi Gereği - Sözkonusu Sicillerin İdari Davaya Konu Olacağı Gerekçesiyle Reddi Doğru Olmadığı )

• LİYAKAT İLKESİ ( Yetkili Sicil Amirleri Tarafından Düzenlenen Sicil Raporlarının Doğurduğu Hukuki Sonuçların Ağırlığı Dikkate Alındığında Her Yıl İçin Yeniden Düzenlenmek Suretiyle İlgili Memurun O Yıl İçindeki Mesleki Bilgisini Deneyimini Tutum ve Davranışlarını Ortaya Koyan ve Tüm Bu Hususların Değerlendirilmesi Gereği )

• SİCİL RAPORLARININ ORTA DÜZEYDE BELİRLENMESİ ( İptali Talebi - Sicillerin Objektifliği İlkesi Çerçevesinde Yetkili Sicil Amirlerinin Kanaatinin Oluşmasına Etki Eden Hususların Somut Bilgi ve Belgeye Dayandırılması Bir Zorunlu Olduğu )

• SİCİL RAPORLARININ İPTALİ ( Sicillerin Objektifliği İlkesi Çerçevesinde Yetkili Sicil Amirlerinin Kanaatinin Oluşmasına Etki Eden Hususların Somut Bilgi ve Belgeye Dayandırılması Bir Zorunlu Olduğu )

• SİCİLLERİN OBJEKTİFLİĞİ İLKESİ ( Yetkili Sicil Amirlerinin Kanaatinin Oluşmasına Etki Eden Hususların Somut Bilgi ve Belgeye Dayandırılması Bir Zorunlu Olduğu - Orta Düzeyde Düzenlenen Sicil Raporlarının İptali Talebi )

2577/m.14/3-d,15/1-b

657/m.37,64,111,113,115,119,121

ÖZET : Dava, Bakanlıkta Şube Müdürü olarak görev yapan davacının, orta düzeyde düzenlenen sicil raporlarının iptali talebine ilişkindir. Davacı, sicil raporlarının orta düzeyde belirlenmesinin hukuki menfaatini etkilediğini, sözkonusu sicil raporlarının sübjektif değerlendirmelere dayandığını ileri sürmektedir.
Değerlendirme, bir sistem olarak, personele ilişkin uygulamaların dayanağını oluşturur. Personelin değerlendirilmesi ise personelin yükseltilmesi, gelecekte göstereceği gelişme potansiyeli, eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesi, başarı durumunun ortaya çıkması, ödüllendirilmesi, ücretinin artırılması, görev yerinin değiştirilmesi, görevine son verilmesi, emekliye ayrılması gibi sonuçlar doğurur. Yetkili sicil amirleri tarafından düzenlenen sicil raporlarının doğurduğu hukuki sonuçların ağırlığı dikkate alındığında, her yıl için yeniden düzenlenmek suretiyle ilgili memurun o yıl içindeki mesleki bilgisini, deneyimini, tutum ve davranışlarını ortaya koyan ve tüm bu hususların değerlendirilmesinden sonra oluşan hukuki bir belge niteliği taşıyan sicil raporlarında, Sicillerin Objektifliği İlkesi çerçevesinde yetkili sicil amirlerinin kanaatinin oluşmasına etki eden hususların somut bilgi ve belgeye dayandırılması bir zorunluluk arzeder. Bu nedenle, davacının, orta düzeyde düzenlenen sicil raporlarının iptali talebiyle açtığı davanın incelenip değerlendirilmesi, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, sözkonusu sicillerin idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir işlem niteliği taşımadığı gerekçesiyle reddedilmesi doğru olmamıştır.
İstemin Özeti: Ankara 2. İdare Mahkemesi'nin 8.4.2005 günlü, E: 2005/592 K: 2005/481 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi: A.Ü.
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı: M.K.
Düşüncesi: 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 119. maddesine göre, sicil notu ortalaması 100 üzerinden 60 ve daha yukarı olan memurlar olumlu sicil almış sayılmakta ve kamu görevlilerinin kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi yapabilmeleri açısından puan durumuna bakılmaksızın olumlu sicil almış olmak, diğer koşulların da varlığı halinde yeterli sayılmış ise de; diğer bazı haklar kazanabilmek yönünden salt olumlu sicil almanın yeterli olmadığı ve olumlu sicilin derecesinin esas tutulduğu, anılan Yasanın 37. ve 64. maddelerinde açıkça belirtilmiş bulunmaktadır.
Diğer taraftan kamu görevlilerinin üst görevlere yükseltilmesinde aranılan "liyakat'ın saptanması sırasında sicil notunun yüksek olup olmaması hususunun dikkate alındığı kuşkusuz olup olumlu sicilin derecesinin kamu görevlilerinin mesleki gelecekleri için önem taşıdığı açıktır.
Bu durumda; olumlu sicil almış bulunan ve olumlu sicilin derecesini yetersiz bularak sicilin bu yönden iptali için dava açan davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu gözönüne alınarak uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve karara bağlanması gerekirken; idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle, 2577 sayılı İYUK'nın 14/3- ( d ) ve 15/1- ( b ) maddelerine göre davanın incelenmeksizin reddedilmesine ilişkin olarak verilen idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle, temyize konu idare mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Dış İlişkiler ve Mesleki Eğitim Dairesi Başkanlığı emrinde Şube Müdürü olarak görev yapan davacının, orta düzeyde düzenlenen 2002 ve 2003 yıllarına ilişkin sicil raporlarının iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 2. İdare Mahkemesi'nin 8.4.2005 günlü, E: 2005/592, K: 2005/481 sayılı kararıyla; olumsuz olarak düzenlenmemiş olan 2002 ve 2003 yılı sicil raporlarının, tek başına hukuki sonuçlar doğuran, davacının hukuki durumunda değişiklik yapan, idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir işlem niteliği taşımadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-b maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, sicil raporlarının orta düzeyde belirlenmesinin hukuki menfaatini etkilediğini, sözkonusu sicil raporlarının sübjektif değerlendirmelere dayalı olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 111. maddesinde, Devlet memurlarının ehliyetlerinin tespitinde, kademe ilerlemelerinde, derece yükselmelerinde, emekliye çıkarma veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesinde özlük ve sicil dosyalarının başlıca dayanak olduğu; 113. maddesinde, sicil amirlerinin belli zamanlarda düzenleyecekleri sicil raporlarında, memurların liyakat derecesini not esasına göre kıymetlendirerek tespit edecekleri; 115. maddesinde, sicil amirlerinin maiyetlerindeki memurların sicil raporları ile birlikte, bunların genel durum ve davranışları bakımından da olumlu ve olumsuz nitelikleri, kusur ve eksiklikleri hakkında mütalaalarını bildirecekleri; 119. maddesinde de, sicil raporlarındaki sicil notu ortalaması 100 üzerinden 60 ve daha yukarı olanların olumlu sicil almış sayılacağı, sicil raporlarındaki sicil notu ortalaması 60'ın altında olanların olumsuz sicil almış sayılacağı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 121. maddesi hükmü uyarınca çıkarılan Devlet Memurları Sicil Yönetmeliğinde de benzer düzenlemelere yer verilmiştir. Anılan Yönetmeliğin 17. maddesinde, sicil amirlerinin sicil raporunu doldurdukları her memuru;
a ) Dış görünüşü ( kılık, kıyafet ),
b ) Zeka derecesi ve kavrayış kabiliyeti,
c ) Azim ve sebatkarlık, dürüstlük, sır saklamada güvenirlilik ve beşeri münasebetlerdeki başarısı,
d ) Alkol, kumar, vb. alışkanlıkları memuriyetle bağdaşmayacak ölçüde sürdürme, dedikodu yapma, kıskançlık, kin tutma gibi kötü huy ve davranışları,
Bakımından genel bir değerlendirmeye tabi tutacakları, sicil döneminde edinilen bilgi ve müşahedelerden yararlanılarak yapılacak değerlendirme sonuçlarına göre memurların olumlu ve olumsuz yönleri, kusur ve noksanları hakkındaki düşüncelerin sicil raporunun şahsiyet değerlendirilmesine ait bölümüne ayrı ayrı açık ve gereğine göre kısa veya teferruatlı olarak yazılacağı, sicil amirlerinin memurların genel durum ve davranışları hakkındaki düşüncelerinin, not takdirlerinde dikkate alınacağı; 19. maddesinde, sicil amirlerinin sicil raporlarını itinalı, doğru ve tarafsız bir şekilde düzenlerken, Devlete sadakat ve bağlılığı, memuriyet sıfatının gerektirdiği şeref ve itibar ile hizmetlerin süratli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini, güvenilir ve yetenekli memurların yükselmelerini, diğerlerinin ise kamu hizmetlerinden uzaklaştırılmaları gerektiğini esas alacakları; 20. maddesinde de, her derecedeki sicil amirlerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve bu Yönetmelik hükümlerine uygun olarak memurlar hakkında sicil raporlarında yaptıkları değerlendirmelerin birbirinden bağımsız ve 16. madde hükümlerine göre etkili ve geçerli olduğu hükme bağlanmıştır.
Değerlendirme bir sistem olarak, personele ilişkin uygulamaların dayanağını oluşturmakta olup personelin değerlendirilmesi ise; personelin yükseltilmesi, gelecekte göstereceği gelişme potansiyeli, eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesi, başarı durumunun ortaya çıkması, ödüllendirilmesi, ücretinin artırılması, görev yerinin değiştirilmesi, görevine son verilmesi, emekliye ayrılması gibi sonuçlar doğurmaktadır.
Yukarıda belirtildiği şekilde, yetkili sicil amirlerince düzenlenen sicil raporlarının doğurduğu hukuki sonuçların ağırlığı dikkate alındığında; her yıl için yeniden düzenlenmek suretiyle ilgili memurun o yıl içindeki mesleki bilgisini, deneyimini, tutum ve davranışlarını ortaya koyan ve tüm bu hususların değerlendirilmesinden sonra oluşan hukuki bir belge niteliği taşıyan sicil raporlarında, "Sicillerin Objektifliği" ilkesi çerçevesinde yetkili sicil amirlerinin kanaatinin oluşmasına etki eden hususların somut bilgi ve belgeye dayandırılmasının bir zorunluluk arzedeceği tartışmasızdır.
Bu durumda, davacının, "orta" düzeyde düzenlenen 2002 ve 2003 yılı sicil raporlarının iptali istemiyle açtığı davanın, yukarıda belirtilen hükümler ve taraflarca öne sürülen hususlar çerçevesinde incelenip değerlendirilerek buna göre bir karar verilmesi gerekirken, sözkonusu sicillerin idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir işlem niteliği taşımadığı gerekçesiyle davanın reddedilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 2. İdare Mahkemesinin 8.4.2005 günlü, E: 2005/592, K: 2005/481 sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 02.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verild.
Old 08-05-2008, 15:19   #3
özspartaküs

 
Varsayılan

Daha önce verilmiş sicil notlarının iptali için iptal davası açılması gerkiyor. Ancak sicil notlarının öğrenilmesinden itibaren 60 günlük süre zarfında dava açmanız gerekeceğinden süreye dikkat etmeniz gerekiyor.
Old 08-05-2008, 20:02   #4
orhan üçyıldız

 
Varsayılan teşekkürler

verdiğiniz bilgiler çok işime yaradı çok teşekkür ederim.Tek kafama takılan mesele öncelikli olarak idareye başvuru şartı varmı bundada yoksa direk davayı açabiliyozmu.
yeniden teşekkürler.
Old 09-05-2008, 07:57   #5
halit pamuk

 
Varsayılan

Daha önce değinildiği üzere, notların öğrenildiği tarihten itibaren 60 gün içinde doğrudan idare mahkemesinde dava açabilirsiniz.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hukuk Fakültelerinde ders geçme notu.. sahinaydın Hukuk Lisans Eğitimi 36 16-12-2010 16:58
Bir Memurun Anıları ertanhukukprogramlari Site Lokali 3 08-12-2007 03:42
memurun iş görememesi... av.seçil Meslektaşların Soruları 2 04-01-2007 23:03
‘Herkes bir gün hak ettiğini alacak’ notu, katili yakalattı Seyda Hukuk Haberleri 0 08-12-2006 22:45
20 bin memurun cezası affedildi obaykan Hukuk Haberleri 0 06-07-2006 19:33


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07487702 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.