Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

görev ve husumet

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-05-2010, 14:32   #1
akoguz

 
Varsayılan görev ve husumet

Merhabalar,
Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen bir davada mahkemece resen hukuki ihtilafın Kat Mülkiyeti Kanunu'ndan kaynaklandığından bahisle görevsizlik kararı verildi. Biz davaya cevaplarımızda yasal süre içerisinde husumet itirazında bulunmuştuk. Ancak Mahkemece verilen görevsizlik kararını da temyiz ettik. Sorunun Kat Mülkiyeti Kanunu'ndan değil Tüketici Kanunu'ndan kaynaklandığı ve Tüketici Mahkemesi'nin bulunmaması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesi'nin Tüketici Mahkemesi sıfatıyla davaya bakması gerektiğinden bahisle temyiz ettik.Yargıtay Asliye Hukuk Mhk.'nin vermiş olduğu görevsizlik kararını onadı. Dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderildi ve Sulh Hukuk Mahkemesinde de husumet itirazımızın olduğunu ve mahkemenin esasa girmeden davayı husumetten reddetmesini talep ettik. Ancak hakim, dosya Yargıtay'dan geçmiş, siz hala husumet itirazında bulunuyorsunuz deyip talebimize reddederek keşif kararı verdi. Keşif yapılmasının usul ekonomisine aykırı olduğundan bahisle keşifden vazgeçilmesini talep ettim ama yine reddetti. Ne yapmam gerekiyor? Hakimin görüşünün doğru olmadığı kanaatindeyim ama o ısrar ediyor. Hakimin görüşüne katılıyor musunuz? Katılmıyorsanız hakimi nasıl ikna etmem lazım? Görüşlerinizi ve elinizde Yargıtay kararı varsa paylaşırsanız sevinirim. Herkese şimdiden teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim...
Old 03-05-2010, 15:03   #2
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,
*Her şeyden önce husumet itirazı, bir ilk itiraz değildir. Davanın her aşamasında ileri sürülebilir.
*Görevsizlik kararının ardından Yargıtay incelemesinden de geçerek yasal süresi içerisinde görevli mahkemeye gönderilen dava yeni bir dava olmayıp, ilk davanın devamı niteliğindedir.
*Üstelik söylediğinize göre görevsiz mahkemede de husumete yönelik savunmalarınızı gerçekleştirmiş durumdasınız.
* Ara karardan dönülmesi talebini içerir bir dilekçe vermenizi öneririm. Gerekli açıklamaları yapar, aşağıdaki kararları da ek olarak sunabilirsiniz.
* Buna rağmen yargıç kararında direnirse işiniz temyiz aşamasına kalır...
* Şu durumda yargıcın, husumet itirazınızı değerlendirmemesinin yasal dayanağı bulunmadığı kanaatindeyim.


T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
E. 1998/6-757 K. 1998/793 T. 4.11.1998

HUSUMET İTİRAZI ( İlk İtirazlardan Olmaması )
İLK İTİRAZ ( Husumetin İlk İtiraz Olmaması )
DAVANIN HER AŞAMASINDA İLERİ SÜRÜLEBİLEN İTİRAZ (HUSUMET İtiraz )
TAHLİYE DAVASI ( Mesken İhtiyacı Nedeniyle )
MESKEN İHTİYACI NEDENİYLE TAHLİYE DAVASI (HUSUMET İtirazında Bulunulması )
P.T.T. İDARESİNİN BÖLÜNMESİ (HUSUMET )
İHTİYAÇ SEBEBİYLE TAHLİYE ( Evlenme hazırlığı )
TAHLİYE ( Nişanlı çiftin evlenme hazırlığı )

1086/m.74,75,76
6570/m.7/b
ÖZET :HUSUMETt itirazı, ilk itirazlardan olmadığı gibi def'i de değildir. Davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece re'sen nazara alınası gerekli hukuki bir durumdur.
DAVA : Taraflar arasındaki "tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Uşak Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 9.12.1997 gün ve 1997/188 E-1198 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 2.3.1998 gün ve 1998/1613-1638 sayılı ilamı:
( ... Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralanının tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş ve hüküm davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, oğlunun nişanlı ve evlenme hazırlığında olduğunu ve yaz aylarında evleneceğini iddia ederek bu davayı açmıştır. Davalı ihtiyaç iddiasının gerçek ve samimi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davacı tanıkları iddiayı doğrulamış olmalarına rağmen evlenmenin 1998 yılı yaz aylarında gerçekleşebileceğini belirtmişlerdir. Dava tarihi ve yargılama aşamasında evlenmenin ve nişanlılığın gerçekleşmediği anlaşılmıştır. Diğer yandan dava tarihi itibarıyla ihtiyacın doğmadığı ortadadır. Bu nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, mesken ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Yerel mahkeme hükmünün özel dairece bozulmasından sonra yapılan yargılama sırasında ve direnme kararının temyizinde davalı vekili HUSUMET itirazında bulunmuştur.
Bir kişinin belli bir davada davalı sıfatını haiz olup olmadığı şeklinde niteledirilen husumetin ileri sürülme zamanı yasa ile kabul edilen bir ilk itiraz olmadığı gibi davalı tarafından ileri sürülmesi gerekli bir def'i de değildir. Davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece vakıf olunduğu takdirde re'sen nazara alınması gerekli hukuki bir durumdur ( Hukuk Genel Kurulu'nun 25.3.1953 gün 4/147 Esas, 35 Karar sayılı kararı ).
10.6.1994 gün ve 4000 sayılı yasa ile değişen 406 sayılı yasanın 1. maddesine göre PTT idaresi "T.C. Posta İşletmesi Genel Müdürlüğü ve Türk Telekomonikasyon Anonim Şirketi" şeklinde ikiye ayrılmıştır.
Bu tarihten sonra adı geçen iki kurum ibraz edilen ve 24.4.1995'te yürürlüğe gireceği anlaşılan protokolle kiralı hizmet ve lojman binalarının kira bedellerinin tespiti ve ödenmesini kararlaştırılmışlardır. Protokolun 1. maddesine göre kiralı lojmanların tamamı hangi kurum tarafından işgal ediyorsa devri müteakip kiralamaya ilişkin tüm işlemler o kurum tarafından yürütlecektir.
O nedenle mahkemece ibraz edilen protool ve ileri sürülen HUSUMET itirazı üzerinde durulmalı ve gerektiğinde husumetin gerçek hasma yönetilmesi için davacıya önem verilmeli yerine getirildğinde dava yöneltilen yeni hasma tebligat çıkarılarak yargılama yapılıp uyuşmazlık çözümlenmelidir. Direnme kararı bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), 4.11.1998 tarihinde bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, oybirliği ile karar verildi.

(Yargıtay HGK E. 1998/6-758 K. 1998/794 kararı da aynı yöndedir.)


************************************************** ***********************
T.C.YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/6431 K. 2005/10039
T. 10.10.2005

İLK İTİRAZ (HUSUMET Sorununun Davanın Her Safhasında İleri Sürülebilmesi )
KAMU DÜZENİ ( Görev Konusunun Taraflarca İleri Sürülmese Bile Mahkeme Tarafından Yargılamanın Her Aşamasında İleri Sürülebilecek Bir Husus Olması )
DAVADA GÖREV ( Davanın İş Mahkemesinin Görev Alanına Girmemesi Nedeni ile Yargı Yeri Yanlışlığı Nedeni ile Görevsizlik Kararı Verilmesi )
HUSUMET ( İlk İtirazlardan Olmaması Nedeni ile Davanın Her Safhasında İtiraz Konusu Yapılabilmesi )

1086/m.1,187 506/m.134

ÖZET :HUSUMET sorunu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 187. maddesinde yer alan ilk itirazlardan olmadığı gibi, davanın her safhasında taraflarca itiraz konusu yapılabilir ve kamu düzeniyle ilgili olduğundan mahkemece de re'sen göz önünde tutulması gerekir. Davanın bu hali ile; davaya dahil edilen Sosyal Sigortalar Kurumuna husumetin yöneltilmesi mümkün bulunmadığından Kurum hakkındaki davanın reddi kararı bu gerekçeyle yerinde olup sonucu itibariyle doğru olan hükmün bu kısmına ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili olup, taraflarca ileri sürülmese bile mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında ele alınması gereken bir husustur. Mahkemece yargı yeri yanlışlığı nedeni ile dava dilekçesinin reddi niteliğini taşıyan görevsizlik kararı verilmesi gerekir.
DAVA : Davacı, davalıya ait işyerinde serbest muhasebecilik stajı olarak geçen fiili çalışmasının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mustafa Arınmış tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
KARAR : Her ne kadar davacı vekili, 29.12.2004 tarihli duruşmada; davasını davacının ( 01.06.1990-30.05.1992 tarihleri arasında )davalı işveren yanında çalıştığının tespiti istemine dönüştürüldüğüne dair ıslah beyanında bulunmuş ve 10.03.2005 tarihli dilekçe ile Sosyal Sigortalar Kurumunu davaya dahil etmiş ise de; dava hukuki nitelikçe, Kırıkkale Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Disiplin Kurulunun 09.01.2004 tarih ve 4 no'lu kararının iptaline gerekçe oluşturacak şekilde, belirtilen tarihler arasında davacının serbest muhasebecilik şeklinde fiilen çalıştığının tespiti istemi olup, mahkemece staİ niteliğindeki çalışmaların sigortalı hizmet olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
1- HUSUMET SORUNU Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 187. maddesinde yer alan ilk itirazlardan olmadığı gibi, davanın her safhasında taraflarca itiraz konusu yapılabilir ve kamu düzeniyle ilgili olduğundan mahkemece de re'sen göz önünde tutulması gerekir.Davanın bu hali ile; davaya dahil edilen Sosyal Sigortalar Kurumuna husumetin yöneltilmesi mümkün bulunmadığından Kurum hakkındaki davanın reddi kararı bu gerekçeyle yerinde olup sonucu itibariyle doğru olan hükmün bu kısmına ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili olup, taraflarca ileri sürülmese bile mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında ele alınması gereken bir husustur.
İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan istisnai nitelikte özel mahkemelerdir.
506 sayılı Kanunun 134. maddesi bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların iş mahkemesinde görüleceğini hükme bağlamıştır.
Uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanunun uygulama yeri olmadığı gibi, uyuşmazlığın bu kanundan doğduğunu ortaya koyacak başkaca bir delil de mevcut değildir.
31 Ekim 2000 tarih ve 24216 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Disiplin Yönetmeliği 28 ve devamı maddelerinde belirtildiği üzere anılan nitelikteki davaların görüleceği merci idare mahkemesi olması nedeniyle, mahkemece yargı yeri yanlışlığı nedeni ile dava dilekçesinin reddi niteliğini taşıyan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı Avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası
Old 03-05-2010, 15:25   #3
akoguz

 
Varsayılan

Sayın Işık,
Yargıtay kararlarını eklemek suretiyle, keşiften vazgeçilmesini içerir bir dilekçede sundum. Ancak hakime hanım görüşünde hala kararlı ve husumet itirazımı hala Yargıtay'dan incelenerek dosya geçmiş diye reddediyor. Ben Yargıtay'ın Asl. Huk. Mhk.'nin verdiği görevsizlik kararını onadığını ve görevli mahkemenin husumet itirazımız hakkında karar vermesi gerektiğini ve dilekçemizle ilgili redde olsa bir karar verin diyorum. onu da yapmıyor...kısacası bir zulüm yaşadığım...teşekkürler...
Old 03-05-2010, 15:34   #4
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Meslektaşım,
O halde maalesef ısrarınızı bir süre daha sürdürmeniz ve kesinlikle sonuç alamayacağınıza inandığınız andan itibaren de temyiz aşamasını beklemeniz gerekecek.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Görev Av.İsa UYSAL Meslektaşların Soruları 3 12-01-2010 17:20
yanlış tescilin düzeltilmesi davalarında husumet, görev ve tazminat sorunu yeldakullap Meslektaşların Soruları 4 11-08-2008 17:19
tüketici-görev Nuriye Değer Meslektaşların Soruları 1 14-12-2007 09:35
Okulda Yaralanan Çocuk İçin Dava Zamanaşımı/ Husumet/ Görev Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 1 19-07-2007 09:15
Görev glossator Meslektaşların Soruları 2 23-05-2002 11:36


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08810997 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.