yardım nafakası

yardım nafakası talepli açılan bir davada,davacının sosyal ekonumik durum araştırması yapıldığında;davacı adına gayrimenkuller görünüyorsa bu durumda davacının yardım nafakası talebi reddedilebilirmi.Ayrıca davalı taraf davacının nafakaya ihtiyacının olmadığını tanıkla ispat edebilirmi? Teşekkürler

Alıntı: Yazan av.tuğbabal yardım nafakası talepli açılan bir davada,davacının sosyal ekonumik durum araştırması yapıldığında;davacı adına gayrimenkuller görünüyorsa bu durumda davacının yardım nafakası talebi reddedilebilirmi.Ayrıca davalı taraf davacının nafakaya ihtiyacının olmadığını tanıkla ispat edebilirmi? Teşekkürler

Benim de buna benzer bir yardım nafakası davam olmuştu. Reşit olmuş ancak şizofreni, bel rahatsızılığı gibi rahatsızlıkları olan kız lehine babası aleyhine yardım nafakası davası açmıştık. Ben davacı kızın avukatıydım.

Karşı taraf dava sırasında davacıya zaman zaman para ve giyecek yardımı yaptıklarını posta havaleleriyle kanıtladığı halde davayı biz kazanmıştık.
Üstelik Yargıtay da davayı onadı.

Şunu gördüm ki Aile Mahkemesi yargıcının geniş bir takdir hakkı var. Eğer yargıç, yardım nafakasının şartlarının oluştuğu kanaatine varırsa olumlu bir sonuç alabileceğinizi düşünüyorum.

İyi çalışmalar....

Nafaka davalarında hakim tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını res'en araştırır.Eğer nafaka talep eden davacının , ekonomik durumu iyi ise , hele hele gayrimenkuleri var ise, bu haliyle ekonomik varlığı, davalıdan çok daha iyi durumda ise, davacıya, birde nafaka verilmesi nafakaya ilişkin yasal mevzuata uygun düşmez.
Bu tür davalarda elbette her iki tarafta tanık dinletebilir.

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/14811
Karar: 2005/3066
Karar Tarihi: 01.03.2005
ÖZET : Davacı kadının sürekli ve düzenli gelirinin olduğu ve kirada gayrimenkulünun bulunduğu anlaşılmıştır. Türk Kanunu Medenisinin 144. maddesi koşulları gerçekleşmemiştir. Davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekir.
(743 S. K. m. 144) (4722 S. K. m. 1)
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün nafakalar, tazminatlar ve velayet yönünün temyizen murafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün duruşmalı temyiz eden N.D. vekili Av. N.T. geldi, "Murafaa talebinden vazgeçiyorum" dedi. İmzası alındı. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 4722 sayılı kanunun 1. maddesi hükmü de dikkate alındığında olaya 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin uygulanması gerekir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Toplanan delillerden davacı kadının sürekli ve düzenli gelirinin olduğu ve kirada gayrimenkulünun bulunduğu anlaşılmıştır. Türk Kanunu Medenisinin 144. maddesi koşulları gerçekleşmemiştir. Davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen nedenlerle davalı koca lehine BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davacıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, temyiz peşin harcını yatıran davalıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.03.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************

TMK 144. madde uyarınca davanın reddi gerektiği ortada. ancak şahsi fikrime göre, tarafların sosyal ve ekonomik durumu araştırıldığında durum tarafların ne şekilde yoksulluğa düşeceği ile alakalıdır. zira, herkesin yoksulluk sınırı kendine göredir. davalının ekonomik durumuna göre bakmakla yükümlü olduğu kimse yoksul sayılabiliyorsa davada hala bir ümit olduğu kanısındayım