Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İstihkak iddiası ve takibin devamına dair karar

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-06-2010, 20:59   #1
ALAMUT

 
Varsayılan İstihkak iddiası ve takibin devamına dair karar

Haczedilen
mallarla alakalı olarak 3 uncu kisi istihkak iddiasında bulundu. Alacaklı vekili icra h mahkemesinden DOSYA UZERİNDEN takibin devamı kararı verdi ve KESİN olarak karar verilmiştir ibaresi var.
Şimdi genel mahkemede istihkak davasımi acacaz icra h mahkemesinde başka bur davamı?
Old 12-06-2010, 08:04   #2
avbilgen

 
Varsayılan

Sorunuzu tam anlayamamakla birlikte anladığım kadarıyla yanıtlamaya çalışacağım. Öncelikle verilen kesin karar olması sanırım bir katip veya bilgisayar hatası. Ya da dosyada sizin sorunuzda belirtmediğiniz bir konu var. İstihkak davalarında genel mahkemler değil yine icra mahkemeleri görevlidir. Bu nedenle genel mahkemelere dava açılamaz. Burada yapılması gereken kesin de olsa icra mahkemesi kararının borçlu ve 3. kişiye tebliği edilmesi. Daha sonra 3.kişi 7 gün içinde istihkak davası açılabilir.Yazdığım gibi kesin karar verilmesi dosyadaki somut olaya özgü bir durum olabilir.
Old 12-06-2010, 09:36   #3
ALAMUT

 
Varsayılan

İste bu tebliğ edilen kağıtta kesin olarak karar verildi diyor. Bunun üzerine biz icra mahkemesinde ist davası acabilecezmi
Old 12-06-2010, 16:40   #4
ALAMUT

 
Varsayılan ...

peki icra dosyası A şehri ama haciz talimatla B şehrinde yapıldı. B şehri yani haczin yapıldığı yer mahkemesine istihkak davası açsak yetki yönünden sıkıntı olur mu
Old 12-06-2010, 19:54   #5
avbilgen

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım ,
Talimatla icrasıyla haciz yapıldığını sonradan yazmışsınız. Bu durumda talimat icra müdürlüğü haczin İİK'nun 96 . ve 97. maddesin göre mi yoksa 99.maddesine göre mi yapılacağı konusunda bir zabıt tutmuşsa , bu konuda talimat icrası değil esas icra dairesinin bulunduğu yetkili mahkeme karar verecek. Eğer bu yönde bir haciz zaptı tutulmuşsa öncelikle talimat icra müdürlüğü karar verilmek üzere esas icra müdürlüğüne gönderilir. İcra müdürlüğü haczin devamı konusunda dosyayı icra mahkemesine gönderir. İcra mahkemesi 96. ve 97.maddeye göre haczin devamına karar verirse kararın tebliğinden itibaren 7 gün içinde 3.şahsın talimat icrasının bağlı bulunduğu icra mahkemesinde istihkaka davasını açması gerekir.
Sitede arama yaparsanız bu konuda daha önceki yazışmalar size daha da yardımcı olacaktır.
Old 12-06-2010, 21:23   #6
sailor1981

 
Varsayılan

HUMK.Madde 512 - Üçüncü şahıs mahcuz veya merhun eşyanın kendisinin olduğu veya bunların kendisine rehin edildiği hakkındaki davasını eşyanın bulunduğu veyahut haczin vazolunduğu mahal mahkemesinde ikame edebilir.

Bu gibi davalar seri usulü muhakemeye tabidir. Aşağıdaki maddelerde beyan olunan hükümler müstesna olmak üzere bu babın üçüncü faslı kabili tatbiktir.
Old 13-06-2010, 16:59   #7
Özkan Atalay

 
Varsayılan

arkadaşlar alacaklı istihkak iddiasında bulununca icra memuru bunu tutanağa geçirir.malları muhafaza altına alamaz.yediemin olarak bu malları 3. kişiye bırakmak zorundadır. alacaklı veya vekili bu iddiaya karşı süresinde itiraz ederse takibin devamına karar verilir ise( uygulama da genellikle takibin devamına kararı çıkmaktadır.) ve karar kesindir. bu karar 3. kişiye tebliğ edilir. 3. kişi 7 gün içinde istihkak davası açabilir. bu istihkak davasında da tedbiren dava sırasında veya dava sonunda takibin durdurulması talep edilebilir.(veya teminatla) takip yine durmuyorsa yapacak birşey yok menfi tespit davası açıp borcun olmadığı kanıtlanmalıdır. Ancak bu sayede tespit davasının sonuna kadar hacizde duracaktır.tabi haksız çıkan tarafta tazminat ödemekle yükümlüdür. Gereksiz yere dava açmanın sonucunda müvekkil yüklü miktarda tazminat ödeyerek zarara uğrayabilir.
Old 13-06-2010, 17:05   #8
Özkan Atalay

 
Varsayılan

sayın av.bilgen kararın kesin olması katip veya bilgisayar hatası değil. Çünkü verilen bu kesin kararın anlamı şudur. 3. Kişi istihkak davası açmıyor. Sadece 3. kişi malların kendisine ait olduğundan dolayı hacze karşı çıkıyor. Buna karşı direk istihkak davası açması gerekmez. Önce bu iddiası tutanağa geçirilir ve alacaklı veya vekili 3 gün içinde bu iddiaya karşı itiraz etmez ise 3.kişinin istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır ve takip durur. Alacaklı veya vekili 3 gün içinde itira ederse icra tetkik mercii burada sadeceTAKİBİN DURMASINA VEYA DEVAMINA KARAR VERİR.istihkak iddiasını sonuçlandırmaz ve bu iddiaya karşı 3. kişinin 7 GÜN İÇİNDE İSTİHKAK DAVASI AÇMASININ MUHTARİYETİNE kesin olarak karar verir.
Old 13-06-2010, 17:12   #9
Özkan Atalay

 
Varsayılan

istihkak davası ile birlikte veya sonunda hukuk mahkemelerinde de haksız haciz nedeni ile uğranılan zarardan dolayı, zararın giderilmesi talep edilebilir. Sayın Alamut dediğiniz durumda yetkisizlik kararı verilecektir. Çünkü bu durumda talimatla mahkemenin yetkisini değiştirmiş olursunuz ki bu durumda da herkes talimat ile mahkemelerin kanunla verilmiş olan yetkisini değiştirebilir bu durum sizce mantıklımı?
Old 13-06-2010, 17:14   #10
Hasan Bahadır Büyükavcı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ALAMUT
Haczedilen
mallarla alakalı olarak 3 uncu kisi istihkak iddiasında bulundu. Alacaklı vekili icra h mahkemesinden DOSYA UZERİNDEN takibin devamı kararı verdi ve KESİN olarak karar verilmiştir ibaresi var.
Şimdi genel mahkemede istihkak davasımi acacaz icra h mahkemesinde başka bur davamı?

Burada dosya üzerinden kesin olarak verilen "takibin devamı" kararıdır ve doğrudur. Mahcuz mal üzerinde 3. kişi istihkak iddiasında bulunursa alacaklı ve borçluya bu iddia tebliğ edilip itirazlarının olup-olmadığı istenir. Eğer itiraz ederlerse, kanun diyor ki;

Alıntı:
Meseİstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir.

MeseDeğişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./9.mad) Takibin devamına dair verilen icra mahkemesi kararı kesindir.

Buradaki devam kararı davayı esastan çözen bir karar değildir. O nedenle bir sıkıntı yoktur. Daha istihkak iddiası halledilmemiştir. Genel mahkemede dava açmayacaksınız. İcra mahkemesi genel hükümleri uygulayarak istihkak iddiasını çzöümleyecektir ve vereceği karar maddi anlamda kesin hükümdür.


Yetki hususunda ise bir Yargıtay kararı sunuyorum.


T.C.
YARGITAY
21. Hukuk Dairesi

E:2006/14809
K:2007/8376
T:21.05.2007

İstihkak Davası
Yetki

Özet
3. kişi veya alacaklı yanca icra takibinin yapıldığı yerde istihkak davası açılabileceği gibi, hacizli malın bulunduğu yerde de dava açılabilir.

2004 s. Yasa m. 50,79/2,96,97
1086 s. Yasa m. 9,512/1

Mahalli mahkemece verilen karar ın temyizen tetkiki davacılar (3. kişiler) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde yetkisizliğine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı üçüncü kişi, borçlu hakkında takibin yapıldığı Beyoğlu İcra Müdürlüğü'nün talimatı üzerine Çatalca İcra Müdürlüğü'nce haczedilen taşınır malın mülkiyetinin kendisine ait olduğunu öne sürerek istihkak davası açmıştır.
Davalı alacaklı yanca süresinde ileri sürülen yetkisizlik itirazı üzerine mahkemece, davanın takibinin yapıldığı Beyoğlu İcra Mahkemesi'nde açılması gerektiği nedeniyle yetkisizlik karan verilmiştir.
Uyuşmazlık, hacizli malın bulunduğu yerde istihkak davası açılıp açılamayacağı noktasında toplanmaktadır. Olayda uygulanması gereken HUMK'nm 512/1. maddesi hükmüne göre, istihkak davası "eşyanın bulunduğu veyahut haczin vazolunduğu" yerde açılabilir.
Bu özel yetki kuralları HUMK'nm 9. maddesinde düzenlenen genel yetki kuralına ayrıcalık oluşturur. İİK'nın 50. maddesi hükmü gereği HUMK'nın yetkiye ilişkin hükümleri takip hukukunda da uygulanır.
Bu ilkelerden hareketle, hacizden kaynaklanan taşınır mallara ilişkin istihkak davaları (İİK'nın 97-99) aşağıda gösterilen yerlerde açılabilir.
Haciz, icra takibinin yap ıldığı yerde konulmuş ise, üçüncü kişi veya alacaklı yanca istihkak davası icra takibinin yapıldığı yerde açılabilir (HUMK m. 512/1).
Haciz, takip icra dairesinin talimatı üzerine (istinabe yolu ile) başka bir icra dairesince konulmuş ise (İİK m. 79/2) üçüncü kişi veya alacaklı yanca istihkak davası hacizli malın bulunduğu yerde açılabilir (HUMK m. 512/1).
Bu durumda üçüncü kişi veya alacaklı istihkak davasını, icra takibinin yapıldığı yerde de açabilir. Her ne kadar HUMK'nın 512/1. maddesinde, yanlış çeviri sonucu "haczin vazolunduğu" deyimi kullanılmış ise , bunu kaynak öşatel Usul Kanunu'nun 463. maddesinde olduğu gibi "icra takibinin yapıldığı (for delà poursuite)" şeklinde anlamak gerektiği uygulama ve öğretide kabul edilmiştir (Prof. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 2001, cilt 1, sh. 535-536).
Yukarıda belirtilen özel yetki kurallan, HUMK'nın 9. maddesinde düzenlenen genel yetki kuralını kaldırmamıştır. Bu nedenle, üçüncü kişi veya alacaklı yanca istihkak davası, yasada ayrıca öngörülmüş olmadıkça, davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Bu genel kuralın ayrıcalıkları arasında taşınmazlara ilişkin istihkak davası (HUMK m. 13) ile iflastaki istihkak davası (İİK m. 228) gösterilebilir.
Bazen haczi uygulayan talimat (istinabe olunan) icra dairesinin bulundu ğu yer ile hacizli malın bulunduğu yer, hatta takip yeri ayrı ayrı olabilir. Bu durumda yalnız üçüncü kişi tarafından istihkak davası hacizli malın bulunduğu yerde açılabilir.
Gerçekten hacizli malın bulunduğu yerde kanıtların bulunduğu düşünülürse, bunların gerek icra mahkemesi önüne götürülmesinde kolaylık, gerek hacizli mal üzerinde kesit yapılmak, hakimin eşyayı bizzat görüp buna ilişkin bilgisini pekiştirmek, maddi olguya nüfuz etmek gibi uyuşmazlığı çabuklukla çözümleyecek olanakları elde etmesi yönünden davanın bu yerde açılmasının yararlı olduğu gibi dava ekonomisine ve takip hukukunun amacına uygun düşeceği ortadadır. Uygulama ve öğretinin görüşü de bu yoldadır (Y. 15.Hukuk Dairesi 27.03.1989 g ün 244-1477) (Talih Uyar# İstihkak Davaları, 1994, sh. 319-320).
İstihkak davası, bu yetkili icra mahkemelerinden birisinde açılırsa mahkemece yetkisizlik kararı verilemez. Bu nedenle yetkisizlik itirazının reddedilerek talimat icra dairesince haczedilen malın bulunduğu yerdeki yetkili Çatalca İcra Mahkemesi'nde açıları davanın esasının incelenmesi gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
O halde, davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA),
temyiz harcının istek halinde davacılar (3. kişiler)'a iadesine, 21.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-06-2010, 17:30   #11
Özkan Atalay

 
Varsayılan

hukuk mahkemesinde de dava açılabilir ama bu dava çok uzun süreceğinden öncelikle istihkak davası açılmalıdır ve takip tedbiren durmuyorsa menfi tespit davası açılarak takip durdurulabilir. Yetki konusuna gelince en sağlamı genel kanun gereği takibin yapıldığı yer mahkemesinde açılsa daha iyi olur. talimat mahkemesinde açılmasının yukarıda ki yargıtay kararına rağmen yetkisizlikle sonuçlanacağı kanaatindeyim. mal yediemin olarak borçluya bırakılsa (mesela taşıt)malın bulunduğu yerde siz nasıl dava açacaksınız?zira malın bulunduğu şehir yeri sürekli değişmektedir.
Old 13-06-2010, 18:06   #12
Hasan Bahadır Büyükavcı

 
Varsayılan

İcra takibi süresince yapılan istihkak iddialerına karşı açılacak istihkak davalarında görevli mahkeme icra mahkemeleridir. Genel mahkemelerde dava açılamayacağı kanaatindeyim.
Old 14-06-2010, 13:34   #13
Özkan Atalay

 
Varsayılan

genel mahkemelerde dava açılabilir. istihkak davasından ayrı olarak uğranılan zararın maddi manevi tazmini için genel mahkeme de dava açmak şart. örneğin kuruyemiş dükkanına 3. kişi aleyhine icra takibiş yapıldı ve 2.000 TL lık mallar haczedildi. 3. kişide bu hacizden dolayı işyerini istihkak mahkemesi sonuçlanıncaya kadar 2 ay kapatmak zorunda kaldı. Bu durumda vatandaşın hem 2 aylık kazancı hemde müşterileri kaçtı. istihkak davası sonucunda istihkak mahkemesi 2.000 TL karşılığı 800 ytl maksimum tazminata hükmetti. oysa ki bu olayda vatandaşın maddi zararı 50.000 ytl. şimdi vatandaş bu zararını karşılamak için tabiki genel mahkemelerde (asliye hukuk)dava açabilir. ayrıca manevi tazminat da talep edebilir.
Old 14-06-2010, 16:49   #14
ALAMUT

 
Varsayılan

icra hukuk mahkemesinde istihkak davası açtık. ahcili mallarımız muhafaza altına alındı. hakim ayrıca % 40 teminat istedi. olayda vergi levhası eski eşin adına ve haciz sırasında borçlu da orada bulundu. ve kendi adı yazan kartvizit bulundu dükkanın adını taşıyan. bu iki unsurla bu dava kaybedilir mi? yani bu davayı istihkak iddiasında bulunan 3 . kişi eski eş vergi levhası sahibi kişi kaybeder mi?
Old 14-06-2010, 17:01   #15
ALAMUT

 
Varsayılan ...

bir de önemli olan şeylerden biri şu; kanun madesinden tam anlayamadım. alacaklı vekili haciz sırasında vardı. istihkak iddiası tutanağa geçti ve kabul etmediğini söyledi. talimat icra müdürlüğü haciz tutanağının onaylı suretini alacaklı vekiline verdi. alacaklı vekili hangi sürede asıl isra müdürlüğüne o haciz tutanağını vermek zorunda?
Old 26-06-2010, 13:57   #16
Özkan Atalay

 
Varsayılan

sayın alamut yargıtay kararlarında sadece vergi levhasının icra memuru gösterilmesi eşyaların haczini engellemez. Yani burda olay şu 3. kişi vergi levhasını gösyetirse haciz durmaz ancak mallarda muhafaza altın alınamaz durum tutanağa yansıtılır.Alacaklı vekili 3 gün içinde 3. kişinin istihkak iddiasına karşı itiraz etmezse 3. kişinin istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Alacaklı veya vekili İtiraz ederse icra müdürlüğü dosyayı icra tetkik merciine gönderir.icra tetkik merci Alacakıya istihkak iddiasına karşı istihkak davası açmak için 7 günlük süre vermesi için dosyayı icra müdürlüğüne gönderir. Yoksa kendi icra müdürlüğünün yerine geçip alacaklıya istihkak davası açmak için süre veremeyeceği gibi, 3 kişiyerde istihkak davası açmak için süre veremez. tersi durumlarda bile yani 3. kişi istihkak davasını kendiliğinden veya tetkik merciinin verdiği süre içinde açarsa 3. kişinin açtrığı istihkak davası da reddolmaz.sayın alamut isterseniz ilgili yargıtay kararlarından 5'er 6'şar tane yollayayım. Ayrıca alacaklkı vekili istihkak iddiasını kabul etmeyebilir o zman icra memuru haczi mecburen yapar ama yediemin olarakda malı borçluya bırakır (ilk gelişte muhafaza yapamaz sonrasındaki aşamalrda haczin kaldırılması kararı yoksa muhafaza o zaman yapılır)tutsanak konusunuda söyledim yukarda 3 günlük itiraz süresi olduğuna göre 3 içinde onu da halletmesi lazım.
Old 24-04-2011, 15:15   #17
Özkan Atalay

 
Varsayılan

tek başına vergi levhası istihkak iddiasını kanıtlamaya yetmez. Ben vergi levhası yanında elektirk telefon su faturalarını kira sözleşmesini tütün mamulleri satış yetkisini, esnaf oda kaydı belgesi ve vergi dairesinden iş yerinin kapanış ve müvekkil adına açılışına dair belgeleri (21 tane belge) sunmama rağmen davayı kaybettim. Haciz mahalleninde borçluyu yakalarsa icra memuru ve tutanağa şöyle bir giriş yaparsa; ''Haciz mahalline gelindi borçlu hazır, haciz işlemine geçildi'' yapacak pek bir şey yok.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşanma davasında Nafakanın arttırılmasına dair karar incelenmeden verilen karar AV.SERTANn Meslektaşların Soruları 2 05-03-2010 16:35
İstihkak iddiası Av. Elif Handan Meslektaşların Soruları 5 19-06-2009 14:20
İstihkak iddiası+Karar hukukcu1985 Meslektaşların Soruları 4 04-12-2008 09:12
İnternetten elde edilen delilin niteliği ve İstihkak iddiası TRINITY Meslektaşların Soruları 1 22-10-2008 13:23
Kısa kararda ihtiyati tedbirin devamına karar verildi gerekçeli kararda belirtilmedi üye21665 Meslektaşların Soruları 4 11-06-2008 14:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04717994 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.