Katilma Alacaği Davasinda Ihtiyati Tedbir Karari Verilen Taşinmazin Cebri Icra Yolu Ile Satişini Durdurma

Merhabalar,

Boşanma davası kesinleşmeden Katılma Alacağı davası açmıştık. Boşanma bekletici mesele yapılıp, dava konusu taşınmaza ihtiyati tedbir kondu. Davalı taraf aleyhine icra takibi açılmış ve ilgili taşınmaz satışa çıkarılmış. Satış ilânını tebliğ aldık, borcun muvazaalı işlem olma ihtimâli de var. İhtiyati Tedbir kararını veren Aile Mahkemesinden ivedi olarak, tedbir kararının "Cebri İcra Yolu İle Satışı" da kapsayacak şekilde genişletilip, yeniden düzenlenmesini talep ettik. Bu talep -özellikle hemen- kabul görür mü ve sizce bu durumda başka ne yapılabilir? Değerli fikirlerinizi ya da deneyimlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim. Teşekkürler

İşte sorun ihtiyati haciz yerine ihtiyati tedbir verilmesinde siz talep ettiniz mi bilemiyorum ama ben bir çok davamda defalarca talep etmiş olmama rağmen sadece bir kez ihtiyati haciz kararı alabildim.ihtiyati tedbir yasanın çok açık hükmüne göre sadece uyuşmazlık konusu hakkında verilebilir.Katılma alacağı davasında mülkiyet ihtilaflı değildir bu dava bir alacak davasıdır, bu yüzden ihtiyati haciz kararı verilmelidir.Mahkemece verilen ihtiyati tedbir sadece ihtiyari devirleri engeller cebri satışları değil.Verilen ihtiyati tedbir kararı sıra cetvelinde falan da yer alamaz.Aile konutu şerhi de cebri satışları engellemez.Doğrudan ihtiyati haciz talep edin derim ki yasaya uygun olan da bu zaten.

Çok teşekkür ederim, satış bedeli hakkında terditli olarak her ikisini de talep etsek sorun olur mu sizce? Kolaylıklar

Alıntı: Yazan Av. Nazlı B. Çok teşekkür ederim, satış bedeli hakkında terditli olarak her ikisini de talep etsek sorun olur mu sizce? Kolaylıklar

Araya ve bağlacını koymadan isteyebilirsiniz öncelikle ihtiyati haciz reddi halinde cebri satışları da engelleyecek şekilde ihtiyati tedbir denebilir.Yine bir davamda ve bağlacı sebebiyle hakim her ikisini de istemişsiniz bu mümkün değil demişti))

İcra yoluyla satışa konu alacak-borç ilişkisinin muvazaalı olması ihtimali karşısında, davalı eşin borçlanma tasarrufunun muvazaalı olduğundan bahisle ihalenin iptali davası açılıp satışın durdurulması yönünde bir ihtiyati tedbir istenebilir mi onu değerlendirmek lazım diye düşünüyorum.

Katılma alacağı davasına bakan mahkemenin cebri satışı engelleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı vermesi mümkün değil çünkü.

“Kural olarak cebri icra yoluyla yapılmış olan satışlar (ihaleler) hakkında" iptâl davası açılamayacağı, ancak "alacaklısından mal kaçırmak amacına yönelik bir (muvazaalı) alacak-borç ilişkisi yaratılarak, takip yapılmak suretiyle gerçekleştirilen ihaleler hakkında iptâl davası açılabileceği" http://app.e-uyar.com/karar/index/cd...4-07b00aafdccb

Maalesef linkteki kararın tam metnine ulaşamadım.

Bir de yapılan borçlanma bakımından eşin rızasının aranıp aranmayacağının tasarrufa etkisi de değerlendirilmeli.

İhalenin iptali davasında ise muvazaayı ispat açısından ispat yükü de değerlendirilmeli. Yapılan borçlanmanın hayatın olağan akışına aykırılıktan bahisle, borçlanmaya konu hukuki ilişkinin varlığının (örneğin senetle borçlanma var ise senedin düzenlenmesine neden olan hukuki ilişkinin) davalı tarafından ispatlanması gerekir mi?

Bu aşamada yalnızca sorular sormak suretiyle yardımcı olabiliyorum. Konunun geliştirilmesi açısından umarım tecrübesi olan meslektaşlar katkı sağlarlar.