İdari Para Cezasının İptali Davası

Sayın meslektaşlarım iyi çalışmalar. İdari para cezalarının iptali için itiraz davaları malumunuz olduğu üzere Sulh Ceza Mahkemelerinde görülüyor. Ancak sulh ceza maalesef bu dosyaları incelemiyor, sanırım angarya olarak görüp direkt reddediyor. Hele bir de miktar olarak itiraz sınırının altında ise ( 3.000 TL ) hiç sanşınız yok. Bu konuda sizler ne düşünüyorsunuz acaba, ben bu usulden pek verim alamadım. Yardımlarınızı bekliyorum

Öncelikle yazdıklarınıza tamamen katıldığımı ifade etmek isterim. İdari para cezası dosyaları yeterince incelenmiyor. Hatta bazen kopyala yapıştır şeklinde bütün kararlara aynı metin ekleniyor. Daha da garibi aynı konu hakkında mahkemeler tamamen farklı ( tam tersi) kararlar veriyor. Karar kesin olduğundan dolayı da Yargıtay incelemesinden geçmiyor. Ben takip ettiğim dava dosyalarında verilen kararlarda açıkça hukuka aykırılıklar olması sonucunda ve verilen kararlar miktar yönünden kesin olduğundan dolayı Kanun yararına bozma talep ettim. Sonuçta Adalet Bakanlığından gelen cevapta; "Kabahatler Kanununa göre verilmiş olan kesin kararlarda Kanun yararına bozma talep edilemez" şeklinde oldu. Bu konudaki yargıtay kararı da aşağıdaki linkte mevcut.
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=8048

Üstat maalesef benim olayımda da 4 adet itiraz davası açtım. Argümanlarım da gayet sağlamdı, ancak kararlar o kadar baştan savma ve kes yapıştır ki isyan ettim. Dilekçemde bahsettiğim hususların hiçbirine değinilmemiş,itirazımı niye reddetmiş açıklaması yok. Avukat arkadaşlarımdan hiçbirisi de memnun değil. Bu dosyalar bakımından idari yargı daha mı iyi olur acaba?

Bazı idari para cezalarına karşı idari yargıda dava açılması söz konusu. Tabi sizin itirazlarınızın konusu olan idari para cezaları nedir önce onu bilmek gerekiyor.

Diğer yandan Sulh Ceza Mahkemelerinin durumuyla ilgili belirtmiş olduğunuz konuya aynen katılıyorum. Hiç bir şekilde, esasa ve usüle bakmadan, olayın içine girmeden ve dosyayı yeteri kadar ve karar verecek şekilde incelemeden red müessesesi işletiliyor. Malum, bu red kararlarına karşı bir kanun yolu da öngörülmediğinden, bizler reddedildiğimizle kalıyoruz.

Kanun yapıcıların ivedilikle bu konuyu göz önüne almaları, idari para cezalarının itiraz müesselerini yeniden düzenlemeleri gerektiği kanaatindeyim. En azından itirazın reddi kararlarına karşı makul ve hukuken tatmin edici bir kanun yolu hazırlanmalı.

Üstat benim olayımda karayolu taşıma kanununa aykırı hareket etmekten dolayı ( yetki belgesi olmadan taşıma yapmak ) kesilen idari para cezasına itiraz vardı. 5326 sayılı kabahatler kanununa göre de davayı sulh cezada açmıştım. Ama bundan sonra dava açmayı düşünmüyorum, müvekkillere de cezayı ödemelerini ( malum 15 gün içinde ödenirse indirim va ) önereceğim.

Meslektaşlar,

Durum bu kadar vahimse neden öncelikle Anayasa Mahkemesine (bireysel itiraz yürürlüğe girdi mi şu anda bilmiyorum) sonra da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuru yolunu denemiyorsunuz. Hak arama hürriyeti ve etkin bir hukuki yola başvurma hakkı bence zedenmekte. Elbette sizde bunu benden önce düşünmüşsünüzdür biliyorum. Sorun müvekkili bu sürece nasıl ikna edeceksiniz?

Üstadım kanunun kendisi Anayasaya veya herhangi bir uluslararası metne aykırı değil. Sorun sulh ceza mahkemelerinin bu dosyalar üzerinde yeterince durmaması, amiyane tabirle pek takmaması. Anayasa Mahkemesi veya AİHM bu konuda ne yapabilir? Sulh Ceza Mahkemelerine " itiraz dosyalarını daha sağlıklı inceleyin" mi diyecek? Kanunun değişip bu görevin sulh cezadan alınması gerek.

Demek ki ben bu konuda şanslıymışım.Öncelikle kendi aracım için kesilmiş bir yasak park trafik cezası fotoğraf olmadığı için 2 yıl sonra iptal edildi.2 yıl diyorum çünkü avukatlık büro adresim araç ruhsatındaki adresdi.Nasıl olduysa 8 yıl avukatlık yaptığım kapısında dış duvarında adım soyadım telefonum yazılı tabelamı göremeye postacı adreste tanınmıyor demiş.Adreste tanınmadığım için 2009 yılında ilanen tebligat yapılmış trafik cezası...Tabi benim haberim yok..Aracımı muayeneye götürdüğümde öğrendim cezayı..Vergi dairesine gittiğimde kurumda panoya asarak yokluğumda cezanın tebliğ eidlip kesinleştiğini öğrendim...
Tabi öğrenme tarihini Vergi Dairesine gittiğim tarih olarak belirtip idari para cezasının düzenlenme tarihinden 2 yıl sonra iptali için Sulh Ceza Mahkemesinde dava açtım..Avukatlık yaptığım büro her türlü resmi dairede kayıtlı iken beni nasıl bulamazlar diyerek sürenin öğrenme tarihimden itibaren işletilmesini istedim.Hakim bey süre yönünden talebimi kabul edip işin esasına girdi.Yasak park yaptığım iddia edildiği yerde çekilmiş fotoğraf sunulamadığından davalı tarafça para cezasını iptal etti.Benim için de ilginç oldu doğrusu..
Yine Samsun İlçesinde K-1 taşımacılığı yapan müvekkil kamyonunun kaçtığı iddiasıyla 1.000 TL'lik para cezası kesilmişti.Bunun iptali için dava açtım.Aynı yerle alakalı o kadar çok dava açılmış ki artık diğer idari para cezalarının iptali davalarında keşif yapmıştı hakim bey.Sonuçta bu ceza da iptal edildi.
Bu arada para cezalarını müvekkilim şirket hep 15 günlük süre içinde ödedi.Çünkü dava açılması cezanın tahsiline engel değil.Dolaysıyla icraya düşmemek için hep ödeditiyorum En azından davayı kaybetsek bile %25 indirimli ödemiş oluyor cazeyı.Mesal 1.000 TL'yi 750 TL olarak müvekkil ödemişti.Biz davayı kazanınca kararla birlikte müracaat ettik ve ödenen 750,00 TL müvekkilin hesabına aktarıldı.
Aslında Samsun'da ve bir çok ilçede idari para cezalarının iptali davaları duruşma açılarak incelendiği için derdimizi biraz daha iyi anlatabiliyoruz sanırım...Büyük ihtimal duruşma yapılmayan yerlerde dosya üzerinde incelenmeksizin talepler reddediliyordur diye de düşünüyorum...