Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Limited Şirketlerde Derdestlik

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-11-2019, 15:37   #1
fides2903

 
Varsayılan Limited Şirketlerde Derdestlik

Sayın Meslektaşlarım,
limitet şirketin hem merkezine hem şubesine karşı ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş, merkeze olan reddedilmiş ve şubeye olan kabul edilmiştir.Bu durumda derdestlik itirazında bulunabilir miyiz? şimdiden teşekkür ederim.
Old 23-11-2019, 21:50   #2
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

Şube, ticari işletme adına ve hesabına işlemlerde bulunmak üzere, iç ilişkide bağımlı ve dış ilişkide kendisine tanınmış yetkiler ölçüsünde bağımsız bir işyerinde ama merkezin unvanı altında ve merkezle aynı alanda ve aynı tacire ait olarak faaliyette bulunan, fakat ticari işletmeden ayrı bir hukuki kişiliği bulunmayan bir örgütlenme şeklidir.
Şubelerin özellikleri şöyle sıralanabilir:
# Şubeler idari yönden (iç ilişkiler itibariyle) bağımsız olmayıp merkeze bağlıdır.
# Şubeler, dış ilişkilerde kendisine tanınan yetkiler çerçevesinde müşterileriyle kendi adına bağımsız ilişkiler kurabilir .
# Şubenin merkezden ayrı bir muhasebesinin olması gerekir .
# Merkezle aynı binada bulunsa bile farklı bir müşteri topluluğuna sahip olmalıdır .
# Merkez ve şube aynı gerçek veya tüzel kişiye ait olmalıdır.
Old 24-11-2019, 18:11   #3
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

6. HD., 14.12.2016, 7517/7471: "Anonim şirketler tüzel kişiliğe sahip sermaye şirketlerindendir. Yürütülen ticari faaliyetlerin yaygınlaşması nedeniyle işlerin tek bir merkezden yönetiminin zorlaşması halinde kurulan ve şirketi temsil eden şubelerin ise ayrı bir tüzel kişiliği yoktur. Zira şubeler ticari işletmenin bir parçası olarak merkeze bağlıdır, şubenin kar ve zararı merkeze aittir, şube aracılığıyla elde edilen hakların, üstlenilen borçların sahibi de şube değil, işletmenin kendisidir".
Old 24-11-2019, 21:47   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gamze Kozak
Sayın Meslektaşlarım,
limitet şirketin hem merkezine hem şubesine karşı ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş, merkeze olan reddedilmiş ve şubeye olan kabul edilmiştir.Bu durumda derdestlik itirazında bulunabilir miyiz? şimdiden teşekkür ederim.

Şubenin bulunduğu yerdeki mahkemede merkeze karşı ihtiyati haciz talep edilmiş olmalı.

Yani normalde böyle olması gerekir, zira dava konusu olan şey şubenin işlem veya eyleminden kaynaklanmış olsa bile, yer bakımından yetki konusu gözetildiğinde de dava merkeze karşı açılır. Bu durumda, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeden talep edilen ihtiyati haciz ile şubenin bulunduğu yerdeki mahkemeden talep edilen ihtiyati haciz, aynı muhataba yani şirket merkezine karşı yöneltilmiş olacağından, itiraz süreci devam ediyorsa derdestlik itirazı mümkün olmalıdır diye düşünüyorum.
Old 25-11-2019, 19:10   #5
moltisanti

 
Varsayılan

İhtiyati haciz talebi teknik anlamda bir dava değildir. Bu şekilde bakılırsa, derdestlik ya da kesin hüküm gibi dava şartları gündeme gelir mi?
Old 25-11-2019, 21:20   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Koray ÖZDOĞAN
İhtiyati haciz talebi teknik anlamda bir dava değildir. Bu şekilde bakılırsa, derdestlik ya da kesin hüküm gibi dava şartları gündeme gelir mi?

Koray Bey,
Haklısınız ihtiyati haciz teknik anlamda bir dava sayılmamaktadır. Ancak Yargıtay karar ve uygulamalarında, aynı sebep ve konuda aynı taraflar arasında iki ayrı mahkemede ihtiyati haciz talebinin halkın kötüye kullanılması olarak kabul edilip, derdestlik hususu dikkate alınmaktadır.

Alıntı:


HMK'da düzenlenen derdestlik kuralının kıyasen uygulanması halinde aynı olay ve konuyla ilgili iki ayrı mahkemenin karar vermesinin söz konusu olamayacağı, aynı konuyla ilgili olarak iki ayrı mahkemede her ne olursa olsun iki ayrı ihtiyati haciz talebinin, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup HMK'nın 29. maddesi kapsamında dürüstlük kuralına aykırılık oluşturduğu(Yargıtay 11.HD,29.04.2013 T, 2013/5815 E, 2013/8529 K) düşüncesiyle asıl borçlu yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermek gerekmektedir.

Hatta icra mahkemeleri kararları da teknik anlamda kesin hüküm sayılmadığı halde kendi aralarında kesin hüküm niteliği taşıyacağı Yargıtay tarafından kabul edilmektedir.
Old 26-11-2019, 19:45   #7
moltisanti

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Koray Bey,
Haklısınız ihtiyati haciz teknik anlamda bir dava sayılmamaktadır. Ancak Yargıtay karar ve uygulamalarında, aynı sebep ve konuda aynı taraflar arasında iki ayrı mahkemede ihtiyati haciz talebinin halkın kötüye kullanılması olarak kabul edilip, derdestlik hususu dikkate alınmaktadır.



Hatta icra mahkemeleri kararları da teknik anlamda kesin hüküm sayılmadığı halde kendi aralarında kesin hüküm niteliği taşıyacağı Yargıtay tarafından kabul edilmektedir.

Saim Bey derdestlik ile alakalı içtihatları paylaşırsanız çok sevinirim.
Old 26-11-2019, 21:10   #8
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
(Yargıtay 11.HD,29.04.2013 T, 2013/5815 E, 2013/8529 K)
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/5815
Karar: 2013/8529
Karar Tarihi: 29.04.2013

Dava: Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 23.10.2012 tarih ve 2012/508-2012/524 D. İş sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi H. C. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkili bankaca dava dışı DİM Devamlı İndirim Mağazacılık A.Ş. lehine, davalılar M. Ş. K., Y. K. ve Y. K.'nın müşterek borçlu ve müteselsil kefaleti ile krediler kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine kat ihtarnamesi gönderildiğini, ancak yine ödenmediğini ve borçlular aleyhine 24.09.2012 tarihinde Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/465 D. İş dosyası ile ihtiyati haciz talep edildiğini, ancak taleplerinin ihtarın usulüne uygun tebliğ edilmediği hesabın kat edilmediğinden bahisle reddedildiğini, borçlular aleyhine Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğü'nün 2012/8392 esas sayılı dosyasından başlatılan haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emirleri borçluların ihtarnamede belirtilen adreslerine gönderilip tebliğ edildiğini, mevcut koşulların değişmiş olması nedeni ile yeniden ihtiyati haciz yapma başvurusu zorunluluğu doğduğunu, diğer borçlu R. K.’nın ise ipotek resmi senedinin 2. maddesi uyarınca borçtan ipotek bedeli olan 2.000.000 USD ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, borçluların mal kaçırma riski bulunduğunu, ileri sürerek M. Ş. K., Y. K. ve Y. K. yönünden alacağın tamamı olan 6.368.711,74 TL, R. K. yönünden alacağın ipotek bedeli ile sınırlı olan 3.771.486,65 TL üzerinden menkul ve gayrimenkul malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, dosya üzerinden yapılan incelemede, ihtiyati haciz talep edenin dilekçesinde belirttiği üzere Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/465 esası üzerinden de aynı konu aynı taraflar ve aynı miktarla ilgili olarak ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu belirtmesi üzerine celbedilen dosyanın incelenmesinde ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, söz konusu kararın ihtiyati haciz talep eden Yapı Kredi Bankası tarafından temyiz edildiği, temyize henüz gönderilmediği görülmüş olup, Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/465 D. İş esas sayılı dosyasında verilen ret kararının henüz kesinleşmediği, yargılamanın devam ettiği, özellikle temyiz edilmesi ile halen talebin geçerli olduğu anlaşıldığından, HMK'da düzenlenen derdestlik kuralının kıyasen uygulanması halinde aynı olay ve konuyla ilgili iki ayrı mahkemenin karar vermesi söz konusu olamayacağı, aynı konuyla ilgili olarak iki ayrı mahkemede her ne olursa olsun iki ayrı ihtiyati haciz talebinin, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup HMK'nın 29. maddesi kapsamında dürüstlük kuralına aykırılık oluşturduğu, gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.

Karan, ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz eden ihtiyati haciz talep edenden (alacaklı) alınmasına, 29.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


YEREL MAHKEME İLAMI

T.C.
BAKIRKÖY
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2012/508
KARAR NO: 2012/524


DAVA: İhtiyati Haciz
DAVA TARİHİ: 16/10/2012
KARAR TARİHİ: 23/10/2012


İSTEM: İhtiyati Haciz isteyen vekili mahkememize verdiği dilekçesi ile alacağın, alınabilmesi
için borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi istenmiştir.

GEREKÇE: İstemin niteliğine göre, duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin dilekçeye ekli olarak sunulan Yapı Kredi Bankasını 194563785755 sözleşme numaralı, 08/04/2010 tanzim tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi aslı, yine Yapı Kredi Bankasının 198951289055 sözleşme numaralı 21/06/2011 tanzim tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi aslı, Beyoğlu 48.Noterliğine ait 19/09/2012 tarih 209783 yevmiye sayılı ihtarname aslı, ipotek belgesi ile birlikte mahkememizden ihtiyati haciz talebinde bulunmuş olduğu görülmektedir.

İhtiyati haciz talep edenin dilekçesinde belirttiği üzere Bakırköy 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/465 Esası üzerinden de aynı konu aynı taraflar ve aynı miktarla ilgili olarak ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu belirtmesi üzerine celbedilen dosyanın incelenmesinde mahkememiz ihtiyati haciz talep eden davacı Yapı Kredi Bankası borçlular R. K., M. F. K., Y. K. ve Y. K. hakkında daha önceden Büyükçekmece 3.İcra Müdürlüğünün 2012/8392 Esas numaralı dosyasında takibe konu alacakla ilgili olarak İhtiyati haciz talebinde bulunulduğu, mahkemece yapılan inceleme neticesinde 2012/465 D.İş esas ve 2012/464 D.İş karar no ile hesabın katedilmediğinden icra iflas kanunu 257.maddesinde belirtiler şartlar oluşmamasından dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, söz konusu karar ihtiyati haciz talep eden Yapı Kredi Bankası tarafından temyiz edildiği, temyize henüz gönderilmediği görülmüştür.

İhtiyati haciz talep eden dilekçesinde belirttiği doğrultuda banka hesap katı usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediğini incelemek için Beyoğlu 48.Noterliğinden tebliğ evrakları getirtilerek dosyaya konmuştur. Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde ayrı taraflarla ilgili olarak aynı alacaklı ve aynı alacak miktarı ile ilgili olarak Bakırköy 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/465 D.İş esası ile talepte bulunulduğu, talepte bulunurken ilk borçlu olarak R. K.'nın isminin yazıldığı, aynı konuya ilgili mahkememize başvuru yapılırken ilk borçlu olarak M. Ş. K.'nın isminin yazıldığı oysa mevcut uyap uygulamaları gereğince aynı taraflarla ilgili aynı talepler aynı mahkeme tarafından değerlendirilmesi düzenlenmiş olup, talepte bulunan banka ihtiyati haciz talebinin 1.sırasındaki isimleri farklılaştırarak asimde değerlendirmenin 7.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yapılması gerekirken dosyanın mahkememize düştüğü görülmektedir.

Bakırköy 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/465 D.İş esas sayılı dosyasında verilen ret kararı henüz kesinleşmediği, yargılamanın devam ettiği, özellikle temyiz edilmesi ile halen talebin geçerli olduğu anlaşıldığından, HMK'da düzenlenen derdestlik kuralının kıyasen uygulanması halinde aynı olay ve konuyla ilgili iki ayrı mahkemenin karar vermesi söz konusu olamayacaktır.

Aynı konuyla ilgili olarak iki ayrı mahkemede her ne olursa olsun iki ayrı ihtiyati haciz talebi, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup HMK.29 maddesi kapsamında dürüstlük kuralına aykırılık oluşturmaktadır. Bu sebeplerle ihtiyati haciz talep eden Yapı Kredi Bankası A.Ş.'nin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaati oluşmuş olmakla, aşağıdaki hükmün verilmesi gerekmiştir.

KARAR

1- TALEBİN REDDİNE,

2- İhtiyati haciz talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle REDDİNE,

3- 220,00 TL maktu vekalet ücretinin ödenmesine yer olmadığına,

4- Talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,

5- Başlangıçta yatırılan gider avansı kullanılmadığından talep halinde ihtiyati haciz talep edene iade edilmesine,

Dair; kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük sürede Yargıtay ilgili dairesinde temyiz haklan hatırlatılarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.23/10/2012
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Limitet Şirket Müdürünün/Müdürler Kurulunun Tutması Gereken Defterler Semender33 Meslektaşların Soruları 1 10-02-2013 15:45
limitet şirkete kayyım atanması AV.SABİR ÇELİK Meslektaşların Soruları 1 16-01-2011 08:24
limitet şirket alev Meslektaşların Soruları 2 19-12-2010 21:26
Limitet Şirket Müdürleri Emrah Güler Meslektaşların Soruları 3 27-12-2006 11:40
Limitet şirkette kayyım tayini ve bunun ortaklığa etkisi suigeneris6126 Meslektaşların Soruları 10 04-04-2006 18:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06678295 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.