Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İcra Müdürlüğünce Yapılan Muvafakat

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-10-2007, 16:04   #1
johnross

 
Varsayılan İcra Müdürlüğünce Yapılan Muvafakat

İcra Müdürlüğüne gelen dosya borçlusunun, dosyaya muvafakat vermesinden belli bir süre sonra, bu muvafakatı geri almaya ilişkin bir talep hakkı varmıdır.
İcra Müdürünün muvafakatı geri almaya ilişkin talebi reddetmesini adalet bakanlığına şikayet eden borçlunun hakkılılığı ne derecededir. İyi Çalışmalar
Old 04-10-2007, 16:12   #2
Protesto

 
Varsayılan

Selamlar,
Bu sorunuzun cevaplandırılması için biraz daha ayrıntılı bilgi vermeniz gerektiği kanaatindeyim.
-Muvafakatten kastınız borcu kabul etmek midir?
-Hangi takip yolu ile takip açılmıştır?
-Takip kesinleşmiş midir?
-İcra Müdürü'nün talebi red gerekçesi nedir?
Bu soruları karşılayan bilgiler vermeniz, sorunuza daha kolay cevap almanızı sağlayabilir.

Saygılarımla...
Old 05-10-2007, 10:36   #3
johnross

 
Varsayılan muvafakat

-Borçlu dosyada maaş haczi kesintisinden 1/4 yerine 2/4 üne muvakat ediyor.
-İlamsız
-takip kesinleşmiştir
-İcra Müdürü borçlunun muvafakat vermesinden 1 hafta sonra gelip bu beyanından vazgeçmesinin hukuki gerekçesinin olmadığını belirtiyor..
Old 05-10-2007, 12:11   #5
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Aynı konuda bulabildiğim diğer Yargıtay kararları:

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/18717
K. 2006/21912
T. 23.11.2006

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İİK.'nun 83/a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklı ile yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de; ( Borçlunun hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunamayacağını bildirmesinin lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira bir malın ne derece haczedilemez olduğunun borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği )ifade olunmuştur.

Bu durumda, haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu, haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak, bu hakkından vazgeçebilir.

Somut olayda şikayetçi takibin kesinleşmesinden sonra 27.07.2004 tarihli haciz sırasında SSK.'dan almakta olduğu emekli maaşına haciz konulmasına muvafakat ettiğine yönelik beyanı yukarıda açıklanan nedenlerle geçerli ve süreklilik kazanan Yargıtay içtihatlarına uygun olduğundan, mahkemece haczin kaldırılması şikayetinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 23.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.



T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/130
K. 2006/3132
T. 21.2.2006


Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İİK.nun 83/a hükmüne göre aynı kanunun 82 ve 83. maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar geçerli değildir. Anılan maddede 82 ve 83. maddelerde açıkça bahsedilmesine rağmen özel kanun hükümlerine göre haczi caiz olmayan mal ve haklarında bu maddeye dahil bulunduğuna şüphe yoktur.

Buna karşılık borçlunun haciz sırasında veya ondan sonraki bir dönemde veya ondan sonraki dönemde belirli bir mal, maaş veya ücretin haczedilemezlik sıfatından feragat etmesi geçerlidir.

Somut olayda, 506 Sayılı Kanunun 121. maddesi gereğince haczedilemeyen Sosyal Sigortalar Kurumundan borçluya bağlanan emekli maaşının 13.12.2002 tarihinde haczedildiği anlaşılmaktadır. Ancak borçlu bu haczinden sonra 13.01.2003 tarihinde icra dosyasında bulunan beyanında emekli maaşından 150 YTL. kesilmesine muvafakat ettiğinden yukarıda zikredilen ilkeler uyarınca muvafakat ettiği haciz kısmı için icra mahkemesinde haczin kaldırılması için şikayette bulunamaz. Mahkemece şikayetin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 21.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 25-04-2008, 15:58   #6
av.mehmet baş

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1983/11113
K. 1984/916
T. 1.2.1984
#8226; HACZEDİLMEZLİK NİTELİĞİNDEN VAZGEÇİLMESİ ( Emekli Maaşı )
#8226; HACİZDEN SONRA HACZEDİLMEZLİK NİTELİĞİNDEN VAZGEÇME ( Emekli Maaşı )
506/m.121
2004/m.83,82
ÖZET : Borçlunun haciz yapılmadan evvelki devrede emekli maaşına haciz konulmasını bildirmesine rağmen hacizden sonra bundan vazgeçerek şikayette bulunmasına değer vererek, şikayeti kabul edip haczi kaldıran merci kararı yasaya uygundur.

DAVA: Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine; bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 21.11.1983 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR: Borçlu icra emrinin tebliği üzerine mal beyanında bulunduğu 31.7.1981 tarihli dilekçesinde, borcu kabulle S.S.Kurumu`ndan aldığı emekli maaşı üzerine haciz konulmasını ve borcun maaşından kesilmesini istemiştir.

Borçlu, emekli maaşı üzerine haciz vaazı nedeni ile süresi içinde ve 506 sayılı Kanunun 121. maddesine dayanarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur.

Haczedilmezlik şikayetinden iptidaen feragatın caiz olup olmadığı tartışma konusudur.

İİK.nun 83/a maddesinin amacını açıklayan gerekçede, borçlunun hacizden önce, sonuçlarını tahmin edemiyeceği cihetle bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira bir malın ne derecede haczedilmez olduğunun, borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği ifade olunmuştur.

O halde, borçlu haciz işleminden evvelki tarihte, alacaklı ile anlaşmak suretiyle ya da icra memurluğuna bu yolda açıklamada bulunarak bir mal veya maaş yahut ücretinin haczine izin vermesi kabul edilebilir bir ifade açıklaması değildir. Böyle bir irade beyanı, ancak haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde ortaya çıkarsa caiz sayılacaktır. Şu durumda, hacizden evvelki devrede feragatı ifade eden beyan ve tutumu ile borçluyu sorumlu tutmaya İİK.nun 83/a maddesi hükmü ve gerekçesi müsait değildir.

Olayda, borçlunun haciz yapılmadan evvelki devrede emekli maaşına haciz konulmasını bildirmesine rağmen hacizden sonra bundan vazgeçerek şikayette bulunmasına değer vererek, şikayeti kabul edip haczi kaldıran merci kararı yasaya uygundur.

SONUÇ : Açıklanan gerekçeye göre, alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438.maddeleri uyarınca merci kararının ( ONANMASINA ), 2868 sayılı Kanunun, ( 2-d ) maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, 1.2.1984 gününde, oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2004/12-167
K. 2004/185
T. 31.3.2004
#8226; BORÇLUNUN HACİZ SIRASINDA EMEKLİ MAAŞININ TAMAMINA HACİZ KONMASINA MUVAFAKAT ETMESİ ( Geçerli Olması )
#8226; HACZEDİLEMEZLİK ŞİKAYETİNDEN FERAGAT ( Haciz Sırasında Emekli Maaşının Tamamına Haciz Konmasına Muvafakatin Geçerli Olması )
#8226; HACİZ SIRASINDA EMEKLİ MAAŞININ TAMAMINA HACİZ KONMASINA MUVAFAKAT EDİLMESİ ( Geçerli Olması )
#8226; MUVAFAKATİN GEÇERLİ OLMASI ( Haciz Sırasında Borçlunun Emekli Aylığının Tamamının Haczedilmesine Muvafakat Etmesi )
#8226; EMEKLİ MAAŞININ TAMAMININ HACZEDİLMESİNE MUVAFAKAT ( Haciz Sırasındaki Muvafakatin Geçerli Olması )
#8226; AYLIĞIN TAMAMININ HACZİNE MUVAFAKATİN GEÇERLİ OLMASI ( Haciz Sırasındaki Muvafakat )
2004/m.83/a
ÖZET ava ( şikayet ) borçlu şikayetçinin muvafakatiyle, emekli maaşının tamamına haciz konulmasına ilişkin haciz işleminin iptali ve takibin durdurulması istemine ilişkindir. İİK.83-a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Bu durumda haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu, haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir. Somut olayda borçlunun muvafakati haciz sırasında olduğuna ve yukarıda açıklanan kurala uygun bulunduğuna göre, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü isabetsizdir.

DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 18.İcra Tetkik Hakimliğince davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.03.2003 gün ve 2003/140 E., 86 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 03.06.2003 gün ve 2003/10206-12983 sayılı ilamı ile; ( ...Alacaklı Sinan Arıcan vekili tarafından borçlu Firdes Şenol hakkında genel haciz yolu ile icra takibine geçilmiş ve örnek 49 numaralı ödeme emri adı geçene 25.01.2003 tarihinde tebliğ edilmiştir. Takibin kesinleşmesinden sonra 21.02.2003 tarihindeki haciz sırasında adı geçenin emekli maaşının tamamına haciz konulmasına muvafakat ettiği görülmektedir.

İİK.83-a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de "...borçlunun, hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira, bir malın ne derece haczedilmez olduğunun, borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği" ifade olunmuştur. Bu durumda haciz sırasında yada haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir.

Somut olayda borçlu Firdes Şenol'un muvafakatı haciz sırasında olduğuna ve yukarıda açıklanan kurala uygun bulunduğuna göre, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Dava ( şikayet ) borçlu şikayetçinin muvafakatiyle, emekli maaşının tamamına haciz konulmasına ilişkin haciz işleminin iptali ve takibin durdurulması istemine ilişkindir.

Şikayetçi Firdes Şenol vekili, davalı Sinan Arıcan tarafından şikayetçi aleyhine 4.224.450.000 TL. alacağın tahsili için icra takibine başlandığını, 21.2.2003 tarihinde haciz işlemi yapıldığını, Emekli Sandığından almakta olduğu emekli maaşının tamamı üzerine haciz konulması için 24.02.2003 tarihinde müzekkere yazılmasının davalı tarafça talep edildiğini, bu talebe binaen icra Müdürlüğünün, davacının almakta olduğu dul ve yetim maaşının tamamının haczedilerek dosyaya gönderilmesi için Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'ne müzekkere yazdığını, oysa, davacının maaşının tamamının haczine açık bir muvafakat vermediğini, vermesine imkan da bulunmadığını, zira bu maaşından başka hiçbir gelirinin olmadığını, bu işlemin, davacının rızası dışında zaptı okumadan imzalamasından yararlanılarak yapıldığını, esasen davacının okuma ve yazma bilmediğini, çok yaşlı olduğunu, yasaya göre dul ve yetim maaşının haczedilemeyeceğini ileri sürerek; haciz işleminin iptaline, takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir.

İcra Tetkik Mercii; icra müdürünün, borçlu ve ailesinin geçinmesi için gereken miktarı araştırıp saptadıktan sonra, haczedilecek azami miktarı belirlemek zorunda olduğu, salt muvafakate dayalı olarak maaşın tamamının haczine ilişkin işlemin bu nedenle yasaya uygun bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetçi borçlunun Emekli Sandığından almakta olduğu maaşın dörtte birinden fazla kısmı üzerindeki haczin kaldırılmasına, fazlaya ait istemlerin reddine karar vermiş; hüküm Özel Dairece yukarıdaki gerekçeyle bozulmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 31.03.2004 gününde oyçokluğu ile karar verildi.


T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/10724
K. 2004/15105
T. 14.6.2004
#8226; HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ ( 6672 Sayılı Kanuna Göre Esas Ücrete Munzam Tediyelerin Haczedilemeyeceği )
#8226; İKRAMİYENİN HACZE KABİL OLMASI ( İşçinin Aldığı İkramiyenin Maaş Olarak Nitelendirilebileceği İçin 1/4#8217;ünün Hacze Kabil Olması )
#8226; HACZİ KABİL OLMAYAN İŞÇİ ALACAKLARI ( İkramiye Fazla Mesai Evlilik Çocuk Zamları Ve Primler Ayni Yardımlar Tatil Ücretlerinin )
6772/m.4
1475/m.28
2004/m.16,82
ÖZET : 1475 Sayılı Kanunun 28. maddesine göre işçinin almakta olduğu maaşının ancak 1/4'ü haczedilebilir. İkramiye de ücretten sayıldığından aynı koşullarda haczini engelleyen bir yasa hükmü yoktur. 6772 Sayılı Kanunun 4. maddesinde ise; "fazla mesai, evlilik, çocuk zamları ve primleri, ayni yardımlar, hafta ve genel tatil ücretleri gibi esas ücrete munzam tediyelerin haczedilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Borçlu hakkında yapılan takibin kesinleşmesi üzerine Türk Telekom'dan almakta olduğu maaşın dışındaki diğer ödemelerine ( ikramiye, fazla mesai vs. ) ilişkin olarak icra müdürlüğünce haciz uygulanmıştır. Yasal süresinde borçlunun haczedilmezlik şikayeti üzerine icra mahkemesince maaşı dışında aldığı ikramiye üzerine konan haczin 6772 Sayılı Kanunun 4. maddesi gereği kaldırılmasına karar verilmiştir.

1475 Sayılı Kanunun 28. maddesine göre işçinin almakta olduğu maaşının ancak 1/4'ü haczedilebilir. İkramiye de ücretten sayıldığından aynı koşullarda haczini engelleyen bir yasa hükmü yoktur. 6772 Sayılı Kanunun 4. maddesinde ise; "fazla mesai, evlilik, çocuk zamları ve primleri, ayni yardımlar, hafta ve genel tatil ücretleri gibi esas ücrete munzam tediyelerin haczedilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Bu durumda ikramiyenin ¼'ünün haczi 1475 Sayılı Kanunun 28. maddesine göre kabil olmakla icra mahkemesinin aksine düşüncelerle borçlunun ikramiyesi üzerine konulan haczin tamamının kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 14.06.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/1623
K. 2003/4158
T. 4.3.2003
#8226; HACZEDİLEMEZLİK HAKKINDAN VAZGEÇME ( Takibin Kesinleşmesinden önce Haczi Mümkün Olmayan Malların Haczedilebileceği Yönünde Alacaklı ile Borçlunun Yapmış Olduğu Anlaşmanın Geçersiz Olması )
#8226; BORÇLUNUN HACZEDİLEMEZLİK HAKKINDAN VAZGEÇME ( Kesinleşmeden Önce Haczi Mümkün Olmayan Malların Haczedilebileceği Yönünde Alacaklı ile Borçlunun Yapmış Olduğu Anlaşmanın Geçersiz Olması )
#8226; GEÇERSİZ ANLAŞMA ( Takibin Kesinleşmesinden Önce Haczi Mümkün Olmayan Malların Haczedilebileceği Yönünde Alacaklı ile Borçlunun Yapmış Olduğu Anlaşmanın Geçersiz Olması )
2004/m.83/1,83/a
ÖZET : Borçlunun, hacizden önceki bir dönemde, haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklı ile yapmış olduğu anlaşma geçerli olmadığından, ihtiyati haciz sırasındaki kabul, takibin kesinleşmesinden önce olması sebebiyle geçerli değildir. Borçlu, haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından, haciz sırasında veya haciz işlemlerinin gerçekleşmesinden sonraki dönemde vazgeçebilir.

DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Sari temyiz itirazları yerinde değil ise de;

İİK. 83-a maddesi gereğince borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de "....borçlunun, hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira, bir malın ne derece haczedilmez olduğunu, borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği" ifade olunmuştur. Bu durumda haciz sırasında yada haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir. İhtiyati haciz sırasındaki kabul takibin kesinleşmesinden önce olduğundan ve yukarıdaki gerekçeler karşısında bu muvafakat geçerli değildir. Bu durumda merciin İİK.nun 83/1. maddesi gereğince inceleme yaparak sonucuna göre karar vermesi gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi 1/4 nispeti dışındaki haczin kaldırılmasına karar verilmesi de isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 04.03.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/3181
K. 2002/3965
T. 26.2.2002
#8226; HACZİ CAİZ OLMAYAN MALLAR VE HAKLAR ( Emekli Sandığınca Ödenecek Sosyal Yardım Zamlarının Haczedilememesi )
#8226; HACZİ KISMEN CAİZ OLAN MALLAR VE HAKLAR ( Dul Yetim Maaşının Borçlu Ailesi Efradına Tahsis Edilen Para Olması Nedeniyle Kısmen Haciz Konulabilmesi )
#8226; EMEKLİ SANDIĞINCA ÖDENECEK SOSYAL YARDIM ZAMLARI ( Haczinin Caiz Olmaması )
#8226; DUL YETİM MAAŞININ HACZİ ( Haczinin Kısmen Caiz Olması )
2004/m.82,83
5434/m.Ek.3
ÖZET : Emekli Sandığınca ödenecek sosyal yardım zamları haczedilemez. ( örneğin aile ve çocuk yardımı, yakacak zammı gibi maaşa eklenen farklar gibi paralar )Ancak bu neviden olmayan dul yetim maaşı, borçlu ailesi efradına tahsis edilen bir para olması itibariyle borçtan mesuliyetleri halinde mirasçıların maaşlarını İİK' nun 83. maddesi uyarınca haciz konulmasına yasal bir engel yoktur.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İİK' nun 82. maddesi haczi kabil olmayan İİK' nun 83. maddesi ise kısmen haczi caiz olan şeyleri düzenlemiştir. İİK' nun 83. maddesine göre ise maaş, tahsisat her türlü ücretler irtifa hakkı ve hasılatı emekli maaşları ve sandık tarafından belli aralıklarla ödenen sair iradlar anılan maddedeki esaslar dahilinde kısmen haciz olunabilir. Hak sahibine toplu biçimde bir defada yapılan ödemeler anılan maddede sayılanlar arasında değildir.

5434 Sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununda haczedilemeyecek şeyler belirlenmiştir. 2363 sayılı kanunla 5434 sayılı kanuna eklenen ek madde 3' e göre, Emekli Sandığınca ödenecek sosyal yardım zamları haczedilemez. ( örneğin aile ve çocuk yardımı, yakacak zammı gibi maaşa eklenen farklar gibi paralar )Ancak bu neviden olmayan. Dul yetim maaşı borçlu ailesi efradına tahsis edilen bir para olması itibariyle borçtan mesuliyetleri halinde mirasçıların maaşlarını İİK' nun 83. maddesi uyarınca haciz konulmasına yasal bir engel yoktur. Mercice bu kurallar ışığında şikayetin çözümlenmesi gerekirken İİK' nun 82/10 madde hükmü gerekçe gösterilerek istemin reddi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 26.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/28687
K. 2003/1161
T. 27.1.2003
#8226; ÇALIŞANLARIN MAAŞINDAN KESİLEN ANA PARA VE NEMANIN HACZİ ( Bunların Maaştan Sayılmasının Gerekmesi-Maaş Haczinin Mümkün Olması )
#8226; MAAŞ HACZİ ( Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun Gereğince Çalışanların Nemalarının Maaştan Sayılarak Haczinin Mümkün Olması )
2004/m.83
3417/m.2
ÖZET : 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun gereğince, çalışanların "maaşından kesilen ana paranın" ve buna ilişkin nemanın maaştan sayılması gerekeceğinden, İİKnun 83. maddesindeki koşullar dairesinde haczi mümkün olup, bunun için anılan tutarlar yönünden yasada öngörülen şartların yerine getirilerek ilgilisine ödenme aşamasına gelinmiş olması zorunludur.

DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve bu Tasarrufların Değerlendirilmesine dair Kanun gereğince çalışanların "maaşından kesilen ana paranın" ve buna ilişkin nemanın maaştan sayılması gerekeceğinden İİK.nun 83. maddesindeki koşullar dairesinde, haczi mümkündür. Ancak bunun için anılan tutarlar yönünden yasada öngörülen şartların yerine getirilerek ilgilisine ödenme aşamasına gelinmiş olması zorunludur. O halde merciice yukarıdaki ilkelere göre inceleme yapılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 27.1.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/12765
K. 2002/13798
T. 27.6.2002
#8226; HACZİ MÜMKÜN OLMAYAN MAL VE HAKLAR ( Haczi kabil olmayan malların haczedilebileceğine dair yapılan anlaşmanın durumu - Anlaşmanın hacizden önce veya haciz anında veya sonrasında yapılmasının etkisi )
#8226; ALACAKLI VE BORÇLU ARASINDAKİ ANLAŞMA ( Haczi kabil olmayan malların haczedilebileceğine dair yapılan anlaşmanın durumu - Anlaşmanın hacizden önce veya haciz anında veya sonrasında yapılmasının etkisi )
2004/m.82, 83, 83/a
ÖZET : Borçlunun haczinden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İİK' nun 83/a maddesi gereğince borçlunun haczinden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıya yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir.

Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de .....borçlunun haczinden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira bir malın ne derece haczedilemez olduğunun borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği ifade olunmuştur. Bu durumda haciz sırasında yada haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir.

Somut olayda şikayetçi Mehmet Baybaş, takip kesinleştikten sonra emekli maaşının haczi sırasında, emekli maaşının tamamının haczedilebileceğine ilişkin beyanı yukarıda açıklanan nedenle geçerlik ve süreklilik kazanan Dairemizin kararlarına uygundur. Bu durumda şikayetin reddine karar verilmek gerekirken kabulü isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 27.6.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.






T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1983/11113
K. 1984/916
T. 1.2.1984
#8226; HACZEDİLMEZLİK NİTELİĞİNDEN VAZGEÇİLMESİ ( Emekli Maaşı )
#8226; HACİZDEN SONRA HACZEDİLMEZLİK NİTELİĞİNDEN VAZGEÇME ( Emekli Maaşı )
506/m.121
2004/m.83,82
ÖZET : Borçlunun haciz yapılmadan evvelki devrede emekli maaşına haciz konulmasını bildirmesine rağmen hacizden sonra bundan vazgeçerek şikayette bulunmasına değer vererek, şikayeti kabul edip haczi kaldıran merci kararı yasaya uygundur.

DAVA: Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine; bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 21.11.1983 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR: Borçlu icra emrinin tebliği üzerine mal beyanında bulunduğu 31.7.1981 tarihli dilekçesinde, borcu kabulle S.S.Kurumu`ndan aldığı emekli maaşı üzerine haciz konulmasını ve borcun maaşından kesilmesini istemiştir.

Borçlu, emekli maaşı üzerine haciz vaazı nedeni ile süresi içinde ve 506 sayılı Kanunun 121. maddesine dayanarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur.

Haczedilmezlik şikayetinden iptidaen feragatın caiz olup olmadığı tartışma konusudur.

İİK.nun 83/a maddesinin amacını açıklayan gerekçede, borçlunun hacizden önce, sonuçlarını tahmin edemiyeceği cihetle bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira bir malın ne derecede haczedilmez olduğunun, borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği ifade olunmuştur.

O halde, borçlu haciz işleminden evvelki tarihte, alacaklı ile anlaşmak suretiyle ya da icra memurluğuna bu yolda açıklamada bulunarak bir mal veya maaş yahut ücretinin haczine izin vermesi kabul edilebilir bir ifade açıklaması değildir. Böyle bir irade beyanı, ancak haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde ortaya çıkarsa caiz sayılacaktır. Şu durumda, hacizden evvelki devrede feragatı ifade eden beyan ve tutumu ile borçluyu sorumlu tutmaya İİK.nun 83/a maddesi hükmü ve gerekçesi müsait değildir.

Olayda, borçlunun haciz yapılmadan evvelki devrede emekli maaşına haciz konulmasını bildirmesine rağmen hacizden sonra bundan vazgeçerek şikayette bulunmasına değer vererek, şikayeti kabul edip haczi kaldıran merci kararı yasaya uygundur.

SONUÇ : Açıklanan gerekçeye göre, alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438.maddeleri uyarınca merci kararının ( ONANMASINA ), 2868 sayılı Kanunun, ( 2-d ) maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, 1.2.1984 gününde, oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1970/11683
K. 1971/11554
T. 6.11.1971
#8226; FERAGAT ( Hacizden Önce Haczedilmezlikten )
#8226; HACZEDİLMEZLİKTEN FERAGAT ( Hacizden Önce )
2004/m.83
ÖZET : Hacizden önce, bir malın ya da hakkın haczedilmezlik niteliğinden feragat etmek geçerli değildir. Çünkü, borçlu, hacizden önce vazgeçmenin hukuki sonuçlarını bilebilecek durumda değildir. Öte yandan, bir malın haczedilebilirlik niteliği, ancak borçlu ve ailesinin haciz sırasındaki durumlarına göre belirlenebilir.

DAVA: Şikayetçi ( Alacaklı ) H.A. ile borçlu V.A`ya müteallik olmak üzere İSTANBUL 6/C İcra Hakimliği`nden verilen 27.8.1971 tarih ve 2550-7045 sayılı Karar`ın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daire`ye 23.10.1971 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR: İİK 83/a maddesine ait Millet Meclisi Adliye Encümeni mazbatasında ( Haciz edilmezlik ) sıfatından vazgeçmenin şümul ve derecesi açıklanmış ve 82 ve 83 üncü maddelerde yazılı ( haczi caiz olmayan mal ve hakların haczedilebileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların geçerli olmadığı hususlarının hükme bağlandığı, maddede sarahaten bahsedilmemesine rağmen özel kanun hükümlerine göre haczi caiz olmayan hakların da bu madde kapsamına dahil bulunduğu, borçlunun hacizden evvel böyle bir vazgeçmenin neticelerini tahmin edemeyeceği, bundan başka bir malın haczedilemez olduğu, ancak borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre tesbit edilebileceği ve şu hale göre borçlu bir malın haczedilemezlik sıfatından önceden feragat etmiş olsa dahi haciz sırasında o malın haczi caiz olmadığını dermeyan edebileceği ) tebaruz ettirilmiştir. Tetkik konusu olayda ( Vazgeçme ) 9.8.1971 gününde yani hacizden on gün önce vuku bulduğu halde maaş haczi 19.8.1071 tarihinde yapılmıştır. Hacizden evvelki feragatı ile borçluyu ilzam etmeye 83/a maddesi hükmü elverişli değildir.

SONUÇ : Varit olmayan temyiz itirazının reddiyle merci kararının İİK`nin 366 ve HUMK`nin 438 inci maddeleri uyarınca ONANMASINA, 16.11.1971 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
tayin çıkmış ancak kurum muvafakat yazısını vermiyor zeyrek Meslektaşların Soruları 2 04-09-2007 15:23
Evlat edinmede muvafakat Av.Neşe Meslektaşların Soruları 3 02-03-2007 14:28
Tapuda Ölmüş Kimse Adına Sahte Kimlikle Yapılan Satışlar Ve Sahtekarlıkla Yapılan Kaz terazinin kefesi Meslektaşların Soruları 2 26-08-2006 18:09
Maas Haczıne Muvafakat Av. Şehper Ferda DEMİREL Meslektaşların Soruları 5 24-09-2003 17:10


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05934000 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.