Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İkinci defa verilen sürenin kesin süre olması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 27-07-2009, 12:55   #1
avukat152

 
Varsayılan İkinci defa verilen sürenin kesin süre olması

Müvekkilime karşı açılmış bir boşanma davası mevcut. Müvekkilim ilk celsede avukat tutacağını ve sonrasında beyanda bulunacağını söyleyerek süre istemiş. İkinci duruşmaya da katılarak tekrar avukat tutmak için süre istemiş. Mahkeme ara kararında sadece "davalıya avukat tutması için gelecek celseye kadar süre verilmesine" şeklinde karar vermiş, beyanda bulunması için herhangi bir süre öngörmemiştir.

Usul hukukunda hakim tarafından ikinci defa verilen sürenin kesin süre ihtaratı yapılmasa da "kesin süre" sayılacağı kabul edilmiştir. Şimdi olayımızdaki durumda, müvekkil tarafından çıkarılan vekaletnameyi duruşmada ibraz ederek beyanda bulunmak için süre istemek mümkün müdür ? Yoksa kesin süre itirazıyla karşılaşabilir miyiz?

Saygılar...
Old 27-07-2009, 13:22   #2
uye8490

 
Varsayılan

Kesin süre verilirken kesin sürenin sonuçlarına ilişkin ihtarın da yapılması gerekiyor.

Anlattığınız olayda bir kesin süre yok gibi görünüyor.

Ayrıca "kendisini avukatla temsil etmesi için süre verilmesine" ilişkin ara karar biraz tuhaf geldi.Taraflar davanın her aşamasında bir avukata vekalet verebilirler.
Old 27-07-2009, 14:02   #3
avukat152

 
Varsayılan

Tamamen hakimin zapta geçirdiği şekliyle yazdım. Mahkeme beyanda bulunmak üzere bir süre vermediği için bana da olayda kesin süre var gibi gözükmedi. Teşekkür ediyorum. Saygılar
Old 28-07-2009, 17:29   #4
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın avukat152;
Sayın Özgür DİKTAŞ tarafından konuya çok güzel açıklık getirilmiş. Belirttiği gibi kesin sürenin sonuçlarına ilişkin herhangi bir ihtarın yapılmamış olması yönüyle söz konusu süre verme işlemi "kesin süre" niteliğinde değil. Kendisini avukatla temsil etmesi için verilen süreyle hakmin kastı, davaya ilişkin cevaplarını sunması için davalıya verilmiş bir süre gibi görünüyor. Zira davalıyı vekille temsil eden kimse yok ve kendisi de herhangi bir beyanda bulunmuyor. Davanın seyri ve dosyanın tekemmülü açısından davalı tarafın cevap vermesi gerektiği için hakim bu şekilde bir ara karar oluşturmuş olabilir. Ancak hukuken bir hükmü yok. Saygılarımla..
Old 29-07-2009, 07:40   #5
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Kesin sürenin düzenlenmiş olmasının amacı yargılamanın uzamasını önlemektir. Haliyle davalı müvekkiliniz iki celsedir gidip "kendini vekil ile temsil ettireceğini" ifade etmiş ise bu durumun yargılamayı uzatıyor oluşu nedeni ile hakim bu yönde bir ara kurmuş olabilir. Ancak elbette hiç kimsenin kendini vekil ile temsil ettirme zorunluluğu bulunmadığından bu yönde kurulan ara kararın herhangi bir hükmü yoktur. Benim kanaatimce de hakimin amacı davaya cevap verilmesini sağlamak.

Dolayısıyla burada müvekkilinizin kaybı sadece davaya cevap süresini geçirmiş olması yönünden söz konusu olacaktır. Ancak böyle bile olsa bence kendini vekil ile temsil ettirmeyen kişi şayet davaya cevap süresi içerisinde cevaplarını sunmamış ise o aşamadan sonra kendini vekil ile temsil ettireceğini dahi söylese [davaya cevap süresi içerisinde HUMK m.197 uyarınca bir süre uzatımı talep etmemiş ise (etti ise de Mahkemece kabul olunmalı elbette)] zaten yasal süreden sonra davanın inkarı kapsamında kalan hususları ileri süremeyeceği kanaatindeyim. Burada verilen süre, kesin süre mi normal süre mi kısmı o nedenle çok da önemli değil.

Cevap yönünden, davanın inkarı kapsamı dışında ileri süreceğiniz yeni hususlar yok ise zaten durumun sizin için sorun yaratmayacağı düşüncesindeyim. Ama bahsettiğiniz durumda ben karşı yan vekili olsam, yasal süresi içerisinde sunulmayan cevap dilekçesinde, davanın inkarı kapsamı dışında kalan hususları kabul etmiyorum derdim Ancak karşı yan muvafakat ederse savunmayı genişletebilirsiniz, dolayısıyla normalde cevap dilekçenize yazacağınız ne varsa siz yine de yazın derim.
Ayrıca boşanma davalarının kamu düzenini de ilgilendiren bir yanı olduğundan hakimler de daha farklı yaklaşabiliyor.

Yargıtay HGK 05.02.1992 tarihli 1991/4-588 E. 1992/30 K. sayılı kararı; "Davaya süresinde cevap verilmemesinin başlıca iki sonucu vardır. Bunlardan ilki, davanın esasına girilmesi durumudur. Örneğin, davalı artık ilk itirazda bulunamaz. İkincisi ise davalının davayı inkâr etmiş sayılmasıdır. Davalı inkâr çerçevesi dışında, savunmayı genişletme yasağı içine girmiş olur."
Old 29-07-2009, 16:09   #6
Hasan Coşkun

 
Varsayılan

HUMK 163 e göre verilen ikinci süre kanundan dolayı kesindir.Bunun için herhangi bir ihtarata gerek yoktur.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
delil listesi - kesin süre - kesin sürenin tarafın yokluğunda verilmesi ve tebliği serdarserdar Meslektaşların Soruları 4 04-03-2010 14:07
Cevap Süresinin İkinci Defa Yenilenmesi? ilimdar Meslektaşların Soruları 2 10-02-2009 22:32
Teminat yatırılması için verilen kesin süre Av.Yasemin Meslektaşların Soruları 3 13-11-2008 16:04
Belge aslının ibrazı zorunluluğu, onaysız fotokopi ve bu konuda verilen kesin süre ! Av. İshak Altınöz Meslektaşların Soruları 2 17-03-2008 18:09
Delil bildirmek üzere 2. kez verilen süre kesin süremidir? Av.Yasemin Meslektaşların Soruları 6 05-04-2007 13:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05515695 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.