Ortaklığın Giderilmesi ve Satış Zamanaşamı

Merhabalar sevgili meslektaşlarım.
Sizlere sormak istediğim konu ortaklığın giderilmesi davasındaki sürelerle ilgili. 1992 yılında kesinleşmiş bir ortaklığın satış suretiyle giderilmesi kararı var. Yıllar yıllar geçmiş, türlü türlü hukuki sorun ile karşılaşılmış ve nihayetinde 2011 yılında taşınmaz satışa çıkmış ve alıcı çıkmadığından satış düşmüş. 2013 yılında da satış müdürlüğü satış dosyasını düşürdü.

Bugün müvekkillerim, satış dosyasının yenilenerek taşınmazın tekrardan satışa çıkarılması konusunda talepte bulunmuşlar fakat müdürlük zamanaşımı nedeniyle tekrardan ortaklığın giderilmesi davası açmak gerekliliğinden bahsetmişler.

Bu kuralın yasal dayanağı nedir? Tekrardan ortaklığın giderilmesi davası açıp sonlandırmamız tahminen 5 sene sürer? Tavsiyelerinize açığız...

Teşekkürler

Alıntı: Yazan Av.Gümüş Merhabalar sevgili meslektaşlarım. Sizlere sormak istediğim konu ortaklığın giderilmesi davasındaki sürelerle ilgili. 1992 yılında kesinleşmiş bir ortaklığın satış suretiyle giderilmesi kararı var. Yıllar yıllar geçmiş, türlü türlü hukuki sorun ile karşılaşılmış ve nihayetinde 2011 yılında taşınmaz satışa çıkmış ve alıcı çıkmadığından satış düşmüş. 2013 yılında da satış müdürlüğü satış dosyasını düşürdü. Bugün müvekkillerim, satış dosyasının yenilenerek taşınmazın tekrardan satışa çıkarılması konusunda talepte bulunmuşlar fakat müdürlük zamanaşımı nedeniyle tekrardan ortaklığın giderilmesi davası açmak gerekliliğinden bahsetmişler. Bu kuralın yasal dayanağı nedir? Tekrardan ortaklığın giderilmesi davası açıp sonlandırmamız tahminen 5 sene sürer? Tavsiyelerinize açığız... Teşekkürler

Müdürlük, zamanaşımı nedeniyle tekrar ortaklığın giderilmesi davası açmak gerekliliğinden bahsetmiş olabilir.
Her ne kadar satış yoluyla ortaklığın giderilmesi ilâmı 10 senede zamanaşımına uğrarsa da bu re'sen müdürlük tarafından veya mahkemece gözetilecek bir husus değildir. Def'i dir; itiraz değildir ki, re'sen gözetilsin.

Öte yandan, taşınmazın 2011 yılında ( bu ilâma istinaden) satışa çıktığını belirtmişsiniz ki, bu da zamanaşımı süresinin, bu gün itibariyle dolmadığını göstermektedir.

İcra Müdürünün red talebi hakkında şikayet yoluna gitmeniz gerekecektir; şikayet mercii, zamanaşımını re'sen nazara almayacaktır. Kolay gelsin...

Yanıtınız için teşekkürler.
Defi olduğu konusunda haklısınız. Ancak muhtemelen bu defi bir şekilde karşımıza çıkacaktır.Taraflar bu defi'yi hangi aşamada ileri sürebilirler? Kıymet takdiri yapıldıktan sonra mı, satış ilanı tebliği ile mi?
Satış kararı ile birlikte 1994 yılında satışa geçilmiş ancak 2003 yılına kadar süren işlemlerden sonra taraflar satış günü almamış ve satış düşmüş. 2009 yılında tekrardan satış talebinde bulunulmuş, dosya yenilenmiş ve 2013 yılında bu satış da düşmüş...

T.C. YARGITAY
6.Hukuk Dairesi
Esas: 1984/9595
Karar: 1984/9898
Karar Tarihi: 22.10.1984
ÖZET: Satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş olan davada satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmiş ve kesinleşmiştir. Anılan kesinleşme kararında zamanaşımı 10 yıldır.
(1086 S.K. m. 178, 179, 237)
Dava: Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan (A.) ve (E.E.) tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Dava, 2 parça taşınmazın ortaklığının giderilmesine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş, hükmü bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.

Dava konusu taşınmazlara ilişkin açılan ortaklığın giderilmesi davası sonucu satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, iş bu karar 10.4.1984 tarihinde kesinleşmiştir. Bu gibi ilanlar kesinleşme tarihi itibariyle 10 yıllık zaman aşımına tabidir. Henüz bu süre dolmadan 15.3.1984 tarihinde iş bu dava açılmıştır. Kaldı ki 1982 yılında bu ilama dayanarak taşınmazların icra memurluğundan satışının istendiği anlaşılmakla Borçlar Kanunun 133/2 maddesi uyarınca zamanaşımı katedilmiştir. Aynı yasanın 135/1. maddesi uyarınca zaman aşımının kati halinde kat'ıdan itibaren yeni bir müddet cereyan etmeye başlar. Bu bakımdan satışa ilişkin iş bu ilam zaman aşımına uğramadığından ortada kesin hüküm mevcut bulunduğundan davanın bu yönden reddi gerekirken aksi görüş ve düşünce ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA 22.10.1984 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları


YARGITAY 6.HUKUK DAİRESİ

Esas no: 1994/5710

Karar no: 1994/6000

Tarih: 02.06.1994

SATIŞ YOLU İLE ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİNE İLİŞKİN İLAM

ZAMANAŞIMI KONUSU

YENİDEN DAVA AÇILABİLMESİ
ÖZET: Satış yolu ile ortaklığın giderilmesine ilişkin ilama dayanan takip, son işlem üzerinden on yıl geçmesi nedeniyle zamanaşımına uğramakta ve infaz edilemez duruma gelmektedir. Ancak, yeniden ortaklığın giderilmesi davası açılması olanağı vardır.

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, taşınmaz malın ortaklığının giderilmesi istemidir. Mahkemece, kesin hüküm nedeni ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkeme, aynı konuda daha önce açılan ortaklığın giderilmesi davasının sonuçlandığını ve satış kararı verildiğini, bu nedenle aynı konuda yeniden dava açılamayacağından bahisle davanın reddine karar vermiştir.

Dava konusu taşınmaz malın satılarak ortaklığının giderilmesine 06.05.1968'de karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiş ancak karar infaz edilmemiştir.

11.04.1940 tarih ve 70 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve İcra İflas Kanununun 39. maddesi hükmü gereğince ilama dayanan takip son işlem üzerinden 10 sene geçmekle zamanaşımına uğramaktadır. Olayımızda, belirtilen 10 yıl geçmiş olduğundan birinci kararın infaz kabiliyeti yoktur. Ancak, yeniden ortaklığın giderilmesi davası açılabilir. Bu bakımdan işin esası incelenmek suretiyle bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi hatalı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.06.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yanıtlarınız için teşekkürler Sevgili Meslektaşlarım.
Bu konuda biraz araştırma yaptım. Bazı meslektaşlarıma danıştım. Anladığım kadarı ile ilam üzerinden 20 yıl bile geçse, ilam kesinleşme tarihinden sonra 10 yıl içinde satış istenmişse burada zamanaşımı işlemiyor. Yani benim olayımda karar 1992 senesinin ama 1993 senesinde bu karar uyarınca satış isteniyor. Ancak satış düşüyor. Sonra 2 yenileme daha yapılıyor ve dosyadan satış yapılamadan bugüne geliyor. Ben ilam kesinleşmesi üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen arada yapılan ve yenilenen satış talepleri nedeniyle zamanaşımının işlemeyeceği görüşüne vardım. Sizce doğru mudur?