Feragatten dönme

Merhabalar
Görülmekte olan bir menfi tespit davasında ( benim müvekkilimin okuma yazması yok. İki kızı elinden yüksek miktarlı senet alıp,birinin arkadaşına ciro ediyorlar o da icraya koyuyor, tebligatlar anneye aldırılıyor, takip kesinleşiyor ve sonrasında kadıncağızın gayri menkulü üzerine haciz konup satış işlemleri başlatılıyor. ) bu aşmada süreçten haberdar olup menfi tespit davası ve suç duyurularında bulundum. Mahkeme%15 teminat karşılığında satıştan elde edilen paranın alacaklıya verilmemesine karar verdi. Ancak miktar yüksek olduğu için biz bu parayı da henüz yatıramadık. Kıymet takdirine itiraz ettik bir taraftan o dava devam ediyor. Savcılık ise suç duyurumuz ile ilgili henüz bir karar vermedi. Neyse benim müvekkilim çok yaşlı. Bir gün kızları ve asıl dosya alacaklısı gözüken şahıs eve gelip pişmanız diyerek, özür diliyorlar. Sonrasında da gel icra dairesine gidip hacizden vazgeçelim senin de imza atman gerek diyerek kadıncağızı menfi tespit davasının görüldüğü mahkemeye götürüp davadan feragat ettiriyorlar. O gün dosyanın hakimi olmadığı için başka bir hakimden havale aldırıp dosya ya koyuyorlar. Aynı gün noterden beni de azlettiriyorlar. Sonrasında durumdan haberdar olduğumuzda bir kaç gün sonra feragatin hata ve hileye dayanılarak olduğu ve gerçek beyanı ortaya koymadığı yönünde bir dilekçe dosya ya koyduk.( yeniden vekaletname alarak ) Savcılığa da tekrara suç duyurusunda bulunduk. Bu konuda çok fazla yargıtay kararı bulamadım. Hakim duruşma da öncelikle bu hususu çözmekle yükümlü. Elinde bu nitelikte karar olan varsa benimle paylaşabilir mi ? Uzun oldu kusura bakmayın. Şimdiden teşekkür ederim.

Çok gecikmiş bir yanıt olacak ancak daha sonra araştıracak arkadaşlar için bilgilendirme ve emsal olmuş olsun. Biz de bir boşanma davamızda, önce feragat eden ve daha sonra feragatinden dönmek isteyen bir müvekkilimiz için bu konuyu araştırmış olduk ve Mahkemeden de feragat beyanının iptali kararı alarak davaya devam etme olanağı bulduk.

“Feragat” müessesi HUMK'nun 95.maddesinde ve 6100. Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307-312 maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre “feragat kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğurmakla ve bu bildirimden sonra tek yanlı irade beyanı ile feragattan dönülmesine olanak olmamakla beraber, feragata ilişkin irade açıklamasının gerçeği yansıtmadığı, yanılgı ile ya da baskı altında yapıldığının bildirilmesi halinde bu halin mahkemece, ya aynı dava içerisinde ya da başka bir dava ile hadise şeklinde incelemesi olanaklı ve gereklidir.” (Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin E. 2005/11765 K. 2005/12037 T. 15.11.2005).

Bu bağlamda duruşmada Asil baskı altında kaldığını beyan etti, Mahkeme de "Mevcut dosya kapsamına göre ve HMK 311/son maddesi gereğince davacının feragat beyanının iptaline" karar vererek davayı görmeye devam etti. Son olarak belirtmeliyim ki biz feragati de feragatten dönmeyi de dilekçe ile talep etmiştik, hakimse her ikisi için de duruşma esnasında karar vereceğini belirtmişti, öyle de yaptı.