alkolik babanın kısıtlanması

Arkadaşlar herkese merhaba,
Müvekkilimin babası ciddi derecede alkolik ancak tedaviye yanaşmadığı gibi mevcut menkulleri de elden çıkararak aileyi ciddi bir yoksulluğa sürüklemektedir. Bu durumda kısıtlama kararı alınması mı gereklidir? Kısıtlama kararı için sağlık kurulu raporu mu gerekir? Son olarak da hakim kısıtlama kararı vermeden önce kısıtlanacak kişiyi dinler mi?
Şimdiden teşekkürler...

Hakimin muhakkak dinlediğini biliyorum. bu yüzden de süreç uzayabiliyor. Tedbir talepli olursa daha sağlam olur.
konunun tartışıldığı linkler için;

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=18559

yargıtaydan savurgan eşe kısıtlama
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=17629

usule ilişkin;
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=21670

Kısıtlama Yargıtay Kararları
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=33327

Sn. ÇUHADAROĞLU,
Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim. Daha önceden karşılaşmadığım bir durum olduğu için, hakim dinlediğinde ne gibi sorular soracaktır, biliyorsanız paylaşabilir misiniz? Sonuçta gerçekten alkol bağımlılığı olup bunu itiraf edebilecek kimse az sayıdadır, müvekkilimin babasının da inkar etme olasılığı bulunmaktadır.

Dinlemeden kasıt, kısıtlanması istenen kişinin bu konu ile ilgili savunması değildir. Konu sağlık problemidir fakat sonucunda verilecek olan karar kişisel hakları etkileyen bir karar olacaktır. bu yüzden en az bir kez hakim tarafından dinlenilmesi ihtiyacıdır.Girdiğim duruşmada hakimin sorusu üzerine alkol kullandığını, fakat alkol sebebi ile ailesini sıkıntıya sokmadığını ifade etmişti, bunun üzerine günde ne kadar içtiğini sormuştu.davalı da hergün içmediğini fakat 1-2 duble içtiğini söylemişti. Bunlar hatırladıklarım. Kendi davam değildi bu yüzden akıbetini bilmiyorum.Eğer bulabilirsem size daha ayrıntılı bilgi verebilirim. Ama fikrimi söylemek gerekir ise boşanma davalarında olduğu gibi, eğer kişi tebligat almış ve duruşmalara katılmamışsa hakim yokluğunda diğer delilleri takdir ederek karar verebilecektir. Burada kritik nokta tebligat alıp almamasıdır diye düşünüyorum.

Dinlenilmeden karar verilemeyeceği, fakat sağlık raporu gerektiği ile ilgili ;

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 2000/5804
Karar: 2000/6195
Karar Tarihi: 11.05.2000

HACİR ALTINA ALINMA İSTEMİ - KİŞİDE URAF AYYAŞLIK SUİHAL VEYA SUİİDARE DURUMUNUN BULUNMASI - HACİR KARARINA ANCAK ŞAHSIN DİNLENİLMESİNDEN SONRA KARAR VERİLEBİLECEĞİ - DAVALI DİNLENMEDEN HÜKÜM KURULMASININ İSABETSİZLİĞİ

ÖZET: Uraf, ayyaşlık, suihal veya suiidare sebebi ile bir kimsenin hacrine ancak kendisinin dinlenmesinden sonra hükmolunabilir. Davalı dinlenmeden hüküm kurulması isabetsizdir.

(743 S. K. m. 359)

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar: 1- Uraf, ayyaşlık, suihal veya suiidare sebebi ile bir kimsenin hacrine ancak kendisinin dinlenmesinden sonra hükmolunabilir. Davalı dinlenmeden hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. (MY. md. 359)

2- Kabule göre de; Toplanan delillerden dosyada bulunan resim ve belgelerden davalı Ali Kabanın suiidare içinde olduğu, haklarını koruyamadığı, mal varlığı olmasına rağmen kendisini ve ailesini zarurete maruz bıraktığı belirlenmiştir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması da bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi. 11.05.2000 (¤¤)



T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 1996/1035
Karar: 1996/2203
Karar Tarihi: 07.03.1996

VESAYET DAVASI - İSRAF AYYAŞLIK SUİHAL VE SUİ İDARE SEBEBİYLE HACİR ALTINA ALINMA - BİR KİMSENİN HACRİNE ANCAK KENDİSİNİN DİNLENMESİNDEN SONRA HÜKÜM OLUNABİLECEĞİ

ÖZET: İsraf, ayyaşlık suihal ve sui idare sebebiyle bir kimsenin hacrine, ancak kendisinin dinlenmesinden sonra hüküm olunabilir. Mahkemece vesayet altına alınması istenen dinlenmeden karar verildiği gibi ayyaşlık tüm beden fonksiyonlarını ilgilendirdiğinden bu konuda sağlık kurulu raporu alınmadan karar verilemez.


(743 S. K. m. 359)

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

İsraf, ayyaşlık suihal ve sui idare sebebiyle bir kimsenin hacrine, ancak kendisinin dinlenmesinden sonra hüküm olunabilir. (MK. m. 359) Mahkemece vesayet altına alınması istenen dinlenmeden karar verildiği gibi ayyaşlık tüm beden fonksiyonlarını ilgilendirdiğinden bu konuda sağlık kurulu raporu alınmadan da karar verilemez.

Mahkemece yapılacak iş, vesayet altına alınması isteneni dinlemek, varsa onun da göstereceği delilleri toplamak, ayyaşlık iddiası yönünden sağlık kurulu raporu almak, sonucuna göre tüm delilleri birlikte takdir ederek bir karar vermekten ibarettir. Bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.

Temyiz olunan hükmün gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, Harçlar Kanununun 13/J maddesi uyarınca harç alınmaması gerekirken, alınmış olan harcın yatırana geri verilmesine, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına oybirliği ile karar verildi. 07.03.1996 (¤¤)

Sn. ÇUHADAROĞLU,

Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim, çok faydalı oldu. İyi çalışmalar dilerim...