Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Agir Ceza Baskanını Sikayetine Dair

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-12-2007, 20:24   #31
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

Sayın muzaffererdoğan
Alıntı:
Yazan muzaffererdogan
Sizce bir yargıcın fuhuştan yakalanmık bir kadını sorgularken sen erkeklerle para karşılığı cinsel ilişkiye giriyormuşsun demesi mi doğrudur yoksa sen o.. musun, o...luk mu yapıyorsun demesi mi? Burada en baştan aşağılama kasdı kendisini ifade ediyor gibime geliyor.
Saygılar.

Hukukçu55 meslektaşımızın söylemi ile sizin değindiğiniz söylem arasında çok ince bir fark var. vermiş olduğunuz örnekten alıntı yaparak bahsettiğiniz o.... derneği diye bir dernek olsa ve siz hakim olsaydınız önünüze gelen bu olayda o... derneği yerine erkeklerle para karşılığı cinsel ilişkiye girenler derneği şeklindemi yazacaktınız kararınızı? ben burda bir hakaret kastı göremiyorum. sonuçta dernek ismi şu veya bu
Old 15-12-2007, 00:04   #32
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Ama Cengiz Bey"in,her gerçek ve tüzel kişi hukuken korunmaya değer sözüne katılmakla birlikte,burada konu,tüzel kişiliğe kavuşmamış ve faaliyet ve amaçlarının kanuna(kamu çıkarlarına) uygun olup olmadığı tartışılan ve başvurusu reddedilen bir dernek oluşumu hareketi olduğu için,bu aykırılıkları nedeniyle izin alamamış olmasını uygun bulduğumu yazmış bulunuyorum.Belki Cengiz Bey,bu derneğin faaliyetini kamusal yararlara aykırı bulmuyordur.


Sayın Hatun Olguner,
1- Türk Medeni Kanunu'nun 59 maddesinin ilk fıkrası şu şekildedir: "Dernekler, kuruluş bildirimini, dernek tüzüğünü ve gerekli belgeleri yerleşim yerinin bulunduğu yerin en büyük mülki amirine verdikleri anda tüzel kişilik kazanırlar." Dolayısıyla ortada tüzel kişiliği olan bir dernek vardır.
2- Türk Medeni Kanunu'nun 57/1 maddesine göre "Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir." Yine Dernekler Kanunu'nun 3. maddesi de aynı kuralı "Fiil ehliyetine sahip gerçek veya tüzel kişiler, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir." şeklinde yinelemiştir. Dolayısıyla "başvurunun reddedilmesi" ya da "izin alınamaması" sözkonusu olamaz.
3- Forumda tartışılan konu derneğin amacının yasaya, kamu çıkarına vb. uygun olup olmadığı değildir.
4- Yasaya aykırı derneğin bile hakları vardır. Aynı, sanığın hakları olduğu gibi.
5- Derneğin faaliyet amacını bilmiyorum. "Belki Cengiz Bey,bu derneğin faaliyetini kamusal yararlara aykırı bulmuyordur." şeklindeki tümcenizin bir ima içerip içermediğini de. Ancak bu tümceyi yakışıksız buldum.
6- Hayretim, sözettiğim forumda hukukçunun dili ile ilgili kararlarda çok daha hafif sözler hakaret sayılmasına ve bu kararları foruma sizin eklemenize rağmen, bu konuda farklı düşünmeniz ve "böyle derneğe müstehak" anlamına gelecek düşünceler dile getirmenizedir. Bir hukukçu insan olarak eşcinselliği iğrenç bulabilir (ben öyle buluyorum örneğin), onaylamayabilir, (yine benim gibi) ergenlik çağında bir çocuğu olduğundan bu konuda daha da hassas olabilir; ancak eşcinsel olduğu için bir gerçek kişinin ya da eşcinsellerin kurduğu bir derneğin sırf bu nedenle tüm haklardan mahrum bırakılmasını savunamaz, savunmamalıdır. Hukuk herkes için yoksa, yok demektir.
Saygılarımla.
Old 15-12-2007, 00:42   #33
korayoz

 
Varsayılan

sayın hatun olguner ilk yazdığınız mesajları silmişsiniz sanırım konu bütünlüğü bozulmuş. herşeyi boşu boşuna yazmış gibi olduk .
Old 15-12-2007, 01:04   #34
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Cengiz Bey ;

Dernek kurulmuş,valilik tarafındanfeshi istenmiş ve sonuçta bu istem mahkemece kabul edilmiş. Derneğin kuruluşuna izin istemi yok gerçekten,ama sonuç olarak bu kamusal kaygı ve çıkarlar nedeniyle fesih kararı yönlenmiş. Konunun özü bu.

Ben de dedim ki,asıl sorun bireyin ve toplumun karşılıklı sağlığı.Mahkeme bunun takibinde,hakaret etme kastı neden taşısın? Belki mahkeme şunu demek istedi : "Toplumdaki yaygın kanılar ve tanımlar böyledir,toplum size bu kavramlarla yaklaşıp dışlayacak,tedirgin olacak,tedirgin edecek,adres göstermeyin,önyargıların hedefi olmayın, yanlış yoldasınız. " Mahkeme koruyucu olmak için de engellemek istemiş olabilir. Hakaret kastı düşünmek istemiyorum bile. Hiç kimsenin,özellikle sağlıksız ve sorunlu,korunmaya ve desteklenmeye muhtaç kişileri hakir görmeye hakkı olamaz. Bunların dernek kurarak durumlarının devamına değil,sağlıklarına kavuşmalarına yardımcı olmak ve yönlendirmek hukukçunun da,sosyal ödevli devletin de önceliği olmalı.

Aslına bakarsanız devlet her bireyin her tür sağlık, eğitim ,kişisel gelişiminden sorumludur. Ben derneğin faaliyetini kamu yararına aykırı bulmayabileceğiniz ihtimalini,fikir hakkınız olarak düşündüm,herhangibir ima yok. Ben karşı olduğumu açıkça yazdım.

Bunlar hakarete müstehak demiyorum,mahkemede hakaret kastı olamaz,yoktur diyorum

Ama bir yön dikkatimi çekiyor,genelde karşımızdaki insanlara kırıcı ve incitici,negatif kanaatlarimizi daha cömertçe sunuyoruz. Ulusal alışkanlığımız ve iletişim tarzımız bu. Birbirimize güzel duygu ve düşünce aktararak pozitif mesaj vermeği sevmiyor,bir hata yakalayıp bunu da işleyerek negatif iletişim kurmayı tercih ediyoruz. Şimdiye kadar yazdığım onlarca mesajın hiçbirine pozitif bir beyanınız olmadı,bugün bu hayret mesajınızla ve negatif tarafından bir karşılaşma olunca şaka ile karışık sitem ettim.
Old 15-12-2007, 01:17   #36
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

İlk yazdığım mesajları Suat Bey ilgili oldukları başka alana taşıdı.Konu bütünlüğünü bozmayacak şekilde. İki yere bölünen mesajlardan lüzumsuz tekrar olanları da ben sildim. Ama geriye kalanlar da aynı formatta Sevgili Korayaz Kardeşim,yeterince süslü, üzülme.
Old 15-12-2007, 01:22   #37
korayoz

 
Varsayılan

kesinlikle luzümsuz tekrar değil size tepki gösterilen mesajlardı. lütfen yazdıklarınızı silerek belki hata yaptığınızı farkettiniz. bunu söylemekten çekinmenize gerek yok.
Old 15-12-2007, 01:33   #38
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Evet, sayın Olguner'in "hayret ettiğim" mesajı silinmiş. Acaba kendisi mi sildi, yoksa başka foruma taşınırken yolda kamyondan mı düştü?
Old 15-12-2007, 07:48   #39
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Defalarca tekrar edilmiş mesajlarımın tümünde aynı ifadeler ve düşünceler var,sizin tepkilerinize konu olanlar hangileriydi bilmiyorum ama,kalan mesajlarda da aynı düşünceler,üstelik yine tekrarlar içererek yeralıyor.
Hata ettiğimi düşünsem bunu da yazarım. Sizin tepkiniz,benim inanç ve doğrularımı değiştirmem için yeterli değil,ayrıca sizin düşünce veya tepkinizin tartışılmaz doğru olduğunu düşünmeye de imkan yok.

Cengiz Bey,yazdıklarım ve düşüncelerim mesajlarda aynen devam ediyor,hayret etmeye devam edebilirsiniz. Hayret etme hakkınız var,ben buna itiraz edemem.
Old 15-12-2007, 08:50   #40
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Bana "hayret etme hakkı" bahşettiğiniz için teşekkür ederim.
Yazarı tarafından silinmiş olsa da sayın Av.Suat Ergin'in şu mesajında hayret ettiğim mesajın bir bölümü var:
Alıntı:
Ben Hukuk ve Türkçe Çalışma Grubu Koordinatörü olduğum için Sayın Av. Hatun Olguner'in alana yazdığı bütün yazıları okumuştum. Alana katkılarından dolayı kaç kez teşekkür ettim, bilmiyorum. Yukarıda bulunan son mesajının hiç bir cümlesine katılmamakla birlikte özellikle şu

Alıntı:TDK dan alıntı ile gereksiz yere de olsa açıkladığı kelime anlamlarının üzerinden hukuk aramaya çalışması dengesiz bir duyarlılıktır. Daha büyük sorumlulukları ve duyarlılıkları kasten gözardı edenlerin,bu duyarlılıkları takip edenlerin kelime seçimi ve gereksiz ayrıntılı açılımlarını karara yazmalarında hakaret kastı aramaya hakkı yoktur.
bölüme tamamen karşıyım. Ben de hayret ettim.

Saygılarımla

Neyse ki tek hayret eden ben değilim.
Old 15-12-2007, 09:09   #41
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Cengiz Bey,

Alıntıda yeralan düşüncemi sonraki mesajlarda defalarca açıkladım. Bu kelimelerin sözlük anlamı nve açılımlarına karar metninde yer vermek ile mahkemenin,kamuoyu gündeminde yeralması uygun görülmeyen derneğin feshine ve bu gerekçeye dayanak aramış olduğunu ve bu amaçla yazıldığını düşündüğümü,hakaret kastının da bu nedenle aranmaması gerektiğini,birkaç kez tekrar ettim.

Siz,Suat Bey,başkaları hayret edebilir yine de.Bu derneğin kamu sağlığına ve esenliğine,çıkarlarına uygun olmadığını düşünmediğiniz için ben de ikinize hayret edebilirim.

Ama arada şöyle bir fark var,Suat Bey,doğru ve faydalı yüzlerce mesajımın çoğuna teşekkür ederek sitedeki pozitif paylaşımı desteklemiş,yanlış bulduğu bir mesajımı da eleştirmiş,her zaman da konulara objektif bakan bir insan. Eleştirisi kendi yorumuna bağlı olarak orantılı. Ona da itirazım olmaz,size de. Ama siz,gördüğüm kadarıyla sadece hayret ettiğinizde konuşuyor ve açıklama yapılmasına rağmen hayretinizi sürdürüyorsunuz.Ben de size bu yönden hayret edebilirim. Sonuçta benim genel bakış açım,mahkeme kararında da mevcut,sizin de bu bakışa saygı duymanız gerekir.Hayret etme hakkınız var,ben buna saygı duyuyorum,bahşetmiyorum,karşılıklı nezaket ve saygı üslubumdur.
Old 15-12-2007, 10:08   #42
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın Olguner,
Bir mahkeme kararında bu sözcüklerin yer alması, hakaret kastı olmasa bile abestir. Kaldı ki hakaret kastı olmadığı düşüncenizi, derneğin adı, üyelerinin sizce olası niteliği, eşcinseller ile ilgili önyargılarınız ve bir tarafta bir yargı kurumu, diğer tarafta ise sizce "tedaviye muhtaç" kişiler olması gibi hukuksal olmayan gerekçelere dayandırıyorsunuz.
Önyargılarınız o kadar keskin ki, yazmadığım şeyleri bana atfediyorsunuz.

Alıntı:
Bu derneğin kamu sağlığına ve esenliğine,çıkarlarına uygun olmadığını düşünmediğiniz için ben de ikinize hayret edebilirim.

Yine konuyu tartışmak yerine, benim size bir kez olsun olumlu görüş belirtmediğimden dem vuruyorsunuz. Hatta foruma yazmadığınız, bana teşekkür mesajı ile gönderdiğiniz "Hukukçunun Dilindeki mesajlara yorumunuz olmamıştı,demek ki siz sadece hayretinizi ifade etmeyi faydalı buluyorsunuz." tümcesi bile bu yönde. Oysa nedeni basitti bunun; Hukukçunun Dili adlı forumu görmemiştim. Orada yazdığınız mesajlar ve çeşitli karar örneklerini, bu forumla ilgili başka neler yazıldığını ararken buldum ve okudum. Zaten bu forumdaki mesajlarınıza duyduğum şaşkınlığı da, Hukukçunun Dili forumunu okuduktan sonra yaşadım.

Alıntı:
Ama siz,gördüğüm kadarıyla sadece hayret ettiğinizde konuşup ve açıklama yapılmasına rağmen hayretinizi sürdürüyorsunuz.

Sadece hayret ettiğimde mi mesaj yazdığımı, yoksa bilgimi olabildiğince paylaşmaya mı çalıştığımı THS'deki tüm mesajlarıma bakarak anlayabilirsiniz.
Düşüncelerle mücadele edilebilir ama önyargılarla başa çıkılamaz.
Düşüncelerimi yeterince ifade ettim; foruma başka katılım olmadığı sürece ben de yazmayacağım.
Old 15-12-2007, 10:44   #43
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Cengiz Bey,

Ben de bu konuda tekrar yazmak istemiyorum.Ama yanlış aksettirdiğim ve sizi kırmış olmak istemediğim için düzeltmem,açıklamam gereken bir noktayı açayım : Ben sizin siteye katkınızı değil,benim yazdığım onca yazı ve mesajla ilgili hiçbir olumlu fikriniz,takdirinize rastlamadığımı,sadece negatiften yakaladığınız bir mesajımla ilgilendiğinize sitem ettim. Siteye katkınızdan bahstmiyorum. Bu eğilim ne yazık ki,çok sayıda kişide var. Türk toplumu olarak hepimizin ortak sorunu : Negatif iletişim. Sizi kırmak asla istemem,yalnızca sitem ettim.

Benim düşüncemi önyargı,sizinkini mutlak doğru veya tartışmaya değer önerme olarak kabul etmeniz de şaşırtıcı. Neden sizin söyledikleriniz "düşünce" oluyor da,benim söylediklerim önyargı oluyor,anlamadım.Belki siz önyargı taşıyorsunuz.
Ama dedeğim gibi bu kadar konuşmak bir konu için yeterli.

Size iyi günler.Saygılar.
Old 15-12-2007, 11:39   #44
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan Alıntı net değil

Alıntı:
Yazan fırat murat
Meslektaslarim Merhaba, elimde yeteri kadar kaynak olmadigindan dolayi bir konuyu sizlerle paylasmak ve bir neticeye ulasmak istiyorum.
İstanbul Valiligi, Beyoglu Cumhuriyet Bassavciliginin 08.02.2007 gun ve 2006/620-991 sayılı Lambdaistanbul Lezbiyen Gey Biseksule Travesti Transeksuel Kadin ve Erkek Arasi Dayanisma Derneginin feshi konusunda dava acilmasina gerek olmadigina iliskin kararina itiraz edilmis ve 30.05.2007 tarihinde İstanbul [Mahkeme İsmi Kapatıldı-Admin].Agir Ceza Mahkemeside itirazi kabul etmistir.
İstanbul [Mahkeme İsmi Kapatıldı-Admin] Agir Ceza Mahkemesinin ... /... D.İs nolu kararinda ise son derece agir tanimlamalar yapmistir.Kararinda '' gey'in Turkce karsiligi olan ibne (dip notta İbne: kaba cinsel zevkini baska erkeklerin altina yatarak saglamayi huy edinmis olan sapik erkek.Turkce Sozluk.Turk Dil Kurumu sayfa 395); Lezbiye'nin Turkce karsiligi olan sevici (dip notta sevici: Erkek yerine kadinla sevismek sapkisinda bulunan kadin.Turkce Sozluk Turk Dil Kurumu sayfa 703) olarak nitelendirilmistir.
Bu tanimlamalardan dolayi muvekkil Dernek Agir Ceza Heyetini sikayet etmek istemektedir. Bu asama sikayet dilekcesini HSYK ya mi yoksa baska bir kuruma mi yapilmalidir? Saygilar

Kararda yazılanlar (ad, numara dışındakiler) net biçimde aktarılabilirse hukuksal değerlendirme kolaylaşacaktır.
Old 15-12-2007, 22:45   #45
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Agir Ceza Baskanını Sikayetine Dair

Sayın hartavi;

Öncelikle burada karara dayanak edilen isimlerin dernek adı içinde olmadığını belirtelim.

Bu tanımlamalar buraya sadece "gerekçe oluşturmak" için konulmuş tanımlamalardır. Derneğin yasaya aykırı olamdığı açık olduğuna göre "genel ahlak ve adaba" aykırılığı bu tür deyimlere başvurularak ifade edilmeye çalışılmıştır.

Burada konu iki açıdan önem taşımaya başladı. Eşcinselliğin sapkınlık veye ahlaka aykırılığı konusu üzerinde durmayacağım. Bu konu farklı bir forumda tartışılmıştı. Ancak şunu belirtmek gerekir ki ahlak tamamen soyut ve zamana göre değişken bir kavramdır. Bu nedenle bizim şu an ahlaka aykırı olduğunu düşündüğümüz bir şeyin yarın da ahlaka aykırı olacağı konusunda kesin bir düşünce belirtilmesi olanaksızdır.

Burada hemen şu örnek aklıma geldi dünya yuvarlaktır demenin dini kurallara aykırılık oluşturduğu için yargılanmayı gerektirmesi. Şimdi soruyorum: Dünya yuvarlak değil midir?

Bu açıdan baktığımızda geçmişte evlilik dışı ilişki kuran insanların genellikle cezalandırıldığını özellikle kadınlar hakkında ölüne varan zorlamalarda bulunulduğunu hatırlamamız yerinde olacaktır. Bu gün bir sürü ülkede insanların nikahsız olarak birlikte yaşamaları son derece doğal karşılanmaktadır. Şimde sizin kafanızda ahlaka aykırı diye bu insanlar yaptırımla karşı karşıya bırakılmalımıdır.



Başka bir tartışmada da ahlak ve adap hükümlerine dayanılarak ceza kurallarının konulmaması gerektiğini konulamayacağını savunmuştum. Çünkü bu kurallar insana ve zamana göre değişen kurallardır. belki de bu gün bizim "yanlış" diye savunduğumuz bu düşünceler bir süre sonra mutlak doğru olarak kabul edileceklerdir.

Bir çok ülkede evlilik ilişkisine ilişkin olarak çok katı kurallar hala varlığını sürdürmektedir. Bildiğim kadarı ile bazı ülkelerde bu yasağın aşılması için saatlik evlenme kurumu gündeme getirilmiş veya getirilmektedir. Şimdi ahlaka aykırı olan hangisi? Sevdiği bir erkekle yatan kadını recmetmek mi, yahu birbirlerini seviyorlar bize ne? diyerek doğal karşılamak mı yoksa bazı ülkelerde de hayata geçirildiği gibi eş cinsellerin evlenerek evlilerin kamusal haklarından yararlanmaları için olanak sağlamak mı?

Gördüğünüz gibi hala yeryüzünde varlığını sürdüren birbirinden çok farklı ahlak anlayışı var.

Örneğin recm. Bir çok ülkede hukuk kuralı olarak da yeralmıştır.

Bu düşüncenin diğer bir sakıncası ahlakın subjektif bir veri?/değer olduğunun unutulması. Böylelikle insanlar var olan alışkanlıkların dışına çıkmaya çalıştıklarında ahlaksızlık suçlaması ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu da hem insanların kendilerini ifade ederek gerçek toplumsal kabulün veya istemin ne olduğunun ortaya çıkmasını engellemekte, böylelikle alternatif yaşam biçimlerinin ve düşüncelerin ortaya çıkarak yaygınlaşmasını engelleyerek toplumsal gelişmeyi yavaşlatmaktadır.

Buraya kadar örgütlenme özgürlüğü ve temel haklar üzerindeki düşüncelerimi belirttim. Gelelim konunun ikinci kısmına.

Şu anda büroda olmadığım için yasa maddesini tam olarak aktaramayacağım. Ancak anımsadığım kadarı ile bir insanı aşağılamak kasdı, toplumsal kin ve öfkeye maruz bırakacak itham ve ifadelerin kullanılmasını yeterli sayıyor.

Bence burada mağdurun özelliği çok önemli değildir. Yasada sadece failin hangi kasıtla hangi beyanlarda bulunduğu önemlidir.

Sizce bir insan durup dururken veya hangi hukuki veya başka bir insani tartışma nedeni nedeni ile karşısındakine "sen ibnesin" "sen o*****sun" vb ifadeleri kullanır? Bunlar insani boyutlar içinde süren bir tartışmada kullanılacak ifadeler midir? Bu çerçevede suçun asli unsuru mağduru aşağılamaktır ve bu çerçevede o.. ya o... demek suç oluşturur.

Kaldı ki ben bir insana böyle hitabetmenin de gayriahlaki olduğunu düşünüyorum. O..ya o.. demenin onu aşağılamaya yönelik ve gayri ahlaki olduğunu düşünüyorum.

Bu konuda hemen aklıma gelen diğer bir örnek ateizm meselesi. İnsanların bir süre öncesine kadar tanrıya inanmaması kesin ölüm nedeni idi. Şimdi inanç hürriyeti düşüncesi ile bu davranış (bazılarının gönlünde yatsa da ve bazı yerlerde uygulansa da) genel olarak kalkmıştır. Şimdi sormak gerekir. Tanrıya inanmamak ve bunu ifade etmek mi ahlaki yoksa zorla insanları tanrıya inandırmak veya inandığını söylemeye zorlamak mı?

Ateistler de dernek kurabilirler, onlar kadar eşcinsellerin de şeriatr yanlılarının da dernek kurmaya hakları vardır.

Konu çok dağıldı.

Tartışmaya pazartesi veya bayramdan sonra devam edeceğim. Ama söylediğim nedenlerle insanların tercihleri ne olursa olsun onların tercihlerine yasal sınırlar içinde saygı duymak, ahlaki vb. subjektif gerekçelerle onların hakkını gasbetmemek zorundayız. Herkesin dernek kurmaya hakkı vardır. Bu hak savunulmalıdır. Ezilmemelidir. Kişisel hak ve özgürlükler ancak bu sayede gelişir.

Saygılar.
Old 16-12-2007, 00:29   #46
fırat murat

 
Varsayılan merhaba

Merhaba,müvekkilim dernegin adında gecen gey kelimesini gay olarak da dusunebilirisiniz. Muvekkilim dernek yoneticileri gey kelimesini politik olarak kullanmaktadir. Elbette dilimizde veya diger dillerde gey kelimesi yok ama kullanilisi farklıdır.
Old 16-12-2007, 00:55   #47
fırat murat

 
Varsayılan

Merhaba,Lambdaistanbul Derneginin kapatılması ile ilgili davayi ustlenmis durumdayim. 31 Ocak 2008 de Beyoglu 3.Asliye Hukuk Mahkemesinde gorulecektir. Dosya savcinin talebi dogrultusunda bilirkisiye gitti. Kapatilmamasi gereken bir dernek diye dusnuyorum ancak Turk yargisinin sasirtici kararlarida olabilmektedir.
Bu forumdaki arkadaslarin dernegin faaliyet alanlarini ile ilgili bilgi eksikligini gotdum ve dernegin amaclarini kopyalayıp yapıstırdım.
Sevgiler

Derneğin Adı, Merkezi ve Şubeleri

Madde 1 - Derneğin uzun adı: Lambdaİstanbul Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Travesti, Transseksüel Kadın ve Erkekler arası Dayanışma Derneği"dir.

Kısa adı: Lambdaİstanbul LGBTT DAYANIŞMA DERNEĞİ

Derneğin Merkezi İstanbul dur. Derneğin şubesi yoktur.

Derneğin Amacı ve Çalışma Alanları

Madde 2 - Derneğin Amacı:

Lambdaİstanbul LGBTT Dayanışma Derneği’nin amacı, lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kadın ve erkeklerin özgürlükçü değerleri benimsemelerine, varoluşlarını gerçekleştirme ve kendilerini yetiştirerek toplumsal barış, huzur ve refahın gelişmesine bireysel, toplumsal, kültürel hayat ve davranışlarıyla katkıda bulunabilmelerine destek olmaktır.

Dernek, lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kadın ve erkeklerin özgürlük, adalet ve barışı temel değerler olarak kabul etmesine; dil, ırk, renk, cinsiyet, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, felsefi inanç, din, mezhep, bölge ayrımı yapmaksızın insan haklarını bütün insanların hakkı olarak görmesine; hayatın her alanında cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığına karşı mücadele edebilmesi yönünde yardımcı olacak kültür, eğitim, sanat, spor faaliyetlerini ve buna benzer diğer faaliyetleri bilfiil yürütür veya bu çerçevede yürütenlere madden ve manen destek sağlamaya çalışır, hayata sorgulayıcı, girişimci ve üretici olarak hazırlamak; bilim, sanat, kültür ve uygarlık değerlerinden yararlanacak demokratik yaklaşımların oluşturulmasına katkıda bulunmak.

b) Lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kadın ve erkekleri, sosyal, kültürel, ekonomik, politik ve benzeri alanlarda toplumun üretken insanları ve gücü haline getirmek; bu doğrultuda eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüel bireylerin konumlarını, tutum ve davranışlarını, görüş, yaklaşım ve eğilimlerini, sorun ve isteklerini belirlemek; nihai olarak karar verme sürecinde etkin rol üstlenmelerini sağlamak.

c) Lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transseksüel kadın ve erkeklerin profesyonel ve toplumsal yaşama daha etkin, yönlendirici ve sorumlu katılımını sağlamak.

d) Topluma eşcinsel ve biseksüelliğin, heteroseksüellik gibi bir cinsel yönelim olduğu; travesti ve transseksüelliğin cinsiyet kimliği olduğu, ahlaksızlık, hastalık, suç, v.s. olmadığından hareketle, eşcinsellik, biseksüellik, travestilik ve transseksüelliğe dair aydınlatıcı, eğitici, faaliyetlerde bulunmak.

e) Ülkemiz eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüel bireylere yönelik politikaların belirlenmesine ve uluslararası platforma taşınmasına öncülük etmek; oluşturulacak politikaların benimsenmesini ve yaygınlaştırılmasını sağlamak.

f) Mevcut ulusal ve uluslararası eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüel bireylerin faaliyetlerini geliştirmek; yeni işbirliği olanaklarını araştırmak ve bunlara ilişkin projeleri hayata geçirmek.

g) Tüm dünya ülkelerine (Avrupa Birliği, Balkanlar, Avrasya, Ortadoğu, Akdeniz, vb.) yönelik bilgilendirme faaliyetlerinde bulunmak ve bu ülkelerin ilgili kuruluşlarıyla işbirliği yapmak.

h)Çağın hızla değişen ve gelişen koşullarına göre kendini devamlı yenileyebilen, dış dünyaya açık, dinamik ve nitelikli bir LGBTT hareketinin oluşması için çalışmalar yürütmek.

i) Eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüel bireyleri ve kuruluşlarını yerel-ulusal-uluslararası platformlarda bir araya getirerek birbirlerini tanımaları, karşılıklı bilgi ve teknoloji transferi yapmaları ve bunun akabinde demokratik değişim ve gelişimi oluşturmaları için öncülük etmek.

j) Türkiye'nin dünyaya entegrasyonunun önemli adımlarından biri olan Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri sürecine katkıda bulunmak; eşcinsel, biseksüel, travesti, transseksüel bireyler ve buna dair oluşumlar arasındaki bilgi ağı ve işbirliğini artırarak iletişimi sürekli kılabilmek.

k) Ülke genelinde lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kadın ve erkelerin haklarının kazanılması, korunması ve geliştirilmesi; eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüel bireylerin sosyal, kültürel ve ekonomik hakları alanında çalışmaların yaygınlaştırılması, yönlendirilmesi ve izlenmesi ile ilgili çalışmalar yapmak. Bu konudaki değerlendirmelerini ilgili kurumlara iletmek ve kamuoyu oluşturmak.

l) Eşcinsellik, Biseksüellik, Travestilik ve Transseksüellik alanında bilimsel çalışmaları yüreklendirmek, madden ve manen desteklemek, araştırmaların yayımlanmasını ve yayılmasını sağlamak. Üniversitelerde, Eşcinsel, Biseksüel, Travesti ve Transseksüellik Çalışmaları Bölümleri'nin oluşturulması için ilgili kurumlarla işbirliği yapmak.

m) Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Travesti ve Transseksüel kadın ve erkelerin aile, eğitim, akademi, çalışma hayatı, askerlik, hapishane, hukuk, medya, cinsel sağlık, ruh sağlığı gibi alanlarda yaşadıkları sorunlar ve maruz kaldıkları insan hakkı ihlallerine dair çalışmalar yapmak. Bu konularda ilgili kurumlara öneri ve uyarılarda bulunmak, kamuoyu oluşturmak için çaba göstermek.

n) Psikiyatri ve psikoloji alanında cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığına, homofobik, bifobik ve transfobik tutum ve uygulamalara karşı çalışmalar yapmak. Psikiyatr/Psikolog - hasta/danışan arasındaki ilişkileri ve hasta hakları ile ilgili etik kuralların takibini yapmak, kuralların uygulanmasını izlemek, kurallara uyulmadığı durumlarda gereği için Türkiye Psikiyatri Derneği, Türk Psikologlar Derneği ve Türk Tabipleri Birliği nezdinde girişimlerde bulunmak.

o) Eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüel bireylerin aile, okul idaresi, yurt idaresi vb. kurum ve kuruluşların zoruyla, psikoloji ve psikiyatri kliniklerine kapatılması, dönüştürme terapileri ve / veya tedavi adı altında tıbbi, psikolojik ve psikiyatrik müdahalelere maruz bırakılmalarına karşı çalışmalar yapmak. Müdahalelerin takibini yapmak, raporlamak, gerektiğinde hukuki ve bilimsel girişimlerde bulunmak.

p) Lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kadın ve erkelerin damgalanmalarına, dışlanmalarına, tecrit edilmelerine, fiziksel şiddete maruz bırakılmalarına, zorla tedaviye götürülmelerine, zorla evlendirilmelerine, göçe zorlanmalarına, evlerinden ve yurtlarından kovulmalarına; ekonomik, kültürel ve sosyal haklarından mahrum bırakılmalarına karşı sosyal hizmet uzmanları ile eşgüdümlü çalışmak.

r) Hukuk, yasalar ve mesleki yönetmeliklerde, eşcinsel, biseksüel, travesti, transseksüel bireylerin ve eşcinsellik, biseksüellik, travestilik ve transseksüelliğin suç, hastalık, ahlaksızlık, iffetsizlik, muzır vb. şekillerde tanımlanmasının ve gösterilmesinin takibini yapmak, mağduriyetleri ve hak ihlallerini izlemek, raporlamak. Yasalar ve mesleki yönetmelikler kapsamındaki cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığına, homofobik, bifobik ve transfobik tutum ve uygulamalara karşı çalışmalar yapmak.

s) Eğitim politikalarının, müfredatın ve ders kitaplarının cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığından arındırılması için çalışmalar yapmak. Yaygın ve örgün eğitim kurumlarında eşcinsel lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transseksüel kadın ve erkek öğrencilere yönelik cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı, homofobik, bifobik ve transfobik tutum ve uygulamaların takibini yapmak, bu uygulamaları raporlamak. Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim sendikaları, psikolojik danışman ve rehber öğretmenlerle birlikte çalışmak için yollar ve politikalar geliştirmek.

t) Akademide öğrencilere verilen psikiyatri ve psikoloji öğretiminde eşcinsel, biseksüel cinsel yöneliminin, psiko-seksüel bir sapma veya patoloji şeklinde ele alınmasına, sunulmasına ve öğretilmesine karşı müfredatı ve uygulamaları izlemek ve gerektiğinde değerlendirmeleri ilgili kurumlara iletmek.

u) Çalışma hayatında yasaların, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığını kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmesini ve uygulanmasını takip etmek ve bu tür ayrımcı uygulamaları rapor etmek. Lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transseksüel kadın/erkek işçi ve memurları, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığına karşı sendikal mücadeleye katılmaları yönünde yüreklendirmek, madden, manen ve hukuken desteklemek.

v) Dernekler Yasası'nda belirlenmiş kurallara uygun olarak yurt içinde ve yurt dışında ruh sağlığı, cinsel sağlık, eğitim, insan hakları, hukuk, aile, medya-iletişim, sosyal hizmet, çalışma hayatı alanında çalışan dernek, sendika, vakıf ve kurumlarla işbirliği yapmak ve ortak amaçlar doğrultusunda eşgüdümlü çalışmalar yapmak.

y) Kültürler arası diyaloğun arttırılmasına, karşılıklı anlayış ve hoşgörünün geliştirilmesine katkıda bulunmak.

z) Daha iyi bir gelecek sağlanması amacıyla, dünya eşcinsel, biseksüel, travesti ve transseksüelleri arasındaki küresel ortaklığın oluşturulmasında aktif bir rol oynamak; dolayısıyla dünya barışı ve adaletinin sağlanmasına katkıda bulunmak.

Derneğin Çalışmaları
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
işkenceye dair haberler ! Themis99 İnsan Hakları Hukuku Çalışma Grubu 0 06-10-2007 17:41
2007'ye Dair Temenniler Sofi Site Lokali 0 29-12-2006 11:42
Aşka Dair Ayfer Gökçen Site Lokali 10 05-11-2003 15:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08019209 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.