kamu düzenine aykırı haciz işlemini şikayet süreye tabi değildir?

Merhaba arkadaşlar. Ruhsat sahibi 3.şahıs olan ama borçlunun yedinde haczedilen araba için, yapılan haczin Karayolları Trafik Kanunun ' noterlerde resmi şekilde yapılmamış satışlar geçersizdir' hükmüne aykırı olduğu gerekçesiyle sözkonusu haciz işlemi şikayet edilmiştir. Bahsedilen haciz işlemi açık yasa hükmüne uyulmadan yapıldığından 'kamu düzenine aykrı olan işlemlere karşı süresiz şikayet yoluna gidilebilir' kuralından yararlanabilinir mi? Yani yasanın amir hükmüne uygun olarak resmi devri yapılmamış ve 3.bir şahıs adına kayıtlı bulunan aracın borçlunun malı diye haczedilmesi işlemi süresiz şikayete tabi olduğuna dair yargıtay kararı lazım. Elinin altında bu duruma yarar karar bulunan meslektaşlar gönderirlerse sevinirim. İyi hafta sonları...

İş özünde kayden geçecek mülkiyet hakkına ilişkin olup,burda zilyetliğin devir teslimle geçeceğine ilişkin hükümler-istihkak davalarına ilişkin hüküm ve süreler-burda uygulanmaz düşüncesindeyim.Yani kesinlikle sizin yorumunuza hak veriyorum.Yalnız bu yorumum sadece İcra mahkemeleriyle sınırlıdır.Saygılar.

Hasan Bey, yukarıda bahsettiğim gerekçelerle İcra Hukuk Mahkemesine şikayet yoluna başvurduk ama mahkeme şikayetin süresinde olmadığı ve insanların aralarındaki güven ilişkisine dayanarak noter satışı olmadan da araç satışının mümkün olabileceğini, bu sebeple borçlu yedinde bulunan araç için istihkak davası açılması gerektiğini (ki bu davayı açarsak ta daha şimdiden bu gerekçeyle ^^aradaki güven ilişkisi nedeniyle resmi satış olmadan da bu tür satışların mümkün olduğu gerekçesiyle^^ o talebimizi de rededeceği belli oldu. Karayolları trfafik Kanunun bu konudaki amir hükmüne rağmen yapılmış bulunan haczin kamu düzenine aykırı yapılan işlemlerden olup şikayeti süreye tabi değildir konusundaki ısrarımı (umarım doğru bir ısrardır) bir yargıtay kararı ile doğrulamak durumundayım! İlginize teşekkürler...

Temyiz edin,karar bozulacaktır;böylelikle elinize YARGITAY K) (Değişik:17.10.1996-4199/9 md./Değişik: 25.05.1997-4262/2 md.) Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, aracın motorlu taşıtlar vergisi borcu bulunmadığına dair belgenin ibrazı halinde araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi esas alınarak noterlerce yapılır.
Bu satış, noterlerce tescil belgesine tarih konularak ve tasdik edilmek suretiyle işlenir. Ayrıca, tescil edilmiş araçların satış ve devir işlemleri noterler tarafından siciline işlenmek üzere işlemin tamamlanmasını müteakip en geç 15 iş günü içinde ilgili tescil kuruluşu ile Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne bildirilir. Noterlerin vergi dairesi müdürlüklerine satış işlemlerini bildirmesi üzerine, intikal eden araçların vergi kayıtları, satış sözleşmesinin düzenlendiği tarih itibariyle, 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu hükümleri uyarınca önceki malikin vergi mükellefiyetine son verilir. Ayrıca, yeni malik adına vergi mükellefiyeti tesis edilir.
Tescil sürelerini geçirdiği tespit edilen araçlar trafikten men edilir. Aracın trafikten men edildiği yer tescil kuruluşunda, aracın alıcı adına tescil işlemleri yaptırılır. Bu süre içinde araçta veya taşınan yükte meydana gelecek zararlar, yeni araç sahibine aittir.
Noterlerce yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir.

Aradan uzun zaman geçmiş ama yine de belirteyim, Yargıtay'ın bu konudaki fikri, "Şikayet süreye tabiidir" "Aracın sahibi ancak gerçek borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir" şenlinde olduğunu biliyorum.