Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kaşılıksız çekte çek aslının ödenip çek taz. ödenmemiş olmasının ceza düşümüne etkisi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 13-12-2007, 21:56   #1
Av. Erdoğan Önal

 
Mutlu Kaşılıksız çekte çek aslının ödenip çek taz. ödenmemiş olmasının ceza düşümüne etkisi

Merhabalar

Kişi kamu kurumuna çek veriyor karşılıksız kaşesi vuruluyor duruşmasından bir gün evvel çek bedelini faiz ve gecikme tazminatı olmaksızın ödüyor ertesi gün duruşmaya girmiyor ve hakkında karşılıksız çekten ceza veriliyor , duruşmada kurum avukatı da çek bedelinin ödendiğini söylemiyor . Sorum şu olacak çek bedeli yatırıldığı için mahkemesinden ceza düşümü talep edildiği takdirde mahkeme ceza düşümü için çek bedeli ve aynı zamanda gecikme tazminatının yatırılmasını da istermi veya sadece çek bedelinin yatmasını düşüm için yeterli görür mü , kurum avukatının şikayetinde devam etmesinin mahkeme kararına ne gibi etkisi olur.

Cevap için şimdiden teşekkürler
Old 13-12-2007, 22:20   #2
korayoz

 
Varsayılan

çek bedelini ödeyerek sorumluluktan kurtulamaz faiz ve gecikme cezasıyla birlikte ödemeli.
Old 13-12-2007, 23:07   #3
ali ekmekçi

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
Onuncu Ceza Dairesi
E: 2003/8772
K: 2004/1659
T: 17.2.2004

3167 SAYILI KANUNA AYKIRILIK
ÇEK HESABI AÇTIRMAKTAN YASAKLANMA

ÖZET: 1) 4814 sayılı Yasa'ntn geçici 2. maddesinde öngörülen 3 aylık yasal süre beklenip, bu süre içerisinde çek tutarının ve karşılıksız kalan kısmının %10 tazminatı ve 3167 sayılı Yasa'nın 16/a maddesine göre hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte ödenip ödenmediği ve 8. maddesine göre düzeltme hakkının kullanılarak hamilin zararının karşılanıp karşılanmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekir.
2) Kabule göre de;
4814 sayılı Yasa ile değişik 3167 sayılı Yasa'nın 16/3. maddesinde işlenen suçun niteliğine göre 1 yıl ile 5 yıl arasında belirlenecek bir süre için hesap sahiplerinin ve yetkili temsilcilerinin çek hesabı açtırmaktan yasaklanmasına karar verileceği hususu düzenlendiği halde, çek keşide etmekten yasaklanmasına karar verileceğine dair herhangi bir hüküm öngörülmediği gözetilmeden, sanığın çek hesabı açtırmaktan yasaklanması yerine çek keşide etmekten yasaklanmasına karar verilmesi yasaya aykırıdır.
[3167 s. Çek K. (4814 s. K. değişik) m. 8, 16/a, 3]

3167 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık Ersin'in yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin (Şişli Birinci Asliye Ceza Mahkemesinden) verilen 4.6.2003 tarih ve 2002/898 esas 2003/504 karar sayılı hükmün süresi içersinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının bozma isteyen tebliğnamesi ile 23.12.2003 tarihinde daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü.

İncelenen dosya içeriği itibariyle; müdahil G.... Temizlik Makina ve Mamulleri Pazarlama Ticaret ve Sanayi A.Ş. adına, Av. Z. Volkan ve Nazlı Cankuş vekalet veren Ahmet Metin'in şikayet tarihi itibariyle müdahil şirketi temsile yetkili olduğuna dair belgenin dosya içersinde mevcut olmadığı görülmekle birlikte; 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun "Noterlik işlemlerinin şekli" başlıkhdokuzuncu kısmının "Noterlik işlemlerinde uyulması gerekli genel hükümler" alt başlıklı birinci bölümünde yer alan 79. maddesi ile "Vekil, veli, vasi, mümessil ve mirasçı sıfatıyla veya şirket ve dernek gibi tüzel kişiler adlarına noterlik işlemlerini yaptırmak isteyenlerin, sıfat ve yetkilerini ve işlem yapmaya izinli olduklarını bildirir belgeyi göstermekle yükümlü olduklarının" hüküm altına alınmış olması ve aynı Kanun'un 89. maddesi ile vekaletnamelerin noterler tarafından düzenleme şeklinde yapılacağı, 82. maddenin ikinci fıkrası ile de bu şekilde düzenlenmiş hukuki işlemlerin sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olduğunun kabul edilmiş olması karşısında, Bakırköy 26. Noterliği tarafından düzenlenen 17.4.2001 tarihli vekaletnamede, katılan şirket temsilcisi olarak isim ve imzası bulunan Ahmet Metin tarafından, şirketi temsile ilişkin yetki belgesinin ibraz edilmemesi halinde Noterlik Kanu-nu'nun 79. maddesi gereğince söz konusu vekaletnamenin düzenlenmesinin mümkün olmadığı, yani, dosya içersindeki vekaletname karşısında, Ahmet Metin'in katılan şirketi temsil etme yetkisinin mevcut olduğunun kabulünde yasal zorunluluk olduğu; yine; adı geçenin temsil yetkisine yönelik taraflarca yapılmış herhangi bir itiraz da bulunmadığı nazara alınarak tebliğna-medeki (1) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

Ancak;

8.3.2003 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 4814 sayılı Yasa'nın geçici 2. maddesinde öngörülen 3 aylık yasal süre beklenip, bu süre içersinde çek tutarının ve karşılıksız kalan kısmının % 10 tazminatı ve 3167 sayılı Yasa'nın 16/a. maddesine göre hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte ödenip ödenmediği ve 8. maddesine göre düzeltme hakkının kullanılarak hamilin zararının karşılanıp karşılanmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine, sözü edilen yasal süre beklenmeden ve eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi;

4814 sayılı Yasa'nın geçici 1. maddesi amir hükmü uyarınca anılan Yasa'nın yürürlüğe girmesinden sonraki ilk duruşmaya gelmeyen şikayetçi ye sonraki oturumda hazır bulunması veya bir vekil ile kendisini temsil ettirmesi, duruşmaya gelmediği veya vekil de göndermediği takdirde şikayetten vazgeçmiş sayılacağı hususunda usulüne uygun davetiye çıkartılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;

3- Kabule göre de;

4814 sayıiı Yasa ile değişik 3167 sayılı Yasa'nın 16/3. maddesinde, işlenen suçun niteliğine göre 1 yıl ile 5 yıl arasında belirlenecek bir süre için hesap sahiplerinin ve yetkili temsilcilerinin çek hesabı açtırmaktan yasaklanmasına karar verileceği hususu düzenlendiği halde, çek keşide etmekten yasaklanmasına karar verileceğine dair herhangi bir hüküm öngörülmediği gözetilmeden,sanığın çek hesabı açtırmaktan yasaklanması yerine çek keşide etmekten yasaklanmasına karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanık vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi (BOZULMASINA), 17.2.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 14-12-2007, 12:44   #4
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,
3167 Sk'nun 16/c maddesi sorunuza cevap verir niteliktedir.

" DAVANIN AÇILMASINA ENGEL OLAN, DAVAYI DÜŞÜREN VE CEZAYI ORTADAN KALDIRAN NEDENLER:
MADDE 16c.- (Ek: 4814 - 26.2.2003 / m.17) Aşağıda belirtilen koşulların yerine getirilmesi halinde ceza davası açılmaz:
a) 8 inci maddeye göre düzeltme hakkının kullanılması,
b) 8 inci maddede belirtilen süre geçtikten sonra ve henüz dava açılmadan önce çek tutarı veya karşılıksız kalan kısmı ile çek tutarına veya karşılıksız kalan kısmına ait yüzde oniki tazminatın ve çekin ibrazından ödeme tarihine kadar geçen süre içinde 16a maddesine göre hesaplanacak gecikme faizinin ödenmesi.
Dava açıldıktan sonra hüküm verilinceye kadar geçen süre içinde, çek tutarı veya karşılıksız kalan kısmı ile çek tutarına veya karşılıksız kalan kısmına ait yüzde onbeş tazminatın ve çekin ibrazından ödeme tarihine kadar geçen süre içinde 16a maddesine göre hesaplanacak gecikme faizinin ödenmesi halinde ceza davası düşer.
Hüküm verildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar geçen süre içinde, çek tutarı veya karşılıksız kalan kısmı ile çek tutarına veya karşılıksız kalan kısmına ait yüzde onsekiz tazminatın ve çekin ibrazından ödeme tarihine kadar geçen süre içinde 16a maddesine göre hesaplanacak gecikme faizinin ödenmesi halinde ceza davası düşer.
Hüküm kesinleştikten sonra çek tutarı veya karşılıksız kalan kısmı ile çek tutarına veya karşılıksız kalan kısmına ait yüzde yirmi tazminatın ve çekin ibrazından ödeme tarihine kadar geçen süre içinde 16a maddesine göre hesaplanacak gecikme faizinin ödenmesi halinde bütün cezai sonuçları ile birlikte hüküm ortadan kalkar.
Yukarıdaki fıkralarda belirtilen ödemeler hamile veya hamile ödenmek üzere muhatap bankaya yapılabilir. "

denmektedir.
Dolayısıyla müvekkiliniz hakkında düşme kararı verilemez.Ayrıca 16/c maddesindeki koşullarında yerine getirilmesi gerekiyor.
Karar kesinleştikten sonra şikayetten vazgeçme sonunda hüküm, tüm sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkar.(yine 3167 Sk.16/b gereği Hükmün kesinleşmesinden sonra şikayetten vazgeçildiğinde de, hüküm bütün cezai sonuçları ile ortadan kalkar.)
Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Sara Krizinin Ceza Sorumluluğuna Etkisi oguzhand0 Hukuk Soruları 15 13-01-2017 11:09
İcra dosyasının aslının Yargıtay' a gönderilmesi Av. Gediz Eranıl Meslektaşların Soruları 6 16-12-2014 16:01
karşılıksız çekte ceza davası aes Meslektaşların Soruları 7 09-11-2007 19:54
çekin aslının bankaya verilmesi advocat63 Meslektaşların Soruları 3 03-10-2007 13:04
ceza davasındaki beraatin hukuk davasına etkisi aes Meslektaşların Soruları 2 24-09-2007 15:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04066610 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.