Mal rejimi

Müvekkilem ve davalı eşi 2002 yılından önce evlenmişlerdir.Bu evlilikleri 2008 yılında boşanma ile sonuçlanmış olup 2002 yılından sonra davalı koca adına alınan bir ev için mal rejiminin tasfiyesi hususunda mahkemede dava açtık.Bu davada isbat etmemiz gereken husus nedir?Yerel mahkemenin tasfiye kararı ne şekilde olacaktır?

Taraflar arasında mal rejimi sözleşmesi olmadığı dolayısıyla yasal mal rejiminin uygulanacağı ve evin mülkiyetinin satış yoluyla kazanıldığı varsayımıyla;
MK.m.222/son:" Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir."
MK.m.219:"Edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği mal varlığı değerleridir."
MK.m.225/son:"Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hallerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer."
Boşanma dava tarihi, gayrimenkulu edinme tarihinden sonra olmadıkça, mal rejiminin tasfiyesi davasında davalı eşe ait evin buluduğunu ispatlamanız yeterli diye düşünüyorum.

Sn.Yılmaz

2002 yılında alınan evin ,parası nereden edinilmiştir?

1-Bu para 1 Ocak 2002 tarihinden sonra karşılığı verilerek/çalışma karşılığı kazanılarak malik eş tarafından edinilmiş ise ve paranın tüm kaynağı 1 ocak 2002 den sonra ise açılan tasfiye davasında ,"katılım alacağı" talep edilmeli ve paranın bu dönemde ve belirtilen nitelikteedinildiği ispatlanmalıdır.

2-Bu ev karşıtarafca miras kalan para ile alınmışsa,yine daha önce eş mülkiyetinde olan kişisel bir malın satışı ile karşılanmış veya bir bağışlama yapılmış ise bu durumda edinilen ev "edinilmiş mal " olarak değerlendirilmeyecektir.

3-Malik olmayan eşin bu eve 2002 öncesi ve sonrasında kişisel mallarından/mali olanaklarından bir katkısı olmuş ise,bu davada talep konusu katkı payı ve değer artışı olacaktır.

SONUÇ:
Bir malın 2002 den sonra edinilmesi tek başına,bu malı edinilmiş mallar grubuna dahil etmez.Önemli olan ödeme kaynağının ne olduğudur.

Alıntı: Yazan Av.Ömer Yılmaz Bu davada isbat etmemiz gereken husus nedir?

TMK'nun İSPAT başlıklı 222. maddesine göre " Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir." Bu durdumda yasal karine sizin lehinize ve malın, kişisel bir mal olduğunu karşı tarafın ispat etmesi gerekir.
Bu durumda;

Alıntı: Yazan Av.Habibe YILMAZ KAYAR Bir malın 2002 den sonra edinilmesi tek başına,bu malı edinilmiş mallar grubuna dahil etmez.

tespitine katılmak pek mümkün değil.
İspat kuralına göre;
"Bir malın 2002 den sonra edinilmiş olması, tek başına, bu malı edinilmiş mallar grubuna dahil eder. Ta ki aksi ispat edilene kadar."
Diye düşünüyorum.
Saygılarımla...

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/12873
Karar: 2004/13349
Karar Tarihi: 09.11.2004
ÖZET : Eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanması asıldır. Eşler tarafından Mal Rejimi Sözleşmesiyle kanunda öngörülen diğer rejimlerden biri seçilmemişse katılma rejiminin uygulanması gerekir. Mal rejimi eşler arasında borçların muaccel olmasını önlemez. Davacı dilekçesindeki mallarının kişisel mal olduğunu ileri sürmüştür. Her eş diğer eşteki malının geri verilmesini isteyebilir. Belli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden eş, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Açıklanan nedenlerle esas girilmeden verilen karar usul ve kanuna aykırıdır.
(4721 S. K. m. 202, 217, 220, 226)
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Davacı; kendisine ait sekseniki parça çeyiz eşyasının davalıdan alınarak kendisine verilmesini, bunun mümkün olmaması halinde değerlerinin tahsilini istemiştir.
Taraflar 9.10.2002 tarihinde evlenmişlerdir. Dava ise 14.10.2003'te açılmıştır. Eşler arasındaki evlilik halen devam etmektedir.
4721 Sayılı Medeni Kanun 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanması asıldır. (MK. md. 202) Eşler tarafından Mal Rejimi Sözleşmesiyle kanunda öngörülen diğer rejimlerden biri seçilmemişse katılma rejiminin uygulanması gerekir. (MK. md. 202/2) Mal rejimi eşler arasında borçların muaccel olmasını önlemez. (MK. md. 217/1) Davacı dilekçesindeki mallarının kişisel mal olduğunu ileri sürmüştür. (MK. md. 220) Her eş diğer eşteki malının geri verilmesini isteyebilir. (MK. md. 226/1) Belli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden eş, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. (MK. md. 222/1)
Dava Medeni Kanunun ikinci kitabından kaynaklanmaktadır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesine göre davanın Aile Mahkemesinde bakılması gerekir. Mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.11.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları

Sn.BaharB

Katkılarınız için çok teşekkür ediyorum.

Biraz daha ilerlersek aslında cümleyi "edinilmiş mal" olarak değil,"edinilmiş mallara katılma rejimine tabi mal " olarak kurmanın uygun olacağını düşünüyorum.

Alıntı: TMK MADDE 218.- Edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar ile eşlerden her birinin kişisel mallarını kapsar.

Böylece mal rejimin sona ermesi halinde kaynağı ve niteliği ne olursa olsun sizin söylediğiniz gibi eşlerin tüm malları tasfiye sırasında değerlendirilebilecek,ardından kişisel mallar ayrı bir haneye alınabilecek , kişisel ve edinilmiş mallardan diğer mallara geçişler daha kolay belirlenebilecek ve her bir eşin katılım alacağı hesaplanabilecektir.