Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

trafik kazası - geçiş üstünlüğü meselesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-12-2008, 17:24   #1
avfatihemir

 
Varsayılan trafik kazası - geçiş üstünlüğü meselesi

Kıymetli meslektaşlarım,

Hasta taşıdığını iddia eden bir özel araç gece vakti hızla kırmızı ışıkta geçerek yeşil ışıkta geçmekte olan araca çarpıyor ve çarptığı araçtaki sürücünün ölümüne sebep oluyor. Kaza sonrası savunmasında oğlunun hastalanması sebebiyle acil hasta taşıdığını, dörtlü flaşörlerini yaktığını, klakson çalarak ilerlerdiğini de iddia ediyor. Bu suretle "geçiş üstünlüğüne sahip" olduğunu savunuyor.

Kamu davası "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek" atılı suçlaması ile derdest.

Keşif sonrası bilirkişi raporunda özel araç kullanmakta olan sanığın geçiş üstünlüğüne sahip olduğu yönünde görüş bildirmiş.

2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası (m.71/a ), Karayolları Trafik Yönetmeliği (m.141,142 vs.), ve sair mevzuat çerçevesinde özel bir aracın geçiş üstünlüğü olabilir mi? Bu konuda görüş, rapor veya örnek yargı kararı paylaşacak meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum.
Old 15-12-2008, 19:08   #2
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

[quote=
[B]YARGITAY[/b]

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/9845

K. 2003/10308

T. 3.11.2003

• TRAFİK KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT TALEBİ ( Dönel Kavşak İçindeki Aracın Geçiş Üstünlüğü )

• DÖNEL KAVŞAK İÇİNDEKİ ARACIN GEÇİŞ ÜSTÜNLÜĞÜ ( Trafik Kazası Nedeniyle Tazminat Talebi )

• KUSUR ORANLARININ TESBİTİ ( Trafik Kazası Nedeniyle Tazminat Talebi - Dönel Kavşak İçindeki Aracın Geçiş Üstünlüğü )

• TAZMİNAT TALEBİ ( Trafik Kazasında Kusur Oranlarının Tesbiti - Dönel Kavşak İçindeki Aracın Geçiş Üstünlüğü )

• GEÇİŞ ÜSTÜNLÜĞÜ ( Dönel Kavşak İçindeki Aracın Kavşağa Henüz Girmemiş Araca Göre Öncelikli Olması )

• KASKO RÜCU DAVASI ( Dönel Kavşak İçindeki Aracın Geçiş Üstünlüğü Hakkı )

6762/m.1301

2918/m.57,84

ÖZET : 2918 sayılı KTK'nun 57 nci ve yönetmeliğinin 109 ncu maddesinde yer alan kurala göre bu tür kavşaklarda, soldan gelen aracın sağdan gelen araca geçiş hakkı vermek zorunda olduğunun hükme bağlanmış olması yanında, dönel kavşağa gelen sürücülerin, dönel kavşak içerisindeki araca geçiş hakkı vermek zorunda olduğu kuralına da yer verilmiştir. Aynı Yasa'nın 84 ncü ve Yönetmeliği'nin 157 nci maddesinde de "geçiş önceliğine uymama" asli kusur hallerinden biri olarak sayılmıştır. Bu durumda, soldan gelse de dönel kavşağa önce giren kaskolu araca çarpan, davalılar tarafın aracına izafe edilmesi gereken kusur oranının başka bilirkişiden ya da bilirkişi kurulundan alınacak rapor ile belirlenmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 4. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 10.04.2003 tarih ve 2002/706-2003/227 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı sigortacının, TTK.nun 1301 nci madde hükmüne dayanarak, davalılar aleyhine açtığı rücu davası sonunda, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Trafik kaza tespit tutanağında, kontrolsüz dörtlü kavşağa sol koldan gelip, önce giren ve geçişini tamamlamak üzere olan ( kaskolu )araca, sağ koldan gelip sağ yandan çarpan karşı aracın, ( kaskolu ) araca geçiş önceliği vermediği belirtilerek, karşı aracının asli kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, davacıya kaskolu aracın soldan geldiği belirtilerek, bu araca % 75 kusur izafe edilmiştir. Oysa, taraflarca trafik kaza tespit tutanağının aksinin kabulünü gerektirir bir kanıt getirilememiştir. 2918 sayılı KTK'nun 57 nci ve yönetmeliğinin 109 ncu maddesinde yer alan kurala göre bu tür kavşaklarda, soldan gelen aracın sağdan gelen araca geçiş hakkı vermek zorunda olduğunun hükme bağlanmış olması yanında, dönel kavşağa gelen sürücülerin, dönel kavşak içerisindeki araca geçiş hakkı vermek zorunda olduğu kuralına da yer verilmiştir. Aynı Yasa'nın 84 ncü ve Yönetmeliği'nin 157 nci maddesinde de "geçiş önceliğine uymama" asli kusur hallerinden biri olarak sayılmıştır.
Bu durumda, soldan gelse de dönel kavşağa önce giren kaskolu araca çarpan, davalılar tarafın aracına izafe edilmesi gereken kusur oranının başka bilirkişiden ya da bilirkişi kurulundan alınacak rapor ile belirlenmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davacı vekilinin rapora itirazı, somut kanıtları gösterilmeden reddedilip, yetersiz rapora itibar edilmesi sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle,davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03.11.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 18-12-2008, 12:17   #3
avfatihemir

 
Varsayılan

Sayın Av. Mehmet_Ali,
Öncelikle ilginize ve gönderdiğiniz yüksek mahkeme ilamı için teşekkür ederim.
Ancak benim sorumdaki geçiş üstünlüğü meselesi biraz farklı.

Olayda kendini ambulans yerine koyarak kırmızı ışıkta geçerek yeşil ışıkta geçen sürücünün ölümüne sebebiyet vermiş bir özel araç var. Bu aracın kırmızı ışıkta geçme hakkı ve üstünlüğü var mıdır? Buna cevap aramaktayım.
Old 18-12-2008, 14:07   #4
Jaap

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi

Esas: 1987/2027
Karar: 1987/3265
Karar Tarihi: 28.04.1987

ÖZET: Mahkemenin eksik incelemeye dayanan bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece yapılacak iş, uzmanlıkları tartışmasız (olanağı varsa yüksek öğretim kurumlarında görevliler tercih edilerek) kişiler arasından seçilecek bilirkişi aracılığıyla araçların kavşak içinde çarpışma yerlerini ve durumunu tespit ettirip ve yukarıda anılan "trafikteki güven kuralın" gerçek yorumu da tartışılmak suretiyle elde edilecek sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.

(818 S. K. m. 49)

Dava: Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma karşılıklı tazminat davaları üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 398.413 lira tazminatın 11.1.1985 tarihinden itibaren % 30 faizi ile birlikte Ferudun ve Nazım'dan ortaklaşa ve zincirleme alınarak Hüseyin'e 335.883 lira maddi tazminatın 5.12.1985 tarihinden itibaren % 30 faizi ile birlikte Hüseyin'den alınarak Ferudun ve Nazım'a ödenmesine, her iki davada da fazlaya dair istemlerin reddine ilişkin hükmün süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine; tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu:

Karar: 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davacı ve karşılık davalı Hüseyin'in temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2 - Mahkeme, tazminat kapsamını, bilirkişilerin tespit ettiği kusur oranlarına (davacı Hüseyin % 25; davalı Nazım % 75) göre belirlemiştir.

Davaya konu olay, Ankara Gençlik Caddesi ile Şehit Gönenç Caddesi'nin keşiştiği kavşakta meydana gelmiştir; davalı Nazım'ın Şehit Gönenç Caddesi'nden gelerek, kavşakta yarım dönüşle Gençlik Caddesi'ne girip, Necatibey Caddesi kavşağına doğru gitmek isterken, kendisine kırmızı fasılalı kırmızı ışık (dur-tali yol), keza davacı Hüseyin'in Gençlik Caddesi'nde seyrederken kavşağa geldiğinde fasılalı sarı ışık (ana yol-yavaş) yandığında bir uyuşmazlık yoktur.

İlk andaki bu maddi olgular değerlendirildiğinde, davacı Hüseyin'in geçiş üstünlüğüne sahip olduğundan olayda birinci derecede (asli) kusurlu olmadığının kabulü doğru olur. Çünkü, yanıp sönen fasılalı sarı ışık başka aracın kavşağa girmeyeceği güvenini vermiştir. Ne var ki, bugünkü çağdaş trafik anlayışı ve hukuku, geçiş üstünlüğünün yarattığı güvenin mutlak olmadığını kabul eder; özel istisnai durumların varlığı halinde araç sürücüsünün yaratılan güvenden yararlanamaz. Aksi halde akıcı bir trafik, kişilerin mal ve can emniyetine tercih edilmiş olurdu (Y.4. HD.nin 23.10.1984 gün ve 6338/7836 sayılı kararı).

Olayımızda çarpışmanın, davalı Nazım'ın dur anlamına gelen yanıp sönen kırmızı ışığa (tali yol) rağmen kavşağa girmesi ve Necatibey Caddesi istikametine doğru Gençlik Caddesi üzerinde dönüşü gerçekleştireceği anda ve kavşak içinde davacı Hüseyin'in davalıya ait araca arkadan (sağ çamurluktan) çarpması suretiyle gerçekleştiği yolunda kanıtlar bulunmaktadır. Oysa bilirkişiler, gerektiğinde geçiş üstünlüğünün yarattığı güven unsurunu etkileyebilecek, bu maddi olguları tartışmadan bir sonuca varmışlardır.

O halde, mahkemenin eksik incelemeye dayanan bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece yapılacak iş, uzmanlıkları tartışmasız (olanağı varsa yüksek öğretim kurumlarında görevliler tercih edilerek) kişiler arasından seçilecek bilirkişi aracılığıyla araçların kavşak içinde çarpışma yerlerini (Gönenç Caddesi'nden Gençlik Caddesi-Necatibey istikametine dönüşün zorunlu durumu da gözetilerek) ve durumunu tespit ettirip ve yukarıda anılan "trafikteki güven kuralın" gerçek yorumu da tartışılmak suretiyle elde edilecek sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda ikinci bentte gösterilen nedenle temyiz eden davalı ve karşıık davacı yararına (BOZULMASINA), davacı karşılık davalının temyiz itirazlarının birinci bentte gösterilen nedenle reddine ve davalı ve karşılık davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 28.4.1987 gününde oybirliği ile karar verildi.


Bu kararda belirtilen "güven kuralının" yanında belirtmem gereken şey kanun da ve yönetmelik de özel araçlarında belirli şartlar altında geçiş üstünlüğüne sahip olabileceğini belirtmesidir. Fakat bu üstünlük sıkı şartlara bağlı görülmektedir. Nitekim öncelikli şart belirtildiği gibi "yaralı veya acil hasta" taşıması diğeri de bununla birlikte yer alan ve maddenin devamında belirtilen "halkın can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmamak, duyulur ve görünür geçiş üstünlüğü işaretini vermesi" şartıdır. Kanunun lafzından bu sonuç çıkmakla birlikte esas olan trafik güvenliğidir. Her şeyden önce şartı gerçekleştirebilecek illiyet bağını çürütürsenin yerinde sebebi ortadan kaldırabilirsiniz. Herseyden önce aklıma gelen ilk soru şu ki; iddia edilen oğlunun hastalanmasının aciliyeti nedir? Bununla birlikte kendi müvekkiliniz sanığın kullanmış olduğu aracınta ki gerekli duyulur ve görünür geçiş üstünlüğü işaretlerini görmüşmüdr..Saygılarımla
Old 22-12-2008, 11:35   #5
avfatihemir

 
Varsayılan

Sayın Jaap,
Öncelikle, katkılarınızdan dolayı çok teşekkür ediyorum.
Sorularınızın cevaplarını dosyadaki mevcut duruma göre aktarıyorum.
Hasta taşıdığını iddia eden sanık çocuğunun astım nöbetinde olduğunu iddia etmektedir. Sanık kendisine kırmızı yanmakta iken, gece vakti, yeşil ışıkta geçen maktulün yola çıktığını görmesine rağmen hiç hız kesmeksizin ışıklı kavşağa girmiş, kazanın oluşmasına sebep olmuştur. Sanık dörtlü flaşörlerini yaktığını, korna çaldığını da iddia etmektedir.
Yukarıdaki Yüksek Mahkeme Kararında eşit şartlara sahip iki özel aracın trafik ışıklarının yanma şekline göre kendilerine verdiği üstünlükten bahsedilmekte.
Sanırım benim konum biraz farklı. Bu sebeple değerli görüşleriniz benim için önemli.
Burada mevzu, özel bir aracın kendisine bir görev yüklemek suretiyle bir trafik ihlali yapması yetkisine sahip olup olmadığı, şayet var ise kazaya sebep olduğu takdirde sorumluluğunun ne olduğu.
Öncelikle bu özel aracın 2918 sayılı KTK göre geçiş üstünlüğü var mıdır? Geçiş üstünlüğü kaza yapma, bu bağlamda bir başkasının can ve mal güvenliğini tehlikeye atma verir mi acaba?
2918 sayılı KTK’ nun 3. maddesi “Geçiş üstünlüğü ; Görev sırasında, belirli araç sürücülerinin can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmamak şartı ile trafik kısıtlama veya yasaklarına bağlı olmamalarıdır.”
Mevzuattaki tanımda anladığım kadarıyla,
Görev sırasında,
Belirli araç sürücüsünün,
Başkasının can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmamak şartı ile,
Bir takım yasaklara uymamalarına yetki vermekte olduğu görünmektedir.
Bu tanıma ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 141. maddesinde tarif edilen “geçiş üstünlüğü hakkının kullanılması esasları”nı da göz önünde bulundurarak bu özel aracın geçiş üstünlüğü var mıdır? Var ise kaza yaptığında kusur durumu neye göre belirlenecektir.
Bu konudaki kıymetli görüş ve değerlendirmelerinizi bekliyor, işlerinizde başarılar diliyorum. Saygılarımla.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
iş kazası? trafik kazası? miss_lawyer Meslektaşların Soruları 15 06-04-2015 23:11
iş kazası ve trafik kazası av.birsenavcı Meslektaşların Soruları 5 08-12-2011 18:05
Trafik kazalarında taksirli yaralamada uzlaşma durumunda sigorta meselesi yeldakullap Meslektaşların Soruları 6 03-07-2008 19:28
trafik kazası ve zorunlu trafik poliçesi er_han49 Meslektaşların Soruları 5 07-02-2008 13:48
Zorunlu Mali Trafik Sigortasi - Trafik Kazası - Temlik sözleşmesi AV.SANEM Meslektaşların Soruları 5 21-02-2007 17:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04052997 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.