Tedbir Nafakasına İtiraz

Arkadaşlar; Davacılar iştirak nafakası, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası açtı.Karşılığında velayetin nez-i davası açtık. Davacı tarafın ekonomik geliri müvekkilimin aylık gelirinin yaklaşık iki katı. Nafaka davasına çocuk için yapılan harcamaların faturaları da dava tarihinden sonra alınmış ve şişirilmiş faturalar. Davaların birleştirilmesini talep etmiştik ama henüz üçüde farklı mahkemelerde devam ediyor. Ara karar da hakim aylık geliri 1.200 TL, olan müvekkilin 250 TL" dava tarihinden itibaren" (yaklaşık 10 aylık süre) tedbir nafakası ödemesi kararı aldı.Üstelik davacı taraf davayı açtığı tarihten itibaren tebligat hilelerine başvurarak yaklaşık 5 ay (adres bildirimi yapmamıza rağmen) dava dilekçesini tebliğ ettirmediler.Halen de tebliğ yapılmış değil.(Dosyada belgeleriyle mevcut)
Şimdi müvekkilin birikmiş tedbir nafakasını bir ayda ödemesi mümkün değil.Tedbir nafakaları taksite bağlanır mı? İtiraz etme durumunda ne olabilir?

Birikmiş nafaka alacakları Yargıtay kararlarına göre adi alacak niteliğinde olduğundan karşı tarafın kabulüne bağlı olarak taksite bağlanabilir düşüncesindeyim.Birikmiş borcun 4 taksit halinde , ilkinin peşin kalan borcun ise 3 aya bölüştürülerek her ay düzenli ödenmesi halinde karşı tarafın kabulüne dahi bağlı değildir.İcra Müdürlüğü'ne bu yönde yapılacak bir taleple işi halledebilirsiniz kanaatindeyim.Söylediklerimin 2.kısmı İİK'da borcun taksite bağlanmasıyla ilgili bilgiler olsa da ilk kısmı sadece kendi yorumumdur

Birikmiş nafaka alacağı ile ilgili olarak hacizden önce taksitle ödeme sözleşmesi yapılması mümkündür.İİK da bu yönde bir hüküm bulunmamaktadır ancak YARGITAY bu yönde bir sözleşmeyi kabul etmektedir.Buna göre alacaklı eğer rıza gösterirse taksitle ödeme sözleşmesi yapılabilmektedir.Buna göre;en fazla üç taksit olmalı ilk taksit peşin ödenmeli,taksitler alacağın 1/4'ünden az olmamalı ve tarihleri ile miktarları belli olmalıdır.Eğer taksitlerden biri ödenmez ise o halde takibi bütün alacak üzerinden devam edilmektedir.Ancak bu sözleşmenin kabulü için mutlaka alacaklının rızasının olması gerekmektedir..Sorunuza yanıt alabilmişsinizdir inşallah..SAYGILARIMLA...

Sayın Av.Özlem AŞKAN ve Wellan bilgileriniz ve ilginize teşekkür ederim.İcra aşamasında taksit talep edeceğiz ancak dava içerisinde de itiraz etmeyi düşünüyoruz.Bahsettiğim gibi davacının dosyaya ibraz etmiş olduğu bütün faturalar dava açılma tarihinden hemen sonra alınmış.Ayrıca davacı nafaka davasında ekonomik gelirini düşük beyan ederken (devlet memuru) bizim açtığımız velayetin nez-i davasında ekonomik gelirini 2 katı gösteriyor.Müvekkilimin ise her iki davaya vermiş olduğu ekonomik geliri aynı ve belgeriyle sabit.

TAKSİTLE ÖDEME:

İİK. Madde 111 - Borçlu alacaklının satış talebinden evvel borcunu muntazam taksitlerle ödemeği taahüt eder ve birinci taksiti de derhal verirse icra muamelesi durur.

Şu kadar ki borçlunun kafi miktar malı haczedilmiş bulunması ve her taksitin borcun dörtte biri miktarından aşağı olmaması ve nihayet aydan aya verilmesi ve müddetin üç aydan fazla olmaması şarttır.

(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./26. md.) Borçlu ile alacaklının borcun taksitlendirilmesi için icra dairesinde yapacakları sözleşme veya sözleşmelerin devamı süresince 106 ve 150/e maddelerindeki süreler işlemez. Ancak bu sözleşme veya sözleşmelerin toplam süresinin on yılı aşması halinde, aştığı tarihten itibaren süreler kaldığı yerden işlemeye başlar.

(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/13 md.) Taksitlerden biri zamanında verilmezse icra muamelesi ve süreler kaldığı yerden devam eder.

aslında faturaların bu kadar fazla gösterilmesine itiraz ediyorsanız bence dava içinde incelem yapmanız yerine menfi tespit davası açıp bir sahtelik incelemesi yada olurluluk incelemesi yapsanız maddi anlamda kesin hüküm elde etmeniz açısından daha iyi bir yöntem olacağı kanaatindeyim.Çünkü ayrı bir dava ile aklanırsanız hem o davayı hemde bekletici mesele olması açısından diğer dava için zaman kazanmış olursunuz.Ancak unutmamak gerekir ki menfii tespit davasında genel anlamda haklı çıkmak için sağlam delilleriniz olması gerekli çünkü tanık beyanlarından ziyade yazılı belge yada senet var ise açmanızı öneririm.Bu konuda geçen sene terübem olduda o yüzden sayın meslektaşım..BAŞARILAR..inşallah lehinize sonuçlanması dileklerimle..SAYGILARIMLA..

Ayrıca şunu da belirtmem gerekir ki hacizden önce taksitlendirme sözleşmesini hacizden sonrada yapmak mümkündür yani doktrin ve yargıtay bu konuda hemfikirdir..SAYGILARIMLA..

"Adaleti engelleyecek gücün olmayabilir,itiraz etmek için mutlaka zamanın olsun"

Alıntı: Yazan Av.Özlem AŞKAR .Birikmiş borcun 4 taksit halinde , ilkinin peşin kalan borcun ise 3 aya bölüştürülerek her ay düzenli ödenmesi halinde karşı tarafın kabulüne dahi bağlı değildir.İcra Müdürlüğü'ne bu yönde yapılacak bir taleple işi halledebilirsiniz kanaatindeyim.Söylediklerimin 2.kısmı İİK'da borcun taksite bağlanmasıyla ilgili bilgiler olsa da

Alıntı: Yazan Av.Özlem AŞKAR TAKSİTLE ÖDEME: İİK. Madde 111 - Borçlu alacaklının satış talebinden evvel borcunu muntazam taksitlerle ödemeği taahüt eder ve birinci taksiti de derhal verirse icra muamelesi durur. Şu kadar ki borçlunun kafi miktar malı haczedilmiş bulunması ve her taksitin borcun dörtte biri miktarından aşağı olmaması ve nihayet aydan aya verilmesi ve müddetin üç aydan fazla olmaması şarttır. (Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./26. md.) Borçlu ile alacaklının borcun taksitlendirilmesi için icra dairesinde yapacakları sözleşme veya sözleşmelerin devamı süresince 106 ve 150/e maddelerindeki süreler işlemez. Ancak bu sözleşme veya sözleşmelerin toplam süresinin on yılı aşması halinde, aştığı tarihten itibaren süreler kaldığı yerden işlemeye başlar. (Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/13 md.) Taksitlerden biri zamanında verilmezse icra muamelesi ve süreler kaldığı yerden devam eder.

Yasanın birinci fıkrasını okuyup, ikinci fıkrasına itibar etmemek olmaz.

Alıntı: Yazan wellan aslında faturaların bu kadar fazla gösterilmesine itiraz ediyorsanız bence dava içinde incelem yapmanız yerine menfi tespit davası açıp bir sahtelik incelemesi yada olurluluk incelemesi yapsanız...Bu konuda geçen sene terübem olduda o yüzden sayın meslektaşım

Nasıl bir tecrübe??? Paylaşır mısınız?

Şöyle ilginç birşey var. Sözkonusu olan 10 yaşında bir ilköğretim öğrencisi ve bu çocuk öğlene kadar okula gidiyor. Ardından hem yelken kursuna,hem gitar hemde ingilizce kursuna gidiyor.Genel gider faturalarının yanına eklenmiş faturalar bunlardan ibaret.Bu kadar küçük yaşta bir çocuk öğleden sonra bütün bu kurslara nasıl gidiyor düşünüyorum doğrusu