Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Usulden bozma sebepleri

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-06-2013, 20:07   #1
Av. Hakan ÜSTÜN

 
Karar Usulden bozma sebepleri

Sayın meslektaşlarım; ceza yargılamasında aşağıdaki sebepler bozma nedeni olarak sayılabilir mi? :

1- Müştekilere katılma talepleri olup olmadığının sorulmaması,

2- Sanığa CMK Md. 231 kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını isteyip istemediğinin sorulmaması,

3- Davanın seyrini değiştirebilecek birinin tanık olarak dinlenilmemesi...

Not: Dosya Yargıtay'dan onandı. Tashih-i karar yoluna başvurcaz. Esasa ilişkin sebepleri de dilekçede ayrıca belirtcem. Ancak malumunuz usulen bozulması bu tür durumlarda daha kolay. O yüzden bu hususların değerlendirilmesi önem arz ediyor.

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler...
Old 06-06-2013, 20:36   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan ÜSTÜN
Sayın meslektaşlarım; ceza yargılamasında aşağıdaki sebepler bozma nedeni olarak sayılabilir mi? :

1- Müştekilere katılma talepleri olup olmadığının sorulmaması,

2- Sanığa CMK Md. 231 kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını isteyip istemediğinin sorulmaması,

3- Davanın seyrini değiştirebilecek birinin tanık olarak dinlenilmemesi...

Not: Dosya Yargıtay'dan onandı. Tashih-i karar yoluna başvurcaz. Esasa ilişkin sebepleri de dilekçede ayrıca belirtcem. Ancak malumunuz usulen bozulması bu tür durumlarda daha kolay. O yüzden bu hususların değerlendirilmesi önem arz ediyor.

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler...

Ceza yargılaması ? Tashihi karar nasıl olacak?

CMK.308'e bakmanızı öneriririm.

http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=1795
Old 07-06-2013, 07:35   #3
Av. Hakan ÜSTÜN

 
Varsayılan

Sayın Dikici; bahsettiğimiz yol, aynı noktaya çıkıyor. CMK 308 de bahsedilen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının (tek başına) itiraz etme yetkisini düzenlemektedir. Ben yine de detaylı bir inceleme yapacağım. Ama kelimelere takılıp asıl soruyu kaçırıyoruz. Saydığım 3 sebep usulden bozma sebebi sayılır mı? Sayılmaz mı ? Asıl öğrenmek istediğim bu husustur. Bununla ilgili bir cevap yazarsanız daha fazla zaman kaybederek hak kaybına uğramamış oluruz.

Şimdiden teşekkürler...
Old 07-06-2013, 08:45   #4
Bronz Atlı

 
Varsayılan

Kendi dosyalarımdan, katılma talebi yönünden bir bozma kararı mevcut sayın Üstün. Hem de yeni tarihli. Ancak jpg formatında yükleme yapamıyorum mesaja. Bu konuda yardımcı olunursa ekleyebilirim. Ya da mail adresinizi yazarsanız ileteyim.
Old 09-06-2013, 15:26   #5
Av. Hakan ÜSTÜN

 
Varsayılan

Sayın Avşar; öncelikle yardımlarınız için teşekkürler. Elinizdeki yeni tarihli kararı bana mail atarsanız sevinirim. Mail adresim: av.hakanustun@gmail.com
Old 06-02-2015, 18:14   #6
feel-in-law

 
Varsayılan

Size çok farklı bir bozma sebebi sunayım.

T.C. YARGITAY 12. Ceza Dairesi
Esas no: 2014/1950 Karar no: 2014/26159
Tebliğname no: 12 - 2013/159798
İNCELENEN KARARIN;
TÜRK MİLLETİ ADINA Y A R G I T A Y İ L A MI
Mahkemesi : Çine Asliye Ceza Mahkemesi Tarihi: 26/12/2012
Numarası: 2012/402-2012/914
Sanık: xx
Suç: Özel hayatın gizliliğini ihlal, Sistemi engelleme, bozma, verileri yoketme veya değiştirme Suç Tarihi: 25/06/2011
Hüküm: CMK'nın 223/2-a maddesi gereğince beraat
Temyiz Eden: Katılan vekili Av. Çağlar YUMUŞ
Tebliğnamedeki düşünce: Onama
Özel hayatın gizliliğini ihlal ve sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçlarından sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde
Katılan ve sanık evli iken, aralarında çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle, boşanma aşamasında oldukları ve fiilen ayrı yaşamaya başladıkları, sanığın katılanın isim, evlenmeden önceki soyismi ve fotoğrafını kullanarak sahte facebook profil sayfası oluşturduğu, bu sayfada iletişim bilgisi olarak, katılanın kendi kullandığı mail adresine yakın bir başka mail adresi yazıldığı, bu şekilde sanığın özel hayatın gizliliğini ihlal, sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçlarını işlediğinin iddia edildiği, olayda;
Söz konusu Facebook adresine iletişim amacıyla verilen mail adresine erişim yapan IP adresi kullanıcısının tanık Y olduğunun tespit edildiği, tanık Y beyanın da, katılan ve sanığın ayrılmadan önce komşuları olduğunu, aynı zamanda sanıkla aynı yerde çalıştıklarını, bahse konu sahte profili kendisinin oluşturmadığını, ancak kendisi ile aynı birlikte olay tarihinde aynı yerde görev yapan sanığın bankacılık işlemlerini yapmak için kendi adına olan internet bağlantısını kullandığını, bu nedenle IP adresinin tespit edilmiş olabileceğini beyan ettiği; katılanın profil sayfasındaki kendisine ait resmin yalnızca sanıkta olduğunu beyan etmesi dikkate alındığında, sanığın eyleminin sübut bulduğu anlaşılmakla,
a-Katılanın facebook sayfasında yer alan resmin, özel yaşam alanına ilişkin ve özel hayatının gizliliğini ihlal edecek nitelikte olmadığı dikkate alınarak, kişisel veri niteliğindeki resmini, onun isim ve soy ismiyle birlikte, belirli olmayan ve birden fazla kişi tarafından algılanabilme imkanı bulunan facebook adlı sosyal paylaşım sitesinde, hukuka aykırı olarak yayan sanığın sübut bulan eyleminin, TCK'nın 136/1. maddesinde tanımlanan verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen yazılı gerekçelerle, sanık hakkında beraat kararı verilmesi,

Bozma nedenine göre de:
TCK'nın 6/1-g maddesinde, ceza kanunlarının uygulanmasında, basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla yapılan yayınların anlaşılacağının belirtilmesi karşısında, hükümden önce 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılıYargıHizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesinin, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, b) Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, c) Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir.” hükmü gereğince, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b- Suçun işlendiği zaman diliminin gerekçeli karar başlığına yazılmaması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, berate ilişkin hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
2- Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde
Sahte facebook sayfasında kullanılan katılana ait resmin, katılanın kullandığı mail adresindeki profil resminden kopyalandığının iddia edildiği, bu şekilde sanığın, sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan iddianame tanzim edildiği, olayda;
Dosya kapsamı, sanık savunması ve tanık beyanı, fotoğrafın katılanın kullandığı mail adresinden kopyalandığına dair delil elde edilemediği gibi, katılanın bu yönde iddiası bulunmadığı ve eylemin sübut bulmadığı anlaşıldığından, mahmece, sanığın beraatine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği anlaşılmakla,
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, sübuta ve beraat hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
imar planına itiraz sebepleri koseogluhukuk Meslektaşların Soruları 1 12-03-2012 11:41
sağlık sebepleri ile istifa ve kıdem tazminatı erdal düzgün Meslektaşların Soruları 2 20-07-2011 20:16
güncel boşanma sebepleri ve yargıtay içtihatları kvas Aile Hukuku Çalışma Grubu 0 16-12-2010 11:16
nisbi butlan sebepleri avukathavva Meslektaşların Soruları 13 21-07-2010 13:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04911590 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.