Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

inanç sözleşmesinden feragat nasıl olur

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-12-2013, 00:12   #1
Av.kubilay

 
Karar inanç sözleşmesinden feragat nasıl olur

Değerli meslektaşlarım!
müvekkilimiz yazılı inanç söz. dayalı olarak bir gayrimenkulünü inanılana devrediyor.sözleşmeye göre tarla arsa vasfına gelince inanılan bu yerin yarısını müvekkile bedelsiz teslim edecek.inanılan teslimden kaçınınca müvekkil başka bir meslektaşın yanlış bilgilendirmesi sonucu sadece alacak davası açıyor.Daha sonra yanlış yaptığını anlayınca da başka mahkemede elindeki sözleşme ile inanç söz. dayalı tapu iptal ve tes. davası açıyor ve mahkemeden tedbir kararı alıyor. ilk açtığı alacak davasını ise takip etmiyor ve dava şartı yokluğundan düşürüp kesinleştiriyor.Herşey yolunda iken tedbir kararı aldığı inanç söz. dayalı iptal davası hakimi inanç sözleşmesi tarihinden sonra alacak davası açmış olmasını ve burada "sattım paramı alamadım"ibaresi kullanmasını ikrar olarak değerlendiriyor ,inanç sözleşmesinden feragat edildiği hükmü ile davayı reddediyor.
Kararı bu aşamada temyiz edeceğimizden düşüncelerinizi benimle paylaşmanızı önemle rica ederim.şimdiden teşekkürler
Old 11-12-2013, 16:16   #2
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Kolaylıklar diliyorum da
Bana göre, müvekkilinizin durumu zora girmiş....
Old 12-12-2013, 15:15   #3
Av.şükrü söğüt

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,
Sizinde bildiğiniz gibi inanç sözleşmeleri ,Akid taraflar arasında vekalet sözleşmesinin hukuksal sonuçlarını doğurur.Bu sözleşme gereğince inanç gösterilen (vekil),inanç gösterenin talebi doğrultusunda hareket etmekle (talimatlarına uyma borcu)yükümlüdür.Özetle inanç gösterilen-vekil,inanç gösterenin talebi üzerine almış olduğu şeyi(kendi adına tescilli olan ancak müvekkilinin mal varlığına dahil olan),taşınmazı müvekkiline iade etmekle yükümlüdür.Vekil devir yükümlülüğünü müvekkilin talebine rağmen yerine getirmezse,müvekkil vekile karşı vekalet akdinden doğan vekilin kendi adına ve müvekkil hesabına aldıklarını iade etmekle yükümlü olduğu hakkındaki yükümlülüğüne-borca dayanabileceği gibi Bçk.m.125 hükümlerine de dayanabilir.Yani müvekkil,aynen ifayı isteyebileceği gibi, olumlu zararını (ifadaki çıkarını) da isteyebilir.
Olayınızda müvekkil aynen ifayı istemek yerine ilk önce olumlu zararını isteme yoluna gitmiştir.Müvekkilinizin aynen ifayı istemek yerine seçimlik hakkını olumlu zararını istemek doğrultusunda kullanması kendisini bağlar.Müvekkiliniz bu seçimlik hakkından karşı tarafın açık rızası bulunmadıkça tek taraflı olarak dönemez (Seçimlik hakkını kullanırken iradesi fesada uğramamış olmak koşuluyla)Zaten müvekkiliniz de yapmış olduğu bu hatayı farkettiğinden açmış olduğu davasını takip etmemek suretiyle ortadan kaldırmıştır.Ancak daha sonra tapu iptal ve tescil davası açmış ise de daha önce açmış olduğu olumlu zararın tazmini davasında dava dilekçesindeki veya duruşma sırasındaki beyanı ile dayandığı sözleşmenin içeriğini değiştirmiş,özetle; davasının dayanağı olan sözleşmenin inanç sözleşmesi değil tapudaki resmi satış akdinin içeriğini değiştiren bir sözleşme olduğunu(,taşınmazı sattığını, satış bedelini alamadığını,satış bedelinin ödenmesini güvence altına almak için düzenlenen bir belge olduğunu) yani bir teminat sözleşmesi olduğunu söylemiştir ki müvekkilinizin bu beyanı inanç sözleşmesinin içeriğini ve hukuksal mahiyetini tümden değiştirmiştir.Tapu iptali ve tescil davasına bakan mahkeme,dâvâcının bu beyanını Bçkm.235 /3 anlamında satıcının ,alıcının satış bedelini ödememesi nedeniyle temerrüde düşmesi halinde satıcının satım akdini fesih ile taşınmazın tapusunun tekrar kendi adına tescilini istemeye yönelik olduğunu,oysa satım akdinde(resmi akit tablosunda) satıcının fesih hakkını açıkça saklı tutmamış olması nedeniyle tapu iptali ve tescili davasını açamayacağını kabulle, davayı red etmiştir ki bence mahkemenin tapu iptal ve tescil davasının reddine ilişkin vermiş olduğu karar bu nedenle doğrudur.Olayınıza ilişkin hukuki yorumum bu şekildedir.Diğer değerli meslektaşlarımın da sorununuza ilişkin farklı düşünce ve yorumları olabilir.Saygılarımla.Av.Şükrü Söğüt
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescili davasında yemin Av.Ö.Savaş Meslektaşların Soruları 8 14-01-2016 15:42
Dosya Yargıtay'da iken temyizden feragat halinde yatırılan harçlar iade olur mu av.remzieroglu Meslektaşların Soruları 4 26-04-2013 10:44
site yönetimine nasıl vekil olur, işlemleri nasıl yürütürüm av.nesrinzeyneb Meslektaşların Soruları 6 21-01-2010 14:24
acil ivazlı mirastan feragat sözleşmesinden dönmek mümkün müdür? pepir Meslektaşların Soruları 0 18-09-2008 11:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03658700 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.