Ceza davasında karardan sonra ifade vermek isteme

Bütün meslektaşlarıma iyi çalışmalar, benim sormak istediğim husus şu;müvekkilin bundan 5 sene önce çocuğu öldürülüyor, yargılama yapılıyor, suç tipi kastın aşılması suretiyle adam öldürmek, neticede 3 yıl 4 ay hapis cezası (Sanık fiili işlediği zaman 17 yaşında), ancak yapılan 5 senelik yargılamaya ilişkin denecek çok söz yok, müvekkilin anlatımına göre olayı gören şahitler var ama çoğu tehdit edilmiş ve ifade vermemiş, verenler de olayı görmediklerini görenlerin ise aynen fiili işleyen suçlular gibi ifade verdiklerini belirtiyorlar (Olay 2 kişi tarafından ağız dalaşı sonucu fail tarafından atılan bir tekme neticesinde maktülün yere düşerek kafatası kemiğinde kırık olması sonucu öldüğüne ilişkin, sanıkların ifadesi de şahitlik edenlerin ifadesi de bu yönde) halbuki şuan ifade vermek isteyen kişi olayın 4 kişi tarafından gerçekleştiğini ve olayı birebir gördüğünü demir sopalarla ağır şekilde dövülerek çocuğun öldürüldüğüne dair. dosya şuan temyiz aşamasında, ifade vermek isteyen kişide daha önceden duruşmada hazır edilememiş bir kişi, sizce bu dosyada bu tanığın ifadesine dayanılarak bozma talep edilebilir mi? Diyelim ki edildi yargılama yeniden başlayacak olsa hakim bu ifadeye ne kadar itibar eder? Ayrıca dosya bu şekliyle onanırsa bu bir yargılamanın yenilenmesi sebebi midir? Cvplar için şimdiden teşekkür ediyorum.

Dosya şayet Yargıtay tarafından bozulursa tekrar başlayacak yargılamada tanığınızı dinletmeniz mümkün olabilir.Ancak karar Yargıtay tarafından onanırsa sadece yeni bir tanığın varlığından bahisle yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilemez.Zira bu konuyu düzenleyen CMK md.314 vd. çok açıktır.

avtonyukuk a katılıyorum. CMK 311 de hükümlü lehine yargılamanın yenilenmesi nedenleri CMK 314 de ise sanık veya hükümlünün aleyhine yargılamanın yenilenmesi nedenleri düzenlenmiştir. Sizin olayınızda tehdit ve baskı sebebiyle tanıkların yalan tanıklık yapması sözkonusu. Bu husus eski CMUK 330/2 de"Yemin verilerek dinlenmiş olan bir şahit veya ehlihibrenin hükme müessir olacak surette maznun veya mahküm lehine kasıt veya ihmal ile hakikat hilafına şahitlikte bulunduğu veya rey verdiği anlaşılırsa" şeklindeki ifadeyle yargılamanın iadesi sebebi sayılıyordu. CMK da bu hususa yer verilmemesi büyük eksikliktir. Sonuç olarak yalan tanıklık yargılamanın (hükümlü veya sanık aleyhine)iadesi sebebi sayılmadığından dosyanın temyizde onanarak kesinleşmesi durumunda pek fazla yapacak bir sey kalmamaktadır. Bununla birlikte yalan tanıklığa dayanarak hüküm verildiyse, bu husus hükümlü lehine yargılamanın yenilenmesi sebebi olarak değerlendirilir. Sizin olayınızda bunun tersi olduğundan yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilemez gibi görünüyor..

Meslektaşım merhaba =)
Dosya temyiz sürecindeyken söz konusu tanığın ifadelerine de yer vererek, eksik inceleme neticesinde verilen kararın bozulması talepli bir dilekçeyi dosyanın içine sokmanı tavsiye ederim.

Meslektaşlarımızın da belirttiği üzere tanık ifadesindeki çelişki/yalanların ortaya çıkmış olması yargılamanın yenilenmesi sebebi değil. Dosyanın onanmaması için kapsamlı incelemeyle eksik hususları tespit edip gözlerine sokmak gerektiğini düşünüyorum =)

iyi çalışmalar.

Değerli meslektaşlarım hepinize görüşleriniz için çok teşekkür ediyorum. Bende kanunda (CMK) da büyük bir eksikliğin var olduğu görüşündeyim. Netice itibariyle bu dosya bu şekliyle onanırsa, maddi gerçek asla ortaya çıkmayacak. Hepinize iyi çalışmalar...