Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

velayet davasında çocuğun teslimi ve kararın kesinleşmesi süresi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-11-2011, 23:18   #1
asg

 
Varsayılan velayet davasında çocuğun teslimi ve kararın kesinleşmesi süresi

Velayeti geri almak için açtığımız davanın ikinci celsesinde tek tanık olarak belirttiğimiz müvekkilimin reşit oğlu dinlenecek, ancak bu arada velayeti elinde bulunduran baba çocukların anneye verilmesini talep ediyorum diye dosyaya dilekçe eklemiş ve yarınki duruşmaya da çocukları al sana getirdim diye getirecekmiş hakim kararıyla olacağını çocukları adliyede bize verip gidemeyeceğini hakimin o istedi diye çocukları hemen bize vermeyebileceğini kendisine anlatamadım.İzlemem gereken yol ve mahkemede olabilecekler hakkında tavsiyelerinizi bekliyorum .Sonuçta çocukları da ortada bırakamayız ama kararın kesinleşmesini de beklemek zorunda mıyız? teşekkürler ayrıca bazı maddi ve manevi imkansızlıklardan sadece tek tanık ismi vermem usulen yanlış mı ?ilk velayet davam ve kesin bir cevap bulamadığım için bu başlığı açmak zorunda kaldım teşekkürler.
Old 03-11-2011, 14:30   #2
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan asg
Velayeti geri almak için açtığımız davanın ikinci celsesinde tek tanık olarak belirttiğimiz müvekkilimin reşit oğlu dinlenecek, ancak bu arada velayeti elinde bulunduran baba çocukların anneye verilmesini talep ediyorum diye dosyaya dilekçe eklemiş ve yarınki duruşmaya da çocukları al sana getirdim diye getirecekmiş hakim kararıyla olacağını çocukları adliyede bize verip gidemeyeceğini hakimin o istedi diye çocukları hemen bize vermeyebileceğini kendisine anlatamadım.İzlemem gereken yol ve mahkemede olabilecekler hakkında tavsiyelerinizi bekliyorum .Sonuçta çocukları da ortada bırakamayız ama kararın kesinleşmesini de beklemek zorunda mıyız? teşekkürler ayrıca bazı maddi ve manevi imkansızlıklardan sadece tek tanık ismi vermem usulen yanlış mı ?ilk velayet davam ve kesin bir cevap bulamadığım için bu başlığı açmak zorunda kaldım teşekkürler.

Hakim müşterek çocuk için gerekli tedbirleri alacaktır.Tarafların beyanlarıyla bağlı değildir fakat velayeti babada olsa da çocukların müvekkiliniz yanında kaldığını belirtmeniz lehinize sonuç doğuracaktır diye düşünüyorum.Bence anne çocukları teslim alsın sizde duruşmada durumu mahkemeye bildirin.
Old 03-11-2011, 16:17   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan asg
Velayeti geri almak için açtığımız davanın ikinci celsesinde tek tanık olarak belirttiğimiz müvekkilimin reşit oğlu dinlenecek, ancak bu arada velayeti elinde bulunduran baba çocukların anneye verilmesini talep ediyorum diye dosyaya dilekçe eklemiş ve yarınki duruşmaya da çocukları al sana getirdim diye getirecekmiş hakim kararıyla olacağını çocukları adliyede bize verip gidemeyeceğini hakimin o istedi diye çocukları hemen bize vermeyebileceğini kendisine anlatamadım.İzlemem gereken yol ve mahkemede olabilecekler hakkında tavsiyelerinizi bekliyorum .Sonuçta çocukları da ortada bırakamayız ama kararın kesinleşmesini de beklemek zorunda mıyız? teşekkürler ayrıca bazı maddi ve manevi imkansızlıklardan sadece tek tanık ismi vermem usulen yanlış mı ?ilk velayet davam ve kesin bir cevap bulamadığım için bu başlığı açmak zorunda kaldım teşekkürler.

Sorun ne anlamadım. Davalı davayı kabul edemez mi? Davacı annenin amacı bir an önce çocukların velayetini almak değil mi? Diyelim ki, velayetin anneye verilmesine karar verildi. Baba da hemen teslim etti. Neden kararın kesinleşmesini bekleyeceksiniz ki? Davalı rızasıyla veriyor, zaten. İlle de, icra kanalıyla çocuk teslimi mi olmalı?

Davalı, davayı kabul ettiğine göre, tek tanık yetecektir. Başka olağanüstü koşullar yoksa, velayet anneye tevdi edilir.
Old 11-03-2015, 18:54   #4
garani

 
Varsayılan

kaazandığımı velayet davasında davalı olan anne 2009 yılına ait olan nafaka alacak takibini 2014 yılında yenilemiş ve kesinti başlamıştır.Şimdi biz icra dosyasına talep açtık nafakanın dava tarihina kadar hesaplanıp kaldırılması yönünde ancak müdürlük kesinleşme ile kaldırılacağını dava tarihi talebimizi reddetti(çocuklar dava tarihinden önce ve dava boyunca baba yanında)

Bu durumda kesinleşme tarihi mi esas alınır nafakanın kalkması için yoksa dava tarihi mi?Merciye gideceğim ancak bir karar bulamadım
Old 12-03-2015, 12:44   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Konuyla ilgili karar

T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/4464

K. 2005/4849

T. 2.5.2005

• İŞTİRAK NAFAKASININ KALDIRILMASI TALEBİ ( Kabulü Halinde Geçerlilik Tarihinin Dava Tarihinden Daha Önce Olacak Şekilde Gösterilmiş Olması Doğru Görülmediği )

• NAFAKANIN KALDIRILMA TARİHİ ( Dava Tarihinden Geçerli Olmak Üzere Nafakanın Kaldırılmasına Hükmedilmesi Gereği )

• İSTEM ŞARTI ( İştirak Nafakasının Kaldırılmasında Kanunen "İstem" Şartı Arandığına Göre Mahkemece Dava Tarihinden Geçerli Olmak Üzere Nafakanın Kaldırılmasına Hükmedileceği )

4721/m.182,183,331

ÖZET : Dava iştirak nafakasının kaldırılması talebidir. Mahkemece, velayeti davalı annede bulunan küçüğün, babası yanında kalması nedeniyle, davacı babanın istemi üzerine, velayetin nez edilerek babaya verilmesi de gözetilerek, iştirak nafakasının kaldırılmış olmasında bir isabetsizlik yok ise de; geçerlilik tarihinin ( dava tarihinden daha önce olacak şekilde ) 8 Temmuz 2003 olarak gösterilmiş olması doğru görülmemiştir. Zira, yukarıda belirtildiği üzere ( TMK'nun 183 ve 331.maddeleri ) hakim, ana veya babadan birinin "istemi" üzerine gerekli önlemleri alır veya gerekli değişikliği yapar. O halde, bu tip değişiklikler için kanunen "istem" şartı arandığına göre, mahkemece dava tarihinden geçerli olmak üzere nafakanın kaldırılmasına hükmedilmelidir.

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı 16.1.2004 tarihli dilekçesinde; boşanma kararı ile müşterek çocuk Oğuzhan'ın velayetinin davalı anneye verildiğini, velayetin kendisine verilmesi için dava açtığını; çocuğun kendi yanında kaldığını, bakım ve gözetiminin tamamen tarafından yapıldığını iddia ederek; Temmuz 2003 tarihinden itibaren ödemekte olduğu iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının nafakadan kurtulmak için çocuğu yanında tuttuğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davanın kabulü ile; 8 Temmuz 2003 tarihinden geçerli olmak üzere tarafların müşterek çocukları Oğuzhan için, Çay Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/117 esas, 2003/68 karar sayılı ilamı ile hükmolunan aylık 70.000.000 TL.iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

Taraflar arasında görülen, Konya 1.Aile Mahkemesinin 2004/1214 Esas, 2005/101 Karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde; mahkemece, davanın kabulü ile; Çay Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/117 esas ve 2003/68 karar sayılı ilamı ile davalı anneye velayeti verilen 06.06.1991 doğumlu Oğuzhan Özmen'in velayetinin davalı anneden nez edilerek ( kaldırılarak ) davacı babaya tevdiine karar verildiği, kararın 10.3.2005 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.

TMK'nun 182/2.maddesine göre; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Aynı kanunun 183.maddesine göre de; Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması halinde hakim, re'sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır. Keza, TMK'nun 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.

Mahkemece; velayeti davalı annede bulunan küçüğün, babası yanında kalması nedeniyle, davacı babanın istemi üzerine, velayetin nez edilerek babaya verilmesi de gözetilerek, iştirak nafakasının kaldırılmış olmasında bir isabetsizlik yok ise de; geçerlilik tarihinin ( dava tarihinden daha önce olacak şekilde ) 8 Temmuz 2003 olarak gösterilmiş olması doğru görülmemiştir. Zira, yukarıda belirtildiği üzere ( TMK'nun 183 ve 331.maddeleri ) hakim, ana veya babadan birinin "istemi" üzerine gerekli önlemleri alır veya gerekli değişikliği yapar. O halde, bu tip değişiklikler için kanunen "istem" şartı arandığına göre, mahkemece dava tarihinden geçerli olmak üzere nafakanın kaldırılmasına hükmedilmelidir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.05.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kararın Kesinleşmesi Av. Zeynep TÜFEKÇİ Meslektaşların Soruları 3 09-12-2016 09:16
kararın kesinleşmesi ve icra takibi Av.KIRAL Meslektaşların Soruları 2 21-03-2014 20:56
İlamlı İcrada Kararın Kesinleşmesi Gerekip Gerekmediği hamdiz Meslektaşların Soruları 4 23-06-2009 15:51
tebligatın okuma yazma bilmeyen kişiye teslimi - kararın kesinleşmesi er_han49 Meslektaşların Soruları 0 09-09-2008 08:54
Kararın kesinleşmesi Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 2 15-12-2006 16:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04990101 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.