dava şartlarından kesin hüküm

Herkese iyi çalışmalar dilerim.
Sorum dava şartlarından kesin hüküm ile ilgili olacak. 2006 yılında müvekkil şirket, davalıya fazla kullanım makbuzu gönderiyor. Davalı böyle bir borcu olmadığına dair menfi tespit davası açıyor. Dava reddediliyor ve temyize de başvurulmayarak karar kesinleşiyor.
Bu sırada yine, davalı aleyhine 2006 tarihli bir ilamsız icra takibi yapılıyor. Davalının itirazı üzerine takip duruyor, müvekkil tarafından itirazın iptali davası açılıyor. Fakat görevsizlik kararı verilmesi üzerine, dava dosyası görevli mahkemeye gönderilmediğinden, davanın açılmamış sayılmasına karar veriliyor.
Şimdi bu aşamada; ilamsız icra takibinde itiraz mevcut olup süresi içerisinde tekrar itirazın iptali davası açılmadığından takibi harekete geçiremiyoruz. Menfi tespit davası sonucu alınan ilam da icraya konulamayacağından (yargılama giderleri ile vekalet ücreti hariç) bu borç için ilamlı takip de başlatamıyoruz. Bu sebeple borcun tahsilini ilamlı icra yoluyla sağlamak adına alacak davası açarsak, menfi tespit davası nedeniyle kesin hüküm şartına takılır mıyız? Saygılarımla.

Değerli meslektaşım ; davalı yan , sizin aleyhinize menfi tespit davası açmış ve davası reddedilmiş . Yani size borçlu olmadığını , sizin alacaklı olmadığınızı tespit ettirememiş . Şu halde sizin açacağınız alacak davasında , neden sizin aleyhinize kesin hüküm durumu olsun ki ?

Sayın meslaktaşım,
Lehimize kesinleşmiş bir mahkeme kararı var fakat menfi tespit davası sonucu verildiği için icraya konulamıyor. Aynı borçla ilgili alacak davası açtım ve ilk duruşmada hakim kesin hüküm olduğu yolunda karar vereceği izlenimini verdi. Aynı taraflar arasında aynı borca dayanarak açılan 2. bir dava söz konusu olduğu için durum aleyhimize görünüyor.

Menfi tespit davası borçlu yararına bitmiş olsaydı , ardından sizin açacağınız alacak davası kesin hüküm nedeniyle reddedilirdi ; ancak sizin yani alacaklının yararına biten menfi tespit davası ile alacaklının açacağı alacak davasının hükümleri birbirinden farklı olacaktır ( hüküm altına alınan konu ) . Çünkü menfi tespit davasında B'nin borçlu olmadığının tespiti talebi reddedilirken ; alacaklının açacağı/açtığı davada alacaklı olduğu tespit edilecektir . Menfi tespit davasında B ; borçlu olmadığını beyan etmiş , buna karşın A ; borç ilişkisini gösterir belge sunmuş , B ise ödeme belgesi sunamamıştır diye düşünüyorum.Sonuçta menfi tespit davasındaki hüküm borç ilişkisini gösterir belge nedeniyle değil ödeme belgesinin sunulamaması nedeniyle reddedilmiştir.Menfi tespit davasında ; B'nin A'ya x TL borçlu olduğunun tespitine ilişkin bir hüküm olduğunu sanmıyorum ve işte siz açacağınız dava ile bu hükmü talep etmektesiniz .

Sayın meslektaşım,
Görüşlerinize katılıyorum. Menfi tespit davasının reddedilmesiyle davacının borçlu olmadığı hususu tespit edilemedi. Fakat davanın reddedilmesi şeklinde verilen hüküm, müvekkilin alacağını tespit etmiş bir hüküm değil.Cevaplarınız için çok teşekkür ederim. İyi çalışmalar.