İhtİyatİ Hacİz?

Merhaba,
Müvekkilim aleyhine Kambiyo Takibine girişilmiştir
**SAVUNMA OLARAK;
1-Senedin kambiyo niteliğinde olmadığından ve dolayısıyla takibin kambiyo senetlerine özgü takip olamayacağından bahisle,takibin iptali için ŞİKAYET yoluna müracaat ettik.(İTM)
2-İcra dairesinin YETKİSİNE İTİRAZ ettik(İTM)

Davaya bakan aynı İcra mahkemesi dosyaların birleştirilmesine karar verdi ve duruşmayı erteledi...(İhtiyati Haciz dosyasının celbi için)
SORULARIM ŞUNLAR Duruşma 16.06.08 tarihinde olduğu için konu acil;TŞK
**Yetki itirazımızda yetkili icra dairesi olarak ALACAKLI'nın ikametgahını bildirdik...
Ancak,Baki Kuru'yu okuyorum der ki; "Senet alacakları aranılacak alacaklardan olduğu için alacaklının ikametgahı değil BORÇLUNUN ikametgahı yetkilidir."
ANCAK;Senet kambiyo niteliği taşımamaktadır.(Şikayete konu) dolayısıyla,seçimlik hakkımızı kullandık ve para borçları için alacaklı veya borçlunun ikametgahı yetkilidir kuralından hareketle,itirazımızda alacaklının ikametgahını belirttik.
A C A B A; Hem şikayet hem yetki itirazımızın birleştirilmesine karar veren mahkeme,YETKİ itirazımızı reddedebilir mi? (Yetkili mahkemenin yanlış gösterilmesi sebebiyle) YADA;Kambiyo değil,dolayısıyla,alacaklının ikametgahı da tercih edilebilir,yetki itirazı yerindedir der mi?
SORU-2-
Yetki itirazımızı reddettiği takdirde,ŞİKAYET sebeplerimizi incelemek durumundamıdır??

Değerli arkadaşım; yetki itirazına karar verebilmesi için hakimin önce şikayetini değerlendirmesi lazım.. yani senin kambiyo senedi vasfını taşımıyor dediğin şey hakim için de kesin bir kambiyo senedi şartı ise , karar lehine olacaktır. Lakin davayı tek dava olarak açıp , yetki itirazının şikayete bağlı kabul göreceğini dilekçende güzelce belirtse idin daha hoş olurdu..

Evet bir kez daha meslekte dikkatin önemi anlaşıldı.. Değerli arkadaşım ; Hakim yetki itirazını red edecektir. çünkü zaten şikayetini kabul eder ise takibin iptaline karar verecek. Sonrasında karşı tarafın yine aynı yerden size ilamsız icra takibi yaptığını düşünürsek ; yetki itirazını veya borca itirazını çok rahat yapabilirsin.

Anladığım kadarıyla, müvekkiliniz aleyhine icra takibine geçilen senet bir bono veya çek. Ancak unsurlarından birinin eksik olduğundan bahisle, kambiyo vasfını haiz olmadığını düşünüyorsunuz. Eğer takip dayanağı senet bono ise öyle sanıyorum ki, içeriğinde bir yetki sözleşmesi vardır. Yok ise; genel yetki kuralı borçlunun ikametgahı yeri icra dairesidir. Bunun dışında HUMK m. 10-21'de düzenlenen özel yetki kurallarından bir uygulanacaktır. Yani alacaklının ikametgahı yeri icra dairesi tek bir halde sözkonusu olur; somut olayda da bu durum var ise yetki itirazınız kabul edilecektir.

sayın meslektaşların gözden kaçırdı bir husus var. şayet senetler kambiyo vasfına sahipse bu durumda yetki itirazunuz reddedilecektir. çünki yukarıda da bahsettiğiniz gibi ihtiyati haciz sözkonusdur. ihtiyati haczin özelliği kararın alındığı yerde icra takibine geçilebilmesidir. yani alacaklı ihtiyati haciz kararını aldığı yer icra dairelerinde icra takibine geçebilir ve bu durumda yetki itirazınız dikkate alınmaz.

Özet: İhtiyati haciz kararı veren mahkemeye yetki yönüden itiraz edilip, ihtiyati haciz kararı kaldırılmadıkça, örnek: 163 ödeme emri üzerine icra mahkemesine başvurulup yetki itirazında bulunulamayacağı—

Taraflar arasındaki takibe itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda; Gerze İcra Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 18.7.2005 gün ve 2005/2-4 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16.12.2005 gün ve 2005/21421-25286 sayılı ilamı il, («...Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip dayanağı Gerze Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesinin verdiği ihtiyati haciz kararına dayalıdır. İİK. 50. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK. 12. maddesi gereğince ihtiyati haciz kararından sonra bu kararın dayanağı olan alacak davası haciz kararını veren mahkemede de ikame olunabilir. Anılan hüküm, icra dairelerinin yetkisini belirlemede geçerlidir. İhtiyati haciz kararının itiraz üzerine kaldırıldığı iddia edilmediğine göre, yetki itirazının reddine karar verilerek diğer itiraz sebeplerinin incelenmesi gerekirken, borçluya tebligat yapılmadığından bahisle ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin yetkisinin kesinleşmediği gerekçe gösterilerek yetki itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de; yetki itirazının kabulü halinde, «takibi yapan icra müdürlüğünün yetkisizliğine talep halinde dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesine» karar verilmesi gerekirken, «başlatılan takibin iptaline karar verilmesi» isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire Bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

HGK. 12.7.2006 T. E: 12-514, K: 512 []
TALİH UYAR SİTESİNDEN

Cevap veren meslektaşlarıma teşekkür ederim.Sanırım biraz daha ayrıntı anlatmalıyım;
**İhtiyati Haciz kararında YETKİ'ye itiraz ettik ve kararı hükümsüz kıldık (Temyiz Dilekçesi sunulmuş ..)
**Şikayet ve Yetki aynı gün ve saate bırakılmıştı ve duruşmada her iki dosyanın birleştirilmesini ve Şikayet sebeplerimizi vurguladım (Bence takibin iptaline karar verilmesi gerekir diye düşündüğüm için;Usul ekonomisi açısından daha öncelikliydi bana göre)
**Şu an mahkemenin tavrı önce yetkiyi incelemek ve hatta yetkisizlik kararı verip-şikayet dosyasını da yetkili olmadığından karara bağlamamak...
**Duruşma sonrası YETKİ itirazlarımdan feragat edip-şikayet sebeplerimizi incelemesini ve dolayısıyla takibi iptal etmesine karar almayı düşündüm ama senet bedeli yüksek olduğu için sadece düşündüm !
HALA DÜŞÜNÜYORUM Kİ;
-Yetki itirazlarımdan feragat etmek,müvekkil aleyhine olur mu? (Senette zorunlu unsur eksik...;Şikayet Kabul görmeli)
-Yetkisizlik kararı verir ise,şikayeti inceleyemeyecek olan İTM'nin aynı sebeple,BİRLEŞTİRME kararı vermesi usulsüz değil mi?(Bu kararı vermek için yetkili değil??)
ÖZETLE NE YAPMALIYIM ACABA?????

**İhtiyati haciz kararı veren mahkemeye de YETKİ yönünden itiraz ettik ve yine ALACAKLININ İKAMETGAHI yetkilidir diye..Karşı tarafın temyiz sebepleri arasında bu husus (Yanlış yetkili yer gösterilmiş iddiası) bulunmuyor ama acaba Yargıtay bu konuyu re'sen inceler mi?
YADA,Asliye ticaret mahkemesi ih.haciz kararını verirken yetkili olup-olmadığını re'sen gözetmeli miydi?

**İhtiyati haciz kararına karşı süresinde vaki itirazlar nedeniyle, hükümsüzlüğü'ne dair (İhtiyati Haciz kararının) verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.Yargıtay kararı bozduğu takdirde ve yargılama neticesinde ihtiyati hacze yeniden karar verilir ise,
**İhtiyati haciz kararından sonra girişilen kambiyo takibi iptal edildiği takdirde ihtiyati haciz kararı otomatik olarak hükümsüz hale gelir mi?Yoksa alacaklı ihtiyati haczi süresinde (10 gün) uyguladığından,kambiyo takibinin iptalinden itibaren de 7 gün içinde haciz kararı kalkmazsızın ilamsız takip yapabilir mi?

Kambiyo senetlerine mahsus icra takibine karşı
-Senedin kambiyo niteliğinde olmadığından bahisle Şikayet yoluna,
-İcra dairesinin yetkili olmadığından bahisle İtiraz yoluna gidildiği takdirde
Her iki davaya da bakan aynı İTM dosyaların birleştirilmesine karar verebilir mi?

Kanun No: 1086
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu

Kabul Tarihi: 18.06.1927
R.G. Tarihi: 02.07.1927
R.G. No: 622-623

İKİNCİ KISIM: Tarafların taaddüdü, davanın tefrik ve tevhidi

Madde 45 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 18.07.1981 RG NO: 17404 KANUN NO: 2494/9)
Aynı mahkemede görülmekte olan davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde, davanın her safhasında, istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir.

Davalar ayrı mahkemelerde açılmış ise, bağlantı nedeni ile birleştirme talebi ikinci davanın açıldığı mahkeme önünde ilk itiraz olarak ileri sürülebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, ilk itirazın kabulüne ve davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra bununla bağlıdır.

Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde bağlantı var sayılır.

(MÜLGA FIKRA RGT: 07.10.2004 RG NO: 25606 KANUN NO: 5236/19) (YÜRÜRL. TARH.: 01.06.2005) (KOD 1)

Bence öncelikle ihtiyati haciz kararının neden hükümsüz sayıldığını ve takibin neden iptal edildiğini açıklamanız gerekir. Bunlar bilinmeden bu soruya yanıt verilemez ki.

İhitiyati haciz sanılanın aksine sadece kambiyo senetleri için düzenlenmiş bir önlem değildir. Bu açıdan bir çok şey değişecektir.

Saygılar.

İhtiyati haciz kararına karşı YETKİ yönünden itiraz ettim bilindiği gibi,yetki itirazında YETKİLİ MAHKEMENİN bildirilmesi gerekli...ve senet kambiyo niteliğinde olmadığından "alacaklının" ikametgahı mahkemesi yetkilidir dedim....(Kambiyo olmadığı için borçlunun ikametgahı değil yada seçim hakkı bana geçti mantığı ile..) İtiraz dilekçemde senedin kambiyo senedi vasfında olmadığını da ileri sürdüm (İhtiyati haciz talep eden ciro yolu ile senedi elinde tutan kişi ama hak ciro ile devredilemez dolayısıyla hamilin sıfatı yok ama bunları açık açık belirtmedim...Şu şu sebeple kıymetli evrak değil dedim sadece)
Şimdi kaygım şu;
Yetkili mahkemeyi YANLIŞ MI göstermişim??
Temyiz eden bu hususa hiç değinmemiş olmasına rağmen, yargıtay resen inceler mi?bu sebeple bozar mı?ve bozarsa devamı sorularım? Teşekkürler

İhtiyati haciz talep eden x ile,senedin lehdarı arasında yapılan alacağın temliki sözleşmesi,ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine ilk celsede mahkemeye ibraz edildi.(İddianın genişletilmesi olabilir mi?)

Sevgili arkadaşım; Soruyu çok iyi anlamamakla birlikte şunları söyleyebilirim:

1- Takip iptal edilirse ortada bir takip kalmayacaktır. Süreç yeniden başlayacaktır.

2- Takip dayanak senedin kambiyo senedi olmadığı bu nedenle ciro edilmezliği nedeni ile iptal edildi ise yetkili hamil değişecektir. Bu durumda ihtiyati haczin kambiyo senedine dayanılarak mı, vadesi geçmiş bir borca dayanılarak mı verildiği önem kazanabilecektir.

3- Hakim önüne gelen herhangi bir uyuşmazlık nedeni ile senedin kambiyo senedi niteliğinde olup olmadığını gözetmek zorundadır.

4- Karşı tarafın temlikname ibraz ettiğini söylüyorsunuz. Bu ibraz senedin kambiyo senedi olmadığını kabul anlamında ise (ki bence öyledir) takip iptal edilecektir. Bu durumda ihtiyati haczin akıbeti ne olacaktır.

eçmişte ihtiyati hacze karşı temyiz yolu kapalı olduğu için Yargıtay'ın da böyle öznel bir durumda uzunca düşüneceği kanısındayım.

Bilindiği üzere ihtiyatrihaciz bir önlemdir. Tamamlayan merasin belli sürelere bağlıdır. Bu süreler içinde uygulanmamış, takip yapılmaışsa veya dava açılmamışsa ihtiyati haciz düşer.

İptal edilen takip yapılmamıştır.

Burada benim ön plana çıkan düşüncem şöyle:
Alacaklı ihtiyatihaciz kararını aldıktan sonra tamamlayan merasimi yerine getirmek zorundadır. Bu onun sorumluluğudur. Takip iptal edildi ise süresinde usule uygun takip yapılmadı ise ihtiyati haciz düşmüş sayılmalıdır.

Yargıtay'dan bozulması vb. bir şey ifade etmeyecektir. Çünkü yasal süreler zaten dolmuş olacaktır.

Dediğim gibi bunlar benim kişisel yargılarım.

Saygılar.

Muzaffer bey,çok teşekkür ederim...biraz daha ayrıntıya gireyim...daha evvel anlaşılsın diye kısa yazmışım...
1-Takibin şikayet yolu ile iptalini istedik..(Tedbir talepli VE takibin durmasına karar verdi..)
2-Yetkisiz icrada açıldığı gerekçesi ile de yetki yönünden takibe itirazlarımızı bildirdik.
3-İhtiyati haciz kararına karşı da itiraz ettik ve hükümsüz kaldı ancak temyiz edildi.(ÖZET BU ASLINDA.TÜM DİLEKÇELERİMDE SENEDİN KAMBİYO NİTELİĞİNDE OLMADIĞINI BELİRTTİM AMA,BU SEBEPLE CİRO EDİLEMEZ...TAKİP YAPANIN SIFAT YOKLUĞU SÖZKONUSU DİYE AYRICA YAZMADIM...)
--Bildiğiniz üzere,ihtiyati haciz kararının alınmış olduğu mahkemenin bulunduğu yer icra dairesi yetkilidir.
--İtiraz ve şikayete bakan mercii,ihtiyati haciz kararı henüz kesinleşmediği için YETKİ yönünden karar veremiyor. (Çünki belki yargıtay'da bozulacak ve dolayısıyla icra dairesi yetkili hale gelecek)
--Şikayet yönünden de karar veremiyor (Çünki icra yetkisiz ise İTM'de yetkisiz ve şikayete de bakamam diyecek)
VE SANIRIM BU DURUMDA İHTİYATİ HACİZ KARARINA VAKİ İTİRAZLARIM NEDENİYLE HÜKÜMSÜZ KALAN KARARIN TEMYİZ EDİLMESİ nedeniyle SONUCUNU BEKLEYECEK....
*****Bence İTM çelişkili davranıyor ve benim de kafam oldukça karıştı****
1-İtiraz ve Şikayet dosyalarını birleştirdi (Önce yetkiyi inceleyeceğim mantığı ile ve yetkili değilse,icra takibine karşı itirazlarımızı kabul edip-şikayete ben bakamam diyecek-->Tamam desin)
2-Ama yetkisiz mahkeme BİRLEŞTİRMEYE karar verebilir mi?
3-Yada tedbir talepli olarak müracaat ettiğimiz şikayet yolunda,TEDBİR istemini kabul edip-şikayete bakmaktan imtina edebilir mi? (Duruşma zabıtlarına yansımamış tabiki ama ,hakim "Neden şikayet yoluna gittiniz" dediği için oldukça endişeliyim.
4-Hakimin bu beyanı karşısında,aslında birleştirmeyi duruşmada ben talep ettim-Bu aşamadan sonra birleştinme talebimizden vazgeçiyorum-dosyaları ayrı ayrı incele desem (HUMK'a göre mümkün mü?) sanırım yine de yetkiyi belirlemek isteyecek ve temyiz neticesini bekleyecektir ve YARGITAY,kararı onar ise,yetkisizlik kararı verip-dosyanın gönderilmesi karara bağlayacaktır.ŞİKAYET'in akıbeti ne olur???
--Yetki itirazımdan feragat etsem-->Şikayet dosyasını inceleyip-kambiyo niteliğinde olmadığından-hamilin hak sahibi olmadığından ve dolayısıyla,takip yetkisi olmadığından bahisle takibi iptal eder mi?
AMA EN ÖNEMLİ SORUM ŞU Kİ;
-Ben yetki itirazlarımın hepsinde (İcraya itiraz ve ihtiyati haciz kararına itirazlarımda) Yetkili mahkemenin ALACAKLI'nın ikametgahı olduğunu belirttim (Çünki bence senet kambiyo değil-borç para borcu ve yetki alacaklının ikametgahı) ancak,İTM veya YARGITAY-->Yetkili mahkemenin yanlış gösterilmesinden bahisle kararı bozarsa (?)

Sayın avukat-21,

Sizi uyarmama rağmen, aynı konu için farklı forumlar açmaya devam ediyorsunuz. Daha önce 2 forumunuzu birleştirmiştim. Şimdi de 3 forumu daha birleştirdim. Yukarıya bakınca hangi üyenin hangi mesaja cevap verdiği anlaşılmayacaktır. O yüzden bu forumu yeni mesajlara kapatıyorum.

Saygılarımla