Menfi Tespit

Değerli Meslektaşlarım;
Müvekkil şirket aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine yasal süreleri içerisinde itiraz edilmediğinden takip kesinleşmiştir. Ancak tebligat, tebligat kanununa aykırı olarak yapıldığından tarafımızca İcra Hukuk Mahkemesinde yapılan şikayet kabul edilerek takibe itirazımızın kabulü ile durdurulmasına karar verilmiştir. Bu karar alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiş olup yargıtaydadır. Bu aşamada tarafımızca bir menfi tespit davası açılırsa yargıtayın kararının aleyhimize olması riskine binaen tedbir talebinin ne şekilde istenmesi gerekmektedir? Teminat konusunda Mahkeme %15 lik bir teminat mukabilinde mi yoksa %115 lik bir teminat karşılığında mı tedbir talebimizi değerlendirecektir. Söz konusu bedelin karşı tarafa ödenmek zorunda kalması her ne kadar istirdat davası hakkımızı ortadan kaldırmıyor ise de istirdat davası sonunda mahkemece hükmolunan bedelin karşı taraftan tahsili konusunda sıkıntı yaşanacağından alternatif fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.
Saygılarımla

Sayın kahukuk


Tespit davası

Düşünülemez mi?

HMK.m.106- (1) Tespit davası yoluyla, mahkemeden, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesi talep edilir.
(2) Tespit davası açanın, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır.
(3) Maddi vakıalar, tek başlarına tespit davasının konusunu oluşturamaz.

Saygılarımla

1-Öncelikle menfi tespit davası açmakta hukuki yararınızın olmadığını düşünüyorum.

2-Şayet mahkemede hukuki yarar olduğu kanaati hasıl olursa da teminat isteyemez. Zira menfi tespit davasında iki çeşit teminat bulunmaktadır.

a-)Vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesi için %15

b-)Takibin durdurulması için %100

Takibe itiraz icra hukuk mahkemesince kabul edilip takip durdurulduğundan teminat istenmemelidir. Kolay gelsin.

Merhaba,
Kanaatimce sizin olayınızda mahkeme kanunun lafzından hareketle "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir." dediği için ortada bir icra takibinin bulunması; durmuş bile olsa,sebebiyle %115 isteyecektir.

Dava açmakta hukuki yararım olup olmadığı konusunda şöyle bir tereddütüm var. Kanun her ne kadar itirazla durdan ilamsız takipler yönünden itiraz edilmek yerine menfi tespit davası açılmasını hukuki yarar yokluğundan reddetse de söz konusu olayda itiraz sonrası başlatılan bir menfi tespit davası söz konusudur. Aynı zamanda İcra Hukuk Mahkemesi şikayetimizi kabul etmiş ise de karar kesinleşmemiştir. Dolayısıyla menfi tespit davası açmadan yargıtayın kararının beklenmesi risk arz etmektedir. Tabii bunun yanında tarafımızca açılacak menfi tespit davası esnasında mahkemece hükmedilen tedbir teminatı da tarafımızca yatırılmışken yargıtaydan gelecek lehimize bir onama kararı sonrası davadan feragatle teminatımızı geri alıp alamayacağımız hususu da tarafımızca düşünülmektedir.

Kararın kesinleşmemiş olması karşı taraf lehine yani takibe devam edebilme noktasında bir sonuç doğurmayacağı için hukuki yarar konusunda ileri sürülemeyeceğini düşünüyorum.

Teminat istenemeyeceği konusunda da ısrarlıyım.