İcraen Satılan Tedbirli Gayrimenkul - Tedbirin Tescile Etkisi

lehimize 10.01.2001 tarihinde ipotek edilen gayrimenkulün satışı için 2006 yılında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yaptım ve gayrimenkulleri alacağa mahsuben bu ay aldım ve ihale kesinleşti ve tescil yazısını alarak tapu müdürlüğüne gittim.
Bu arada gayrimenkul bir sitede bulunuyor, gayrimenkul sahibi aidatları ödemediği için malike alacak davası ikame ediyor ve gayrimenkule 2005 yılında tedbir koyduruyor, mahkemeden tedbirin icrai satışlara engel olmadığına dair karar alarak gayrimenkulü sattırdım.

Tapu müdürlüğü, tescil yazısında açıkca önceki takyidatlardan ari olarak gayrimenkulü yeni alacaklıya tescil demesine rağmen tapu müdürü gayrimenkulde tedbir var, tescili yapmam diyor, tedbiri icra kaldıramaz diyor,

Ben de satış şartnamesinde böyle bir hususun yazmadığını ben satış şartnamesiyle bağlı olduğumu iddia ediyorum ama bir türlü anlatamıyorum,

NE YAPMALIYIM, TAPU MÜDÜRÜ HAKLI MI? BEN NE YAPAYIM ACELE CEVAP LÜTFEN

Taşınır ve taşınmazların aynına ilişkin ihtilaflar nedeniyle Mahkemelerce verilen tedbir kararları tarafların, davanın gidişatını değiştirmek ve sonucunu etkisiz hale getirmek için yapabilecekleri kötüniyetli tasarruflarını engellemek, dava konusu edilen hakkı dava sonuna kadar güvenceye almak amacıyla verilirler ve davanın taraflarının rızai tasarruflarına mani olurlar. Yoksa üçüncü kişilerin yasal haklarını kullanmalarını engellemek amacıyla verilmezler. Davanın tarafı olmayanlar hakkında etkili olmak üzere tedbir kararı verilemez. Sizin de açıkladığınız üzere tedbir kararı, taşınmazın sadece rızai devrini engelleme amacına yöneliktir. Zaten tedbir kararında taşınmazın cebri icra yoluyla satışını önlemeye yönelik özel bir ifade de yer almamaktadır.Tapu Müdürlüğü icra müdürlüğü kararı uyarınca tescili yapmak zorundadır.[/font][/font]

Gayrımenkule konan tedbir, gayrımenkulün aynına ilişkin bir dava nedeniyle konulmadığı için icra-i işlemler ve satış doğrudur.

Yıllar önce, benzer bir olayı tecrübe etmiştim. Tapu Müdürlüğü tedbir kararını veren mercinin mahkeme olduğunu; bu nedenle tedbirin kaldırılması yazısının da aynı mahkemeden gelmesi gerektiğini söylemişlerdi. Doğrusu da budur. Bu nedenle icra müdürlüğünün başka bir mahkemenin tedbir kararı konusunda karar vermesi(!) yasal değildir.

Ancak ortada, aslında işlevsiz olan bir tedbir kararı bulunmaktadır. Biz tedbir kararı veren mahkemede taraf olduğumuz için tedbirin kaldırılmasını talep etmiş isek de tuhaf(!) bir şekilde talebimiz kabul edilmedi. daha sonra gerekçeli kararda "tedbirin devamına" ilişkin hüküm bulunmadığı için HUMK 112 inci madde gereğince tedbirin kaldırılmasını talep etmiştik.Çünkü tedbir mürtefi olmuştu. Sorunu böyle halletmiştik.

Siz de tedbirin 2005 yılında konulduğunu ifade etmişsiniz. Sözkonusu dava ne oldu? Karar verildi mi? Kararda "tedbirin devamına" ilişkin bir hüküm var mı? Yok ise, yukarıdaki yolu izleyebilirsiniz. Devamına ilişkin bir hüküm var ise; siz taraf olmadığınız için davaya sunacağınız dilekçe ne kadar ciddiye alınır bilmiyorum ama denemekte fayda bulunmaktadır.

Son olasılık ise, Tapu Sicil Müdürlüğü'nü taraf göstererek tapu tashih davası açmanızı öneririm.

Saygılarımla

Öncelikle teşekür ederim, cevaplarınız için.
Dün Tapu Müdürünü görevi ihmalden savcılığa şikayet ettim.
Tedbiri koyan dava dosyasına baktım, davada karar verilmiş fakat ciddi miktarda bir harç doğduğu için davacı kararı tebliğe çıkarmıyor..
Humk 112 benimde aklıma geldide parayıda ödemek istemiyorum.
tapu müdürünü bir türlü ikna edemedim.

Alıntı: Yazan Av.Mustafa ÇİMEN .. Humk 112 benimde aklıma geldide parayıda ödemek istemiyorum.

Parayla alakasını kuramadım.

Saygılarımla

Üstat kararı tebliğe çıkarabilmem için harçlarını ödemek zorundayım.

Alıntı: Yazan Av.Mustafa ÇİMEN Üstat kararı tebliğe çıkarabilmem için harçlarını ödemek zorundayım.

Sayın Çimen,

HUMK 112 üncü madde; "Esas hakkında mahkeme tarafından verilen kararın tefhim veya tebliğ olunmasını mütaakıp ihtiyaten icra kılınmış olan tedbir mürtefi olur" şeklindedir.

Önemli olan kararda "tedbirin devamına" ilişkin bir hüküm bulunmamasıdır. Hakim karar vermekle dosyadan elini çekmiştir. Bu aşamadan sonra, gerekçeli kararın değiştirilmesi mümkün değildir. Tedbirin devamına ilişkin hüküm yoksa, sizin kararı tebliğe çıkarmanıza gerek yoktur. Kaldı ki, taraf olmadığınız bir davada hangi sıfatla bunu yapabileceğinizi de anlamış değilim.

Saygılarımla

Kararda tedbirin devamına ilişkin bir hüküm yok ama hakim, müzekkkere için illaki tebliğ gerektiğini bunun için de harç yatırmam gerektiğini söylüyor.