Eski malikle danışıklı düzenlenen kira sözleşmesi, yeni malikin tahliye hakkı?

İyi Günler meslektaşlarım....
Müvekkil satın aldığı gayrımenkuldeki kiracıyı tahliye etmek istiyor. Geçmiş kira borçlarını ve tahlıyesını ıster sekılde icra takıbı baslattıysakta, kiracı, adi bir kira sözleşmesine dayanarak 2 yıllık kıra bedelını peşin olarak eski malıke ödediğini, bu sebeble borçlu olmadıgını beyan ederek ıtıraz etmıştir. İtirazın iptali ve tahlıyesını taleplı davamızı actık. Acıkca gorunuyorkı ödenen herhangı bır para yok, sadece kıra vermemek ıcın oncekı malıkle danısıklı olarak duzenlenmış ' adi kira sözleşmesi ' var ellerinde. Bu konuyla ilgili olarak elinizde yargıtay kararı varsa paylasabılırmısınız?

Yeni malik olarak 6570sa.lı kanunun 7/d maddesi gereğince tahliye hakkınız var, dolayısıyla kiracının eski malikle uzun süreli sözleşme yapması -tapuya şerh verilmemişse- sizi bağlamıyor. Eğer ihtarınızı bu maddedeki şartlara uygun çektiyseniz tahliye açısından zaten bir problem yaşamamanız gerek.

Kira borcu açısından da bir zarara uğrayacağınızı düşünmüyorum, zira bu borcu ödediğini belgelendiremezse kiracıdan zaten alacaksınız, belgelendirirse de o zaman eski malike alacak davası açabilirsiniz. Eğer aralarında danışıklılık olduğundan kuşkulanıyorsanız eski malike bir ihtarname keşide edin veya derdest bir davanız varsa davayı ihbar edin derim. Kiracının ödediğini iddia ettiği kira bedelinin kendisinden tahsil edileceğini anladığı zaman aralarına kara kedi gireceğine eminim.

Sayın Admin cevabınızdan ötürü teşekkür ederim.
Olayda danışıklık oldugu muhakkak. Kiracı ev eski sahibesinin Kanada'da oldugunu beyan edıyor ama kadın ulusta bi yerlerde yasıyor. İhtarnameyı daha once cektık, cevaben ıhtarnameye ıtıraz etti. Kıra alacagını tahsıl ve tahlıyesı ıcın icra takıbı baslattık. İtiraz etti tabıkı, suan ıtırazın ıptalı davası derdest. Benım ögrenmek ıstedıgım; borçlu eskı malıkle aralarında yapmıs oldugu adi kira sözleşmesinde 2 yıllık kıra pesın alınmıstır dıye bı ıbare koymus. Sonradan eklendıgı belli, kiracının el ürünü. Kira akdindede zaten eskı malıkın ımzası yok.Sulh hukuk Hakımi bu duruma nasıl yaklasır?

Alıntı: Yazan Avk.Cfr Sayın Admin cevabınızdan ötürü teşekkür ederim. Olayda danışıklık oldugu muhakkak. Kiracı ev eski sahibesinin Kanada'da oldugunu beyan edıyor ama kadın ulusta bi yerlerde yasıyor. İhtarnameyı daha once cektık, cevaben ıhtarnameye ıtıraz etti. Kıra alacagını tahsıl ve tahlıyesı ıcın icra takıbı baslattık. İtiraz etti tabıkı, suan ıtırazın ıptalı davası derdest. Benım ögrenmek ıstedıgım; borçlu eskı malıkle aralarında yapmıs oldugu adi kira sözleşmesinde 2 yıllık kıra pesın alınmıstır dıye bı ıbare koymus. Sonradan eklendıgı belli, kiracının el ürünü. Kira akdindede zaten eskı malıkın ımzası yok.Sulh hukuk Hakımi bu duruma nasıl yaklasır?

Eski malikin izini bulduysanız, kendisinden yardım/bilgi edinmeyi denediniz mi? İbraz edilen kontratta imzası yoksa ve eklenen kısmın kendine ait olmadığını beyan ederse, sorun yok. Ancak,şimdiki mesajınız ile ilk mesajınız çok farklı. İlk mesajda eski malik ile kiralayanın danışıklı davrandığını yazmışsınız. Eğer böyle değilse, eski maliki bulmanızda büyük fayda var. Eski malik "kirayı aldım" derse, bir yol daha önereceğim.

Sayın Ergin benim de benzer bir davam var şu ikinci yolu anlatırsanız çok memnun olurum.Üstelik bizim elimizde kiracıyla eski malikin yaptığı kira sözleşmesi bile yok.Kira sözleşmesini nasıl buluruz onu da bilemiyorum.saygılar

Her türlü delil ile ispatlanabilir.Kira bedelinin çok çok düşük olması,hayatın olağan akışı,tanık beyanları vs.

Esas No : 1990 / 1259 Karar No : 1990 / 4666
Merci : Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Tarih : 25/06/1990
Arka Fonu Kapat(F9) Sözlük(F10)


Özü : HİLE VE MUVAZAA NEDENİYLE KİRA SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ İSTEMLİ DAVADA,DAVACI SÖZLEŞMEYE TARAF OLMADIĞI CİHETLE MUVAZAA VE HİLEYİ HER TÜRLÜDELİLLE İSPAT EDEBİLİR. BU NEDENLE KARŞILIKLI DELİLLER TOPLANDIKTANSONRA UYGUN SONUÇ ÇERÇEVESİNDE HÜKÜM KURULMALIDIR.


18369

DAVA : Taraflar arasındaki aktin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine (...) gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, 29.5.1989 tarihinde tapu ile iktisap ettiği 3 parsel numaralı 671 m2 miktarında 4 dükkan ile 8 daire olmak üzere 12 bağımsız bölümü ihtiva eden taşınmazın tümünün aylık 310.000 lira gibi düşük bir bedelle eski malik tarafından davalıya 1.11.1988 tarihinden itibaren kiraya verilmiş gibi muvazaalı olarak kira sözleşmesi düzenlendiğini ileri sürerek sözleşmenin iptalini istemiştir.
Davalı, önceki malikle arasında kira sözleşmesinin mevcut olduğunu bilerek davacının bu yeri satın aldığını ve 20.6.1988 tarihinde çektiği ihtarname ile kiracılığını kabul ettiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ve hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıya çektiği 20.6.1989 tarihli ihtarnamede davalının binanın tamamında kiracı olduğunu kabul etmiş değildir. Sadece bir dairesinde, kira akti olmadan önceki malike satan ilk malikin akrabası olması nedeniyle oturduğunu, kendisinin yeni malik olarak bu şekilde oturmasına razı olmadığını ve 1.6.1989 tarihinden itibaren işgal ettiği bir daire için aylık 200.000 lira, dükkan için aylık 350.000 lira kira bedeli ödemesi gerektiğini ihtar etmiş; davalı bu ihtara verdiği 30.6.1989 tarihli cevabında ekli kira kontratı ile apartmanın tamamını önceki malikten kiraya tuttuğunu ve kira bedellerinin tamamını peşin olarak önceki malike ödediğini bildirmiştir. Cevabına eklediği 1.11.1989 tarihli ve adi şekilde düzenlenmiş kira kontratında önceki malik Sabri Ç.'nin apartmanın tamamının aylığı 310.000 liradan iki buçuk yıl süre ile davalı Abidin K.'a kiraya verdiği ve ilk altı ay hiçbir kira parası alınmayacağı, 1.6.1989 tarihinden itibaren iki yıllık kira bedeli olan 8.556.000 lirayı Abidin K.'dan peşin olarak aldığı ve kiracının taşınmazın kullanmadığı kısımlarını dilediği gibi başkasına kiraya verebileceği yazılıdır.
Davacı bu kira sözleşmesinden böylece haberdar olunca 22.9.1989 tarihinde açtığı bu dava ile hile ve muvazaa nedeniyle sözleşmenin iptalini istemiştir. Davacı sözleşmeye taraf olmadığı için kendisine karşı yapılan bu muvazaayı her türlü delille ispat edebilir. Mahkemeye sunduğu 15.1.1989 tarihli delil listesinde yazılı davacı delilleri ile davalının 6.11.1989 tarihli delil listesindeki karşı delilleri toplandıktan sonra deliller hep birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, hiçbir inceleme ve araştırma yapılmadan davacının ihtarına yanlış anlam verilerek davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın açıklanan nedenle davacı yararına BOZULMASINA (...) 2

Alıntı: Yazan Av.Ömer Faruk Sayın Ergin benim de benzer bir davam var şu ikinci yolu anlatırsanız çok memnun olurum.Üstelik bizim elimizde kiracıyla eski malikin yaptığı kira sözleşmesi bile yok.Kira sözleşmesini nasıl buluruz onu da bilemiyorum.saygılar

Benim önereceğim yol, yukarıdaki kararda yazılı yol idi. Sizin davanızda eski malik "ben kira paralarını peşin aldım" diyor mu?