Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

esnaf ve sanatkarlar siciline tescil

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-03-2007, 16:20   #1
KAANKAL

 
Varsayılan esnaf ve sanatkarlar siciline tescil

Müvekkilim aleyhine Esnaf ve sanatkarlar Sicil memurluğu tarafından açılan davada ; 5362 sayılı yasanın 68 md. ve Esnaf Sanatkarlar sicili yönetmeliğinin 9. maddelerine göre sicile tescil yükümlülüğünü yerine getirmediğinden dolayı , TTK. 35 md. göre ( sicil memuru tarafından 22.11.2006 tarihinde 30 gün süre verilmiş 30 günlük sürede tescil yapılmamıştır)tescil işlemi yapılmasını ve para cezası verilmesini talep etmişlerdir.
Müvekkilim 31.12.2006 tarihinde işyerini kapatmıştır.Bu durumda da ceza verilmesi söz konusu olur mu? Kanundaki şartlar yerine gelmiş olsa bile dava açılmadan evvel işyerinin kapatılması ve esnaflığın sona ermesi lehimize olur mu? Ne şekilde savunma yapmamız gerekir?

.5362: NoluEsnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu Sicile kayıt mecburiyeti ve sicil işlemleri MADDE 68. Bu Kanun kapsamındaki esnaf ve sanatkârlar, yanlarında çalışanlar hariç, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren durumlarını otuz gün içinde bağlı bulundukları sicile tescil ve Sicil Gazetesinde ilan ettirmekle yükümlüdürler.
Esnaf ve Sanatkar Sicili Yönetmeliği Sicile müracaat ve süresiMadde 9 — Esnaf ve sanatkarlar yanlarında çalışanlar hariç, faaliyete başladıkları tarihten veya faaliyette iken kayıt beyannamelerinde meydana gelen değişiklikleri değişikliğin meydana geldiği tarihten itibaren en geç 30 gün içinde sicile geçmesi gereken hususları bağlı bulundukları sicile tescil ve gazetede ilan ettirmekle yükümlüdürler
TT.K : Madde 35 Tescile davet ve ceza Tescili mecburi olup da kanuni şekilde ve müddeti içinde tescili istenmemiş olan veya 34 üncü maddenin 3 üncü fıkrasındaki şartlara uymıyan bir hususu haber alan sicil memuru,ilgilileri,tayin edeceği münasip bir müddet içinde kanuni mecburiyeti yerine getirmeye yahut o hususun tescilini gerekli kılan sebeplerin bulunmadığını ispat etmeye davet eder.Memurca bildirilen müddet içinde tescil talebinde bulunmıyan ve imtina sebeplerini de bildirmiyen kimse,sicil memurunun teklifi üzerine, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla iki milyon liradan kırk milyon liraya kadar para cezasına mahküm edilir. (1)
Old 28-03-2007, 17:34   #2
Av.Turhan Demiroğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Memurca bildirilen müddet içinde tescil talebinde bulunmıyan ve imtina sebeplerini de bildirmiyen kimse

Tescil yaptırmamakta -işi terkedeceği için- haklı bir sebebi varmış ancak bildirmemiş. Şekli bir kabahat gibi duruyor. Süre sonu itibariyle cezalandırma şartları oluşmuş. Şu an bildirim yükümlülüğünün olmaması, tamamlanmış bir fiil nedeniyle doğan sorumluluğu ortadan kaldırmaz, ancak hafifletebilir diye düşünüyorum.
Alıntı:
sicil memurunun teklifi üzerine
Sicil memuru mutlaka teklifte bulunmak zorunda mı?

Saygılarımla...
Old 28-03-2007, 17:47   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Sicil memuru mutlaka teklifte bulunmak zorunda mı?

Tek yetkili gibi...Teklifte bulunmazsa görevi ihmal/suistimal olabilir mi?

Saygılarımla

Alıntı:
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/3497
K. 2003/10648
T. 10.11.2003
• TESCİL DAVETİNE UYMAMA ( Tescile Davete Uymamayan Davalının TTK Hükümleri Uyarınca Cezalandırılmasının Talep Edilmesi )
• TARAF EHLİYETİ ( Bu Tür Davaların Ticaret Sicili Memurluğunca Açılması Gerektiğinin Dikkate Alınmasının Gerekmesi )
• CUMHURİYET BAŞSAVCISININ CEZA DAVASI AÇMA YETKİSİ ( Hukuk Mahkemesine Açılan İş Bu Davaya Cumhuriyet Başsavcılığının Bakmasının Hatalı Olduğunun Kabul Edilmesinin Gerekmesi )
6762/m.12,35,42,53
5590/m.9
ÖZET : Somut olaydaki davanın, TTK.nun 35/2 nci ve 3 ncü, Ticaret Sicil Tüzüğü'nün 40/3 ncü ve 4 ncü fıkra hükümlerindeki açık düzenleme karşısında, ticaret sicil memurluğunca açılması gerekirken, aynı zamanda suç oluşturan eylemler bakımından, TTK.nun 53 ncü madde ve aynı Tüzüğü'nün 39/son fıkra hükümlerindeki açık düzenleme karşısında, ancak ceza davası açma yetkisi bulunan Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, hukuk mahkemesine açılan işbu hukuk davasına bakılması doğru olmamıştır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Gümüşhane Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 27.09.2002 tarih ve 2002/32-2002/184 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcılığı, düzenlediği davanamede, davalının merkezi Kelkit'te bulunup ta, Gümüşhane'de gazete bayiliği ve dağıtım işleri için işlettiği şubesinin, TTK.nun 12 nci ve 5590 sayılı Kanun'un 9 ncu madde hükümlerindeki nitelikleri haiz bulunduğunu, Gümüşhane Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün tescile davetine davalının uymadığını ileri sürerek, davalının şubesinin ticaret siciline tescilini ve TTK.nun 35 nci maddesi uyarınca cezalandırılmasını talep ve dava etmiştir.

Davalı, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, dosya kapsamına göre, TTK.nun 42 nci maddesi gereğince davanın kabulüne, sicil memurluğunca istem bulunmadığından ceza tertibine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararı, davalı temyiz etmiştir.

1-Böyle bir davanın, TTK.nun 35/2 nci ve 3 ncü, Ticaret Sicil Tüzüğü'nün 40/3 ncü ve 4 ncü fıkra hükümlerindeki açık düzenleme karşısında, ticaret sicil memurluğunca açılması gerekirken, aynı zamanda suç oluşturan eylemler bakımından, TTK.nun 53 ncü madde ve aynı Tüzüğü'nün 39/son fıkra hükümlerindeki açık düzenleme karşısında, ancak ceza davası açma yetkisi bulunan Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, hukuk mahkemesine açılan işbu hukuk davasına bakılması doğru olmamıştır.

2-Bozma neden ve şekline göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.11.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Esnaf Kefalet Kooperatifi Kredileri Av.Duygu Keleş Meslektaşların Soruları 19 05-07-2010 10:04
Esnaf Odasi Aİdat adalet48 Meslektaşların Soruları 0 23-06-2008 15:17
M.K 713/2 maddesine göre tapu iptali tescil kararlarının tapuya tescilinde tescil har Av.Adem Eyidoğan Meslektaşların Soruları 2 06-12-2007 01:40
Tapu Siciline Güven nke Hukuk Sohbetleri 1 22-10-2003 17:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06223512 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.