Pirate Bay ve İnternet Hukuku

Bu hafta içinde belki de en önemli hukuksal gelişmelerden birisi İsveçte görülen Pirate Bay adlı dosya paylaşım sitesine karşı olan dava... Davanın bir tarafında henüz yirmili yaşlarında olan 2 genç, diğer tarafında dünyanın müzik ve film devleri , ve davanın sonuncu merakla bekleyen binlerce hukukçu...
Öncelikle tartışmak istediğim sorulara geçmeden önce, bu site ile ilgili bilgi vereyim, bu site insanların ellerinde olan ve bilgisayar ortamına dönüştürülebilen her türden materyali paylaşmalarına olanak sağlayan (bunu da torrent adlı sistemle gerçekleştiriyor neyse sistemin ayrıntıları ile kafanızı şişirmeyeyim ) bir site, bu site gibi daha onlarca örnek var , ancak bu en büyüklerinden birisi...
Site, dediğim gibi illegal materyali bünyesinde tutmuyor, ancak insanlar arasında dosyaların dolaşmasını sağlıyor, aracı oluyor yani... Ancak site her yıl milyonlarca dolar reklam gelirine sahip...

Şimdi bu olay dava ve genel olarak , müzik ve film şirketleri ile ilgili hukukçu olarak sizin görüşlerinizi merak ediyorum...

Müzik ve Film devleri doğru yoldalar mı? Bu sitelerin sahiplerini büyük tazminat davalarına mahkum etmeye çalışmak internetle beraber yaşanan kanunsuzluğun önüne geçmeye yeter mi? Siz bu büyük şirketlerin avukatlarından birisi olsaydınız, her yıl milyarlarca dolar kaybeden şirketinizi korumak için nasıl bir hukuksal yol izlerdiniz ? Hükümetlere ne türden önelemler almaları yönünde baskı yapardınız ? Ve tabiki bu davanın sonunda isveçli yargıçların yerinde siz olsaydınız ne karar verirdiniz (Türk hukuku uyarınca)?

evet sorun büyük ve ben buradaki beyin fırtınasının sonucunu çok merak ediyorum...

Saygılar.

Müzik, film ve yazılım dünyasının dev şirletleri, seçim kampanyalarına para yardımı yaptıkları başkan adaylarında zamanı gelince verdiklerinin karşılığını isterler. Bu karşılıklardan biri de ABD'nin gelişmekte olan ülkelerdeki lisans-telif haklarının korunması için yasal düzenleme yapmaya zorlamasıdır.

Herşey "napster" denilen kullanıcılar arasında ki bilgilerin internet ortamında paylaşılmaya başlamasına aracı olan küçük ve kullanışlı bir programın çıkışı ile başlamıştı.O zman ABD mahkemeleri telif haklarını ihlal ettiği gerekçesi ile bu programın kapatılmasına karar vermiş ve tazminat ödemeye mahkum etmişti.

Sonra yeni siteler gün yüzüne çıkıp en popüler olanların kapanması ile devam etti.(Audiogalaxy vs)

şimdi bütün bunlardan sonra torrent denilen yine kullanıcıların bilgisayarında ki bilgilerin paylaşımını hedef alan programlara geldi.Gerçek şu ki bu site sahiplerinin genel savunması "biz yasak içerik ya da telif haklarını ihlal eden bir şey sitede barındırmıyoruz,herşey kullanıcılar arasında olmaktadır" şeklinde savunma yolunu tercih etmektedirler ve haklıdırlar. nedeni bu tür sitelerin sadece aracı olduğudur ve paylaşılan şeylerin milyonlarca dosya olması bunun denetimini imkansız hale getirmektedir.Kimse kullanıcıları cezalandırma yoluna gitmeyip(bu biraz imkansız) daima site ya da programı yapan şirkete dava açmaktadır. bu açıdan bakılacak olursa her ne kadar müzik ya da film şirketleri davayı kazanmış olsada her yeni davadan sonra yeni ve daha iyi yöntemler orataya çıkmıştır.

Yani Görülmektedir ki bu tür sitelerin ya da programların tazminatlara mahkum edilmesi,kapatılması işe yaramamış her seferinde yeni yöntemler ortaya çıkmıştır.bugün dünyada günde terabyte'ları aşan miktarda kullanıcılar dosya paylaşımı yapmaktadırlar.bunu önlemek biraz imkansız gibi birşey.üstelik teknolojinin gelişmesi ile birlikte internet hızının artması bu tür paylaşımları kolaylaştırmaktadır.10 yıl önce 1 saatte indiremediğimiz mp3 parçalarının yerini bugün 10 dakikada inen filmler,oyunlar almıştır.

Müzik ve film şirketlerinin amacı baştan beri hep örnek olaylar yaratıp insanları illegal içerik konusunda hassas olmalarını sağlamaktı... Sayın Av. Barış'ında çok güzel belirttiği gibi teknolojik gelişmeler bu anlamda çok belirleyici rol oynamakta...

5 yıla kadar bilgi saklama maliyeti 0 olacak , hızlı internet sistemleri (4.nesil mobil ve yeni kablosuz ağlar ) çok yaygınlaşıyor (obama nın açıkıladığı en önemli paketlerden biri teknolojik altyapı yatırımlarını içeriyor) , ve insanlar bugün müzik ve film dosyalarını sadece internet aracılığı ile değil yanlarındaki portatif disklerle her an yapabiliryorlar....

Dolayısıyla , belki çözüm birçok gencin önerdiği gibi şarkıların ücretsiz olması... Bu model şimdi avrupada çok popüler belli süreli bir kontrakt yaptığınızda bu süre boyunca istediğiniz kadar şarkıyı 2 milyon kadarlık listeden indirme hakkınız oluyor (nokia özellikle bu modeli yaygınlaştırmaya çalışyor) itunes ta şarkıların bedeli sadece 1 dolar (yakında değişecek olsa da) ve şu ana kadar 2 milyardan fazla şarkı satıldı...

Yukarıdaki modeller hala deneme aşamasında ve sektör bir şekilde mevcut duruma uymaya çalışıyor, ancak bir taraftan da zararın boyutları artmakta...

Ayrıca, Torrent dosyalarını paylaştıran siteler çok güzel reklam gelirleri elde etmekte...

Son olarak Avrupa birliğinde çok yaygınlaşan , fransızların sisteminden bahsetmek isterim, bu sisteme göre internet servis sağlayıcıları siz illegal dosya indirdiğinizde önce sizi uyarıyor, sonra devam durumda bağlantınızı kesiyor...

Görüldüğü gibi , şu anda herşey toz duman, ve eğlence sektörü kendini yeni dünyaya adapte etmekte çok zorlanıyor ( özellikle müzik sektörü).

sorunları böyle ortaya koyduktan sonra , çözümler üzerine dah fazla yoğunlaşmalıyız gibi geliyor bana, çünkü Türkiyede de durum pek iç açıcı değil, mesela en basitinden artık kulağıma hiç yeni eser çalınmıyor, hala 90 lardaki şarkıları dinliyor gibiyim...

Alıntı: Yazan persona Son olarak Avrupa birliğinde çok yaygınlaşan , fransızların sisteminden bahsetmek isterim, bu sisteme göre internet servis sağlayıcıları siz illegal dosya indirdiğinizde önce sizi uyarıyor, sonra devam durumda bağlantınızı kesiyor.

Yasal olmayan indirimleri otomatik olarak seçen ve uyarı gönderen,sürmesi halinde para ve hapis cezası öngören bu sistem Türkiye'de de uygulama alanı bulacak.Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu yönde çalışması var.