Menkul Haczinde Hazirun Yasağı

Merhaba.

Sitede konuya birkaç başlıkta değinilmiş; ama doğrudan bu şekilde ve sonuca bağlayacak kapsamda ele alınmamış.

İstanbul'da bir ilçenin icra müdürleri -sanırız- aralarında anlaşarak "menkul hacizlerinde hazirunları kabul etmeme" kararı almışlar. Zira hepsi son birkaç haftadan beri bu şekilde uygulama yapıyorlar.

Geçen gün yaklaşık 5 avukat icra dairesi önünde bekledik, araç şöförü saat 12.00 gibi elinde dosyalarla çıktı. Ve o gün gidilecek dosya numaralarını saydı. Sonra da "Araç plakası XXX , 12.45'te adliye önünde olun" dedi. 12.45'te 5 avukat bir araca doluştuk ve düştük yola...

Benim haczim sırasında memurla konuştuğumda "Biz bu haczi siz gelmeseniz de yapardık; önemli olan talimattır. Ancak hazirunun haciz mahallinde bulunması hukuka uygun değil. O sebeple hazirun kabul edemiyoruz. Avukat veya stajyer avukat olmayan biri haczin evrak işlerini yapabilir, harçlarını yatırabilir vs... ama hacizde bulunamaz." dedi.

Bu durum bizim elimizi kolumuzu bağlıyor. 5-10 icra dosyası olan bir avukat için ortada büyük bir sorun yok. Ama bizim gibi binlerce dosyası olan bürolar için çok büyük sıkıntı. Bu durumda biz avukatlar işimizi gücümüzü bırakıp her gün hacze gitmek zorunda kalabiliriz. Zira haczin tam saati belli değil, sırası belli değil, hatta hacizlerin o gün yetişip yetişmeyeceği bile belli değil! Hacze alacaklı adına kimse gitmeden de olmaz...
Kaldı ki çalışanlarımızın hepsi sigortalı. Bu insanlara her gün daha az işlem yapma yetkisi veriyorlar ve böylece ekmekleriyle oynanıyor. Hangi avukat bu şartlar altında eskisi kadar çok katip/yardımcı çalıştırır?

Konu hakkında eski Baro Başkanı Av. Muammer Aydın'ın bir mesajını buldum. Sarıyer İcra Müdürlüğü'ne gönderilmiş sanırım. Ama o da pek doyurucu değil. Bir de Bakanlık genelgesi var "İcra Dairelerinde 3.kişi çalıştırmayın" diye; fakat orada kast edilen aslında başka bir şey. Acaba icra müdürleri bunu yanlış mı yorumladılar?

Son tahlilde:
1- Bu icra müdürlerinin uygulamasının dayanağı nedir?
2- Uygulama yerinde midir?
3- Bu uygulamayı şikayet etmek ya da müdürlerle tartışmak için "hacizde hazirun bulunması uygundur ve hatta gereklidir" yönündeki tezimize kaynaklık edebilecek dokümanlar nelerdir?

Teşekkürler.

Uygulama Tabİ Kİ Yerİnde.bİz HukukÇularin Yerİne Bİzİm 3 ,4 Kat Fazlamiz MaaŞ Alan Ortaokul Lİse Mezunu Katİpler Var Ve Avukat Olarak Bİz DeĞİl Onlar Çok DeĞerlİ Oluyor.maaŞli Avukat ÇaliŞtirin Bu Çok Mu Zor.1 Mİlyar MaaŞ ÇaliŞtirilan MaaŞli Avukatlara Yazik DeĞİl Mİ .bÖylece MaaŞli Avukatlarin MaaŞlarida Kiymetlerİ De YÜkselİr.bence Bu BÜtÜn İcralarda Uydulanmali.tebrİk Edİyorum İcra MÜdÜrlerİnİ

AVUKAT YARDIMCILAR"HAZİRUN"İÇİNDE HACZE REFAKAT ETMELİDİR

Stajyer avukatların ve avukat yardımcı elemanlarının "Hazirun"da yer alamayacakları iddiasıyla yanlış uygulamalar yapıldığı konusunda gelen yakınmalar üzerine, İstanbul Barosu Başkanlığı, Beyoğlu Adalet komisyonu Başkanlığı ve Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığına birer yazı yazarak hukuka aykırı yapılan uygulamanın sonlandırılmasını istedi.

Başkanlığın, 12 Ocak 2010 tarih ve 58597 Gündem sayılı yazısı şöyle:

Meslektaşlarımızca Baro Başkanlığımıza iletilen yakınmalarda, Sarıyer Adliyesinde avukat ve avukat stajyerleri dışında avukat yanında çalışan takip elemanlarının hacze çıkartılmadığı belirtilmiştir.

1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 'Avukatlık Bürosunda Çalışabilecek Kişiler' kenar başlıklı 45. maddesinde, avukatların meslek için gerekli olan yardımcı eleman çalıştırabileceği hükme bağlanmıştır.

2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun İhtiyati Haciz ile ilgili 'Zabıt tutma ve haciz tutanağının tebliği' kenar başlıklı 262/2. maddede ise, "İcra dairesi, ihtiyati haciz tutanağının birer suretini üç gün içinde haciz sırasında hazır bulunmayan alacaklı ve borçluya ve icabında üçüncü şahsa tebliğ eder' denilmiştir.
Gerek avukatların genel yetkileri gerekse de İcra İflas Kanunu uyarınca haciz sırasında alacaklı vekilinin de hazır bulunabileceği, hukuki statüsünün ise "hazirun" olacağı hükme bağlanmıştır.

Günümüz İstanbul koşullarında haciz günleri, icra dairelerinin yoğun iş yükleri nedeni randevu ile verilmektedir. Hacze çıkacak araca azami ölçüde alacaklı vekili binmekte, haczi yapacak icra memurunun takdir ettiği sıra dâhilinde zamanı belirsiz bir şekilde sıra beklenmektedir. Avukat tüm gününü bir haczi gerçekleştirmek için beklemekte, bu işlem bazen ertesi güne kalmaktadır. Avukatın işi sadece hacizde hazır bulunmak olmayıp, bürosunda müvekkili ile görüşecek, duruşmalara katılacaktır. İcra Müdürlüklerinin mevcut halleri ile tüm zaman kayıplarına rağmen haciz yapabilmeleri dahi imkânsız hale gelmiştir. Bu koşullarda ve hukuki statüsü "hazirun" olan ve hacze refakat eden, avukatın bilgi, gözetim ve sorumluluğundaki avukat yardımcılarının da hacze refakat edebilmesi, "hazirun" olarak katılabilmesini engelleyici hukuka aykırı uygulamaların sonlandırılmasını dilerim.

Saygılarımla.

Av. Muammer AYDIN
İstanbul Barosu Başkanı

Ben de benzer olaylarla kendimle ilgili olmasa da karşılaştım. Edindiğim bilgiye göre hazirun , haciz yapmaya yetkili sayılmıyor ve bu sebeple haciz mahalli gibi özel bir yere yetkisi olmadan girmesi suç sayılıyor ve hatta hazirunun haciz mahalline girmesine imkan tanıyan icra memurları hakkında da işlem yapılıyor. Birkaç icra müdürünün vatandaşların savcılığa sırf bu nedenle şikayette bulunduklarını ve savcıların da konut dokunulmazlığını ihlal kapsamında işlem yaptıklarını duydum. Biz avukatların binlerce probleminden biri de bu zaten. Avukat yanında çalışanlara bu tip işlemleri takip edebilme imkanı tanınmalı ve bu husus kanunla korunmalı yoksa avukatlık emek mesleğinden hamallık mesleğine doğru ilerliyor. Saygılarımla.

Her ne kadar meslektaşlarımız olumsuz karşılasa da ve ben de yardımcım vasıtasıyla haciz yapsamda uygulamanın yanlış olduğunu düşünüyorum.
Vekaleten duruşmaya girmek nasıl avukat olmayı gerektiriyorsa haciz yapabilmekte avukat olmayı gerektirir.
Bir gün bir düzenleme yapıp avukatlık görevinin bu yetkiyi elinde bulundurmayan kişilere verilebileceği öngörülse sanırım hoşumuza gitmezdi.
Samsunlawyer arkadaşımızın da dediği gibi bu mesleğimizin değerini artırır.

Ben bu uygulamayı yapan icra müdürlerini tebrik ediyorum,icra katiplerine yeni başlamış genç bir avukatın maaşının neredeyse iki katı ücret veren meslketaşlarımız var,yeni başlamış genç avukatlar bir katipten değersiz görülüyor ne yazıki icra yoğun bürolarda,meslk adına utanç verici bir durum,bu uygulam ile meslektaşın hak etiği değer verilcektir.Hiç bir şekilde katiplerin mağdur olması gibi bir düşünce savunulmaz,onlar bizim çalıştırdığımız insanlar,bizler yerine geçip avukatlık yapıcak kişiler değildir.

Alıntı: Yazan Özgür Kınay Merhaba. Sitede konuya birkaç başlıkta değinilmiş; ama doğrudan bu şekilde ve sonuca bağlayacak kapsamda ele alınmamış. İstanbul'da bir ilçenin icra müdürleri -sanırız- aralarında anlaşarak "menkul hacizlerinde hazirunları kabul etmeme" kararı almışlar. Zira hepsi son birkaç haftadan beri bu şekilde uygulama yapıyorlar. Geçen gün yaklaşık 5 avukat icra dairesi önünde bekledik, araç şöförü saat 12.00 gibi elinde dosyalarla çıktı. Ve o gün gidilecek dosya numaralarını saydı. Sonra da "Araç plakası XXX , 12.45'te adliye önünde olun" dedi. 12.45'te 5 avukat bir araca doluştuk ve düştük yola... Benim haczim sırasında memurla konuştuğumda "Biz bu haczi siz gelmeseniz de yapardık; önemli olan talimattır. Ancak hazirunun haciz mahallinde bulunması hukuka uygun değil. O sebeple hazirun kabul edemiyoruz. Avukat veya stajyer avukat olmayan biri haczin evrak işlerini yapabilir, harçlarını yatırabilir vs... ama hacizde bulunamaz." dedi. Bu durum bizim elimizi kolumuzu bağlıyor. 5-10 icra dosyası olan bir avukat için ortada büyük bir sorun yok. Ama bizim gibi binlerce dosyası olan bürolar için çok büyük sıkıntı. Bu durumda biz avukatlar işimizi gücümüzü bırakıp her gün hacze gitmek zorunda kalabiliriz. Zira haczin tam saati belli değil, sırası belli değil, hatta hacizlerin o gün yetişip yetişmeyeceği bile belli değil! Hacze alacaklı adına kimse gitmeden de olmaz... Kaldı ki çalışanlarımızın hepsi sigortalı. Bu insanlara her gün daha az işlem yapma yetkisi veriyorlar ve böylece ekmekleriyle oynanıyor. Hangi avukat bu şartlar altında eskisi kadar çok katip/yardımcı çalıştırır? Konu hakkında eski Baro Başkanı Av. Muammer Aydın'ın bir mesajını buldum. Sarıyer İcra Müdürlüğü'ne gönderilmiş sanırım. Ama o da pek doyurucu değil. Bir de Bakanlık genelgesi var "İcra Dairelerinde 3.kişi çalıştırmayın" diye; fakat orada kast edilen aslında başka bir şey. Acaba icra müdürleri bunu yanlış mı yorumladılar? Son tahlilde: 1- Bu icra müdürlerinin uygulamasının dayanağı nedir? 2- Uygulama yerinde midir? 3- Bu uygulamayı şikayet etmek ya da müdürlerle tartışmak için "hacizde hazirun bulunması uygundur ve hatta gereklidir" yönündeki tezimize kaynaklık edebilecek dokümanlar nelerdir? Teşekkürler.

Aşağıdaki linkte benzer konuyu tartışmıştık. Belki faydalı olur.

http://www.turkhukuksitesi.com/showt...t=31811&page=2