Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

avukatın tanığı baskı altına aldığı iddiası-hakaret sayılır mı???

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-02-2012, 19:33   #1
bb6549

 
Çözüm avukatın tanığı baskı altına aldığı iddiası-hakaret sayılır mı???

bir davamda ,müşteki vekiliyim..sanık ,şahsımın tanığı baskı altına aldığını,tanığa zorla ifade verdirttiğimi ve ifade verdikten sonra tanığın kendisini arayarak durumu anlatığını ve ağladığını söylemiş ve talimat ile alnınan ifadesine bu hususlar duruşma zaptına geçirilmiştir.ben bu talimat duruşma zaptını görür görmez kendisi hakında şikayetçi oldum.hakkında tarafıma hakeret suçunu işlediği gerekçesi ile dava açıldı..bahsi geçen tanık asla böyle bir telefon görüşmesi olmadığını ,gercekleri söylediğini ,tarafımdan baskı altına alınmadığını ne gördüyse onu söylediğini beyan etti...ancak mahkemenin tavrı beraat verecek yönde gibi geldi..siz meslektaşlarım bu konuda neler düşünüyor öğrenmek istiyorum...çünkü avukatın tanığı baskı altına alması suç,,kişi tarafıma suç isnadında bulunuyor..ve ben devam etmek olan davada müşteki vekili olarak zan altında kalıyorum..bir kişiye hırsız demekle,avukata tanığı baskı altına aldı demek arasında acıkcası bir fark göremiyorum..???bu arada baskı altına aldığımı iddia edilen tanığın ifadesine parelel olarak bilirkişi raporu da hazırlandı..bilirkişiye de baskı yapmadım))pppgörüşlerini belirtecek arkadaşlara şimdiden teşekkürler..
Old 08-02-2012, 00:07   #2
Av.Suna SOYDAŞ

 
Varsayılan

Sayın Meslekdasim, bana göre de burada hakaret sucunun unsurları çok açıktır. Bu konuda Baronuza muracaat ederek mesleki dayanışma anlamında davanızda size destek olunmasını talep edin. Neticede mesleginizle alakalı bir durum bu. davanızı sonuna kadar takip edin. iyi çalısmalar.
Old 08-02-2012, 01:10   #3
Av.Bülent Özkan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan burcubirlik
bir davamda ,müşteki vekiliyim..sanık ,şahsımın tanığı baskı altına aldığını,tanığa zorla ifade verdirttiğimi ve ifade verdikten sonra tanığın kendisini arayarak durumu anlatığını ve ağladığını söylemiş ve talimat ile alnınan ifadesine bu hususlar duruşma zaptına geçirilmiştir.ben bu talimat duruşma zaptını görür görmez kendisi hakında şikayetçi oldum.hakkında tarafıma hakeret suçunu işlediği gerekçesi ile dava açıldı..bahsi geçen tanık asla böyle bir telefon görüşmesi olmadığını ,gercekleri söylediğini ,tarafımdan baskı altına alınmadığını ne gördüyse onu söylediğini beyan etti...ancak mahkemenin tavrı beraat verecek yönde gibi geldi..siz meslektaşlarım bu konuda neler düşünüyor öğrenmek istiyorum...çünkü avukatın tanığı baskı altına alması suç,,kişi tarafıma suç isnadında bulunuyor..ve ben devam etmek olan davada müşteki vekili olarak zan altında kalıyorum..bir kişiye hırsız demekle,avukata tanığı baskı altına aldı demek arasında acıkcası bir fark göremiyorum..???bu arada baskı altına aldığımı iddia edilen tanığın ifadesine parelel olarak bilirkişi raporu da hazırlandı..bilirkişiye de baskı yapmadım))pppgörüşlerini belirtecek arkadaşlara şimdiden teşekkürler..


Hakaret değil ama gerçek dışı suç isnadı söz konusu olduğundan iftiradan ötürü şikayetçi olmanızı öneririm.
Old 08-02-2012, 01:51   #4
avukat.derviş.yıldızoğlu

 
Varsayılan

Sayın Özkan'a aynen katılıyorum, olayda iftira suçu oluşmuştur, ek olarak manevi tazminat davası açmanızı öneririm.
Old 08-02-2012, 11:30   #5
bb6549

 
Varsayılan

teşekkürler...ancak iftira suçunun oluşması için isnat edilen haksız suç neticesinde soruşturma yada koğuşturma geçirmem gerekirdi.ben şahsın ifadesini okuduğumda direk olarak kendisni şikayet ettim.onun beni şikayet etmesi ve benim soruşturma geçirmem gibi bir dfurum olmadığından iftira suçunun oluşmadığı kanısındayım..duruşması yarın...muhtemelen beraat kararı verilecek ve bir avukat olarak ,nasıl mağdur edildiğimizi sizinle tekrar paylaşacağım..teşekkürler zaman ayırıp cevap verdiğiniz için..
Old 08-02-2012, 11:42   #6
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan burcubirlik
teşekkürler...ancak iftira suçunun oluşması için isnat edilen haksız suç neticesinde soruşturma yada koğuşturma geçirmem gerekirdi.ben şahsın ifadesini okuduğumda direk olarak kendisni şikayet ettim.onun beni şikayet etmesi ve benim soruşturma geçirmem gibi bir dfurum olmadığından iftira suçunun oluşmadığı kanısındayım..duruşması yarın...muhtemelen beraat kararı verilecek ve bir avukat olarak ,nasıl mağdur edildiğimizi sizinle tekrar paylaşacağım..teşekkürler zaman ayırıp cevap verdiğiniz için..

İftira suçunun oluşması için soruşturma geçirmeniz gerekmez, yetkili makamlara ihbar ya da şikayette bulunulması yeterlidir. Aşağıya aktardığım madde gerekçesinde koyulaştırdığım kısımlara dikkatinizi çekerim.

Alıntı:
MADDE 267.– Madde metninde, iftira suçu tanımlanmıştır.
İftira, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için, bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesiyle oluşur.
İftira suçunun konusunu hukuka aykırı fiil oluşturabilir. Bu fiilin suç oluşturması şart değildir. Disiplin yaptırımını veya başka bir idari yaptırımı gerekli kılan fiiller de bu suçun konusunu oluşturabilir.
Bu isnadın yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunmak suretiyle ya da basın ve yayın yoluyla yapılması gerekir.
Kişiye karşı suç isnadı ihbar veya şikâyet suretiyle yapılmış olabilir. Dolayısıyla, ihbar veya şikâyetin yapılabileceği her makam nezdinde yapılan isnadla iftira suçu işlenebilir. Başlatılmış olan hukuk veya ceza muhakemesi sürecinde davanın tarafı, sanık veya tanık konumundaki kişiler de, bulundukları beyanlarla iftira suçunu işleyebilirler.
Gazete veya diğer kitle iletişim araçlarında yayın yapılması suretiyle bir kişiye suç isnadında bulunulması hâlinde de iftira suçu oluşur.
Cumhuriyet savcıları, kamu adına re'sen soruşturulabilen suçlarla ilgili olarak yayınlanan haberleri ihbar kabul ederek, soruşturma başlatmaktadırlar. Bu bakımdan, basın ve yayın yolu ile bir kişiye gerçeğe aykırı olarak hukuka aykırı fiil isnat edilmesi hâlinde, iftira suçu oluşur.
Kişiye isnat edilen fiil hiç işlenmemiş olabileceği gibi, kendisine isnatta bulunulan kişi tarafından işlenmemiş olabilir. Kişi suç teşkil eden bir fiili işlemiştir. Fakat bu suça ilişkin ihbar veya şikâyette bulunan, fiile, suç olarak niteliğini değiştirecek bazı eklemelerde bulunmuş olabilir. Şöyle ki; fiil, sahibinin bilgisi ve rızası dışında malını almaktan ibarettir. Ancak, bildirimde bulunan, bunun cebir veya tehditle işlendiği iddiasında bulunmuştur. Bu ilâve unsurlar açısından iftira suçu oluştuğunu kabul etmek gerekir.
İsnadın belli bir kişiye yönelik olması gerekir. Bu kişinin ismi açıkça belirtilmese bile, yapılacak bir araştırma sonucunda kimliğinin belirlenebilir olması yeterlidir.
İftira suçunun oluşabilmesi için, kendisine hukuka aykırı fiil isnat edilen kişinin bu fiili işlemediğinin bilinmesi gerekir. Bu bakımdan, söz konusu suç, ancak doğrudan kastla işlenebilir. Başka bir deyişle iftira suçu muhtemel kastla işlenemez. Bu suçun oluşabilmesi için, ayrıca, kendisine hukuka aykırı fiil isnat edilen kişi hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak amacıyla hareket edilmesi gerekir. Bu nedenle, iftira suçu açısından failde kastın ötesinde belirtilen amacın varlığı gereklidir.
Maddenin ikinci fıkrasına göre, iftira konusunu oluşturan haksız fiilin maddî eser ve delillerinin uydurulması hâlinde, verilecek cezanın belli oranda artırılması gerekmektedir.
Maddenin üç ila yedinci fıkralarında, iftira sonucu meydana gelen neticelere göre fail hakkındaki cezanın ne surette tertip edileceği gösterilmektedir.
Sekizinci fıkrada, iftira suçunda zamanaşımı bakımından sürenin hangi tarihten itibaren başlayacağı hususunda özel bir hüküm yer almaktadır. İsnat edilen suç dolayısıyla yapılan kovuşturma sonucu hükmün kesinleşmesiyle, iftiranın sabit olabileceği ve dolayısıyla takibata girişileceği aşikâr olduğundan böyle bir hükme olan zorunluluk meydandadır.
Maddenin son fıkrasında, basın ve yayın yoluyla işlenen iftira suçundan dolayı verilen mahkûmiyet kararının, aynı veya eşdeğerde basın ve yayın organıyla ilân olunması ve ilân masrafının hükümlüden tahsil edilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Old 08-02-2012, 18:58   #7
furugferruhzad

 
Varsayılan

Şikayet yok ama ihbar var talimat ifadesi ihbar anlamına gelir sizin ceza almanız soruşturma geçirmeniz gerekmiyor iftira suçu oluşmuştur hakaret değil o yüzden beraat verebilirler ama iftira şikayete bağlı değil hakkında iftira nedeniyle dava açılması gerekir manevi tazminat davası da açın.Açarsanız ne miktar için açtığınızı da paylaşırsanız sevinirim benim açacağım dava da yoldaBen dolandırıcılık ve zimmetle suçlandım
Old 08-02-2012, 23:51   #8
bb6549

 
Varsayılan

çok teşekkürler..yarın hemen sonuç ile ilgili olarak burada bilgi vereceğim.ayrıca ceza kararı çıkarsa emsal olcağını da düşünüyorumm..inşş..bu doğrultuda artık insanlar avukata rastgele sözler sarfedip,bundan payelenmeye çalışmamaları gerektiğini anlarlar...cevap veren herkese tekrar çokkk çok teşşekkürlerr
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
ailede hakaret,baskı , tehdit Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 13-09-2010 14:21
nikahsız eşimden hakaret piskolojik baskı ve şiddet görüyorum konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 31-08-2010 11:58
piskolojik baskı şiddet ve hakaret Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 12-09-2009 09:21
hakaret sayılır mı Hemocrania Meslektaşların Soruları 4 29-04-2008 14:25
eşimden şiddet, hakaret, psikolojik baskı ve tüm insan haklarıma saldırı yaşıyorum Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 7 29-08-2007 08:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04868388 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.