Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İhalenin yapılmasından sonra, ancak kesinleşmesinden önce bir başka mahkeme tarafından ipoteğin fekkine karar verilmesi halinde çözüme ulaşmak

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-10-2010, 16:09   #1
mehves

 
Varsayılan İhalenin yapılmasından sonra, ancak kesinleşmesinden önce bir başka mahkeme tarafından ipoteğin fekkine karar verilmesi halinde çözüme ulaşmak

Sayın meslektaşlarım;

Beklenmedik bir şekilde belirsiz bir hukuki süreçe sürüklendik. Bize oldukça da ilginç gelen bir konuyu sizlerle paylaşmak ve fikirlerinizi almak istedim.

Müvekkilimiz, yetkilisi olduğu bir şirket için bir bankadan ipotek karşılığı bir kredi alıyor. İpotek tesis edilen taşınmaz müvekkilimize ait ve konut olarak kullandığı bir yer.

Banka ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçiyor, taşınmaz bir üçüncü kişiye ihale edildi. Biz ihalenin feshi davası açtık, reddine karar verildi, temyiz ettik.

Bu arada müvekkilimizin eşi tarafından aile mahkemesinde, taşınmazın aile konutu olması ve kendisinin ipotek tesisine muvafakati olmaması nedeniyle ipoteğin fekki istemiyle bir dava açtı.

Dava, ihalenin feshi davası Yargıtay'dan dönmeden önce sonuçlandı ve ipoteğin fekkine karar verildi.

Dava sırasında herhangi bir tedbir kararı alınmamış.

Karardan bir iki gün sonra ihalenin feshi dosyası Yargıtay'dan onanarak dönüyor.

Şimdi:
1. İhale henüz kesinleşmedi, tashihi karar aşaması var. Üçüncü kişi açısından bir kazanılmış hak sözkonusu olur mu? Takip iptal edildiği takdirde, ihalenin dayanaksız kalması kaçınılmaz ancak üçüncü kişi iyiniyetli mi kabul edilir burada? Yoksa, ihale kesinleşmeden önce yeni yargı kararı ortaya çıktığı için iyiniyete yer kalmaz mı?
2. İhalenin feshine ilişkin kararın düzeltilmesi isteminde sizce ipoteğin fekkedildiği iddiası dinlenebilir mi?
3. İpoteğin fekki kararı da henüz kesinleşmemiş olduğundan, takibin iptali kesinleşmeye kadar sözkonusu olamayacak diye düşünüyorum. Ama yine de takibin iptali talepli bir şikayette bulunmak faydalı olur mu?

Sonuçta elimizde takibin dayanağını ortadan kaldıran bir yargı kararı var. Ancak bu da kesinleşmemiş olduğundan, hangi aşamada ne yapabiliriz konusuna net bir yanıt bulamıyorum.

Konuya ilişkin tecrübesi, içtihat bilgisi, fikri olan meslektaşlarımla fikir alışverişi yapmaya ihtiyaç duyuyorum.

Saygılarımla.
Old 23-10-2010, 12:21   #2
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Merhaba;

1 - İhalenin feshine ilişkin dava, icra mahkemesince şekli inceleme yapılmak suretiyle karara bağlandığından taşınmazın tapu kaydına ilişkin bir kazanılmış hak oluşturmamalıdır. İhale alıcısı açısından "iyiniyet" konusunun değerlendirilmemesi gerekir. İhalenin feshi davası reddedilmiş olması ve taşınmazın 3. kişi adına tescil edilmiş olması (temelde) tescilin yolsuz olduğu gerçeğini ortadan kaldırmamalıdır.

2 - Karar düzeltme sebepleri HUMK'da sayılmıştır.

3 - Takibin iptali yerine, ihalenin feshi davasının reddi kararı kesinleştiğinde (yukarıdaki 1 numaralı bentte belirttiğim sebeple) yolsuz tescil nedeni ile tapu iptali ve tescil davası açabilirsiniz, diye düşünüyorum. (Bu davada, taşınmazın devrini engellemek amacıyla tedbir talep edebilirsiniz.)

Saygılarımla...
Old 23-10-2010, 12:49   #3
Av. Nevzat Yağız

 
Varsayılan

İhale henüz kesinleşmediğine göre, alıcı adına tescil henüz yapılmış değil olara anladım, bu durumda henüz tapu iptali davası açmanıza gerek yok görünüyor.
Bence, nasıl ki İİK. 72. maddeye göre menfi tespit davası sonunda davanın kabulü kararı verildiğinde kesinleşme beklenmeden İCRA TAKİBİ DERHAL DURUYOR, öncelikle siz icra müdürüne yazılı müracaat ederek, kazanmış olduğunuz davanın ilamını ibraz ederek, takibin durdurulmasını ve henüz kesinleşmemiş olmakla birlikte ilamın kesinleşmesinin beklenmesini (bekletici mesele yapılmasını) talep edin.
Her ne kadar ihale alıcısı iyi niyetli ise de, ihaleye konu olan malın yükümlü olduğu şey, yani ipotekden kaynaklanan borç ilişkisi, yasadaki özel hüküm (aile konutu) nedeniyle ortadan kalkmış bulunduğundan, burada o kişinin iyi niyeti korunmayacaktır. Sizin ilam kesinleştiğinde icra müdürü, ya doğrudan satış bedelinin o alıcı kişiye iadesine karar verebilecek (bu biraz zor görünüyor), yada siz kesinleşmiş ilamı sununca ya İTM ya göndererek karar isteyecek, ya da size oluşan yeni duruma göre ihalenin feshi için tekrar dava açmanız için süre verecek.( örneğin HUMK. 445 de yazılı yargılamanın iadesi nedenlerinin varlığı halinde biliyorsunuz her zaman dava açılabilir.) Bu maddede yazılı "İlk yargılama sırasında mevcut olmamasına rağmen sonradan ortaya çıkan nedenlere dayanarak yargılamanın iadesinin talep edileceği yazılı. Burada sonradan ortaya çıkan belge, sizin aile konutu hükmüne dayanarak aldığınız ve kesinleşmiş ilam olacak diye düşünüyorum.
Siz o davayı zaten kazanmışsınız ama, yine da karşı tarafın temyiz etmiş olması vb. nedenler ile kullanmak isterseniz aile konutu davasında da alıcının iyi niyetinin korunmasına gerek olmadığına dair YHGK. nun 2006/ 2-591 E, 2006/ 624 K. sayılı kararından da yararlanabilirsiniz..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
boşanmanın kesinleşmesinden sonra nafaka,tazminat ve ziynet eşyalarının istenmesi mna6323 Meslektaşların Soruları 6 20-03-2010 03:31
Red Kararının Kesinleşmesinden Üç Yıl Sonra Açılan Boşanma Davası Kemosabe Meslektaşların Soruları 1 13-06-2009 14:06
mahkeme tarafından ödemeden meni yönünde karar verilen çek için ihtiyati haciz hırs Meslektaşların Soruları 1 09-09-2008 10:15
Çek bedelinin cezanın kesinleşmesinden sonra ödenmesi şimşek08 Meslektaşların Soruları 2 19-07-2008 12:42
ihalenin kesinleşmesinden sonra KDV'nin tahsil edilmesi av.remzi sulhan Meslektaşların Soruları 1 23-11-2006 11:04


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03220296 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.