menfi tespit

merhabalar;
Müvekkil hakkında senetten dolayı icra takibi başlatılmış ve müvekkil, alacaklı asile bir kısım ödeme yaptıktan sonra aralarında bir protokol yapılmış. Bu protokolü de alacaklı asil ve borçlu olan müvekkil imzalamış ve protokolde de "bir miktar ödeme ve mal tesliminden sonra geriye avukatlık ücreti, tüm masraflar ve tahsil harcı dahil olmak üzere geriye 12.000 T.L kaldığı belirtilmiş. Bu bakiye borç olan 12.000 T.L de protokolden 8 ay sonra ödeneceği belirtilmiş. Müvekkil bu borcunu gününde ödeyememiş ve aradan 2 yıl geçtikten sonra müvekkil 12.000 T.L'yi alacaklı vekiline ödemiş. Alacaklı vekili parayı aldıktan sonra taahhüdü kaldırmam diyerek borçlu-müvekkilden yeniden borcun tamamı üzerinden taahhüt alınmış ve borçlu olan müvekkil de taahhüdü kaldırmak için imza atmış. Borçlu-müvekkil 12.000 T.L'yi ödedikten sonra 12.000 T.L'yi 2 yıl sonra ödemesinden dolayı aradaki işleyen faizi olarak alacaklı vekiline toplamda 4.000 T.L daha ödeme yapmış. Alacaklı taraf ise borçludan aldığı taahhüt nedeniyle taahhüdü ihlalden ceza davası açmış ve borçluya ceza çıkmıştır. Müvekkil cezaya itiraz etmiş ancak itirazı reddedilmiştir. Tereddütte kaldığım sorular ise;
1- Taahhüdü ihlalden dolayı kesinleşen cezayı kaldırmak için neler yapılabilir?
2- Müvekkilin protokolden sonra borcun tamamına taahhütte bulunması itfa nedeniyle menfi tespit davasına engel midir?
3- İtfa nedeniyle açılacak menfi tespit davasında sonuç ve talep kısmında itfa nedeniyle borçlu olmadığının tespiti mi istenilecek?
4- İtfa nedeniyle açılacak menfi tespit davasında harç miktarı icra dosya toplamı üzerinden mi gösterilmesi gerekir?
Cevap veren meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Alıntı: Yazan halilerdemir merhabalar; Müvekkil hakkında senetten dolayı icra takibi başlatılmış ve müvekkil, alacaklı asile bir kısım ödeme yaptıktan sonra aralarında bir protokol yapılmış. Bu protokolü de alacaklı asil ve borçlu olan müvekkil imzalamış ve protokolde de "bir miktar ödeme ve mal tesliminden sonra geriye avukatlık ücreti, tüm masraflar ve tahsil harcı dahil olmak üzere geriye 12.000 T.L kaldığı belirtilmiş. Bu bakiye borç olan 12.000 T.L de protokolden 8 ay sonra ödeneceği belirtilmiş. Müvekkil bu borcunu gününde ödeyememiş ve aradan 2 yıl geçtikten sonra müvekkil 12.000 T.L'yi alacaklı vekiline ödemiş. Alacaklı vekili parayı aldıktan sonra taahhüdü kaldırmam diyerek borçlu-müvekkilden yeniden borcun tamamı üzerinden taahhüt alınmış ve borçlu olan müvekkil de taahhüdü kaldırmak için imza atmış. Borçlu-müvekkil 12.000 T.L'yi ödedikten sonra 12.000 T.L'yi 2 yıl sonra ödemesinden dolayı aradaki işleyen faizi olarak alacaklı vekiline toplamda 4.000 T.L daha ödeme yapmış. Alacaklı taraf ise borçludan aldığı taahhüt nedeniyle taahhüdü ihlalden ceza davası açmış ve borçluya ceza çıkmıştır. Müvekkil cezaya itiraz etmiş ancak itirazı reddedilmiştir. Tereddütte kaldığım sorular ise; 1- Taahhüdü ihlalden dolayı kesinleşen cezayı kaldırmak için neler yapılabilir? 2- Müvekkilin protokolden sonra borcun tamamına taahhütte bulunması itfa nedeniyle menfi tespit davasına engel midir? 3- İtfa nedeniyle açılacak menfi tespit davasında sonuç ve talep kısmında itfa nedeniyle borçlu olmadığının tespiti mi istenilecek? 4- İtfa nedeniyle açılacak menfi tespit davasında harç miktarı icra dosya toplamı üzerinden mi gösterilmesi gerekir? Cevap veren meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Merhaba
1-) Menfi tespit davası açarak; bu dava dosyasının örneğini cezayı veren icra ceza mahkemesi ceza çıkan dosyaya sunarak infazın dava sonuna kadar ertelenmesini talep edebilirsiniz.

2-) Engel değildir çünkü önceki taahhüdü kaldırmak için hapis baskısı altında yeni bir taahhüt vermiş olabilir. Özgür iradesi ile vermemiş olabilir.

3-) Evet

4-) Takip çıkışı üzerinden dava açabilirsiniz. Kazanırsanız aynı miktar üzerinden İİK 72/5 uyarınca en az %20 tazminat alırsınız. Ayrıca nisbi vekalet ücreti.

İ.İ.K. 72/5
(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare: 6352 S.K.-02.07.2012/m.15) "yüzde yirmisinden" aşağı olamaz.

Sayın meslektaşım ilgin ve cevabın için teşekkür ederim.

Sayın meslektaşım ilgin ve cevabın için teşekkür ederim.