Karşılıklı hakarete ceza yok

Yargıtay 2. Ceza Dairesi , birbirlerine karşılıklı hakaret ettikleri iddiasıyla yargılanan sanıklara verilen cezaya ilişkin Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesi`nin verdiği kararı bozdu. Yargıtay, karşılıklı hakarete ceza verilmemesi gerektiğini belirtti.

Bursada yaşayan Ş.H. ile K.U. alacak tartışması yüzünden birbirlerine karşılıklı olarak hakaret ettiler. Kendisine hakaret edildiği iddiasıyla dava açan Ş.H. duruşmalarda da kendisine hakaret eden K.U. ya hakaret ettiğini kabul etti.

Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesi de sanıkları karşılıklı hakarette bulundukları gerekçesiyle 2 ay hapis cezasına mahkum etti. Hapis cezalarının adli para cezasına dönüştürüp erteleyen Mahkeme`nin kararını Yargıtay bozdu.

Yargıtay 2.Ceza Dairesi, verdiği emsal kararda, sanıkların karşılıklı hakaretlerine ceza verilmemesi gerektiğini belirterek şu görüşlere yer verdi: ` 5237 sayılı TCK .nun 129/3 maddesinde `hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde olayın mahiyetine göre taraflardan biri veya her iki taraf hakkında verilecek cezadan indirim yapılabileceği gibi ceza verilmesinden de vazgeçilebileceği` düzenlemesi karşısında hükmün sonuçları itibariyle 5237 sayılı TCK.nun 129/3 maddesinin 765 sayılı TCK.nun 485/2 maddesinden daha lehe bir düzenleme olduğu gözetilmeden sanık hakkında sövme suçundan tayin olunan cezanın 765 sayılı TCK .nun 485/2 maddesi gereğince ıskatına karar verilmesi gerekir
http://www.tumgazeteler.com/fc/ln.cgi?cat=33&a=2196752

5237 sayılı TCK .nun 129/3 maddesindeki`hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde olayın mahiyetine göre taraflardan biri veya her iki taraf hakkında verilecek cezadan indirim yapılabileceği gibi ceza verilmesinden de vazgeçilebileceği`

düzenlemesine paralel olarak

`yaralama suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde olayın mahiyetine göre taraflardan biri veya her iki taraf hakkında verilecek cezadan indirim yapılabileceği gibi ceza verilmesinden de vazgeçilebileceği` gibi bir hüküm olabilir mi?

Yaralama suçu için düşünülmeyen böyle bir düzenleme hakaret suçu için neden düşünülmüş?

Bir suçun karşılıklı işlenmesi demek iki ayrı suç ve iki ayrı suçlu demektir. Suçlar birbirini götürür mü?

Hakaretin (veya yaralama gibi şahsa karşı işlenmiş bütün suçların) karşılığı CEZA ve TAZMİNAT'tır. Suç karşılıklı işlenmişse tazminatların birbirini götürmesi adalete uygundur ama cezaları ortadan kaldırmak adalet duygusunu tatmin etmiyor kanısındayım.

Saygılarımla

Yaralama suçu için düşünülmeyen bu durum hakaret suçu için neden düşünülmüş?

"Dilin Kemiği Yoktur" sözünün hukukta da uygulama alanı bulması açısından olabilir mi?

Tck 129/3 :hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde olayın mahiyetine göre taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi ceza vermekten de vazgeçilebilir. hükmü hakaret suçu için özel hüküm içermekte yaralama suçu için herhangi bir düzenleme söz konusu karşılıklı yaralama suçunda da bir taraf meşru müdafadan yararlanabilirken hakaret suçunda meşru müdafa söz konusu değil kanun her suç içn ayrı düzenleme yapmıştır görüşündeyim

yaralama suçunda meşru müdafaa ve haksız tahrik hükümleri uygulanabilir. buna kimsenin bir diyeceği yok. kanaatimce aynı durumun hakaret suçu için de geçerli olması ve hakaret suçu için öngörülen sözkonusu özel durumun olmaması hukuk tekniği ve mantığı açısından daha isabetli olurdu. burada yaygın olarak yapılan iki yanlışlığa dikkat çekmek istiyorum.
1-kişilik hakları diğer haklar açısından hep ikinci plana atılıyor(yoksa hakaret ve iftira nedeniyle açılan manevi tazminatların 3 miyar ile sonuçlanmasını nasıl açıklayabiliriz, YTL değil, TL)
2- ceza davalarında kasıt durumundan ziyade neticeye ağırlık veriliyor.
herhalde bu iki yanlışlığın nedeni olarak insana bakışı açımız belirgin bir rol oynuyor

TCK'da cezanın indirilebileceği de belirtilmiş.Yargıtay verdiği bu kararda; incelediği somut olayın özelliklerine göre 'ceza verilmez' diyorsa kanuna bir aykırılık olmadığından problem yok belki.. Ama 'karşılıklı hakarete ceza verilmez' diyorsa ortada bana göre bir problem var.Çünkü kanunda açıkça 'ceza indirilebilir veya hiç ceza verilmez' denmiş. Yargıtay burda tamamen yeni bir norm yaratmış olmuyor mu?