Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ecrimisil için ne tür delliler ileri sürülmelidir?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-02-2007, 12:02   #1
ruze

 
Varsayılan Ecrimisil için ne tür delliler ileri sürülmelidir?

Kök muristen kalan taşınmazı uzun yıllar paydaşlardan biri kahvehane olarak işletiyor.Daha sonra yaşlılık ve hastalık gibi nedenlerle işi bırakmak zorunda kaldığı için taşınmazı kiraya veriyor.Şu an bu taınmaz gece klübü olarak işletilmekte.Kira getirisi oldukça yüksek.Müvekkilim kendisine kiradan payına düşen hissesini vermeyen paydaşa önce ihtar çekmesine rağmen kendisine hiç bir ödeme yapılmamıştır.Bu yüzden ecrimisil alacağı davası açtık.iddiamaızı ne tür delillerle ispatlayabileceğimiz konusunda sıkıntıya düştük.Tanık göstermede zorluk yaşamaktayız tanıkların bilgisi sadece müvekkile şimdiye dek hiç ödeme yapılmadığı ve şu an kirada olduğu yönünde.Ne gibi delillerle idiamızı desteklemeliyiz?
Old 16-02-2007, 12:37   #2
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Çektiğiniz ihtarla birlikte tanıkların beyanlarının yeterli olduğunu düşünüyorum. Mirasçılar arasında ecrimisil talep edebilmek için yeri kullananan veya gelirinden istifade edenin intifadan men edilmesi gerekir. İhtarla bunu yerine getirmişsiniz. Kiracıya da ihtar çekerek, hisseniz nedeniyle kiranın hisseniz oranındaki kısmının müvekkilinize ödenmesi gerektiğini bildirebilirsiniz. Hatta kiracı bile tanık olarak dinletilebilir. Ayrıca çok sıkışırsanız. Kiracının vergi dairesine bildirdiği stopaj bedeli üzerinden kiranın ne kadar olduğunun tespitini yaptırabilirsiniz. Şunu da belirteyim ki ihtar tarihinden öncesinde intifadan men koşulunu gerçekleştirmediyseniz geriye dönük 5 yıllık ecrimisil almanız pek mümkün değil. İhtar tarihinden sonrası için talep yapabilirsiniz.
Old 16-02-2007, 12:47   #3
Defne Elif

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,
Sorunuz karşısında benim aklıma ilk gelen ecrimisil davası yerine neden kiracı hakkında sözleşmeyi tanımayarak el atmanın önlenmesi davası açmayı düşünmüyorsunuz sorusunu sormak geldi.Bildiğiniz gibi iştirak halinde mülkiyette tüm ortaklarca yapılmayan sözleşme geçersizidir.Eğer konu biraz daha açılırsa;(örneğin sizin açtığınız ecrimisil davası ile sözleşmeyi zımnen kabul etmiş sayılır mısınız vs.konularında görüşler netleşirse)konu başka noktalara da kayabilir.Umarım kafanızı daha fazla karıştırmamışımdır.Sesli düşünmekte bazen fayda vardır.Saygılarımla.Cavit Tuna
Old 16-02-2007, 13:19   #4
ruze

 
Varsayılan

Yargıtay kararlarında paydaşlar arasında intifadan men koşulunun aranmadığı durumlardan biri de taşınmazın meyve gibi doğal ürün veren yada kira gibi hukuki semeresi olan bir yer olması halinde intifadan men koşulu aranmayacağı durumudur.Böyle bir durumda davalı paydaşın kira getirisi elde ettiğini ispatladığımızda intifadan men şartı aranmayacağı için ecrimisilin başlangıcı açısından eğer kira ilşkisinin ne zaman başladığını kanıtlaymazsak çektiğimiz ihtar bu açıdan önemli olacak kanatindeyim.
önerdiğiniz üzere Kkracının stopaj kayıtları işimize yarar diye düşünüyorum.Ama genelde düşük vergi ödemek için kira düşük gösterilmekte.Bu da diğer yaşayacağımız sıkıntı olabilir.Çünkü taşınmaz 2 katlı olup kira rayiçlerinin yüksek olduğu bir muhitte bulunmaktadır.
Old 24-04-2007, 17:28   #5
Kamaz

 
Varsayılan

MÜŞTEREK VE İŞTİRAK HALİNDEKİ MÜLKİYET-DOĞAL VE HUKUKSAL SEMERE

Esas Yılı : 2000
Esas No : 3-1341
Karar Yılı : 2000
Karar No : 1584
Karar Tarihi : 01.11.2000
Daire No :
Daire : HG
**************

ÖZET: Müşterek ve iştirak halinde mülkiyette paydaşların doğal ve hukuksal semere/erden aynen ya da nakden pay isteme hakları vardır. Doğal ve hukuksal semereden pay istemek için faydalanmadan men koşulu aranmaz. Bunun için taşınmazın doğal semere verecek duruma müşterek muris veya davacı tarafından getirilmiş olması gerekir. Aksi halde taşınmazı semere verir hale getiren davalı tazminatla sorumlu olur ki bu kabul edilemez. Doğal ve hukuksal semerelerden faydalanma yanında ayrıca her paydaş ın taşınmazı eylemli kullanma yetkisi bulunmaktadır. Fakat paydaşlara tanınan yetkinin ölçüsü diğer paydaşların kullanım hakkına tecavüz etmemektir. Bu nedenle bilirkişi ve tanık beyanları da değerlendirilerek murisin sağlığında çaylık hale getirdiği yerler saptanmalı, murisin sağlığında çaylık olmayan yerler için ise davalının intifadan men edilip edilmediği araştırılmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
**************

(743 S. K. m. 508)

DAVA : Taraflar arasındaki "ecrimisil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.4.1999 gün ve 1997/54 E. 1999/17 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 16.9.1999 gün ve 1999/7639-9631 sayılı ilamiyle; (...Davacı 15.7.1997 tarihinde açtığı dava ile; davalılar ile (25) senedir paydaş oldukları (90) parça taşınmazdaki çaylık gelirinin ve diğer gelirlerin davalılar tarafından alındığını beyanla, son (5) yıllık ecrimisil bedeli (500.000.000) liranın tahsilini talep etmiştir.

Davalılar, (3) dönüm çaylık dışındaki çaylıkları kendilerinin yaptığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.

Mahkemece; tapu kayıtlarında çaylık geçen yerlerin aksine olan tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği belirtilerek davacının kabul ettiği ilk bilirkişi raporu gibi kısmen (137.472.957) liranın kabulüne karar verilmiştir.

Davaya konu taşınmazlardan bir kısmının davalılar tarafından çaylık hale getirildiği savunulmasına, tarafların ortak seçtiği mahalli bilirkişinin de savunmayı doğrular şekilde beyanda bulunmasına göre, davaya konu yerlerin tapulama tutanakları getirtilerek, tarafların ortak murisi Kadir Yıldız'ın vefatından önce düzenlenmişse de bu tutanaklardaki beyanlar; eğer vefattan sonra düzenlenmişse mahalli bilirkişi ve davalı tanık beyanları dikkate alınarak murisin sağlığında çaylık hale getirdiği yerler net olarak saptanıp muris zamanında çaylık olmayan yerler içinde intifadan men şartının gerçekleşip gerçekleşmediği de araştırılarak murisin sağlığında çaylık olan yerler ile çaylık olmayıp da intifadan men'in gerçekleştiği taşınmazlar yönünden davacıya düşecek ecrimisil miktarı için bilirkişi incelemesi yaptırılarak, sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davalılar vekili

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : 1) Ecrimisil, hak sahibi zilyedin, kötüniyetli zilyedden isteyebileceği bir tazminattır (M.K.mad. 508).

2) Her paydaş, diğer paydaşın yararları ile bağdaşmak şartıyla müşterek maldan istifade edebilme ve onu kullanabilme hakkına sahiptir. Bundan ayrı olarak müşterek ve iştirak halinde mülkiyette her paydaşın doğal ve hukuksal semereden payı oranında yararlanma yetkisi bulunmaktadır.

3) Doğal ve hukuksal semereden pay istemek için hiçbir veçhile faydalanmadan engellenme (men edilme) koşulu aranmaz.

Yukardaki ilkelerin uygulanabilmesi için davaya konu taşınmazın doğal semere verecek bir duruma ya müşterek muris ya da davacı tarafından getirilmesi zorunludur. Aksi takdirde davalının taşınmazı semere verir bir hale getirmesi için harcadığı gider ve sarfettiği emekten dolayı tazminatla sorumlu olacaktır ki, bunu kabul etmenin olanağı bulunmamaktadır.

4) Müşterek ve iştirak halindeki mülkte paydaşların doğal ve hukuksal semerelerden aynen ya da nakden pay isteme hakları dışında, her paydaşa şeyi eylemli olarak kullanma yetkisi de tanınmıştır. Fakat bu yetkinin ölçüsü, diğer paydaşların kullanma hakkına tecavüz etmemektedir. O halde bir paydaş paylı taşınmazdan, öbür paydaşların kullanmasına engel olmadığı sürece kendisinden ecrimisil (işgal tazminatı) istenilemez.

Yukarıdaki bilgilerin ışığı altında sorunun çözümüne gelince:

Davalılar davaya konu taşınmazların bir kısmını (çaylık) yapmak suretiyle semere verir hale kendileri tarafından getirildiğini savunmuşlardır. Bu savunma üzerinde hiç durulmamıştır. O halde mahkemece öncelikle davaya konu yerlerin tapulama tutanakları getirtilerek tarafların ortak murisi Kadir Yıldız'ın vefatından önce düzenlenmişse bu tutanaktaki beyanlar dikkate alınarak sonuca gidilmelidir. Zira muhdesatın kadastro tutanağında ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesi, eylemli durumun belirtilmesi anlamına gelmekte olup ispat bakımından önem taşımaktadır. Tutanaklar murisin vefatından sonra düzenlenmişse yerel bilirkişi ve davalı tanık beyanları dikkate alınarak murisin sağlığında çaylık hale getirdiği yerler net olarak saptanmalıdır. Muris zamanında çaylık olmayan yerler için ise davalının intifadan men edilip edilmediği hususu araştırmak gerekir.

Yapılan bu araştırmadan sonra murisin sağlığında çaylık olan yerler için intifadan men konusu araştırılmasına gerek olmaksızın çaylık olmayan yerlerden ise davacının yararlanmadan alıkonulduğu (intifadan men edildiği) taşınmazlar yönünden davacıya düşecek ecrimisil miktarı için bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna uygun karar verilmelidir.

O halde; bozma kararında ve yukarıda açıklanan gerektirici nedenlere göre; Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen ve yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 1.11.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ecrimisil Talebi nefise Meslektaşların Soruları 59 14-01-2023 16:17
ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil sim Meslektaşların Soruları 11 14-01-2023 16:02
enkaz ve ecrimisil bedelleri Av.Demet Meslektaşların Soruları 1 09-02-2007 18:25
Ecrimisil İhbarnamesi, Muaraza için yeterli midir? Av.Mehmet Yılmaz Meslektaşların Soruları 1 05-01-2007 15:36
Ecrimisil turbo Meslektaşların Soruları 5 20-04-2005 18:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02789998 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.