Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Cİnsel Tacİze UĞrayan İŞÇİnİn TanikliĞi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-04-2011, 16:04   #1
av_ayşe

 
Varsayılan Cİnsel Tacİze UĞrayan İŞÇİnİn TanikliĞi

Merhabalar,

Elimde bir iş davası var. Müvekkil işveren bünyesinde çalışan erkek işçilerden biri , diğer bayan işçiye tacizde bulunuyor. Tacize uğrayan işçi şirket merkezine faks çekerek şikayetini yazılı olarak bildiriyor. Daha sonra işveren tacizde bulunan işçiyi ve diğerini yüzleştirerek şahitler huzurunda tutanak tutuyor.Erkek işçi evet yaptım diyerek kabul ediyor.Bunun üzerine iş aktine son veriliyor.

Daha sonrasında işçi , işçilik hakları için dava açıyor. Şimdi davası sürmekte.
Dava sırasında tacize uğrayan işçinin tanık olarak dinlenmesi için masraf verdik isek de , ulaşılamadı.Tutanak sırasında şahitlik yapanları dinlettik. Tacize uğrayan işçiyi dinletememiz hak kaybına uğramamıza neden olur mu? Elinde örnek Yargıtay kararı olan meslektaşlarımın yardımını rica ediyorum.

İyi çalışmalar..
Old 26-04-2011, 11:26   #2
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Konu, somut olayın özelliklerine ve dosyanın durumuna göre çözülebilecek bir durumdadır. Feshin, " işçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması " sebebine dayanması 25/II-c maddesinde düzenlenmiş olup uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir durum ise de, sıklıkla karşılaşılan bir dava gerekçesi değildir. Somut olayda tutulan bir tutanaktan bahsedilmiş, işçinin de kabulü olduğu söylenmiştir. Tutanakta işçinin imzasının bulunup bulunmadığı, işçinin maddi olayı doğrulayıcı ifadelerinin davalı işveren tanıkları tarafından beyan edilmesi önemlidir. Bununla birlikte, her iki işçinin özlük dosyaları (önceki çalışma dönemlerinde benzer şikayet ve yakınmalar olabilir), olayların oluş şekli ve zincirin devamı (süre giden bir taciz mi, tek seferlik mi), çalışma ortam ve arkadaşları (kalabalık bir çalışma bölümümü, çalışanların birbirlerine uzak olup olmadığı), tacizin sözle ve/veya elle yapılması, tacizin ne zaman yapıldığı, şikayetin ne zaman yapıldığı, tarafların evli/bekar/nişanlı oluşları, akrabalarının aynı işveren nezdinde çalışıp çalışmadıkları ve sair birçok etkenin birlikte değerlendirilmesi gerektiği gerçektir.

Bu verilerin birlikte değerlendirilmesinde tacize uğrayan işçinin beyanlarına itibar edilmesi halinde, kendisinin tanıklığına ihtiyaç kalmaksızın işveren feshinin haklı kabul edilebileceği değerlendirilebilir.


Yardımcı olabilir:


T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/6471

K. 2005/35643

T. 10.11.2005

• İŞYERİNDE CİNSEL TACİZ NEDENİYLE İŞ AKDİNİN FESHİ ( İhbar ve Kıdem Tazminatı Talebinin Reddi Gereği )

• HAKLI FESİH NİTELİĞİ ( İşçinin İş Sözleşmesinin İşyerindeki Bayan Bir İşçiye Cinsel Tacizde Bulunması Nedeniyle Feshedilmesi - İhbar ve Kıdem Tazminatı Talebinin Reddi Gereği )

• İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI TALEBİ ( İşçinin İş Sözleşmesinin İşyerindeki Bir Bayan İşçiye Cinsel Tacizde Bulunmasından Dolayı Haklı Sebeple Feshi )

• CİNSEL TACİZ NEDENİYLE İŞ SÖZLEŞMESİNİN HAKLI NEDENLE FESHİ ( İhbar ve Kıdem Tazminatı Talebinin Reddi Gereği )

• KIDEM TAZMİNATI TALEBİ ( İşçinin İş Sözleşmesinin İşyerindeki Bir Bayan İşçiye Cinsel Tacizde Bulunmasından Dolayı Haklı Sebeple Feshi )

1475/m.14,17/2

ÖZET : Olayların gelişiminden şikayet dilekçesindeki samimi anlatımlarından, ve erkek arkadaşları tarafından iş çıkışında davacı işçinin tartaklanması olgusunu bizzat davacının dahi kabul ediyor bulunması ve işveren vekilince işyerinde tutulan zabıt ve soruşturma tutanakları bu maksatla birimler arasında yapılan yazışmalardan disiplin kurulu değerlendirmesinin isabetli bulunduğu kanısına varılmaktadır. Davacı ve davalı tanıklarının görgüye dayalı bilgileri bulunmamakta olup bilgileri tespit ve tahminlere dayanmaktadır. Tümü birlikte değerlendirildiğinde davacının da sarkıntılıkta bulunduğu iddia olunan F. adlı işçinin de aynı işyerinde çalışan nişanlılarının bulunduğu, davacının önceden T. Bostanlı şubesinde çalışmakta iken bir bayan işçinin eşi ile kavga edip Bahçelievler şubesine gönderildiği, iş hayatında başarılı olsa da amirleri tarafından artık bu şubede çalışmasının uygun bulunmayacağı yolunda görüş bildirildiği ve şikayet olayından sonra savunma alındığında kusurlu bulunarak iş aktinin 17/2'ye göre feshedildiği görülmektedir. Nişanlı olan genç bir kızın ciddi manada ve kabul edemeyeceği derecede sıkıntılarının bulunduğu ve idareye başvurup, sarkıntılık hatta tehdide varan ve bir süre temadi eden cinsel taciz iddiasında samimi olduğu yolunda kanaat hasıl oluşmuştur. Taciz eylemlerinin gerçek olduğu sonucuna varılarak, işverence disiplin kuruluna sevk edilen davacı, savunmasında dahi maddi olayı kabul etmiş olduğundan kusurlu bulunarak iş akti haklı olarak feshedilmiştir. Bu nedenle ihbar ve kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, izin ücreti ile kötüniyet ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacı, davalı şirket işyerinde 1.6.1996 tarihinden itibaren belirsiz süreli hizmet akti ile satış elemanı olarak çalışmakta iken 2.1.2001 tarih ve 270 yevmiye nolu noter tasdikli ihtarname ile hizmet aktinin 1475 sayılı yasanın 17/2. göre feshedildiği, feshe, aynı işyerinde çalışan bir bayan işçinin yersiz şikayetinin neden olduğunu ve feshin haksız olduğunu, çalışılan süreye ilişkin kıdem, ihbar, yıllık izin, kötüniyet ve manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, işveren cevap dilekçesinde alt iş ilişkilerinin bulunduğu E. Kozmetik firmasına ait reyonda promosyon görevlisi olarak çalışan bayan elemana sözle ve elle cinsel tacizde bulunan davacının iş aktine disiplin kurulunun aldığı karar gereğince haklı nedenle son verildiğinden kıdem ve ihbar tazminatı verilemeyeceğine diğer istekler için ise hak kazanamadığını belirtmiştir.
Mahkemece, feshe neden olan cinsel taciz iddiası, disiplin kurulu kararı, işyeri yöneticilerinin ve tanıkların yeminli ifadeleri, yazışmalar, değerlendirilip, taciz iddiası somut delillerle kanıtlanmadığından, feshin haksız olduğundan bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık iznin hüküm altına alınması gerektiğine, diğer istemlerin ise koşulları gerçekleşmediğinden reddine şeklinde hüküm kurulmuş ise de, hükmün kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne dair olan kısmı usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
İşverence, davacının iş aktinin haklı nedenle feshine neden olan olayların gelişimi değerlendirildiğinde T.-Bahçelievler şubesi ile alt iş ilişkisi bulunan E. Kozmetik firmasına ait reyonda çalışan F. adlı bayan işçiye sözle ve elle sarkıntılıkta bulunan davacının reddedilmesine rağmen davranışlarını bir süre daha sürdürdüğü, nihayet 2.1.2001 tarihli elyazısı ile kaleme alınmış şikayet dilekçesi ile durumunu insan kaynakları müdürlüğüne bildirdiği, imzalı sayfa yok ise de bu dilekçenin Bayan F.den başkasına mal edilemediği ve sahiplenilmediğinden işveren vekili A. tarafından soruşturma başlatıldığı görülmektedir.
Ayrıca T. Bahçelievler A. İşletme Müdürü ç. tarafından bilgi için N. Bölge Müdürlüğü Hakem kuruluna çekilen faksta i. nın 24.12.2000 tarihinde çirkin hakaretlerde bulunduğu iddia olunan bir bayanın yakınları tarafından iş çıkışı saat 23 sıralarında parkta hırpalandığı ve olayın polise duyurulduğu, i. olayı kabul etmese de hatalı bulunduğundan başka bir mağazada görevlendirilebileceğini ve gereğinin yapılmasını istemektedir.
Bu olaydan sonra işçinin savunmasının alındığı, inkar etse de durum disiplin kuruluna getirilip değerlendirildikten sonra 2.1.2001 tarih ve 106 nolu disiplin kurulu kararı ile "kusurlu" bulunarak iş akti 1475/17/2. maddesi gereğince feshedilmiştir.
Olayların gelişiminden şikayet dilekçesindeki samimi anlatımlarından, ve erkek arkadaşları tarafından iş çıkışında davacı işçinin tartaklanması olgusunu bizzat davacının dahi kabul ediyor bulunması ve işveren vekilince işyerinde tutulan zabıt ve soruşturma tutanakları bu maksatla birimler arasında yapılan yazışmalardan disiplin kurulu değerlendirmesinin isabetli bulunduğu kanısına varılmaktadır. Davacı ve davalı tanıklarının görgüye dayalı bilgileri bulunmamakta olup bilgileri tespit ve tahminlere dayanmaktadır. Tümü birlikte değerlendirildiğinde davacının da sarkıntılıkta bulunduğu iddia olunan F. adlı işçinin de aynı işyerinde çalışan nişanlılarının bulunduğu, davacının önceden T. Bostanlı şubesinde çalışmakta iken bir bayan işçinin eşi ile kavga edip Bahçelievler şubesine gönderildiği, iş hayatında başarılı olsa da amirleri tarafından artık bu şubede çalışmasının uygun bulunmayacağı yolunda görüş bildirildiği ve şikayet olayından sonra savunma alındığında kusurlu bulunarak iş aktinin 17/2'ye göre feshedildiği görülmektedir.
Nişanlı olan genç bir kıza ciddi manada ve kabul edemeyeceği derecede sıkıntılarının bulunduğu ve idareye başvurup sarkıntılık hatta tehdide varan ve bir süre temadi eden cinsel taciz iddiasında samimi olduğu yolunda kanaat hasıl oluşmuştur. Yakınları tarafından eylem ciddiye alınarak, davacı iş çıkışında tartaklanmıştır. Tüm birbirini doğrulayan olay zincirinde taciz eylemlerinin gerçek olduğu sonucuna varılarak, işverence disiplin kuruluna sevk edildiği, davacı savunmasında dahi maddi olayı kabul etmiş olduğundan kusurlu bulunarak iş akti 1475/17-II. göre haklı olarak feshedilmiştir. Gerek bu aşamaya kadar gerek gelişen olaylar, gerekse mevcut delil durumuna göre işveren tarafından iş aktinin haklı nedenle feshedilmiş bulunmasında isabetsizlik yoktur.
Mahkemece dosyada mevcut bu delil durumuna rağmen işverenin iş aktini haklı nedenle feshetmediği, cinsel taciz eyleminin disiplin kurulu kararında somut olarak yer almadığından bahisle gerçek dışı yorumlara varılarak buna bağlı olarak ihbar ve kıdem tazminatının kabulüne dair hüküm tesis etmesi isabetli bulunmamıştır.
Bütün anlatılan nedenlerden ötürü davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli usul ve yasaya aykırı bulunan hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.11.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.




T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/10576

K. 2008/3716

T. 5.3.2008

• HİZMET AKDİNİN CİNSEL TACİZ NEDENİYLE FESHİ ( Davalı İşverence Verilen Tanık Listesindeki Tanıkların Tamamı Dinlenmeden Karar Verilmesinin Hatalı Olduğu )

• TANIK LİSTESİNDEKİ TANIKLARIN DİNLENMEMESİ ( Verilmiş Bir Kesin Önel Olmadığı Halde Haklı Feshi İspata Yönelik Tanıkların Dinlenmemesinin Hatalı Olduğu )

4857/m. 25

1086/m. 163

ÖZET : Verilmiş bir kesin önel olmadığı halde haklı feshi ispata yönelik olarak dinlenmesi istenen tanıklar dinlenip, diğer deliller ile birlikte değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verilmiş olması hatalıdır.
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, genel tatil ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi İ.Polat tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı, iş akdinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı işveren, iş akdinin davacı işçinin aynı işyerindeki bayan işçiye cinsel tacizde bulunması nedeni ile haklı olarak feshedildiğini savunmuştur.
Mahkemece davalı işveren tarafından haklı fesih ispat edilemediği gerekçesi ile istekler reddedilmiştir.
Davalı tarafça sunulan tanık listesindeki tüm tanıklar dinlenmemiştir. Verilmiş bir kesin önel olmadığı halde haklı feshi ispata yönelik olarak dinlenmesi istenen tanıklar dinlenip, diğer deliller ile birlikte değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tck 103/6 ÇocuĞun Cİnsel İstİsmari Av.Kübra YILDIZ Meslektaşların Soruları 6 16-04-2012 00:18
ÇocuĞun ÇocuĞa Nİtelİklİ Cİnsel İstİsmari Av.bozkara Meslektaşların Soruları 7 19-01-2011 16:01
Kadinin ErkeĞe Cİnsel İstİsmari ATARAS Meslektaşların Soruları 2 13-02-2010 09:21
Cİnsel İstİsmarda MaĞdurun Rizasi? hukukcu34 Meslektaşların Soruları 6 24-07-2008 18:44


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03105402 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.