Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 31-10-2007, 18:50   #1
av.m.a.g

 
Varsayılan taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığı?

degerli meslektaşlar, benim sorum şöyle;

tapu iptal ve tescil davasında, davalı 2 kişi var,bir türlü taraf teşkili sağlanamamış. 1. istanbulda ikamet ediyor ama tebligat adresinde yok. 2. si ABD de ikamet ediyor ve kendisine gönderilen tebligatı almak istemediğini ve bu konuyla ilgili olarak ileride gelecek tüm tebligatları da reddettiğini beyan ediyor. konuyla ilgili olarak konsolosluktan tebligatın yapıldıgı ve muhatabın tebligatı almaktan imtina ettiğini ve ileride de gelecek tebligatları da almayacağına ilişkin yazı dosyaya sunuluyor.
daha sonra davalı taraflar dosyaya ilişkin beyanlarını içeren adressiz ayrı ayrı dilekçe sunuyorlar. dilekçeler hakim havaleli.

2 sorum var,
1- ABD deki davalının beyanlarından sonra ve mahkemenin yapılan tabligatı geçersiz sayması ve yeniden tebligat çıkarılmasına karar vermesinden sonra, ABD YE tekrardan gönderilecek tebligatın anlamı varmı, hakimin verdiği karar yanlış deilmi ve neler yapabilirim.?
2- Davalı tarafların dava dosyasına dilekçe sunmaları taraf teşkilin sağlanmış olduğu anlamına gelmezmi;? Ayrıca sunulan dilekçelerde adres bilgisinin yer almaması ne gibi sonuç dogurur.
Ben davacı vekiliyim. davayı henüz aldım, vekaletimi dosyaya sunarken davalıların sundukları dilekçelerin tarihinden itibaren taraf teşkilin sağlanmış olduguna karar verilmesini talep ettim. bir sonuç alırmıyım?

ilgilenen arkadaşlaara şimdiden teşekkürler.
Old 31-10-2007, 22:32   #2
avukat1980

 
Varsayılan tebligat

Sayın meslektaşım;
Kanaatime göre davalılar dosyaya dilekçe vermekle davadan haberdar ve tebliğ yapılmış sayılmaları gerekmekte.Zira tebligatın amacı davalılara dava dilekçesini ve davanın varlığını haberdar etmektir.aksi bir düşünce tebligat kanunu 35.madde uygulamasını bertaraf eder.bu arada eğer bir yargıtay kararı bulabilirsem hemen gönderebilirim.
Old 01-11-2007, 19:56   #3
av.m.a.g

 
Varsayılan

analaşılan benim konu hakkında degerli meslektaşlarımın bile karşılaşmadığı bir durum var, bakalım nasıl çözecez.
Old 01-11-2007, 20:06   #4
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

KANUN NO: 7201

TEBLİGAT KANUNU

....

SİYASÎ TEMSİLCİLİK ARACILIĞIYLA YABANCI ÜLKEDEKİ TÜRK VATANDAŞLARINA TEBLİGAT:
MADDE 25/a - (Ek: 4829 - 19.3.2003 / m.8) Yabancı ülkede kendisine tebliğ yapılacak kimse Türk vatandaşı olduğu takdirde tebliğ o yerdeki Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğu aracılığıyla da yapılabilir.
Bu hâlde bildirimi Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğu veya bunların görevlendireceği bir memur yapar.
Tebliğin konusu ile hangi merci tarafından çıkarıldığı bilgilerinin yer aldığı ve otuz gün içinde başvurulmadığı takdirde tebliğin yapılmış sayılacağı ihtarını içeren bildirim, muhataba o ülkenin mevzuatının izin verdiği yöntemle gönderilir.
Bildirimin o ülkenin mevzuatına göre muhataba tebliğ edildiği belgelendirildiğinde, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğuna başvurulmadığı takdirde tebligat otuzuncu günün bitiminde yapılmış sayılır. Muhatap Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğuna başvurduğu takdirde tebliğ evrakını almaktan kaçınırsa bu hususta düzenlenecek tutanak tarihinde tebliğ yapılmış sayılır. Evrak bekletilmeksizin merciine iade edilir.
Old 01-11-2007, 20:14   #5
av.m.a.g

 
Varsayılan

sayın yılmaz
ilginiz için teşekkürler,tarafların dosyaya dilekçe sunmları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Old 01-11-2007, 20:27   #6
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Dilekçe sunulmuş olması öğrenmeyi gösterir. Tebligat kanunu m.32 uyarınca, tebligat usulsüz olsa dahi bildirim geçerli sayılır. Bence, dosyanızda taraf teşkili sağlanmıştır. Sizin yerinizde olsam, mahkemeye, hakimin yeniden tebligat yapılması yolundaki ara kararından rücuunu talep eden bir dilekçe kaleme alırdım.

Saygılar.
Old 01-11-2007, 20:52   #7
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşım,
ABD' deki davalı için demişsiniz ki; "kendisine gönderilen tebligatı almak istemediğini ve bu konuyla ilgili olarak ileride gelecek tüm tebligatları da reddettiğini beyan ediyor"...
Öncelikle tebligat kişinin ilgili makamlara bildirdiği yasal adresine Teb. K.m.25 uyarınca ve kişinin(gerçek&tüzel) adına soyadına/ticari işletme adına uygun şekilde yapılmışsa acaba bu beyanın yasal dayanağı ve nedeni nedir? Bu soruyu merakımdan soruyorum... Zira usulüne uygun şekilde kendisine tebligat gönderilmiş bir kimse böyle keyfi bir beyan ile kendisine tebligatın yapılmamış sayılmasını sağlayamaz.(Acaba tebligat zarfı üzerinde belirtilen işletme adı ya da isim-soyadı evrakın tebliğ edilmesi gereken kişininkinden farklı mı? Bu nedenle tebliğ almaktan imtina ediliyor olabilir mi?)
***
Zaten belirttiğiniz üzere "Daha sonra davalı taraflar dosyaya ilişkin beyanlarını içeren adressiz ayrı ayrı dilekçe sunuyorlar"

Tebligatın usulsüz olarak yapılması halinde dahi muhatabın tebliğe muttali olduğu tarih tebligatın yapıldığı tarih olarak kabul edilir. Dolayısıyla bir dosyaya yazılı olarak beyanda bulunan bir kimse en kötü ihtimalle dilekçede yazılı tarihte veyahut dilekçenin mahkeme kanalı ile havale edildiği tarihte tebliğe muttali olmuş sayılır diye düşünüyorum. Usul ekonomisi açısından düşündüğümde her iki davalının da dosyaya sunmuş oldukları beyanlar ile zaten tebliğe muttali olduklarını gösterdiklerini ve taraf teşkili sağlandıktan sonra yapılması gerekenlere geçilmesinin doğru olacağı düşüncesindeyim. Ancak ayrıntılar durumu farklılaştırabilir; beyan dilekçelerinde ne yazıldığı da önemli...

Eğer hakimin verdiği kararın hatalı olduğunu düşünüyorsanız; mahkemenin ara kararından dönmesini talep edebilirsiniz. (Çok genel olarak sonuç doğurmasa da denenmesinde fayda vardır.)
Saygılar,
Old 01-11-2007, 21:02   #8
av.m.a.g

 
Varsayılan

Sayın Poyraz,
Henüz neye dayanarak böle bir karar veriliğini bende anlamış deilim, dosyayı henüz aldım, ara kararından dönmesini ve taraf teşkilin sağlandığını beyan ettim, bakalım nasıl bir karar verecek. Amacım duruşma gününe kadar tarafların sundukları dilekçelerle beraber taraf teşkilin sağlandığına ilişkin bir içtihat veya kanun maddesi (ki aradım bulamadım) bulmak.
Old 01-11-2007, 21:41   #9
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın Simali2,


ucundan kıyısından belki işinize yarar diye aşağıdaki kararı alıntıladım. Durumunuzla birebir örtüşecek bir karar bulamadım.
T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/4316

K. 2004/6099

T. 29.11.2004

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ödenmeyen iş bedelinin tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır. Yerel mahkemece davanın yetki yönünden reddine, dosyanın talep halinde Amasra veya Ankara Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
H.U.M.K.nun 187/2.maddesine göre yetki itirazı ilk itirazlardandır. Davanın başında esasa girilmeden önce varsa diğer bütün ilk itirazlarla birlikte yapılır(HUMK.mad.188). Yazılı yargılama usulü uygulanan mahkemelerde yetki itirazı esasa cevap süresi içinde bildirilebilir. Süre uzatım kararı bulunmayan hallerde yazılı yargılama usulünde (Asliye Mahkemelerinde) cevap süresi 10 gündür(HUMK.md.195). Bu süre hak düşürücü süre olup hakim tarafından görevi gereği resen gözönünde tutulur. Süre geçtikten sonra yapılan yetki itirazı üzerine karşı tarafın muvafakati olsa dahi yetkisizlik kararı verilemez.
Öte yandan tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa dahi, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi addolunur(Tebligat Kanununun 32.maddesi).


Somut olayda davalı tarafça 29.5.2003 havale tarihli cevap dilekçesi verilmiş olmakla tebliğe muttali olduğu tartışmasızdır. Cevap dilekçesinde tebliğin usulsüzlüğüne ve öğrenme tarihinin daha sonraki bir tarih olduğuna dair beyan ve itirazı olmadığına göre tebligat parçasında yazılı 5.5.2003 tarihinde davalı dilekçesinin tebliğe edildiğinin kabulü zorunludur. Cevap dilekçesi Buna göre, 5.5.2003 tebliğ tarihine göre 29.5.2003 tarihli cevap dilekçesi ile yapılan yetki itirazı 10 günlük esasa cevap süresinden sonra yapılmıştır. Buna rağmen yerel mahkemece yetki itirazının süre yönünden reddedilerek taraf delilleri toplanıp işin esası yönünden karar verilmesi gerekirken tebligat geçersizliğinden bahisle süresinde yapıldığı kabul edilerek yetki itirazının kabulü ile davanın yetki yönünden reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Ayrıca davalı vekili yetki itirazında sadece Ankara mahkemelerini yetkili olarak göstermiştir. Yetki itirazında bildirilenden başka, genel veya özel yetkili birkaç mahkeme olsa dahi yetki itirazında bildirilmemiş olan mahkemenin yetkili olduğuna karar verilemez. Yetkisizlik kararında bir mahkemenin yetkili olarak gösterilmesi zorunlu olup gerçekten yetkili olsa dahi birden fazla mahkemenin yetkili olduğu belirtilerek dosyanın bu mahkemelere gönderilmesine de karar verilemez. Buna rağmen kabul şekline göre de yetki itirazında belirtilmeyen Amasra Mahkemesi de dahil edilerek dosyanın Amasra veya Ankara mahkemelerine gönderilmesine denilmek suretiyle birden fazla yer mahkemesinin yetkili kılınarak yetkisizlik kararı verilmiş olması da doğru olmamıştır. Kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : SONUÇ; Açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 29.11.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 01-11-2007, 22:07   #10
av.m.a.g

 
Varsayılan

Sayın Poyraz
Çok iyi oldu bu karar. İlginiz için teşekkürler
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
taraf ehliyeti Av.Ufuk Meslektaşların Soruları 3 18-04-2007 18:47
Taraf TeŞkİlİ aeyesilkaya Meslektaşların Soruları 2 02-03-2007 15:07
Taraf Sıfatı Turkmen Meslektaşların Soruları 2 24-02-2007 14:37
taraf yanlışlığı stj_av_ali Meslektaşların Soruları 3 03-04-2006 15:24


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05558801 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.