Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. Üyelerimizin yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiir, öykü, deneme ve diğer yazınsal türler.

TANRI 'dandamı büyükler ?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-01-2007, 20:53   #1
ömer adaleti

 
Varsayılan TANRI 'dan da mı büyükler ?

Bir alışveriş merkezi,günde binlerce kişi girip çıkıyor,doğal olarak buraya her kesimden,her düşünceden,her meslekten insan da giriyor. Tabiî ki hırsızlar da buralarda cirit atıyor,hırsızlığın savunulacak bir yanı elbet te yok… ama hırsız 12 yaş altındaysa ne yapacaksınız ya da akıl baliğ değilse.Elbette ki görmezden gelemezsiniz, ama bu çocuklara da işkence yapamazsınız,hiç kimse yapamaz. Bu çocuklar için o çok doğal çünkü ana babaları ve çevrelerindeki herkes için bu doğal ve çocuk da etrafında gördüğü yanlışları doğru olarak algıladığından onlar gibi davranıyor,ya da bu çocuğun çevresi, çocuğu bunu yapması için özel olarak eğitiyor,genelde bu şıkkımız doğrudur. Pekala bu şekilde topluma zararlı ailelerin yanında bu çocukların yetişmesine nasıl izin veriliyor ? Evet bir çocuk anne baba şefkati görerek yetişmesi lazım ama bana göre bu çocuklar şefkat görmüyor belki de az para, hiç para ya da çalıntı mal götürmedikleri için dayak bile yiyorlar.Bu çocuklar öyle yetiştiriliyorlar ki yakalanıp karakola getirildiklerinde ‘’Ben 12 yaş altındayım ‘’ diyorlar.Hangimizin çocuğu böyle bir kanunu bilebilir ?
Bu şekilde bir ortamda yetişen çocukların kesinlikle o aileden alınması ve ya şefkat göreceği koruyucu bir aileye verilmesi ya da çok sağlıklı bir şekle çevirmemizin şart olduğu, çocuk yetiştirme yurtlarında,gönüllü hizmet veren şefkatli insanlarla ve aynı şekilde sırf orada aylığını bekleyen görevliler olarak değil de. İçinde çocuk sevgisi olan ve sürekli psikolojik testler den geçirilerek kontrol edilen, görevlilere bu çocukları teslim etmek ve yetiştirmek lazım.
Asıl bilmemiz gereken ‘’ akıl baliğ olmadan,ALLAH’ın bile hesap sormadığı,MELEK kabul edilen varlıklara ‘’ biz nasıl hesap sorarız ?
Hepimiz T.V lerde izledik bir alışveriş merkezinde çok küçük yaşta ki çocuğa nasıl korku ve gözdağı verildiğini.Hangimizin içi kaldırdı o görüntüleri ? sanmıyorum ki hiç birimiz onaylamadık. Evet o küçücük kız oradan bir şeyler almış olabilir,ama ana ,babasını cezalandırmak varken Allahın bile hesap sormadığı o çocuğa hangi vicdan hesap sorar? Hesap soranlar, Tanrı’dan da mı büyükler?
Old 11-01-2007, 23:49   #2
Adli Tip

 
Varsayılan Sayın Ömer Adaleti

İnsani düşünceleriniz takdire şayan olsa da bence bir hukuçu için "duygusal" bir yaklaşım olarak nitelendirilebilir. Ceza Usul Yasamızda küçükler için özel düzenlemeler getirilmiş durumda zaten. Ebeveynler için yaptırımlar da mevzuatımızda mevcut. Ceza'nın bir adı "ceza" olsa da içerisinde bir öge barınır. Islah gibi, kamu vicdanını rahatlatmak gibi.

Saygılarımla,
Old 12-01-2007, 00:14   #3
Gemici

 
Varsayılan

Sayın ömer adaleti,

Çocukları aileden alıp nereye yerleştireceksiniz? Çocuk Esirgeme Kurumu'na mı? Orada aile çevresinden kopuk çocukların ne duruma düştüğünü, ne gibi ruhsal zorluklarla karşılaştıklarını biliyormuyuz.

Çocuklarını hırsızlık yapmaya gönderen aileler, sırf suç işlemeye yatkın oldukları, avantadan geçinmek istedikleri için mi yaptırıyor çocuklarına hırsızlığı? Hangi aile ister çocuklarının hırsız olmasını veya günün birinde daha da ağır suçlar işlerlemesini ister?
Ailenin çocuğa bakacak mali gücü var mı?
Sorduğum sorulara cevap verilirse ve aileler buna rağmen çocuklarını hırsızlık yapmaya gönderirlerse fikrinize katılırım.

Saygılarımla
Old 12-01-2007, 02:32   #4
ömer adaleti

 
Varsayılan

Sayın Gemici
Elbete farkındayım,çocuk esirgeme kurumundaki çocukların nasıl yetiştiğinin,ben yazımdada söylediğim gibi,çocuk sevgisi olan ve psikolojik testlerden geçmiş kişilerin,çocuk yuvalarında çalışmasını savunuyorum,her devlet memurluğu sınavının kazananın oraya memur olarak atanmasına karşıyım.Ayrıca koruyucu aile yada çocukları seven gönüllü annelerin bu yuvalara giderek ya da çocukları yanlarına alarak şefkat vereceklerine eminim.
Ayrıca bahsettiğim aileler evet çocuklarını hırsızlık yapmağa ve avantadan geçinmeğe çalışan aileler,çünkü bu çocukların yedi sulaleside aynı suçlardan ceza evlerinde yatıyor.Ülkemizin şartlarını çok iyi biliyorum ama aynı şartlarda bir çok yoksul aile var neden onlar çocuklarını hırsızlığa yönlendirmiyor,evet o yoksul aileler hırsızlığın ayıp olduğunu bildikleri için,mecburiyetten çocuklarına sokakta,ya araba camı sildiriyor,ya kağıt toplatıyor,ya mendil sattırıyor ya ayakkabı boyattırıyor vs.vs.vs Onlar çocuklarına kuyumcudan altın çalma yöntemlerini öğretmiyor,kapkaçcılık,hırsızlıkveya gasp'ı öğretmiyorlar.Onlar sadece bu zorluklarda yaşamlarını yokluk içindede olsa sürdürmeğe uğraş veriyorlar,diğerleri gibi başkalarına zarar vererek yaşamayı içlerine sindiremiyorlar bile.
Benim bahis konum bu işi meslek edinmiş,ailelerin çocukları için,bu çocukları bu ailelerin elinden kurtarmak gerektiğini düşünüyorum.
Dün izlediğim bir magazin programında,bir sanatçımız yuvadan bir çocuk alıyor ve bebekliğinden beri çok iyi ve şefkatle baktığı belli olan bu sanatçı, şimdi bu çocuğun velayet davasıyla karşı karşıya.Çünkü çocuğun biyolojik annesi yıllar sonra çocuğunun zengin ve bilinen bir sanatçıda olduğunu öğrenince çocuğunu almak istiyor. Amaç şefkat değil amacı para öyle olmasa sahip çıkmadığı çocuğuna.neden sahip çıkmak istesin.Çocuğun pisikolojisi alt üst olmuş durumda,gerçek anne,böyle bir durum karşısında,çocuğunun dengesinin şaşmaması için, düşünür ve bir hal çaresi bulunurdu elbet.Şimdi soruyorum biyolojik annemi şefkat veriyor,yoksa bu çocuk,hal ve hareketlerinden belli olduğu gibi analığından mı şefkat buluyor ? Çocuk doğurmayla ana olunmaz.
Saygılarımla
Old 16-01-2007, 11:14   #5
cLaW

 
Varsayılan Eksik cümleler..

Çocukları düşünürken dünün çocuklarından başlamak gerekir...
Ne yazıkki toplumumuzda hala ''çocuk kısmetiyle doğar''düşüncesi hakimdir,ya da yaşlanan anne babalar ''ben torum sevmeyecekmiyim?''diyerek bir çeşit baskı kurmakta veyahutta ''insan soyunun devamı için yaşar,yeryüzünde bir çocuğunun olması senin bu yeryüzünde ölümsüz olman demektir'' düşüncesi bizi çocuk sahibi olmaya itmektedir.Ne sebeple olursa olsun bir şekilde çocuk dünyaya gelmektedir ve yeryüzüne gelen çocuk hiçbir suçu olmadığı halde arada kalmışlığı yaşamaktadır,belki evebeyn sorunları,belki içinde bulunduğu toplumun sorunları bir şekilde çocuğu etkilemektedir..Böyle büyüyen bir çocuk ne kadar sağlıklı olabilir ki?
Armut ise ne yazıkki dibine düşüyor,çocuk ailenin yaşam tarzı ve genleriyle büyüyor ve bu ilişki sonunda kısır döngüye varıyor..Sahiplenemediğimiz çocuklarımız oluyor hep,bunun için öneri sunanlar ise teoriden öteye geçebilecek köprüyü kuramıyorlar...
Yasal düzenlemeler diyoruz bunu derken yasayı koyanların benim geleceğimi ya da sizin çocuklarınızı düşündüğünü ispatlayabilirmisiniz?Ben pek umurlarında olduğunu sanmıyorum,hatta inanmıyorum da!
Kanımca çocukları ne ailelerinden almak çözüm ne de aileleri ya da çocukları cezalandırmak bunu yaptığınız sürece mevcut durum düzelmeyecek,kaldı ki vergiye ilişkin cezalandırmalar mevcut neden hala vergi kaçakçılığı yapılmaktadır?Yada kaçak yazılıma karşı bir sürü ceza mevcut,kullanılmıyormu hala?Suç cezasız kalsın demiyorum,cezayı uygulayabilecek potansiyeliniz yoksa boşunadır diyorum..
İster tümevarın,ister tümdengelin,ister benim gibi düşünün ister düşünmeyin güneş balçıkla sıvanmıyor...
Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03862596 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.