Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

5 yıllık Kira Borcu ve Kefilin Sorumluluğu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-06-2017, 14:25   #1
Av.Ayse E.

 
Varsayılan 5 yıllık Kira Borcu ve Kefilin Sorumluluğu

04.04.2016 başlangıç tarihli kira kontratı yapılıyor.
kira bedeli olarak 31.12.2016 tarihine kadar aylık kira bedeli 1000TL olarak belirleniyor.
kira müddeti kısmına 5yıl+5 yıl(anlaşmalı) diye yazılıyor
sözleşmeye bir madde daha eklenerek...2017 yılı başından itibaren 5 yıllık peşin aylık 1500TL üzerinden toplam 90.000,00TL ödenecektir.5 yıl sonra karşılıklı anlaşarak süre 5 yıl daha uzatılabilecektir....diye yazılıyor.
ortak zincirleme kefil borçlu kısmınada kefil imza atıyor..
kira kontratında muacceliyet şartı bulunuyor..
ancak borç ilk aydan itibaren ödenmiyor...
burada
1-04.04.2016 tarihinden itibaren 2017 yılına kadar 9 aylık kira 9000TL +90.000,00TL isteyebilirmiyiz?
2-tüm borçtan kefili de sorumlu tutabilirmiyiz?

cevap veren meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim...iyi çalışmalar...
Old 29-06-2017, 19:09   #2
Lord Mozart

 
Varsayılan

Merhaba
Yargıtay kira sözleşmelerinde bulunan muacceliyet koşulunu kiracının tacir olup olmamasına göre ayrım yapmaktadır.Eğer kiracı tacir ise muacceliyet koşulunu geçerli saymaktaktadır.Kolay gelsin



T.C YARGITAY
6.Hukuk Dairesi
Esas: 2013 / 14562
Karar: 2014 / 464
Karar Tarihi: 16.01.2014

ÖZET: Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 10. maddesinde “bir ayın kirası süresinde ödenmediği takdirde gelecek ayların kiralarının muacceliyet kespedeceği’’ koşuluna yer verilmiştir. Bu durumda mahkemece tacir kiracı-şirket hakkında 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamayacağı gözetilerek muacceliyet şartı gereğince istenen kiralar yönünden muacceliyet koşulunun geçerli olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece bu konuda bir değerlendirme yapılarak muaccel hale gelen aylar kirası yönünden de davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
(6098 S. K. m. 346) (6101 S. K. m. 2, 7) (6217 S. K. Geç. m. 2)

Dava: İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar: Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece; istemin tahliye talebi ve kefil Abdullah Golca yönünden mahkemenin 13.10.2011 tarihli kararı açıkça onanmış ve kesinleşmiş olduğundan bu hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, borçlu şirket yönünden itirazın 840,00 TL asıl alacak üzerinden kaldırılmasına karar verilmiş, karar davacı vekili tarafındantemyiz edilmiştir.

Davacı alacaklı 18.01.2011 tarihinde başlattığı tahliye istekli icra takibinde 2010 yılı Aralık ayı kira bedeli olan 300 TL ile 2011 yılı Ocak ayı kira parası olan 540 TL nin sözleşmede kararlaştırılan sürede ödenmediğini iddia ederek muacceliyet koşulu uyarınca muaccel hale gelen Şubat 2011 ve Aralık 2011 ayları arası kira paraları toplamı 6.780 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Ödeme emri davalılara 02.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlular yasal süredeki itirazında borca itiraz ederek aylık kira bedellerinin gerçeği yansıtmadığını, kiracının şirket olup, kefilin borcu bulunmadığını bildirmişlerdir. Yapılan yargılama sonucu mahkemenin 13.10.2011 tarihli kararıyla yapılan ödemeler gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, Dairemizin 13.9.2012 tarih 2012/10404-11453 sayılı ilamıyla;kararın tahliye ve davalı kefil Abdullah Golca’ya ilişkin kısmının onanmasına, davalı kiracı bakımından alacağa ilişkin kısmın yeniden değerlendirme yapılmak üzere bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece iş bu Yargıtay İlamına uyma kararı verilerek tahliye talebi ve kefil yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, borçlu şirket yönünden itirazın kaldırılması talebinin kısmen kabulü ile itirazın 840,00 TL asıl alacak üzerinden kaldırılmasına karar verilmiştir.

Takibe ve davaya dayanak yapılan 01.04.2004 başlangıç tarihli ve 9 ay süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu sözleşme kiraya veren Seyit Burhan Türkmen ile kiracı davalı Uygur Eşarpları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanmıştır. Kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 150.000.000 TL olduğu, her ay başı peşin olarak ödeneceği, sözleşmenin özel şartlar 10. maddesinde ise, bir ayın kirası süresinde ödenmediği takdirde gelecek ayların kiralarının muacceliyetkespedeceği hükmüne yer verilmiştir.

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 346.maddesinde; kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli HakkındaKanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76'ncı, faize ilişkin 88'nci, temerrüt faizine ilişkin 120'nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138'nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK.nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre; kiracının Türk Ticaret Kanunun'da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354'ncü maddelerinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir.

Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 10. maddesinde “bir ayın kirası süresinde ödenmediği takdirde gelecek ayların kiralarının muacceliyetkespedeceği’’ koşuluna yer verilmiştir. Bu durumda mahkemece tacir kiracı-şirket hakkında TBK.nun 346.maddesinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süre ile uygulanamayacağı gözetilerek muacceliyet şartı gereğince istenen kiralar yönünden muacceliyet koşulunun geçerli olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece bu konuda bir değerlendirme yapılarak muaccel hale gelen aylar kirası yönünden de davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

Karar bu nedenle bozulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.01.2014 tarihinde oybirliğiyle, karar verildi. (¤¤)
Old 30-06-2017, 09:36   #3
Admin

 
Varsayılan

Kiracı yönünden 90.000-TL'yi talep edebileceğinizi düşünüyorum. Kontratın bütününü incelemek gerek ancak anlattığınız kadarıyla bu miktar ödenmeme durumunda muaccel olan değil, kiranın ödeme şekline (peşin) ilişkin ortaya çıkan bir rakam dolayısıyla bu rakamın her halükarda istenebileceğini düşüncesindeyim. Öte yandan ikinci 90.000-TL henüz doğmuş değil (sözleşmenin uzatılıp uzatılmayacağı belli değil), o nedenle 90.000-TL+90.000-TL şeklinde talepte bulunulamaz bence.

Kefil yönünden ise kontratın BK 583'teki şartları taşıyıp taşımadığına bakmak gerek. Eğer kefalet bu maddeye uygun yapıldıysa (+ müteselsilse) kefil üzerine de gidilebilir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Dernek Kira Borcu - Yönetim Kurulu Sorumluluğu butterfly Meslektaşların Soruları 1 03-10-2019 14:24
kefilin borcu ödeyen 3. kişiye karşı sorumluluğu Av. Fatma A. Ş. Meslektaşların Soruları 1 06-08-2011 21:12
Kira Sözleşmesinde Kefilin Sorumluluğu ve İstifası hukukcu1660 Meslektaşların Soruları 9 03-12-2010 13:17
belirsiz süreli kira sözleşmesine dönen kira akdinde kefilin durumu Av. Emine ŞEKER Meslektaşların Soruları 5 09-12-2009 16:34
kira sözleşmesinde kefilin sorumluluğu, anofta Meslektaşların Soruları 4 20-07-2008 14:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04652405 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.