Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Karşılıksız Yararlanma - Konaklama Ücreti Ödemeden Oteli Terk Etmek

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-12-2006, 14:05   #1
Av. Çetin

 
Varsayılan Karşılıksız Yararlanma - Konaklama Ücreti Ödemeden Oteli Terk Etmek

sayın meslektaşlarım, benim sorum karşılıksız yararlanma ile ilgili;
vekili olduğum şirketin bir otelinde kalan x şahsı konaklama ücretini ödemeden oteli terk ediyor. daha sonra kendisine ulaşılamıyor ve tarafımıza herhangi bir ödeme de yapılmıyor. Ben bu durumu, Eski TCK'dan hatırladığım kadarı ile 521/a maddesinde bulunan "karşılıksız yararlanma" suçu olarak değerlendirmiştim. Ama Yeni TCK' da karşılığı olan 163. madde'de sadece, "otomatlar aracılığı ile sunulan ve bedeli ödenmeyen hizmetler" den söz ediliyor. Yani benim olayımdan uzaklaşıyor. Şimdi ben bu durumu hangi suç açısından ele almalıyım? Bana yardımcı olursanız çok sevinirim. Saygılarımla;
Old 19-12-2006, 15:04   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Yeni TCK da düzenlenmeyen bir suç daha...Ben de araştırdım bir düzenleme bulamadım. Aynen "korkutarak faydalanma" suçunda olduğu gibi. Sayın Doğanel'e ithaf olunur.

Saygılarımla
Old 20-12-2006, 04:01   #3
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Alıntı:

Güveni kötüye kullanma
MADDE 155. - [1] (8.7.2005 T. 5377 sk değ.) Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.
[2] Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.

MADDE GEREKÇESİ:

Alıntı:



MADDE 155- Madde metninde güveni kötüye kullanma suçu tanımlanmıştır. Söz konusu suçla korunan hukukî değer kişilerin mülkiyet hakkıdır. Bu suçla mülkiyetin korunması amaçlanmaktadır. Ancak, söz konusu suçun oluşabilmesi için eşya üzerinde mülkiyet hakkına sahip olan kişi ile lehine zilyetlik tesis edilen kişi (fail) arasında bir sözleşme ilişkisi mevcuttur. Bu ilişkinin gereği olarak taraflar arasında mevcut olan güvenin korunması gerekmektedir. Bu mülahazalarla, eşya üzerinde mevcut sözleşme ilişkisiyle bağdaşmayan kasıtlı tasarruflar, cezai yaptırım altına alınmıştır.
Güveni kötüye kullanma suçunun konusu, taşınır veya taşınmaz maldır. Bu mal üzerinde fail lehine zilyetlik tesis edilmiş olmalıdır. Güveni kötüye kullanma suçunda fail, suç konusu malın maliki değildir. Bu nedenle, müşterek veya iştirak hâlinde mülkiyete konu olan mallarla ilgili olarak, müşterek veya iştirak hâlinde malik olanlar birbirlerine karşı güveni kötüye kullanma suçunu işleyemezler. Fail, suç konusu şey üzerinde lehine zilyetlik tesis edilmiş olan kişidir. Ancak, bu zilyetliğin mutlaka malik tarafından tesis edilmesi gerekmez.
Suçun konusunu oluşturan mal üzerinde belirli bir şekilde kullanmak üzere fail lehine zilyetlik tesisi gerekir. Bu nedenle, güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için hukuken geçerli bir sözleşme ilişkisinin varlığı gereklidir. Bu hukukî ilişki, örneğin kira sözleşmesi, ariyet sözleşmesi, karz sözleşmesi, vedia sözleşmesi, istisna sözleşmesi, vekalet sözleşmesi, kefalet sözleşmesi, hizmet sözleşmesi, rehin sözleşmesi ile tesis edilmiş olabilir. Bu akdi ilişki, karma veya sui generis bir sözleşme ile de tesis edilmiş olabilir. Örneğin, bir bankada açılan carî hesaba veya bir “özel finans kurumu”nda açılan “katılım ortaklığı hesabı”na ilişkin sözleşme ile de bu hukukî ilişki tesis edilmiş olabilir. Keza, örneğin bir anonim şirket yönetim kurulu üyeleri ile şirket tüzelkişiliği arasındaki hukukî ilişki, hizmet ve/veya vekalet sözleşmesine dayanmaktadır. Hatta, mülkiyeti muhafaza kaydıyla satın alınmış olan eşyanın meselâ bir üçüncü kişiye satılması durumunda dahi, güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğu kabul edilmelidir.
Bu zilyetlik devri, malik olmayan kişiye, aradaki hukukî ilişkinin niteliğine göre, şey üzerinde belli bazı tasarruflarda bulunma hak ve yetkisini vermektedir. Söz konusu suçun oluşabilmesi için, failin suç konusu mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya bu devir olgusunu inkar etmesi gerekir.
Güveni kötüye kullanma suçunun soruşturma ve kovuşturması mağdurun şikâyetine bağlı kılınmıştır.
Söz konusu suçun işlenmesi suretiyle bir yarar elde edilebileceği düşüncesiyle, yaptırım olarak hapis cezasının yanı sıra adlî para cezası da öngörülmüştür.
Maddenin ikinci fıkrasında güveni kötüye kullanma suçunun nitelikli hâli düzenlenmiştir. Buna göre, söz konusu suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da, hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, failin suçun temel şekline nazaran daha ağır ceza ile cezalandırılması gerekmektedir.

Sanıklara bir özel bir garezim yok ama bence bu madde kapsamında... Ücret ödemeksizin hizmetten yararlanmak ve baştan beri bu kasıt altında hareket etmiş olmak. Zilyedliğin devri amacı dışında yani malik gibi tasarrufta bulunmaktır.
Old 20-12-2006, 09:43   #4
Av.Engin Özoğul

 
Varsayılan

765 sayılı Kanun
Karşılıksız Yararlanma
Madde 521/a - (Ek : 6/6/1991 - 3756/16 md.)
Ödeme yeteneği olmadığını bildiği halde;
1.Ücreti karşılığı hizmet veren pansiyon,otel ve han gibi geçici ikamete tahsis edilmiş yerlerde kalan,
2.Ücreti karşılığı hizmette bulunan lokanta ve benzeri yerlerde yiyip içen,
3.Taksi ve benzeri ulaşım araçlarında kendisini bir yerden diğer bir yere taşıtan,
Ve ödemede bulunmayan kimseye onbeş günden üç aya kadar hapis ve borçlu olunan miktarın on katı kadar ağır para cezası verilir.
Bu maddedeki suçların kovuşturması şikayete bağlıdır.


5237 sayılı Kanun
Karşılıksız yararlanma
MADDE 163. - (1) Otomatlar aracılığı ile sunulan ve bedeli ödendiği takdirde yararlanılabilen bir hizmetten ödeme yapmadan yararlanan kişi, iki aydan altı aya kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.

(2) Telefon hatları ile frekanslarından veya elektromanyetik dalgalarla yapılan şifreli veya şifresiz yayınlardan sahibinin veya zilyedinin rızası olmadan yararlanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.


Yeni Yasa'da suçun kapsamı daraltılmış. Yasa Koyucu yeni Yasa'da yer verilmeyen eylemleri sözleşmenin ihlali olarak görmüş olabilir.

Bunun yanında eylem dolandırıcılık suçu açısından da ele alınabilir. Eylemi savcılığa ihbar ederken göstereceğiniz suç tipi dolandırcılık olabilir. Detayları bilmediğimiz için eylemin hileli davranışlarla vs. işlendiği hakkında yorum yapamıyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İstanbul'u Terk Etmek Av.Mehmet Saim Dikici Site Lokali 614 05-09-2015 17:58
Atiye Terk Ettiğimiz Davayı Tekrar Takip Etmek İstersek Yeniden Harç Gerekir Mi? av.suleyman Meslektaşların Soruları 21 30-09-2014 15:18
Savcının görevi "suç isnat etmek" mi, yoksa "suç ispat etmek" mi olmalı? sibelniko Hukuk Sohbetleri 21 30-09-2013 08:43
karşılıksız çek keşide etmek hakkında suç duyurusu av_mesutkaya Meslektaşların Soruları 4 11-11-2006 14:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06688094 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.