Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Emlakcinin vekaletle yaptığı taşınmaz alımında görevli mahkeme

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-05-2016, 20:51   #1
senizozkan

 
Varsayılan Emlakcinin vekaletle yaptığı taşınmaz alımında görevli mahkeme

Sayin meslektaşlarım,müvekkilim emlak işiyle uğraşıyor ve şahıstan vekalet alıp onun adına taşınmaz satın alıyor. Satış bedelinden arta kalan bedelle ilgili icra takibi yapılması gerekirken sanki bu taşınmaz alınmamış gibi müvekkilin hesabına yatan tüm bedel için işlem yapılmış. Ben menfi tespit davasi açacağım ancak bu durumda asliye Hukuk mu görevli tüketici mahkemesi mi kararsız kaldım. Bu konuda elinde içtihat olan varsa paylaşabilir mi lütfen. Teşekkürler.
Old 09-05-2016, 20:11   #2
AV. COŞKUN ÖZBUDAK

 
Varsayılan

Sayın senizozkan,
Eğer yanlış anlamadıysam müvekkilinize ev alması için vekalet veren müşterisi takip yapmış.
Durum böyleyse, müvekklinizle müşterisi arasındaki sözleşme ilişkisi (sözleşme kanuna uygun kurulmuş olmak koşuluyla) 6502 sayılı Kanun kapsamındadır.
Teflardan birinin tüketici olduğu sözleşmelerden kaynaklı davalarda tüketici mahkemeler görevlidir. Davayı satıcı ya da sağlayıcının açacak olmasınını sonuca etkisi bulunmamaktadır.
Sözleşme kanuna uygun kurulmuş ise görevli mahkeme tüketici mahkemesidir.
Kolaylıklar.
Old 09-05-2016, 20:37   #3
abdurrahman pehlivan

 
Önemli

Sayın Meslektaşım,


Müvekkil ile karşı taraf arasındaki sözleşmenin şartlarını inceleyerek kararınızı verin. Sözleşme yoksa o da başka bir durum oluşturur.



Saygılarımla.


T.C.
YARGITAY
20. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/1057
K. 2015/788
T. 20.2.2015
6102/m. 4, 520
DAVA : Taraflar arasındaki alacak hukukuna dair davada İstanbul 10. Asliye Hukuk ve İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, taşınmaz satışı için yapılan aracılıkta komisyon ücretinin ödenmediği iddiasıyla sözleşme ile kararlaştırılan ücretin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Asliye Hukuk Mahkemesi, komisyon sözleşmelerinden doğan davalara bakma görevinin ticaret mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ise, uyuşmazlığın tellallık ( simsarlık ) sözleşmesinden kaynaklandığı ve bunun TTK’nın 4. maddesi anlamında ticari iş olmadığı, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
6098 Sayılı TBK’nın 532 vd maddelerindeki düzenlemeye göre komisyon sözleşmesi, ücret karşılığında kendi adına ve vekalet verenin hesabına kıymetli evrak ve taşınırların alım satımını üstlendiği sözleşmedir. Aynı Kanunun 520-525 maddelerinde düzenlenen simsarlık sözleşmesi ise “… simsarın ( tellalın ), taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanını hazırlamasına veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsar, ancak yaptığı faaliyet sonucunda sözleşme kurulursa ücrete hak kazanır”. TTK’nın 4/1-c. maddesine göre, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın komisyon sözleşmesinden ( 532-545 maddeler ) doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Tellallık ( simsarlık ) sözleşmesinden doğan hukuk davaları ise TTK/nın 4. maddesi anlamında ticari dava sayılmamıştır.
Dosya kapsamından, taraflar arasında 17.03.2011 tarihli tellallık sözleşmesi yapıldığı, sözleşme, emlak satışına yapılan aracılık karşılığında ve satış sözleşmesinin gerçekleşmesi halinde hak edilecek ücrete ilişkindir. Davacı, emlak satışı gerçekleştiği halde sözleşmede kararlaştırılan ücretin kendisine ödenmediğini iddia etmekte ve bu ücretin tahsilini istemektedir.
Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, emlak satışına yapılan aracılık karşılığında sözleşme ile kararlaştırılan ücretten kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Buna göre taraflar arasında, 6102 Sayılı TTK’nın 520 vd maddelerinde düzenlenen simsarlık ( tellallık ) sözleşmesi bulunmaktadır. TTK’nın 4. maddesi anlamında ticari iş sayılmayan tellallık sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 20.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 09-05-2016, 21:22   #4
senizozkan

 
Varsayılan

Çok teşekkür ediyorum bilgilerini, tecrübelerini paylaşan meslektaşlarıma.Vekalet verildiği için vekalet ilişkisi var sadece,başka sözleşme yok.Konu da,ücret değil, arsanın ücretini önce ödeyip daha sonra icra takibiyle geri alması. Müvekkilim itiraz süresini kaçırmış. Dolayısıyla, arsa bedelini müvekkil ödemiş oluyor.
Ben de tüketici Mah. görevli olduğunu düşündüm ancak sonra taşınmaz arsa olunca tereddüt ettim.
Old 10-05-2016, 12:58   #5
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

6502 sayılı tüketici Kanunu

l) Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,

Saygılar,
Old 10-05-2016, 14:53   #6
abdurrahman pehlivan

 
Önemli

Sayın Meslektaşlarım,

Yargıtay 20 H.D. yukarıdaki mesajımda alıntıladığım karardan dönmüş. Bende yanlış anlaşılmalara mahal vermemesi açısından yeni tarihli kararını sunuyorum.
Konuyu sorudan biraz uzaklaştırdıysam kusuruma bakmayın.

Saygılarımla.


T.C. YARGITAY

20.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/13100
Karar: 2015/11018
Karar Tarihi: 12.11.2015


MENFİ TESPİT DAVASI - DAVACI İLE DAVALI KİŞİLER SİMSARLIK İLİŞKİSİNİN KARŞILIKLI OLARAK İFA EDİLMEDİĞİ VE SİMSARIN ANCAK YAPTIĞI FAALİYET SONUCUNDA ÜCRETE HAK KAZANACAĞI GEREKÇESİ - DAVADA TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞU

ÖZET: Eldeki davada, davacı ile davalı kişiler simsarlık ilişkisinin karşılıklı olarak ifa edilmediği gerekçesiyle simsarın ancak yaptığı faaliyet sonucunda ücrete hak kazanacağı gerekçesiyle menfi tespit isteminde bulunulmuştur. Davacı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda tanımı yapılan tüketici kapsamında olduğundan dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Kanunun 2, 3 ve 73. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

(6502 S. K. m. 2, 3, 73) (6100 S. K. m. 21, 22) (6098 S. K. m. 520)

Dava ve Karar: Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Konya 1. Tüketici Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.

Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-I ve 73/1. maddeleri uyarınca simsarlık ilişkisinden doğan davalara bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Konya 1. Tüketici Mahkemesi ise, TBK'nın 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen simsarlık sözleşmesinden kaynaklandığı, simsarlık sözleşmesinin kurulduğu tarihin 6502 sayılı TKHK'nın yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1-l maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.

6502 sayılı TKHK'nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.

Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı ile davalı kişiler simsarlık ilişkisinin karşılıklı olarak ifa edilmediği gerekçesiyle simsarın ancak yaptığı faaliyet sonucunda ücrete hak kazanacağı gerekçesiyle menfi tespit isteminde bulunulmuştur. Davacı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda tanımı yapılan tüketici kapsamında olduğundan dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Kanunun 2, 3 ve 73. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Konya 1. Tüketici Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine 12.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 10-05-2016, 21:31   #7
senizozkan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ufuk Bozoğlu
6502 sayılı tüketici Kanunu

l) Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,

Saygılar,

Oncelikle teşekkür ederim.Ancak vekalet veren yatırım için arsa alıyor konut değil. Satıcı da ticari ticari, mesleki bir amaçla satıyor arsayı. Özellikle konut olmaması tereddüt etmeme sebep oldu,mahkemelerde net birsey söyleyemedim, cok farkli kararlar çıkıyormuş.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
hmk tapuda isism tashihi görevli mhk- tapu kaydında düzeltme görevli mahkeme denizizm Meslektaşların Soruları 8 13-03-2015 17:31
Halanın yeğenine yaptığı taşınmaz satışı oguzhand0 Meslektaşların Soruları 8 14-08-2012 21:07
icrada ihale yolu ile taşınmaz satın alımında vazgeçme mduzgoren Meslektaşların Soruları 1 18-04-2011 16:27
sahte vekaletle taşınmaz satışı mustafa öngün Meslektaşların Soruları 5 04-11-2010 18:49
Eşin taşınmaz alımına yaptığı katkı Av.Beyhan Meslektaşların Soruları 1 09-04-2010 11:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03190589 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.