Kira sözleşmesindeki şartların geçerliliği -ACİL-

Elimizdeki kira sözleşmesinde kira bedelinin süresinde ödenmemesi durumunda 2 işgünü bekleneceği, bu süre içerisinde de ödeme yapılmadığı takdirde sözlü ve yazılı hiçbir ihtara gerek kalmaksızın sözleşmenin kendiliğinden fesh olacağı ve kiracının taşınmazı boşaltıp terkedeceği , bir aylık kira ödenmediği takdirde gelecek kiraların muaccel hale geleceğine yönelik hükümler bulunmaktadır.Kiracı 5 aydır kira borcunu ödemediğinden dolayı, sözleşmede bulunan kendilinden fesih ve kiracının kiralananı derhal boşaltması gerektiği hükmü geçerli olabilecek midir?Böyle bir hüküm yargıtayca geçerli midir? Yoksa çekeceğimiz bir ihtarnameyle BK. 260'a göre 30 günlük bir süre tayin edip bunun sonucunda tahliye ve alacak davası açmamız mı gerekmektedir? Bu konuda yardımcı olursanız sevinirim.Teşekkürler iyi çalışmalar

bence siz ödenmeyen kira bedelleri için takip açıp borçluya örnek 13 gönderin ve elbette muacceliyet şartı geçerli olduğundan takibinize muaccel hale gelen kira bedellerini de ekleyin ,diğer türlü ihtar ve dava ile çok zaman harcamış olursunuz.başarılar

Alıntı: Yazan nur26 Kiracı 5 aydır kira borcunu ödemediğinden dolayı, sözleşmede bulunan kendilinden fesih ve kiracının kiralananı derhal boşaltması gerektiği hükmü geçerli olabilecek midir?Böyle bir hüküm yargıtayca geçerli midir?

6570 S. Kanunda tahliye sebepleri tahdidi olarak sayılmıştır. Sözünü ettiğiniz şekilde bir fesih sebebi bulunmamaktadır. Yasa çok açık olduğu için "Yargıtay'ca geçerli" kabul edilmez.

Yapmanız gereken işlemi Sayın hırs açıklamış (Sizin seçeciğiniz diğer seçenek daha uzun bir zaman gerektirir); ayrıca "Forum İçi Arama" motorunu kullanırsanız, bu konuda onlarca forum bulabilirsiniz.

Saygılarımla

sayın nur26 BK. 260/3 e bakarsanız muacceliyet şartı hariç diğer yazdıklarınızın batıl olduğunu göreceksiniz.diğer hususta da üye hırs'ın söylediklerine katılıyorum.İİK 269 gereği ödeme emri tebliğ ettiriniz.kolay gelsin

İİK m. 269 gereği ödeme emri gönderebilmemiz için 6570 sayılı kanun m. 7 e bendine göre sanırım iki ihtar çekip kira sözleşmesinin sona ermesini beklememiz gerekiyor yanılmıyorsam. Bu durum da bizim için yine uzunca bir zaman beklemek anlamına geliyor.

Alıntı: Yazan nur26 İİK m. 269 gereği ödeme emri gönderebilmemiz için 6570 sayılı kanun m. 7 e bendine göre sanırım iki ihtar çekip kira sözleşmesinin sona ermesini beklememiz gerekiyor yanılmıyorsam. Bu durum da bizim için yine uzunca bir zaman beklemek anlamına geliyor.

Kiracı-borçlu ilk ihtarda belirtilen 30 günlük ödeme süresinde borcunu ödemezse yine de ikinci ihtarnameyi keşide edecek misiniz?

Saygılarımla

İkinci ihtarnameyi keşide etmeden direk takibe başlamak mümkün ise ihtarnameyi keşide etmeyi düşünmüyoruz.

sayın nur26
bk 260 a bakarsanız kira müddetinin bitimine ve iki haklı ihtara gerek yoktur.ayrıca İİK 269 da bu maddelerden bahseder.

sayın incitanesi; bk 260 ve diger bk nın kira ile ilgili maddeleri belediye sınırları dışındaki gayrimenkuller için uygulanır. burada gayrimenkullerin kiraları hakkındaki özel kanuna bakılır.
sayın nur; takip yapabilmeniz için 2. ihtara gerek yoktur. 2.ihtar ; haklı 2 ihtar nedeniyle tahliye amacıyla yapılır.

İki haklı ihtardan tahliye mümkün değildir.

Sözleşmedeki muacceliyet şartı sizi bağlar.

Saygılarımla.

Alıntı: Yazan nur26 Elimizdeki kira sözleşmesinde kira bedelinin süresinde ödenmemesi durumunda 2 işgünü bekleneceği, bu süre içerisinde de ödeme yapılmadığı takdirde sözlü ve yazılı hiçbir ihtara gerek kalmaksızın sözleşmenin kendiliğinden fesh olacağı ve kiracının taşınmazı boşaltıp terkedeceği , bir aylık kira ödenmediği takdirde gelecek kiraların muaccel hale geleceğine yönelik hükümler bulunmaktadır.Kiracı 5 aydır kira borcunu ödemediğinden dolayı, sözleşmede bulunan kendilinden fesih ve kiracının kiralananı derhal boşaltması gerektiği hükmü geçerli olabilecek midir?Böyle bir hüküm yargıtayca geçerli midir? Yoksa çekeceğimiz bir ihtarnameyle BK. 260'a göre 30 günlük bir süre tayin edip bunun sonucunda tahliye ve alacak davası açmamız mı gerekmektedir? Bu konuda yardımcı olursanız sevinirim.Teşekkürler iyi çalışmalar

yapmanız gereken:
sözleşmeye aykırılık nedeniyle "haciz ve tahliye" yollu İcra takibi başlatmak. Bu takipte B.K. 260. madde mucibince, karşı tarafın ödeme emri ve tahliye ihtarını aldığı tarihten itibaren mecburen 30 gün beklemektir. Karşı taraf bu 30 gün içerisinde dosya borcunu tamamen kapatırsa tahliye talep edemiyorsunuz. Kiracılık sıfatı devam eder.
Fakat bu 30 günlük süre içerisinde borcu ödemez ise artık İcra Mahkemesine müracaat ile kiracının tahliyesi talep edilebilir.

1-) sizin sözleşmenizdeki 2 günlük süre kiracı lehine olduğu için geçerlidir, bu süreyi tanımayabilirdiniz ama sözleşmeye konulduğu için geçerlidir, bu süre beklenmek zorundadır. Bu süre içinde de ödeme yapılmazsa yukarıdaki şekilde hareket edilmesi gerekir.
2-) bu iki gün içinde de ödeme olmazsa kiracının taşınmazı tahliye edeceğine yönelik sözleşme hükmü, B.K. 260. maddede 30 gün bekleneceğine ilşkin düzenleme getiren emredici hüküm karşısında geçersizdir. Bu nedenle de yukarıda izah edildiği gibi hareket edilmesi gerekir.
3-) Bir kira bedeli ödenmediği takdirde günü gelmemiş kira bedellerinin de vadesinin geldiğinin kabul edileceğine ilişkin sözleşme hükmü ise geçerlidir. Sözleşmeye böyle bir hüküm konulamayacağına müteallik mevzuatta emredici bir hüküm yoktur. fakat dikkat edilmesi lazım gelen husus şudur. Yukarıda bahsedilen "haciz ve tahliye" yollu takipte vadesi gelmiş ve gelecek bütün kira bedellerinin takip talebinde belirtilmesi gerekir. sadece vadesi gelmiş kira bedellerini icraya koyarsanız ve 30 gün içinde de kiracı gelir bu bedelleri yatırır ise artık siz günü gelmemiş kira bedelleri için sözleşmenin bu hükmünü bu aşamada işletemezsiniz... ancak temerrüdün tekrarlanması durumunda bu hükmü işletebilirsiniz.

hasıl-ı kelam: yukarıda bahsedilen haciz ve tahliye yollu takip yapacaksınız ve takip talebinde hem vadesi gelmiş hem de vadesi gelmemiş kira bedellerini isteyeceksiniz. Bu bedellerinin hepsini 30 gün içinde öderse ne ala, kiracılık sıfatı devam edecek. bu 30 günlük süre içinde ödemezse, İcra Mahkemesinden tahliyesini isteyeceksiniz. Mahkemeden çıkan tahliye kararı ile icra kanalıyla aynı dosya üzerinden tahliyeye gideceksiniz. Diğer yandan alacaklarınız için de hacizler yapabileceksizniz.

sayın tahacaykus bk 260 hükmü 6570 sayılı kanuna tabi sözleşmelerede uygulanır.G.K.K md 7/e ile bk 260 ın uygulama alanı faklıdır.sayın av. hakan çırak' ta bunu açıklamıştır.

sayın incitanesi bk 260 a simdi baktım.. baska bir maddeyle karıstırdıgım için yanlış bilgi vermişim. teşekkür ederim..

Alıntı: Yazan nur26 İkinci ihtarnameyi keşide etmeden direk takibe başlamak mümkün ise ihtarnameyi keşide etmeyi düşünmüyoruz.

Cevap veriyorum:

Alıntı: İki haklı ihtardan tahliye mümkün değildir. Sözleşmedeki muacceliyet şartı sizi bağlar.

Konratta, muacceliyet şartı varsa iki haklı ihtar nedeniyle tahliye davası açmanız mümkün değildir. Yargıtay'ın bir çok kararında belirlendiği üzere; kiracı 1 kira aylığını ödemezse işleyecek kiralar da muaccel hale gelmiş olacaktır. Dolayısıyla ilk ihtarnamede temerrüde düşürdüğünüz borçlu-kiracıyı; ikinci ihtarnameyle bir daha temerrüde düşürmeniz mümkün değildir.

Sayın hırs ve benim cevabımı yeterli görmeyerek sorularınıza devam ettiğinize göre sanırım kafanız hala net değil...O zaman kira borcunu zamamında ödemeyen kiracıya karşı kiralayanın seçimlik haklarını yazalım:

1- 30 gün süre tanıyarak ve aktin feshi ile tahliye iradesini de bildirerek; ihtarname keşide etmek...Bu durumda 30 günlük süre zarfında kira alacağı ödenmezse, sulh hukuk mahkemesine temerrüt nedeniyle tahliye davası açmak...

2- 30 gün süre tanıyarak ve aktin feshi ile tahliye iradesini de bildirerek; ihtarlı ödeme emri göndermek(Örnek No:13). Bu durumda da 30 günlük süre zarfında kira alacağı ödenmezse(veya sadece borca itiraz edilirse);
icra mahkemesine müracaatla temerrüt nedeniyle tahliye (itiraz varsa itirazın kaldırılması ve tahliye)talep etmek...

İcra takibi ve devamında icra mahkemesinde dava açmak, süreci kısaltmak bakımından daha uygundur. Çünkü dar yetkili olduğu için, (borca itiraz varsa da) davalı-borçludan ödemeye ait iddiasını yazılı olarak kanıtlaması istenecektir. En fazla 2 duruşmada tahliye kararı çıkmaktadır.

Umarım yeterli olmuştur.

Saygılarımla

Sonradan Eklenen Not: Sayın Av.Hakan Çırak'ın yanıtı okunmadan yazılmıştır. Yzdıklarına katılıyorum. Ancak ikinci seçenek bakımından kendi yazdıklarımı silmiyorum

Yardımlarınız için çok teşekkür ediyorum.Müvekkillerin sorumluluğunu almak çok özveri gerektiren bir durum.Bir de mesleğe yeni başlamış birisi olarak fazlasıyla tedirgin olunca her ihtimali değerlendirmek istiyorum.Bilgilerinizi paylaştığınız için çok sağolun.İyi çalışmalar